Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Psikolojik Baskı Nedeniyle İşçinin İstifası

Yanıt
Old 02-07-2008, 10:53   #1
Avukat4

 
Varsayılan Psikolojik Baskı Nedeniyle İşçinin İstifası

DeĞerlİ MeslektaŞlar;
Bİr MÜvekkİl Asil Fİrmayla 1 YilliĞina SÖzlesme İmzalayarak YurtdiŞina Çalismaya Gİdİyor Ve YurtdiŞinda TaŞeron Fİrmada ÇaliŞmaya BaŞliyor.

TaŞeron Fİrma Yetkİlerİ Sonradan Yenİ İŞÇİlerİn Gelmesİ Nedenİyle MÜvekkİlİn İstİfasi İÇİn Psİkolojİk Baski Yapiyorlar Olmadik İŞlerİn Yapilmasini İstİyorlar, ÇaliŞma SÜresİnİ AŞiri Şekİlde Uzatiyorlar.

Netİcede MÜvekkİl 4 Ay Sonra İstİfa Etmek Zorunda Kaliyor Ancak İbra Belgesİnİ İmzalamiyor

Su An Bİz SÖzleŞmenİn İhlal Edİlmesİ Nedenİyle Tazmİnat Davasi AÇmayi DÜsÜnÜyoruz

Bu Hususta GÖrÜslerİ Ve Yargitay Kararlari Bulunan Arkadaslardan Yardimci Olmalarini İstİyorum

Saygilarimla
İyİ Çalismalar
Old 02-07-2008, 12:13   #2
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
9.Hukuk Dairesi

Esas: 2004/33424
Karar: 2005/23801
Karar Tarihi: 05.07.2005

ÖZET : Olayların bu sıralaması ve tanık beyanlarına göre, davacı işçinin ciddi bir suçlamayla karşı karşıya olduğu bir sırada istifa dilekçesi vererek işyerinden ayrıldığı, gerçekte işyerinden ayrılmayı düşünmediği halde olayın etkisiyle buna yöneldiği anlaşılmaktadır. Gerçekten olaydan kısa bir süre sonra işyerine gönderdiği dilekçe ile iradesinin istifa niteliğinde olmadığını belirtmiştir. Mahkemece, davacının istifa etmek suretiyle ayrıldığı gerekçesiyle dava konu isteklerin reddine karar verilmesi isabetsidir.

(1475 S. K. m. 14) (4857 S. K. m. 17)

Dava: Taraflar arasındaki ihbar ve kıdem tazminatının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle reddine ilişkin hüküm süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davacı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 5.7.2005 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına Av. EC ile karşı taraf adına Av. ED geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: Davacı işçi 24.8.2001 tarihinde davalı işveren teftiş kurulu tarafından bir olayın soruşturması kapsamında ifadesinin alındığı sırada istifa ettiğini ancak istifanın gerçek iradeyi yansıtmadığını ileri sürerek ihbar ve kıdem tazminatlarına karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece, davacının iradesinin fesada uğratıldığının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre davacı işçinin müşteriye ait kredi kartının bilgisi dışında kullanılması olayı sebebiyle önce 11.8.2001 tarihinde davalı bankanın Konya şubesinde müfettiş tarafından ifadesi alınmış, ardından İstanbul'daki genel müdürlüğe çağırılarak 24.8.2001 tarihinde yeniden beyanları alınmıştır. Davacı işçinin savunmasını verdiği 24.8.2001 tarihinde istifa dilekçesi verdiği anlaşılmaktadır. Daha sonra 28.8.2001 tarihinde insan kaynaklarına gönderdiği bir dilekçe ile savunmasının alındığı sırada hırsızlıkla suçlandığını ve olayı itirafa zorlandığını, olayın etkisiyle istifa dilekçesi verdiğini ancak bunun gerçek iradeyi yansıtmadığım bildirmiştir. 18.9.2001 tarihli bir başka dilekçeyle de istifanın geri alınmasını ve işe başlatılmasını talep etmiştir.

Bu konuda dinlenen davacı tanıkları da, davacının ifadesinin alındığı tarihte ruh halinin iyi olmadığını ve baskı nedeniyle istifa ettiğini açıklamışlardır.

Olayların bu sıralaması ve tanık beyanlarına göre, davacı işçinin ciddi bir suçlamayla karşı karşıya olduğu bir sırada istifa dilekçesi vererek işyerinden ayrıldığı, gerçekte işyerinden ayrılmayı düşünmediği halde olayın etkisiyle buna yöneldiği anlaşılmaktadır. Gerçekten olaydan kısa bir süre sonra işyerine gönderdiği dilekçe ile iradesinin istifa niteliğinde olmadığını belirtmiştir.

Mahkemece, davacının istifa etmek suretiyle ayrıldığı gerekçesiyle dava konu isteklerin reddine karar verilmesi hatalıdır. Bu durumda, işverence yapılan bir feshin olduğu düşünülmeli ve davacının savunmasının alındığı olayla ilgili gerekli araştırmaya gidilerek davaya konu isteklere hak kazanılıp kazanılamayacağı noktasında bir karar verilmelidir. Gerekirse bankacı bilirkişiden rapor alınarak sonuca gidilmelidir. Mahkemece eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, davacı yararına takdir edilen 400 YTL. duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 5.7.2005 gününde oyçokluğu ile karar verildi. (¤¤)

KARŞI OY :

Davacı 24.8.2001 tarihli istifa dilekçesiyle görevinden ayrılmıştır.

