Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Kooperatiften çıkarma kararının iptali ve üye aidatının gecikme bedeli

Yanıt
Old 02-12-2011, 15:07   #1
Av. Ali YILMAZKARA

 
Varsayılan Kooperatiften çıkarma kararının iptali ve üye aidatının gecikme bedeli

Müvekkil kooperatifce aidatlarını ödemeyen üye hakkında çıkarma kararı alınıyor. Daha sonra çıkartılan üye bu kararın iptali için mahkemeye başvuruyor 4 yıl süren yargılama sonunda üyelikten çıkarma kararı iptal ediliyor.

Müvekkil üyenin ödenemeyen aidatları için alacak davası açıyor. 6.000 Tl tutarında aidat bedelini genel kurulca kararlaştırılan %10luk gecikme faizi ile istiyor fakat mahkeme aidatları 5.475 TL olarak kabul ediyor ama faiz konusunda 4 yıllık yargılama dönemi için üyeliğin akibetinin belli olmadığı döneme ait aidat bedellerine faiz uygulanamaz gerekçesiyle reddediyor. Dava tarihinden önceki ve kararın kesinleşmesinden sonraki dönem için faizi kabul ediyor.

Reddedilen kısım itibariyle temyiz sınırının altında olduğu için yargıtayca temyiz isteğimiz reddediliyor. Ancak yerel mahkeme faiz talebimizi kabul etse idi alacak toplamda 28.000 TL olacaktı.

Kesin hüküm olduğu için sebepsiz zenginleşme, ilamsız icra vs yollara başvuramıyoruz. Temyiz sınırının altında olan kararın karar düzeltmesi de mümkün olmuyor.

Kanun yararına temyiz (bozma) talepli Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına başvurmayı düşünüyoruz.

Siz değerli üyelerimize sormak istediğim husus yerel mahkeme hakiminin çıkartma kararının iptali için açılan dava dönemine ilişkin üye aidatlarına faiz uygulanamayacağına ilişkin kararının sizce hukuki geçerliliği var mıdır? Varsa dayanağı nedir? (Not: söz konusu döneme ait aidat faizi 20.000 TLdir)
Old 03-12-2011, 12:23   #2
avmurat

 
Varsayılan

Kooperatifler Kanunu m.16/son çok açık:
"Haklarındaki çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların
yerine yeni ortak alınamaz. Bu kişilerin ortaklık hak ve
yükümlülükleri, çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam eder"
Yine de biri doğrudan biri dolaylı iki Yargıtay kararı ekliyorum, saygılarımla.

