ipotek vaadi sözleşmesi olur mu?

gayrimenkul satım vaadi sözleşmesinde olduğu gibi gayrimenkul üzerinde ipotek vaadi sözleşmesi olurmu? Böyle bir sözleşme hukuken geçerlimidir? hangi hükümlere tabidir?

Hiç duymadım şimdiye kadar. ipotek vaadi sözleşmesinin uygulamada ne amaçla kullanılacağını da açıkçası merak ediyorum.bence olmaz.

ipotek eşya hukukunun konusu haliyle eşya hukukuna kanunda olmayan yeni bir durum getirmek mümkün değildir. yasalarda olmaması nedeniyle her hangi bir sonuc elde edilemeyeceği kanaatindeyim.

Ben de bugüne kadar ipotek vaadi sözleşmesi diye bir sözleşme türü duymamıştım fakat "ipotek vaadi" yazıp arayınca 1968 tarihli tek Yargıtay kararı çıkıyor, her ne kadar içeriği olmasa da aktarmak isterim.

T.C. YARGITAY 4. HUKUK DAİRESİ

E. 1967/6747 K. 1968/4784

T. 4.6.1968

• İPOTEK TESİSİ VAADİ

818/m.22

ÖZET : 1 ) Mk. nun 797. maddesi ile Tapu Kanunu ve Tüzüğü uyarınca, ipotek sözleşmesi, tapu memuru önünde yapılacağına göre, ipotek vaadi sözleşmesi de bu şekle uyulmadıkça geçerli olmaz.
2 ) Ancak, bu sözleşmenin bir bölümünü teşkil eden borç ikrarı geçerlidir.

Kaynak : Kazancı İçtihat Bankası

Sözleşme serbestisi ilkesi uyarınca Borçlar Kanunu m. 19 ve 20'ye aykırılık teşkil etmedikçe ve yukarıda sunulan Yargıtay içrtihadında da belirtildiği gibi kanuni şekil şartına uyuldukça mümkündür.

Tüm yanıtlayanlara teşekkür ediyorum. Özellikle sayın Duygu hanımın göndermiş olduğu Yargıtay kararı faydalı oldu benim için. Teşekkürler...

Bana göre Yasanın emredici hükümleri ile ahlak ve adaba aykırı olmamak kaydı ile sözleşme özgürlüğü çerçevesinde yapılabilir. Şekle gelince, resmi şekilde, tapu memuru huzurunda yapılmalıdır.

Sayın Av.Hasan UĞUR malesef eşya hukukunun tabiatında 'sözleşme özgürlüğü' bulunmadığından imkansız olduğunu düşünüyorum.

Sayın meslektaşlarım.
Bana göre ;İpotek ayni haktır ve resmi sözleşme ile kurulur. Trampa vaadinde olduğu gibi, gelecekte ipotek kurulacağı da resmi sözleşme ( Noter değil, Tapu Müdürlüğünde yapılacak ) ile vaad edilebilir. Teminat ipoteği kurmak mümkünken pratikte yararı ne olur , hangi ihtiyaca yanıt verir başka bir konu.

Noterde düzenlenen ipotek kurma sözleşmesi, tapuda resmi senet ile yapılmadığından geçersiz olur. Ancak, Yargıtay'ın "tahvil" adı altında bir uygulaması var. Bu durumda taraflar, noterde yapılan bu ipotek kurma sözleşmesinin geçersiz olduğunu bilselerdi, Noter'in yapabileceği ve geçerli olarak sonuçlarını doğurabileceği ipotek kurma vaadi sözleşmesi yapacakları kabul edilebiliyorsa, noterde yapılan taşınmaz satışı ya da ipotek kurma gibi gayrimenkulleri ilgilendiren işlemler, vaad sözleşmesi olarak geçerli bir şekilde ayakta kalırlar.

Melis hanım teşekkür ediyorum kıymetli cevabınız için. Ancak meslektaşımız Duygu hanımın gönderdiği eski tarihli Yargıtay kararı aksi görüşte olduğundan, bahsettiğiniz tahvil mevzuuna ilişkin elinizde bir Yargıtay kararı varsa paylaşmanızı rica edeceğim. İlginize teşekkürler...

