Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Barodan Atanan Müdafii Yetki Belgesi Düzenleyebilir mi?

Yanıt
Old 10-01-2003, 22:28   #1
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan Barodan Atanan Müdafii Yetki Belgesi Düzenleyebilir mi?

Merhabalar,
Bir kaç gün önce izlediğim bir duruşmada,CMUK gereği yaşıküçük sanığa müdafii olarak atanan meslektaşımızın bir başka avukata yetki belgesi verdiğine, bu yolla baroca atanmamış ve sanık tarafından vekalet verilmemiş avukatın duruşmaya kabulüne karar verildiğine tanık oldum..
Avukatlık Kanunu
"Değişik: 02/05/2001 - 4667/36 md.) Avukatlar veya avukatlık ortaklığı başkasını tevkil etme yetkisini haiz oldukları bütün vekaletnamelerini kapsayacak şekilde bir başka avukata veya avukatlık ortaklığına vekaletname yerine geçen yetki belgesi verebilir. Bu yetki belgesi vekaletname hükmündedir." demektedir.

Ne dersiniz?
Baroca atanan müdafii yetki belgesi düzenleyebilir mi?


Saygılar..
Old 10-01-2003, 22:55   #2
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Merhaba sayın hykayar,

Baronun tayin ettiği müdafii bir ''avukat'' tır ve doğal olarak hiç bir yasal mevzuatta baro tarafından atanan vekilin yetki belgesi tanzimi suretiyle görevini bir başka vekil eli ile yerine getirmesine engel bir hüküm yoktur.

Baro, sadece ''avukat'' tayin etmektedir. Şahsa münhasır yetki ile donatılmış avukat tayin etmemektedir. Dolayısıyla, avukatın şahsı değil avukatlık sıfatı ön plandadır.

Benim görüşüm bu şekilde.

Selamlar.

Av. Mehmet Saim Tikici/ İstanbul
Old 10-01-2003, 23:22   #3
aytenagirdemir

 
Varsayılan

Merhaba,

Yasa metninde : "başkasını tevkil etme yetkisini haiz oldukları bütün vekaletnamelerini kapsayacak şekilde bir başka avukata veya avukatlık ortaklığına vekaletname yerine geçen yetki belgesi verebilir." demektedir.
Yani vekil ile vekileden arasında özel bir ilişki ve bu ilişkiye göre de, vekil edenin bu konuda vekile açıkça "tevkil" yetkisini vermesi gerekir.
Ayrıca müdafi atamaları Baro tarafından yapılmaktadır. Bu yetki münhasıran Baro'nun yetkisindedir. Bu nedenle, bu atamaların mutlaka Baro tarafından yapılması gerekmektedir. Görevli müdafii geçici mazereti varsa bir ara duruşmalık başka bir avukat Baro tarafından atanır. Eğer müdafiin istifası sözkonusu ise yeni müdafii yine Baro tarafından atanır.

Müdafiilik hizmetinde avukatlık mesleğinin kamu hizmeti boyutu ön plana çıkmaktadır. Bu nedenle, müvekkil tarafından kendisine tevkil yetkisi verilmeyen ve Baro tarafından atanan bir müdafii başka bir avukata yetki belgesi çıkaramaz. Çünkü kendisinde böyle bir yetki yoktur.

Saygılarımla...
Old 10-01-2003, 23:30   #4
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Merhaba sayın Ağırdemir,

Görüşünüzü saygıyla karşılıyorum ancak aşağıda yer alan ifadeniz hakkında bir kaç cümle yazmak istiyorum.

Alıntı:

Ayrıca müdafi atamaları Baro tarafından yapılmaktadır. Bu yetki münhasıran Baro'dadır. Avukat ancak mazeret koyar ve gerekli olan durumlarda bir ara duruşmalık olarak başka bir avukat yine Baro tarafından atanır.
Müdafiilik hizmetinde avukatlık mesleğinin kamu hizmeti boyutu ön plana çıkmaktadır diye düşünüyorum.


