Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Kiymet Takdiri Yapilip Haczi Düşen Taşinmazin Satilabilmesi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 21-03-2016, 11:12   #1
OZGUNHUKUK

 
Varsayılan Kiymet Takdiri Yapilip Haczi Düşen Taşinmazin Satilabilmesi

satacağımız taşınmaza esas icrasından 14,2,2014 tarihinde haciz konulup 30,10,2014 tarihinde yapılan kıymet takdiri yaptık.10 icradan 25,2,2015 tarihinde satış şerhi işlendi ve 25,6 15 de satışa gidildi.Bu ara 500 Tl satış avansı istensede kıymet takdiri avans sayılacağından yatırmadık .Bu ara 23,6,2015 tarihinde biz tekrar haciz koyduk. Karşı taraf mahkemeye satışa itiraz ederek haczin düştüğünde iik.110 göre itiraz etti.Mahkeme kabul etti haczi düşürdü..Şimdi yeniden satış istenebilirmi.yoksa kıymet takdiri yenilenecekmi bu konuda bilgi verirseniz sevinirim.Ayrıca İcra Müdürü taşınmaz üzerinde düşen hacze ilişkin rapor ile satışa gidildiğinde ihalenin feshi sayılır dedi .
Old 21-03-2016, 13:19   #2
thanatos

 
Varsayılan

kıymet takdiri yapıldığı sırada haciz geçerli olduğundan dolayı haczin düşmesine rağmen esaslı unsurlarda bir değişiklik olmadığı sürece kıymet takdiri 2 yıl geçerli olmaya devam edecektir.
Old 21-03-2016, 18:01   #3
öznurcınar

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 1998/6255

K. 1998/6712

T. 4.6.1998

• GAYRİMENKUL KIYMET TAKDİRİ ( Takdir Edilen Kıymetin Geçerlilik Süresi )

• TAKDİR EDİLEN KIYMETİN GEÇERLİLİK SÜRESİ ( Sürenin Geçmesiyle Yeniden Kıymet Takdiri )

• YENİ KIYMET TAKDİRİ ( Süresinde Satış İstenmemesi )

• KIYMET TAKDİRİNİN GEÇERLİLİK SÜRESİ ( Sürenin Başlangıç Tarihi )

2004/m.128


ÖZET : Satışa konu gayrimenkul için kıymet takdirinin yapıldığı tarihten başlayarak iki sene geçtikten sonra yeniden kıymet takdiri yapılması gereği ortaya çıkar. Bu iki yıllık sürenin başlangıcı, kesinleşmesi koşuluyla kıymet takdirinin yapılmasına ilişkin keşif tarihidir.
DAVA:Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kağrarının onanmasını mutazammın 2.4.1998 tarih ve 3086/3898 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki Borçlu temsilcisi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 25.5.1998 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR:İİK.nun 128. maddesi gereği kıymet takdirinin yapıldığı tarihten iki sene geçtikten sonra yeniden kıymet takdiri yapılması gerekir. Yasadaki iki yıllık sürenin başlangıcı kesinleşmesi kaydıyla kıymet takdirinin yapılmasına esas keşif tarihidir. Bilirkişi raporunun geçikerek verilmesi ve buna bağlı olarak merciin bu konudaki kararını daha sonra vermesi sonuca etkili değildir.
Somut uyuşmazlıkta, satışa konu gayrimenkulün kıymetine esas mercii kararı 25.1.1996 tarihinde verilmişse de takdire esas keşif 13.11.1995 tarihinde yapılmış bilirkişi raporu 24.11.1995 tarihinde verilmiştir. Bu açıklamaya göre kıymet takdirinin yapıldığı 13.11.1995 tarihi ile satışın yapıldığı 19.1.1998 tarihi arasında yasadaki iki yıllık süre geçmiş olduğundan ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği halde fesih talebinin reddine ilişkin merci kararı isabetsiz olup bozmayı gerekir.
SONUÇ : Borçlu temsilcisinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemiz 2.4.1998 tarih ve 1998/3086- 3898 sayılı onama kararının kaldırılarak, Elazığ İcra Tetkik Merci Hakimliğinin 24.2.1998 tarih ve 1998/25;51 sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.nun 366. ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarına ( BOZULMASINA ), 4.6.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 22-03-2016, 09:27   #4
Fatih Kabadayı

