Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Ölünceye kadar bakma sözleşmesi noter kanalı ile iptal edilebilir mi yoksa dava mı açılmalı?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 02-04-2012, 12:48   #1
ncoban

 
Acil Ölünceye kadar bakma sözleşmesi noter kanalı ile iptal edilebilir mi yoksa dava mı açılmalı?

İyi günler,
Müvekkilim 2000 yılında yapmış olduğu ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile sahip olduğu bütün taşınmazlarını 3.bir kişiye devretmiştir;ancak bu kişi bu sözleşmeyi tapuda şerh ettirmemiştir.Bu sözleşmeye rağmen bakma borçlusu olan kişi müvekkilimi bakmadığı gibi onu huzur evine dahi yatırmaya çalışmıştır.Müvekkilimin yakınları geçen hafta evini temizlemeye gittiğinde evini berbat halde bulmuşlar ve müvekkilimi kendi yanlarına almışlardır.Şimdi müvekkilim ölünceye kadar bakma sözleşmesini iptal ettirmek istemektedir.Yapmış olduğum araştırma sonucunda eğer sözleşme tapuya şerh düşülmüşse iptalin mahkemeden isteneceğini buldum;ancak benim olayımdaki gibi tapuya şerh verilmemişse yine mahkeme kararı ile mi iptal edilecek yoksa noterden yapılacak tek taraflı bir bildirim ile de iptal olanağının olup olmadığı hususunda bir karar varamadım.Bu konuda bana yardımcı olursanız çok sevinirim.Saygılarımla.
Old 02-04-2012, 14:50   #2
GÜLSÜM ÖNAL

 
Varsayılan

T.C.YARGITAY 1. HUKUK DAİRESİ E. 2004/5787 K. 2004/8130
T. 1.7.2004
• TAPU İPTALİ VE TESCİL ( Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesinde Bakım Borçlusunun Edimlerini Yerine Getirmemesi - Kaydı Hayat ile İrad Kararının Hüküm Tarihinden İtibaren Değil Dava Tarihinden İtibaren İtibaren Ödemeye Karar Verilmesi Gereği )
• ÖLÜNCEYE KADAR BAKMA SÖZLEŞMESİ ( Bakım Borçlusunun Edimlerini Yerine Getirmemesi - Kaydı Hayat ile İrad Kararının Hüküm Tarihinden İtibaren Değil Dava Tarihinden İtibaren İtibaren Ödemeye Karar Verilmesi Gereği - Tapu İptal ve Tescil Talebi )
• KAYDI HAYAT İLE İRAD ( Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesinde Bakım Borçlusunun Edimlerini Yerine Getirmemesi - Kaydı Hayat ile İrad Kararının Hüküm Tarihinden İtibaren Değil Dava Tarihinden İtibaren Ödemeye Karar Verilmesi Gereği )
• İVAZ ( Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesinde Bakım Borçlusunun Bakım Alacaklısına Beslenme Giydirme Bakım Gözetme Gibi Borçlarının Bulunması - Tapu İptal ve Tescil Talebi )
818/m.511,517
ÖZET : Ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile bakım alacaklısı, bakım borçlusundan beslenme, giydirilme, bakıp gözetme vs. gibi edimlerin yerine getirilmesini isteyebilir. Davacı dava tarihinden itibaren edimlerin yerine getirilmediğini iddia ettiğine göre,bu tarihten başlamak üzere irada hükmedilmesi gerekirken hüküm tarihi esas alınarak ödemeye karar verilmesi doğru değildir

DAVA : Taraflar arasında görülen davada;

Davacı,313,351 ve 1728 parsel sayılı taşınmazların maliki iken bu taşınmazları ölünceye kadar bakma akti ile davalı gelinine verdiğini; ancak davalının kendisine bakmadığını,oğlu ile davalı gelininin kendisini dövdüklerini ve kötü davrandıklarını belirtip,ölünceye kadar bakma aktinin feshi ile tapuların iptaline ve adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

Davalı,davacıya 17 yıldır baktığını,davacının bu minnet duygularıyla taşınmazı kendisine verdiğini,ancak 2000 yılı Nisan ayı içerisinde davacının kendisine tacizde bulunması nedeni ile artık davacıya bakmayacağını, davacının masraflarını karşılayacak bir irat verebileceğini belirtip davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece,davanın kabulüne dair önceden verilen kararın davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairece yapılan inceleme sonunda " mahkemece resen gözetilmesi mümkün olan Borçlar Kanununun 517. maddesi hükmü göz önüne alınarak bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir" denilerek bozulmuş,mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabulü ile aylık 140 milyon TL. irat tahsisine karar verilmiştir.