Elbette ki olması gereken hukuk açısından fikrinize katılırım. Ne var ki, olan hukuk açısından katılmam mümkün değil. Çünkü: Öncelikle Avukata verilen vekaleti düzenleyen, Avukatlık yasasında olduğu gibi, Genel düzenleme Borçlar kanunumuzda da verilen vekaletin -aksi kararlaştırılmadıkça- tevkil yetkisi içermeyeceği ortadadır. Her ne kadar uygulamada matbu vekaletnamelerde -tevkil- yetkisi yer almakta ise de aslında, tevkil yetkisinin özel olarak vekalete konması icap eder. -burada özel vekalet kastedilmemektedir- Hal böyle iken, olaya tersten yaklaştığımızda, vekaleti veren sanık değil baro dahi olsa, vekalet kapsamında -açıkça tevkil yetkisi yoksa- avukat , bir başka meslektaşını tevkil edemez. Bu noktada sizden ayrılıyorum.

Karşı görüşünüzü saygı ile karşılarım.
Old 10-01-2003, 23:39   #5
aytenagirdemir

 
Varsayılan

Sayın Tikici,
Müdafii ile Baro arasındaki ilişkin vekil-vekil eden ilişkisi değildir. Bu anlamda Baronun açıkça tevkil yetkisi vermesi de mümkün değildir.
Açıklamamda özel vekaletnamede açıkça tevkil yetkisi bulunması gerektiği belirttim. Ancak vekil vekileden ilişkisi BK ve Av. Kanunda düzenlenmektedir. CMUK'dan müdafi atanması ise CMUK'un 138. maddesinde düzenlenmektedir. Bir de bu açıdan irdelemenizi rica edeceğim.
Old 10-01-2003, 23:50   #6
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Merhaba,

Ben olaya 'vekalet' olarak yaklaşıyorum. Aksi takdirde vekalet değil, 'talimat' dememiz gerekmez miydi? Avukatlar, kaynağı nereden gelirse gelsin vekil edeni dışında talimat alamaz, görev kabul edemez ve hatta yönlendirilemezler diye biliyorum. Bu itibarla, tayin yada Cmuk icabı yetkilendirme de olsa , temelde vekalet olması gerekir.

Tabi ki, ceza hukuna yatkın değilim. Bu noktada yanılgı payımı ayrık tutarak, CMUK.138. maddeyi inceleme daha doğrusu irdeleme önerinizi değerlendireceğim.

Anlamaya çalıştığım kadarıyla, şunu hatırlatıyorsunuz: ' Baro, görev verir.. bu yazı vekalet değil, talimattır. Talimatın tevkili olmaz. ''

Ben de şunu anlatmaya çalışıyorum: ' Avukatlar, kaynağı ne olursa olsun, vekil edeni dışında talimat alamaz, tayin edilemez ve yönlendirilemezler.. bu husus hiyerarşinin tavana vurduğu kamu dairelerinde dahi vekaletle yürütülmektedir..''

Ortaya ilginç bir tablo çıktı..

Saygılarımla..
Old 11-01-2003, 00:06   #7
aytenagirdemir

 
Varsayılan

Sayın Tikici,

CMUK 138 "...... .. sanığa Baro tarafından bir müdafi tayin edilir" şeklinde düzenlenmiştir. Bunu talimat olarak anlamamak gerekiyor bence. Ayrıca ben talimat kelimesini kullanmadım. Çünkü bahsettiğim kamu hizmeti boyutunun ön plana çıkması sorunu nedeniyle, müdafi atamasında yetki kanun tarafından Baro'ya verilmiştir. Bu atama nedeniyle görevi alan avukat Barodan emir ya da talimat almamaktadır. Müdafiilik görevini yaparken meslek ilkeleri ve yasalar dışında bağlı olduğu hiçbir emir veya talimat sözkonusu değildir.