T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/7620
K. 2006/8090
T. 6.7.2006
• AİDAT BEDELLERİNİN TAHSİLİNE YÖNELİK MUARAZANIN GİDERİLMESİ ( Kooperatif Ortağının Ana Borcu İle Faiz Borcu Arasında Bir Farkın Bulunmadığı ve Kooperatifin Ödemeyi Kabul Etmemesi Halinde Bile Tevdi Yeri Tayini İstenebileceği )
• KOOPERATİF ORTAĞININ ANA BORCU VE FAİZ BORCU ( Arasında Bir Farkın Bulunmadığı ve Kooperatifin Ödemeyi Kabul Etmemesi Halinde Bile Tevdi Yeri Tayini İstenebileceği )
• TEVDİ YERİ TAYİNİ ( Aidat Bedellerinin Tahsiline Yönelik Muarazanın Giderilmesi - Kooperatif Ortağının Ana Borcu İle Faiz Borcu Arasında Bir Farkın Bulunmadığı ve Kooperatifin Ödemeyi Kabul Etmemesi Halinde Bile Tevdi Yeri Tayini İstenebileceği )
1163/m.17
ÖZET : Dava, aidat bedellerinin tahsiline yönelik muarazanın giderilmesine ilişkindir. Kooperatif ortağının ana borcu ile faiz borcu arasında bir farkın bulunmadığı ve kooperatifin ödemeyi kabul etmemesi halinde bile tevdi yeri tayini istenebileceği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmesi isabetlidir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Didim Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 29.12.2004 tarih ve 2004/274 - 2004/595 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ramazan Özcan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı olduğunu, daha önce ihraç edildiğini, ancak mahkeme kararı ile üyeliğe döndüğünü, davalının müvekkilinin ihracından sonra kendisine bir bilgi vermedikleri halde, ihtarname ile ödenmeyen aidat bedelleri için faiz istendiğini ileri sürerek, belirtilen dönemde gecikme faizi istenemeyeceği hususundaki marazanın giderilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı kooperatif vekili, ihraç kararı kesinleşmedikçe davalının üyeliği devam edeceğinden, aidat borçlarından sorumlu olacağını, eşitlik ilkesi gereği gecikme faizi borçlarından davalının sorumlu olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma ve dosyadaki delillere göre, kooperatif ortağının ana borcu ile faiz borcu arasında bir farkın bulunmadığı ve kooperatifin ödemeyi kabul etmemesi halinde bile tevdi yeri tayini istenebileceği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.00 YTL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 06.07.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2008/2300
K. 2009/7000
T. 8.6.2009
• İHRAÇ KARARININ İPTALİ TALEBİ ( Kooperatiften Konut Tahsis Edilmemesi Nedeniyle Alacak Talebi Kooperatiften İhraç Edilen Ortağın Hak ve Yükümlülükleri İhraç Kararı Kesinleşinceye Kadar Devam Edeceği )
• KOOPERATİFTEN KONUT TAHSİS EDİLMEMESİ ( Nedeniyle Alacak Talebi Kooperatiften İhraç Edilen Ortağın Hak ve Yükümlülükleri İhraç Kararı Kesinleşinceye Kadar Devam Edeceği )
• KONUT TAHSİS EDİLMEMESİ ( Kooperatiften - Parasal Yükümlülüklerin Yerine Getirilmesine Engel Teşkil Etmediği/Konut Tahsis Edilmeyen Ortak Kooperatiften Tazminat Talep Edebileceği )
• KOOPERATİFTEN TAZMİNAT ( Konut Tahsis Edilmemesi Parasal Yükümlülüklerin Yerine Getirilmesine Engel Teşkil Etmediği/Konut Tahsis Edilmeyen Ortak Kooperatiften Tazminat Talep Edebileceği )
1163/m. 16
ÖZET : Davacı, davalı kooperatifin üyesi olduğunu, tüm parasal yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen kendisine konut teslim edilmediğini iddia ederek alacak; birleşen davada ise ihraç kararının iptali talebinde bulunmuştur. İhraç edilen ortağın hak ve yükümlülükleri ihraç kararı kesinleşinceye kadar devam eder. Konut tahsis edilmemesi parasal yükümlülüklerin yerine getirilmesine engel teşkil etmez. Konut tahsis edilmeyen ortak kooperatiften tazminat talep edebilir. Ancak, ortaklık devam ettiği sürece kooperatiften konut verilmemesine dayalı olarak tazminat talep edilebilir. Tazminat davası süresince de ortaklığın devam etmesi gerekir. Açıklanan nedenlerle, birleştirilen ihraç kararının iptali davası esas davadan ayrılmalı ve ihraç kararının iptali davasının neticesi beklenmeli, davacının ortaklığı devam ettiği takdirde tazminat davası karara bağlanmalıdır.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Kadıköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde verilen 08111/2007 tarih ve 2005/722-2007/686 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davada kooperatif vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi S.G.B. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, asıl davada müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı olduğunu, parasal yükümlülüklerini yerine getirdiği halde müvekkiline tahsis edilen konutun teslim edilmediğini ileri sürerek, B Blok ... Kat, ... nolu dairenin müvekkili adına tescilini talep etmiş, ıslahla konut tahsis edilmeyeceği anlaşıldığı gerekçesiyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 120.000,00.- YTL'nin yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş, birleşen 2007/150 H. sayılı dosyada, müvekkili hakkında alınan 12.01.2007 tarih 1 nolu ihraç kararının iptalini talep etmiş, birleşen 2006/108 E. sayılı dosyada da dava konusu taşınmazın davalı Muhammed adına düzenlenen tapusunun iptalini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davacının parasal yükümlülüklerini yerine getirmediğini, Kadıköy 4'üncü Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2006/286 E., 20071736 K. sayılı dosyası ile tespit edilen borcun davacı tarafça ödenmediği için hakkında alınan ihraç kararının yerinde olduğunu, ihraç kararı alındığı için daire tahsis edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, konut tahsis edilmeyen davacının açtığı tazminat davası devam ederken ihtarname gönderip konut tahsis edilecekmiş gibi davacıdan aidat talep edilip sonucunda da ihraç kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, tazminat alacaklısı olan davacının konut sahibi olarak ortaklar gibi aidat ödemesinin mümkün olmadığı, bu nedenle davacı hakkında alınan ihraç kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, dairenin rayiç değerinin 150.000,00.- YTL olarak hesaplandığı; davacının talep edebileceği tazminat hesabının Yargıtay'ca benimsenen formüle göre yapılan hesaplama sonunda 123.574,00.- YTL olduğu, davacı tarafça bilirkişi raporuna itiraz edilmediği ve bu miktarın davacı yönünden müktesep hak oluşturduğu, davalı tarafın itirazı üzerine alınan raporda ise tazminat miktarının 246.503,35.- YTL olarak hesaplandığı, davalı vekili bu rapora da itiraz etmiş ise de normal bir ortağın en fazla kazancının daire bedeli olduğuna göre, eşitlik ilkesi uyarınca daire sahibi olamayan davacı ortağın elde edebileceği menfaatin en fazla diğer ortakların elde ettiği menfaat olan konutun bedeli kadar olması gerektiği, bu bedelin de itiraz edilmeyen raporda belirlenen 150.000,00.- YTL olduğu, davacının talep edebileceği tazminat miktarının bu meblağı geçemeyeceği, rayiç bedel ve davacının müktesep hakkı olan bedel göz önüne alındığında ek rapor alınması neticeyi değiştirmeyeceğinden davacının talebi ile bağlı kalınarak 120.000,00.- YTL tazminata hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle asıl davanın kabulü ile taleple bağlı kalınarak 120.000,00.- YTL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı kooperatiften tahsiline, birleşen 2007/150 E. sayılı dosyada davanın kabulü ile 12.01.2007 tarih 1 nolu ihraç kararının iptaline, birleşen 2006/108 E. sayılı dosyada davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.

