Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

boşanmadan sonra evlilik ?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 12-06-2008, 14:57   #1
avangardea

 
Varsayılan boşanmadan sonra evlilik ?

Müvekkil eşinden anlaşarak boşanmış ve karar kesinleşmiştir. Şimdi ise acilen bir evlilik yapması gerekmektedir. Boşandıktan sonra yeniden evlenebilmek için izlenen prosödürü bilen meslektaşlarım varsa ve açıklarsa çok sevinirim. Hamile olmadığına ilişkin belge herhangi bir hastanaden alınabilinir mi? Ayrıca evlenmek için hakimden izin alınması gerekmekte midir? (Ne için sorduğumuda açıklamak istiyorum : Müvekkil 5 yıldan beri ayrı yaşadığı eşinden yeni ayrılmıştır. Bu arada başka biriyle yaşamaktadır. ve şimdi ise 2 aylık hamiledir. boşanma hamile olduğu sırada gerçekleşmiştir.) Bu durumda evlenebilmesi mümkün müdür. Yoksa çocuğun doğmasını mı beklemek zorundalar?
Old 12-06-2008, 15:54   #2
Hakkaniyet

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım, kesinleşmeden sonra 300 günlük bir iddet müddeti var biliyorsunuz.Evlenebilmesi için bu sürenin mahkemeden kaldırılmasını istemeli. Ancak bu süreyi beklemese de evlilik yine de geçerli olacaktır. İleride neseple ilgili bir problemle karşılaşmamak için müvekkiliniz tam teşekküllü bir devlet hastahanesinden çocuğunun babasının birlikte olduğu kişi olduğunu kanıtlar nitelikte bir rapor alarak, tarafların 5 yıldan beri fiilen biraraya gelmediğini de ispat edersiniz iddet müddetini kaldırtabilirsiniz. Mahkeme önceden aldığınız raporu yeterli görmeyip müvekkilinizi adli tıbba gönderebilir. Ya da hiç bu yollara başvurmayıp çocuğun doğumunu da bekleyebilirler.
Old 12-06-2008, 16:39   #3
avangardea

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Hakkaniyet
Sayın meslektaşım, kesinleşmeden sonra 300 günlük bir iddet müddeti var biliyorsunuz.Evlenebilmesi için bu sürenin mahkemeden kaldırılmasını istemeli. Ancak bu süreyi beklemese de evlilik yine de geçerli olacaktır. İleride neseple ilgili bir problemle karşılaşmamak için müvekkiliniz tam teşekküllü bir devlet hastahanesinden çocuğunun babasının birlikte olduğu kişi olduğunu kanıtlar nitelikte bir rapor alarak, tarafların 5 yıldan beri fiilen biraraya gelmediğini de ispat edersiniz iddet müddetini kaldırtabilirsiniz. Mahkeme önceden aldığınız raporu yeterli görmeyip müvekkilinizi adli tıbba gönderebilir. Ya da hiç bu yollara başvurmayıp çocuğun doğumunu da bekleyebilirler.

Sayın Hakkaniyet beni aydınlattığınız için çok teşekkür ederim. Ancak cevabınızda altını çizdiğim cümleniz biraz kafamı karıştırdı. Uygulamada iddet müddetini kaldırmadan evlendirme dairesine başvuralabiliyor mu? Yoksa evlendirme dairesi yeni boşanmışsınız "önce iddet müddetinin kaldırılması için Hakimden izin al" mı demektedir?
Old 12-06-2008, 16:53   #4
üye18332

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım;

Benim bilgime göre
"M.K.132.maddesi gereğince, evlilik sona erdikten sonra kadın, üçyüz gün geçmedikçe evlenemez. Ancak doktor raporu ile kadının önceki evliliğinden gebe olmadığının anlaşılması halinde mahkeme bu süreyi kaldırabilir."

Bu süre nesebin karışmasının önlenmesi içindir.

Evet evlilik olursa geçerli oluyor.

Ayrıca birde:

EVLENDİRME YÖNETMELİĞİ

"Boşanmış, evliliğin butlanına hükmedilmiş veya kocası ölmüş kadın, boşanma veya evliliğin butlanına dair mahkeme kararı veya kocasının ölüm tarihinden itibaren üç yüz gün geçmedikçe yeniden evlenemez. Ancak kadın üç yüz günlük süre dolmadan önce doğum yaptığı veya mahkemece bu sürenin kısaltılmasına veya kaldırılmasına karar verildiği takdirde, kadın için bekleme süresi ortadan kalkar."