Ayrıca şu madde de dikkat çekici :
CMUK 141 " 138. madde hükmünde göre tayin olunan müdafi duruşmada hazır bulunmaz veya vakitsiz olarak duruşmalardan çekilir veya görevini ifadan kaçınırsa, reis sanığa derhal diğer bir müdafi tayin edebilir. Bu takdirde Mahkeme duruşmaya ara da verebilir."

Burada reis müdafi tayin eder demekte ise bu yetki yine Baro'dadır.

Saygılarımla...
Old 11-01-2003, 08:24   #8
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Şimdi Şöyle düşünelim:

Bir sanık var, kendi avukatı yok.. bulacak şansı da yok. Baro, CMUK icabı Re'sen /kendisine başvuran/ avukatlardan birisini savunmak üzere, vekil olmak adına sanık'a havale eder..

- Sanık bu durumda vekalet vermemekte midir?

Cevap evet vermektedir olduğunda, sanık ile vekil arasında vekalet ilişkisi kurulmuştur artık. Bu vekalet kapsamında tevkil yetkisi var ise, mesele yoktur. Avukat, kendi sorumluluğu devam etmek üzere bir başka avukata tevkil verebilir. Buna engel hiç bir pozitif hukuk kuralı yoktur.

- Sanık vekalet vermemektedir demek gerekir ki, vekalet ilişkisi ve bunun doğal sonucu tevkil etmem-edememe ihtimali akla getirilsin.

Olaya pozitif hukuk açısından bakmayalım denilirse, bu durumda da - önemli olan- sanık'ın avukatsız kalmaması, savunma hakkının ihlal /ihmal edilmemesi olduğu gözetildiğinde, tevkil etmenin ne sanık için, ne baro için ne de savunma hakkının özü için birengel ya da sakınca içermez diye düşünüyorum.

Diğer yandan, dosyaya ilk olarak bakan, olayın detayını bilen ve bu iş için ilgili makam tarafından -tayin-edilen avukatın işi bizzat takip etmesi etik anlamda gereklidir fikrinize katılırım..

Tüm bunlara rağmen eklemek isterim ki, Ceza yargılamasına 3-5 dava dışında bakmış değilim. CMUK uygulamasına da yabancıyım.

Fakat, olay bana biraz ters geldi.



Old 11-01-2003, 09:22   #9
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan KATKI VE SORU

Bilindiği gibi, zorunlu müdafiilik, sanığın isteğine bağlı olmaksızın müdafiisiz hiç bir yargılama işleminin yapılmaması demektir.

Baronun Müdafi Tayini
CMUK. m. 138 - (Değişik: 3842 - 18.11.1992) Yakalanan kişi veya sanık müdafi seçebilecek durumda olmadığını beyan ederse talebi halinde baro tarafından kendisine bir müdafi tayin edilir. Yakalanan kişi vaya sanık onsekiz yaşını bitirmemiş yahut sağır veya dilsiz veya kendisini savunamayacak derecede malul olur ve bir müdafi'de bulunmazsa talebi aranmaksızın kendisine müdafi tayin edilir.

3842 sayılı Yasayla değişik CMUK.nun 138. maddesi ile düzenlenen “mecburi müdafilik sistemi”, 18 yaşını bitirmemiş sanıkların kendilerini savunamayacakları gerekçesine bağlıdır.