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/6470
KARAR NO: 2009/14363
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Takip dosyası incelendiğinde, 206 ve 31 parsel sayılı taşınmazlardaki borçlu payı üzerine 02.09.2005 tarihinde haciz konulduğu ve daha sonra da icra müdürlüğünce 16.02.2007 tarihinde kıymet takdiri yapıldığı ve kıymet takdirine itiraz üzerine Ceyhan İcra Mahkemesi’nin 26.12.2007 tarih ve 2007/27–84 sayılı kararı ile ihaleye esas olan kıymet takdirinin belirlendiği anlaşılmıştır. Alacaklı vekilinin 14.12.2007 tarihli satış talebi üzerine icra müdürlüğünce aynı tarihte, haciz tarihinden itibaren 2 yıllık süre geçtiğinden satış talebinin reddine karar verildiği, adı geçen tarafından, haczin düştüğüne ilişkin kararın şikayet konusu yapılmayarak, yeniden haciz talep edildiği ve 11.01.2008 tarihinde taşınmazlar üzerine haciz konulduğu, yeniden kıymet takdiri yapılmaksızın 22.09.2008 tarihinde ihalenin yapıldığı görülmüştür. İcra müdürlüğünce 14.12.2007 tarihinde 02.09.2005 tarihli haczin düştüğüne karar verilmesi ile birlikte bu hacze dayalı olarak belirlenen kıymet takdiri de hukuken geçerliliğini yitirmiş bulunmaktadır.
Bu durumda 11.01.2008 tarihli haciz sonrası yeniden kıymet takdiri yapılması gerekirken iptal edilen hacze dayalı kıymet takdiri esas alınarak ihalenin yapılması usulsüz olup ihalenin feshi yerine şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 30.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.


T.C. YARGITAY 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4088
KARAR NO: 2014/7080
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Neşe Yüksel tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Taşınmazda borçlunun miras payı üzerine 23/05/2008 tarihinde haciz konulduğu, ihaleye esas olan kıymet takdirinin 28/05/2012 tarihinde yapıldığı alacaklının talebi üzerine 14/06/2012 tarihinde haczin yenilendiği, yeniden kıymet takdiri yapılmaksızın 19/02/2013 tarihinde ihalenin yapıldığı anlaşılmaktadır. 23/05/2008 tarihinde konulan haciz İİK'nun 106 ve 110. maddesine göre kalkmış olduğunda, bu hacze dayalı olarak belirlenen kıymet takdiri herhangi bir hüküm ve sonuç doğurmaz. Bu husus mahkemece resen gözetilir.
14/06/2012 tarihli haciz sonrası yeniden kıymet takdiri yapılması gerekirken kalkmış hacze dayalı kıymet takdiri esas alınarak ihalenin yapılması usulsüz olup ihalenin feshi yerine şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Gemi Haczi - Kıymet Takdiri - TTK 1366/2 alperyldrm Meslektaşların Soruları 2 14-08-2018 10:51
A.Ş'de çıplak payın haczi ve kıymet takdiri Av. Gediz Eranıl Meslektaşların Soruları 14 06-04-2016 14:11
Ihalenin Feshi Davasi Kiymet Takdiri Süresini Bağlar Mi? Av. Dilek Duran Hanif Meslektaşların Soruları 1 15-08-2015 15:09
Kiymet Takdiri Raporunun Tebliğ Edilmemesi Avukat22 Meslektaşların Soruları 0 21-03-2015 00:44
Kiymet Takdiri bahar kesici Meslektaşların Soruları 1 08-12-2010 13:49


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04191303 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.