Kararı, davalı kooperatif vekili temyiz etmiştir.

1- 1163 Sayılı Yasanın 16. maddesi uyarınca, ihraç edilen ortağın hak ve yükümlülükleri ihraç kararı kesinleşinceye kadar devam edeceğinden, davacının ortaklığı süresince aidat ödeme yükümlülüğü söz konusudur. Davacıya konut tahsis edilmemiş olması, bunun yerine kooperatiften tazminat talep etme hakkı bulunan davacının parasal yükümlülükleri yerine getirmesine engel teşkil etmez. Bu itibarla, mahkemece öncelikle davacı hakkında daha önce alınan ihraç kararının iptali davasının akıbeti araştırılıp, bilahare birleşen davada ihtarların usulüne uygun olup olmadığı değerlendirilerek neticesine göre bir karar vermek gerekirken, kendisine konut tahsis edilmeyen ortaktan aidat istenemeyeceği gerekçesiyle ihraç kararının iptaline karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenle de davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

2- Asıl dava ıslah edilmiş şekli ile konut verilmemesine dayalı tazminat, birleşen 2007/150 E. sayılı dava ise davacı hakkında alınan ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. Davacı, ortaklığı devam ettiği sürece kooperatiften konut verilmemesine dayalı olarak tazminat talep edebileceğinden, tazminat davası süresince de davacının ortaklığının devam etmesi gerekir. Bu itibarla, mahkemece davacı hakkında açılmış bulunan ve işbu dava ile birleştirilen ihraç kararının iptali davası, esas davadan ayrılarak ihraç kararının iptali davasının akıbeti beklenmek ve o davanın neticesine göre davacının ortaklığı devam ettiği takdirde tazminat davası karara bağlanmak gerekirken, anılan husus nazara alınmadan tazminata karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Yukarıda ( 1 ) ve ( 2 ) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 08.06.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 05-12-2011, 09:01   #3
Av. Ali YILMAZKARA

 
Varsayılan

Çok teşekkürler. Bizim davamıza bakan mahkeme kararını açık (KK md 16/son) kanun hükmüne aykırı olduğu gerekçesi ile kanun yararına bozulması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdik. Umarım hak ve adalet yerini bulur.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Reşit olmayan çocuğun koruma kararının kaldırılması kararının iptali hakkında advocati Meslektaşların Soruları 3 27-01-2016 10:09
baro aidatının gecikmiş ödenmesi ve gecikme zammı nobel81 Meslektaşların Soruları 13 03-03-2009 12:47
koop. genel kurulu kararının iptali ile üyelikten çıkarma Av. Onur Berat Öztürk Meslektaşların Soruları 3 02-03-2009 18:11
Asıl alacak ve Gecikme bedeli üzerinden faiz isteme AV.SERTANn Meslektaşların Soruları 0 17-11-2008 12:07
Kaymakamlık kararının iptali ve TCK 154 evo09 Meslektaşların Soruları 1 18-09-2008 16:05


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05198002 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.