“CMUK.nun 138. maddesine göre, onsekiz yaşını bitirmemiş sanığa tayin edilen müdafi, mecburi müdafi olduğundan duruşmalara katılmadığı takdirde, duruşmalarda hazır bulunmasının temini, bunun mümkün olmaması halinde sanığa yeni bir müdafinin tayin edilmesi gerekir.” 5. CEZA DAİRESİ E. 1994/1004, K. 1994/1383T. 21.04.1994

“CMUK.nun değişik 140 ıncı maddesinin "Müdafiinin soruşturmanın ve yargılamanın yapıldığı yer barosunca tayin edileceği"ne dair amir hükmüne aykırı olarak, mahkemece kendiliğinden müdafii tayin edilerek yargılamaya devam edilmesi, yasaya aykırıdır. “ 5. CEZA DAİRESİ E. 1995/757,K. 1995/1565T. 25.05.1995

Av.K.m. MADDE 56 -
(Ek fıkra: 4667 - 2.5.2001 / m.36) Avukatlar veya avukatlık ortaklığı başkasını tevkil etme yetkisini haiz oldukları bütün vekaletnamelerini kapsayacak şekilde bir başka avukata veya avukatlık ortaklığına vekaletname yerine geçen yetki belgesi verebilir. Bu yetki belgesi vekaletname hükmündedir.

Sonuç : Zorunlu Müdafi, Yetki Belgesi veremez.

Soru : Baro tayin ettiği zorunlu savunmana “tevkil” yetkisi verebilir mi ?
Old 11-01-2003, 09:33   #10
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Merhaba sayın Metin,

Katkınız için teşekkür ederim.

Gerçekten konuyu anlamak/öğrenmek istiyorum. Benim sorum şu şekildedir:

- Baro' nun tayin ettiği /zorunlu müdafii/ avukat, duruşmalara katılmak için Sanık tarafından vekaletname verilmek suretiyle yetkilendirilmekte midir?

Bu sorumu yanıtlarsanız memnun olurum.

Sevgi ve saygılarımla.

Av. Mehmet Saim Tikici/İstanbul
Old 11-01-2003, 10:14   #11
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Müdafi Tayini

Alıntı:
- Baro' nun tayin ettiği /zorunlu müdafii/ avukat, duruşmalara katılmak için Sanık tarafından vekaletname verilmek suretiyle yetkilendirilmekte midir?


Hayır.
Old 11-01-2003, 10:40   #12
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Teşekkürler. O zaman haklısınız. Bu durumda vekil-vekil eden ilişkisinden bahsedilemeyeceği için haliyle tevkil de olamaz diye düşünüyorum
Old 12-01-2003, 12:05   #14
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Sayın hykayar izninizle olaya bir başka not daha eklemek istiyorum.

Aynı olayda, avukat'ın mesleki kusuru neticesinde avukatlığını yaptığı sanık' ın olası tazminat taleplerinde dayanak yasal zemin ne olacaktır?

1- Vekalet ilişkisi sanık tarafından tesis edilmediği bu durumda avukat ''vekaletsiz İş görme dairesinde mi'' sorumlu tutulacaktır?

2- Avukata karşı açılacak dava' da baronun hukuki durumu nedir? Sanık, yetki veren baro'ya kusursuz sorumluluk dahilinde dava açabilecek midir?

3- Vekaletsiz iş görme hükümleri uygulanır dediğimiz zaman, avukatın muhtemel masraflarının muhatabı kim olacaktır?

Bu konuları isteyen arkadaşlarla tartışmak isterim.

Selamlar.

Av. Mehmet Saim Tikici/İstanbul
Old 13-01-2003, 14:38   #15
Av.Suna SOYDAŞ

 
Varsayılan

Merhaba; avukatın mesleki kusurunda sanık Baro'ya ve Savcılığa şikayette bulunursa avukat hakkında Baro tarafından kovuşturma açılıyor, kusur olması halinde disiplin cezası verebiliyor.tabi aynı şekilde C.savcılıklarının da kamu davası açma hakkı mevcut.
Müdafiilik bir kamu hizmeti olup tüm Barolarda gönüllü avukatların katılımı ile bir komisyon oluşturulup görev dağılımı yapılır.Müdafiilik görevi için vekaletname aranmaz. Benim görüşüme göre Baronun
herhangi bir sorumluluğu söz konusu değildir.Çünkü Baro işveren sıfatında değildir. sadece yasanın uygun gördüğü biçimde ihtiyacı olan kimselere müdafii atamakta ve işin sonuçlanmasına kadar da takip etmektedir.
Ayrıca müdafiinin müdafiilik görevini uyguladığı dönemdeki muhtemel masrafları belgelenmek şartı ile Baro tarafından karşılanmaktadır.
Sevgiler Av. Suna S.Yazıcı
Old 15-01-2003, 07:58   #16
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Merhaba,

Değerli yanıtın için teşekkür ederim. Tazminat sorumluluğu bakımından olayı ele alırsak..