II. İspat

1. Evlilik içinde ana rahmine düşme
Madde 287.- Çocuk evlilik içinde ana rahmine düşmüşse davacı, kocanın baba olmadığını ispat etmek zorundadır.
Evlenmeden başlayarak en az yüzseksen gün geçtikten sonra ve evliliğin sona ermesinden başlayarak en fazla üçyüz gün içinde doğan çocuk evlilik içinde ana rahmine düşmüş sayılır. 2. Evlenmeden önce veya ayrı yaşama sırasında ana rahmine düşme
Madde 288.- Çocuk, evlenmeden önce veya ayrı yaşama sırasında ana rahmine düşmüşse, davacının başka bir kanıt getirmesi gerekmez.
Ancak, gebe kalma döneminde kocanın karısı ile cinsel ilişkide bulunduğu konusunda inandırıcı kanıtlar varsa, kocanın babalığına ilişkin karine geçerliliğini korur.

290.- Çocuk evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde doğmuş ve ana da bu arada yeniden evlenmiş olursa, ikinci evlilikteki koca baba sayılır.
Bu karine çürütülürse ilk evlilikteki koca baba sayılır.




konu ile ilgili link;

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=5103

Saygılarımla,
Old 13-06-2008, 10:11   #5
Av.Nazlı Yolaç

 
Varsayılan

Sn.meslekdaşım,
öncelikle aile mahkemesine başvurmanız gerekiyor. raporu mahkemenin sevki üzerine alıyorsunuz. Hatta kolunu mühğrleyip gönderiyorlar kişiyi.

Bu arada, müvekkiliniz hamile olduğuna göre mahkeme iddet müddetini kaldırmayabilir. Zira nesep yönünden karışıklığa neden olacak bir durum, ayrıca yasada da zaten hamile olmadığı anlaşılırsa iddet müddetinin kaldırılabileceği hükme bağlanmış.
Old 13-06-2008, 13:11   #6
Av.Bengü Özüyılmaz

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım;
Diğer meslektaşlarımın belirttiği hususlara katılıyorum. Müvekkilinizin hamile olması nedeniyle iddetin kaldırılması talebiniz reddedilebilir. Bu durumda boşanmadan itibaren 300 gün içinde doğan çocuk eski kocanın çocuğu sayılacaktır. Bu durumda ise nesebin reddi ve babalık davası açmanız gerekecektir. Saygılarımla
Old 13-06-2008, 13:23   #7
Hakkaniyet

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım,diğer arkadaşlar sorduğunuz sorunun cevaplarını vermişler zaten.Evlendirme dairesi müvekkilinizin boşanma kararını ve mahkemeden alınmış iddet müddetinin kaldırıldığını gösteren kararı da istiyor.
Kanunda iddet müddeti her ne şekilde beklenmeden evlilik yapılmış ise evliliği geçersiz saymıyor.Ancak ileride boşandığı eş, hısımlar ya da savcılık babalığa ilişkin neseple ilgili bir prob.çıkarabilir karşınıza.
Bu sebeple,ileride müvekkilinizin de sıkıntıya düşmemesi için bütün alternatifleri müvekkille paylaşın derim.
Doğumuna 7 ay kaldığına göre, her halukarda doğumdan sonra da dava açacağınız için ( 300 gün tamamlanmıyor )şimdiden iddet müddetinin kaldırılması için dava açın ve zamandan kazanın..Bakarsınız bu süre içinde kararı alırsınız.
Old 13-06-2008, 15:30   #8
Av.F.Karakurt

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım,
Benim düşünceme göre şu an iddet müddetinin kaldırılması için açacağınız davanın size faydası yok gibi, çünkü kadın hamile. İddet müddetinin kaldırılması için açılacak davada hakimler duruşma günü için zaten kısa süre veriyorlar.Bu süre zarfında kadının hamileliği devam ediyor olacaktır. Dolayısı ile açılan dava bir işinize yaramayacak. Benim düşünceme göre doğumu bekleyin, ardından da 300 günlük sürenin dolmasını. Süre dolduğunda, kadın evlenebilecektir. Daha sonra da nesebin reddi davası ve babanın çocuğu tanıması. Eğer tanımaz ise babalık davası o zaman gündeme gelecektir. Saygılar...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Boşanmadan Sonra Feragat Av. Zeynep TÜFEKÇİ Meslektaşların Soruları 1 26-05-2008 16:06
Boşanmadan Sonra Doğan Çocuk Hakkında Nafaka av.gzm Meslektaşların Soruları 2 01-10-2007 17:27
Çocuk İçin Boşanmadan Sonra Nafaka İstenebilir Mi? Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 2 25-07-2007 23:12
Boşanmadan sonra nafaka Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 18-03-2007 18:50
Boşanmadan Sonra Çocuk Velayeti M.günel Hukuk Soruları Arşivi 5 01-03-2002 23:11


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05536103 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.