Kat Mülkiyeti satışı aslında taşınmaz satışı niteliğindedir. Gerek eski noterlik kanunu madde 44 ve gerekse yeni noterlik kanunu madde 60⁄.b 3'e göre taşınmaz satış vaadini noterler de düzenleyebilirler. Noterler önünde yapılan taşınmaz satımı sözleşmeleri noterlerin düzenlemeye yetkili olduğu taşınmaz satış vaadine çevrilerek (tahvil edilerek) geçerli tutulmak gerekir. Bundan dolayı aslında taşınmaz satışı niteliğinde bulunan Kat mülkiyeti kurulması ya da satışı sözleşmesi noterlerin düzenlemeye yetkili olduğu taşınmaz satış vaadine çevrilerek (tahvil edilerek) geçerli sayılmaldır (Sungurbey Eleştiriler II. Sh. 110⁄117; Sorunlar, sh.19 vd). Bu anlatılanlar yapılacak yada yapılmakta olan yapılar içinde geçerlidir. Yüksek Yargıtay da 6217 sayılı yasanın yürürlüğü döneminde TK.md. 26 daki açık hükme karşın (rağmen) "şahsi irtifak hakkını kurma vaadinin" noterlerce düzenlenmesinin geçerli saymış daha evvelki evrede "sattım" "aldım" sözlerini yorumlayarak ya da çevirme (tahvil) yoluna başvurarak noterlerin yaptıkları taşınmaz satış vaadi sözleşmelerine geçerlik tanımış üstelik böyle bir sözleşmenin borç doğurmasının ve sözleşmenin kurulmasında malik olmanın bir koşul bulunmamasını gözönünde tutularak bir kimsenin malik olmadığı taşınmazın satışını vaad edebileceğini iştirak durumunda mülkiyeti bağlı bir taşınmazla ilgili noterlerin senetledikleri satış vaadi sözleşmesinin de geçerli olduğunu kabul etmiştir. Bkz:

http://www.integrahukuk.com/Kararlar...001975_108.htm

Taşınmaz satışının noterde yapılmasını, taşınmaz satış vaadi olarak yorumlayan Yargıtay'ın, ipotek kurma sözleşmesini noterde yapmanın da ipotek kurma vaadi olacağını düşünüyorum. Zira "Çoğun içinde az da vardır" kuralı da Yargıtay tarafından uygulanan bir kuraldır. Usus fructus ve abusus yetkilerinin hepsinin resmi şekle aykırı satışı tahvil olup vaade dönüşebiliyorsa, mülkiyeti malikte kalacak olan ipotek kurma sözleşmesnin noterde resmi şekle aykırı olması da, onun tahvil edilerek vaad olarak nitelendirmesini sağlar. Bu durumda ipoteği tapuda tescil etmeyen malike karşı, tescile zorlama davası açılabilir ve alınan karar malikin iradesi yerine geçer.

Yani çoğun içinde az da vardır kuralı burda işe yarar mı bilmiyorum açıkcası. Zira taşınmaz satım vaadinde yasakoyucu zaten Noterlik Kanunundaki düzenleme ile noterde yapılma imkanı tanımış. Yargıtay da burdan yola çıkarak; taşınmaz satımı tapuda resmi şekle tabidir fakat tapuda resmi şekilde yapılması gereken taşınmaz satımını noterde yaparsan ben iradeye bakar ve bunu en azından tahvil yoluyla satım vaadi sayarım demektedir. Ezcümle özünde noterde satım vaadi sözleşmesi yapmak kanunen bağlayıcı, mümkün ve geçerli olduğu için "çoğun içinde az da vardır" kuralını uygulayabilir ve satım iradesini tapuda değil de noterde ortaya koyan açısından ben bunu vaad olarak geçerli sayarım diye düşünebilir. Fakat ipotek vaadi hususunda noterin temelde böyle bir (ipotek) vaad düzenlemesinin yasal bağlayıcılığı yok. O sebeple satımla kıyaslanamaz diye düşünüyorum. Yine de yabana atılır bir fikir değil belirttiğiniz. Denemekte yarar var teşekkürler...

Ankara Barosu dergisinin 1957 yılı 5. sayısında bir meslektaşımızın çok güzel bir değerlendirmesi var. Bence her yönüyle olayı değerlendirmiş. Kısaca aktarmak gerekirse , ipotek vaad edilebilirse de , ipotek vaadi sözleşmesi hukukumuz açısından tescili mümkün olmadığından getirisi olmayacak boş bir sözleşme olacaktır . Zira tescil edilmedikçe , taşınmazın satışı mümkün olacak ve vaad alacaklısı hakkını alamayacaktır. Bu halde vaad sözleşmesinin aynı zamanda tapuya tescili gerekir. Madem ki tescil edilecektir , o zaman ipotek sözleşmesi yapılır. Ancak ipotek vaadinin tapuda tescilinin hukukumuzda yeri var mı bilemiyorum.Saygılarımla.