- Dava hakkı Baro'da mıdır, yoksa Sanık' ta mı? Bu soru kafamı kurcalıyor. Cezai açıdan, yakınan durumunda sanık var. O halde, tazminat sorumluluğunda zarar gören durumunda bulunan sanık dava açmalıdır, bu davaya müdahil olarak Baro katılabilir demek mümkün ise de, davanın dayanağı vekalet mi olacaktır, vekaletsiz iş görme hükümleri mi?

Teşekkürler, sevgiler..
Old 15-01-2003, 15:49   #17
Av.Suna SOYDAŞ

 
Varsayılan

sevgili Mehmet, şikayet hakkı sanıkdadır. Sanığın şikayetçi olmaması halinde Baro'nun hiçbir müdahalesi olmamaktadır. Ceza davası açılması halinde Baro'nun suçtan zarar görmemesi sebebi ile müdahale hakkı yoktur. Baro sadece kendisine müdafii hakkında şikayetçi olunması halinde işi disiplin kurulunda inceler. Bizim yaptığımız uygulamada ceza davasında sanık hakkında (beraat hariç) çıkan en iyi şartlardaki ceza kararı bile tarafımızca temyiz edilmektedir. Ne kadar iyi şartlarda olursa olsun verilen bir ceza kararını temyiz etmediğimiz takdirde sanığın şikayetçi olması halinde Baro disiplin cezası vermektedir.
Hukuk davasındaki sınıflandırma açısından ise bence taraflar arasında Baro'nun ataması ve de sanığın kabul etmesi halinde vekalet ilişkisi kurulmuştur. Vekaletin yazılı olarak noterden çıkarılması zorunlu değildir. Zimni izin de( duruşmada müdafii olarak bulunmasına itiraz etmemesi) vekalet ilişkisini başlatmaktadır. Açılacak dava da vekalet akdinin kötüye kullanılmasına dayalı hukuk davası olacağını düşünmekteyim. Bu konuda farklı yorumlar da olabilir tabi. Selamlar Av.Suna Soydaş Yazıcı
Old 30-01-2003, 12:56   #18
Nusret

 
Varsayılan

CMUK'a göre sanık için Baro tarafından atanan avukatın statüsü vekil değil müdafi'dir. Bu açıdan bakıldığında Baro'nun yaptığı atama işleminde avukata tevkil etme yetkisi verip vermediği önemlidir. Ben bu atama kararının tevkil yetkisini içermediğini düşünüyorum. Bu CMUK tarafından özel olarak düzenlenmiş bir durumdur.

Diğer durumlarda müvekkilin vekaletname ile verdiği tevkil yetkisine dayanarak avukatın başka bir avukatı yetki belgesiyle yetkili kılması durumunun bu özel durumdaki karşılığı Av. Ayten Ağırdemir arkadaşımızın dediği gibi Baro'nun bir başka avukatı müdafi olarak ataması olabilir. Baro'nun müdafi atama kararı tevkil yetkisini içermediğinden dolayı da müdafinin bir başka avukatı müdafi olarak yetkilendirmesi de mümkün olmayacaktır. Yukarıda da dediğim gibi bu yasa tarafından Barolara verilmiş bir yetkidir.