Karar,davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla;Tetkik Hakimi raporu okundu,düşüncesi alındı.Dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Dava, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin feshi,tapu kaydının iptali ve tescili istemine ilişkindir.

Mahkemece,Borçlar Kanununun 517/son maddesi hükümleri uyarınca kaydı hayat ile irad bağlanmasına hükmedilmiştir.

Bilindiği üzere; ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile bakım alacaklısı,bakım borçlusundan beslenme, giydirilme,bakıp gözetme vs. gibi edimlerin yerine getirilmesini isteyebilir.Bakım borçlusunun bakıp gözetme yükümlülüğü aksi kararlaştırılmadıkça, bakım alacaklısını ailesi içine ( konutuna )alıp her türlü yardım ve desteği sağlama görevini de içerir.

Sözleşmeden doğan ödevlere aykırılık yüzünden ilişki çekilmez hale gelmişse yada başka önemli nedenlerle ilişkisinin sürdürülmesi aşırı ölçüde güçleşmiş veya olanaksız hale gelmişse taraflardan herbiri sözleşmeyi feshetme hakkına sahiptir.

Borçlar Yasasının 517/son maddesi hükmü ile de hakime,sözleşmeyi feshedecek yerde iki taraftan birinin istemi ile yahut resen ( kendiliğinden )tarafların birlikte yaşamalarına son verip,buna karşılık bakım alacaklısına kaydı hayat ile bir irat tesis edebilme olanağı verilmiştir.

Mahkemece,sözü edilen madde hükmü gözönünde tutularak irada hükmedilmesinde bir isabetsizlik yoktur.

Ancak,belirlenen iradın hüküm tarihinden itibaren tahsiline karar verilmesinin ölünceye kadar bakma sözleşmesinin yukarda açıklanan amacına,niteliğine ve yasaya uygun düştüğü söylenemez.

İki taraflı sözleşmelerde edimlerin yerine getirilmesi zamanı, sözleşmede gösterilmemişse bu durum karşılıklı edimlerin niteliği ve amacı gözönünde tutulmak suretiyle belirlenir.

Bakım alacaklısı davacı,dava açmakla dava tarihinde bakım borçlusunun,sözleşme gereği olan edimlerini yerine getirmediğini,başka bir deyişle kendisine bakılmadığını,yardım ve destekten yoksun kaldığını iddia etmektedir.

Bakım borçlusunun edimi, bakım alacaklısının yeme,içme giyinme ve tedavi ettirme vs. gibi zorunlu ihtiyaçlarını gidermeye ilişkin olduğuna göre bu gereksinimlerinin doğduğu anda karşılanamaz,yerine getirilmesi gerekir.

Bu itibarla irat bedelinin de bakım görevinin yerine getirilmediğinin iddia ve ispat edildiği tarihten itibaren geçerli olması sözleşmenin amacına ve niteliğine uygun olur.

SONUÇ : Hal böyle olunca; davacı dava tarihinden itibaren edimlerin yerine getirilmediğini iddia ettiğine göre,bu tarihten başlamak üzere irada hükmedilmesi gerekirken hüküm tarihi esas alınarak ödemeye karar verilmesi doğru değildir.davacının bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile kararın yukarıda açıklanan nedenlerle H.UM.K.'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,1.7.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 02-04-2012, 14:51   #3
GÜLSÜM ÖNAL