Zaten sanık, eğer bir başka avukata vekalet vermiş ise ve bu avukat da bu davaya vekil sıfatı ile gelirse müdafinin görevi de sona erecektir.
Old 09-01-2007, 12:03   #19
resume

 
Olumlu

Merhabalar,
Bir kaç gün önce izlediğim bir duruşmada,CMUK gereği yaşıküçük sanığa müdafii olarak atanan meslektaşımızın bir başka avukata yetki belgesi verdiğine, bu yolla baroca atanmamış ve sanık tarafından vekalet verilmemiş avukatın duruşmaya kabulüne karar verildiğine tanık oldum..

Yukarıda sayın meslektaş Av.Habibe Yılmaz Kayar dan yaptığım alıntı üzerine biraz araştırma ile yine bu site de bir arkadaş tarafından eklenen yazı ile katkıda bulunmak istedim.
Şöyle ki;
TBB tarafından CMK Yön. Müdafii ve vekil Tayini başlıklı 7. maddesinde değişiklik yapılarak aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
"Baro tarafından müdafii olarak atanan avukat görevlendirme yazısına istinaden bir başka avukat/avukat ortaklığına vekaletname yarine geçen yetki belgesi verebilir.Bu şekilde tevkil edilen avukata ayrıca ücret ödenmez."
o halde bu hükme göre yetki belgesi ile bir başka avukat yetkilendirilip duruşmaya kabul edilecektir.
Saygılarımla...
Old 09-01-2007, 13:29   #20
bercan

 
Varsayılan

Arkadaşlar cmk hizmetini gönüllü olarak kabul ettik.belgelerin altına imzamızı attık,listeye girdik.Ben olayın detayına girmek istemiyorum.Hepinizin haklılık payı olduğunu düşünüyorum.Yaklaşık bir yıldır takip ettiğim bir cmk davam var.Gerçekten çok zor durumda kaldığım için bir kez mazeret aldım.Mahkeme iki gün sonraya gün vermiş.Bir kez daha mazeret alamadığım için bir avukat arkadaşa yetki belgesi vermek istedim kabul edilmedi.Mecburen çok zor durumda olmama rağmen duruşmaya katıldım.Bu arada sanık bir kez bile tenezzül edip ne beni aradı ne de duruşmaya katıldı.Artı malum cmk ödemeleri sorunu.Paramızı da alamıyoruz.Bu kadar zor durumda kaldığımızda yetki belgesi vermek mi mantıklı yoksa baronun yerimize başkasını görevlendirmesi mi.Olaya bir de bu açıdan bakalım istedim.Saygılarımla...
Old 07-08-2009, 09:49   #21
Av. Asena

 
Varsayılan

"Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi Ve Vekillerin Görevlendirilmeleri İle Yapılacak Ödemelerin Usul Ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik

Görevlendirme esasları
Madde 6 -
(3) Baro tarafından müdafi veya vekil olarak atanan avukat, haklı mazereti hâlinde görevlendirilmesine ilişkin yazıya dayanarak başka bir avukata yetki verebilir."


Konuyu araştırıken gördüm, ancak zamanlama yanlış oldu sanırım Yukarıda yazan yönetmelik maddesi gereğince yetki belgesi tanzim edilebiliyor ve dayanak olarak da Baro Başkanlığının görevlendirme yazısı belirtiliyor. Mevzuat bu konuda açık
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
yetki belgesi harçlandırılır mı tiyerianri Meslektaşların Soruları 39 08-09-2014 16:59
Yetki Belgesi eliferdogan Meslektaşların Soruları 25 22-11-2013 21:21
Yetki Belgesi Harca Tabi Değil. Devilsadvocate Hukuk Sohbetleri 6 24-02-2012 11:26
Menfaat çatışması halinin yetki belgesi açısından değerlendirilmesi ve disiplin suçu. mslmklvz Meslektaşların Soruları 15 17-11-2009 16:32
Azil - Yetki Belgesi - Mahkeme Av. Hulusi Metin Meslektaşların Soruları 6 12-02-2006 17:30


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06406808 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.