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 1989/1-307
K. 1989/419
T. 14.6.1989
• TAPU İPTALİ VE TESCİL ( Ölünceye Kadar Bakma Koşulu İle Temlik Olunan Taşınmaz )
• ÖLÜNCEYE KADAR BAKMA KOŞULU İLE TEMLİK OLUNAN TAŞINMAZ ( Bakma Koşullarının Yerine Getirilmemiş Olması )
• TAŞINMAZIN ÇIPLAK MÜLKİYETİNİN TEMLİK EDİLMİŞ OLMASI ( Sözleşme Konusunun İntifa Hakkı İle Sınırlı Olduğunun Kabulü )
818/m.511
743/m.717
ÖZET : Davacı ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile mülkiyet hakkının tamamının ölünceye kadar bakıp gözetme koşulu ile davalıya devir ve hibe etmeyi kabul ve taahhüt etmişse de, taşınmazın çıplak mülkiyetinin önceden davalıya temlik edilmiş olması karşısında sözleşme konusunun intifa hakkı ile sınırlı olduğunun kabulü gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki "tapu iptali ve tesçil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; ( Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Mahkemesi )nce davanın kabulüne dair verilen 23.2.1987 gün ve 188-94 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine,

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin 26.9.1988 gün ve 5569-9957 sayılı ilamı:

( .. Dava ölünceye kadar bakma koşulu ile davalıya temlik edildiği iddia olunan taşınmaza ait tapu kaydının iptal ve tescil isteğine ilişkindir.

Mahkemece ölünceye kadar bakıp gözetme koşulunun davalı tarafından yerine getirilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Gerçekten, dosya içeriğinden koşulun yerine getirilmediği anlaşıldığı gibi bu husus davalınında kabulündedir. Ne var ki, dava konusu 216 ada 65 parsel sayılı taşınmazın intifa hakkının üzerinde bırakılarak çıplak mülkiyetini davacının kayıtsız ve şartsız davalıya 2.3.1982 tarihinde bağışladığı ve tapuda temlik işleminin gerçekleştiği tartışmasızdır. Her ne kadar davacı 1.4.1982 günlü ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile mülkiyet hakkının tamamının ölünceye kadar bakıp gözetme koşulu ile davalıya devir ve hibe etmeyi kabul ve taahhüt etmişsede, taşınmazın çıplak mülkiyetinin önceden davalıya temlik edilmiş olması karşısında sözleşme konusunun intifa hakkı ile sınırlı olduğunun kabulü gerekir. Diğer bir deyişle ölünceye kadar bakıp gözetme koşulu ile devri taahhüt edilen çıplak mülkiyet olmayıp intifa hakkıdır. İntifa hakkı da tapuda işlem görmediğinden iptali söz konusu olamaz. O halde dava, 1.4.1982 günlü ölünceye kadar bakma sözleşmesinin feshi olarak kabul edilmesi ve şartları varsa sözleşmenin iptaline, aksi halde davanın reddine karar verilmelidir.. ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : Davacının iddiası esas itibariyle davalının ölünceye kadar bakma sözleşmesinin gereklerini yerine getirmemesi nedeniyle tapu kaydının iptali ile tesçil isteğinden ibarettir. Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin konusu, daha önce intifa hakkı saklı tutularak kayıtsız şartsız devredilen taşınmazın intifa hakkının bakım sözleşmesi karşılığı davalıya devrinden ibarettir. Davalı bakım sözleşmesi gereklerini yerine getirmediğine göre sadece intifa hakkının devrini öngören bakım sözleşmesinin iptali ile yetinmek icabederken kayıtsız şartsız devri öngören önceki sözleşmenin ve dolayısıyla tapu kaydının tümden iptali usul ve Yasaya aykırıdır. Bakım sözleşmesinin iptali ile davacı intifa hakkına kavuşmuş olacaktır. Bu nedenlerle Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Davalı vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı ( BOZULMASINA ), 14.6.1989 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Old 03-04-2012, 19:30   #4
ncoban

 
Varsayılan

peki benim durumumda tapuya serh mevcut olmadığından dolayı bu sözlesmenin iptali konusunda yetkili mahkeme davalının ikametgah yeri mahkemesi midir yoksa tasınmazların bulunduğu yer mahkemesi mi?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
ölünceye kadar bakma sözleşmesi Av.SÖZEN Meslektaşların Soruları 0 01-06-2010 17:11
Ölünceye kadar bakma akdinin mahkeme kanalı ile düzenlenmesini talep etme Av. Pinar Serdaroglu Meslektaşların Soruları 3 19-06-2009 10:01
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi seam Meslektaşların Soruları 5 09-10-2008 13:47
ölünceye kadar bakma sözleşmesi hanoglu Meslektaşların Soruları 9 12-08-2008 09:32
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi nur26 Meslektaşların Soruları 1 28-01-2008 13:59


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04600191 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.