Bir müşteriye ait banka kartının bankadan kaybolması nedeniyle banka müfettişleri tarafından davacının ifadelerine başvurulmuştur. Davacı, bu ifade alımı sırasında baskıya maruz bırakıp, aç susuz şekilde sorgulandığını ve sorgudan kurtulmak amacıyla istifa dilekçesi verdiğini ileri sürmektedir.

Davacının iddiası tehdit ile iradesinin zaafa uğratılmasıdır. Bu iddianın ciddi ve inandırıcı kanıtlarla doğrulanması gerekir. Davacı istifasından sonra bankaya gönderdiği 28.8.2001 tarihli başvurusunda aynı iddialarını tekrarlamış ve yeniden değerlendirme istemiştir. Ancak, bu başvurusunda da herhangi bir kanıt göstermemiş ve 18.9.2001 tarihli ayrı bir dilekçesinde aynen ""..istifa talebimin geri alınmasını ve bankadaki görevine dönme talebini onaylamınızı arzederim..."" demektedir.

Davacının bu beyanı irdelendiğinde istifa talebinin kendisinden geldiği anlamı çıkmakta ve baskı iddiası da tekrarlanmamaktadır.

Davacı iradesinin fesada uğratıldığı hakkında tanık göstermişlerdir.

Davacının Konya ve İstanbul'da ayrı ayrı ifadesine başvurulmuştur. Tanıklar Konyada dinlenmişler ve buradaki ifade sırasında davacının psikolojik durumu hakkında beyanda bulunmuşlardır. Ancak, Konyada ifadeler 11.8.2001 günü alınmış olup, davacının istifası İstanbul'daki soruşturma tarihi olan 24.8.2001 tarihini taşımaktadır. İstanbul'daki ifade alımıyla ilgili hiçbir tanık bulunmamaktadır. Bu durumda davacının istifası hukuken geçerli olmakla usul ve yasaya uygun olan mahkeme kararının onanması görüşündeyiz.
Old 02-07-2008, 12:15   #3
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
9.Hukuk Dairesi

Esas: 2006/25278
Karar: 2006/23008
Karar Tarihi: 18.09.2006

ÖZET: Davacı işçi akdin işverence haksız feshedildiğini iddia ederek ihbar ve kıdem tazminatından bir kısım işçilik haklarının hüküm altına alınmasını istemiştir. Davacı istifa dilekçesi imzalarken iradesinin fesada uğradığını ispatlayamamıştır. Ancak "... yeni çalışma şekline uyum sağlayamadığımdan... "istifa ettiğini belirtmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden özellikle tanık beyanlarından işyerinin çalışma koşullarının değiştiği bu nedenle davacının istifa etmek zorunda kaldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda istifanın haklı bir nedene dayandığının kabulü gerekir.

(1475 S. K. m. 14) (4857 S. K. m. 18)

Dava: Davacı, ihbar ve kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma parası ile bayram ve hafta tatili gündeliklerinin ödetilmesine, karşı davacı ise ihbar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, asıl davayı kısmen hüküm altına almış, karşı davayı ise reddetmiştir.

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: 1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Davacı işçi 16.04.2003 tarihinde akdin işverence haksız feshedildiğini iddia ederek ihbar ve kıdem tazminatından bir kısım işçilik haklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.

Davalı işveren, davacının yazılı istifa dilekçesi vererek ayrıldığı davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

Mahkemece istifa dilekçesine değinilmeden tüm dosya kapsamı itibarıyla akdin işverence haksız feshedildiği kabul edilerek istekler hüküm altına alınmıştır.

Dosya içerisinde elle yazılmış 15.4.2003 tarihli bir istifa dilekçesi ve <çıkış isteği> başlıklı davacının ad soyadının bulunduğu İmzalı bir belge mevcuttur. Davacı söz konusu istifa dilekçesinin uzun baskılar sonucu düzenlenerek durumunda kaldığını belirtmiş imza inkarında bulunmamıştır. Dinlenen davacı tanıkları istifa dilekçesinden ve bunun baskı ile alındığından bahsetmemişlerdir. Dolayısıyla davacı istifa dilekçesi imzalarken iradesinin fesada uğradığını ispatlayamamıştır.

Ancak <... yeni çalışma şekline uyum sağlayamadığımdan... > istifa ettiğini belirtmiştir.

Dosyadaki bilgi ve belgelerden özellikle tanık beyanlarından işyerinin çalışma koşullarının değiştiği bu nedenle davacının istifa etmek zorunda kaldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda istifanın haklı bir nedene dayandığının kabulü gerekir. Böyle olunca ihbar tazminatı isteğinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalıdır. Hükmün bu nedenle bozulması gerekir.

Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 18.09.2006 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Old 02-07-2008, 12:16   #4
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
9.Hukuk Dairesi

Esas: 2006/6675
Karar: 2006/28790
Karar Tarihi: 01.11.2006

ÖZET: 14 yılı aşkın çalışan bir işçinin nedensiz istifası yaşamın olağan akışına aykırıdır. Bu durumda davacının istifa dilekçesini iradesi dışında, işverenin baskısı sonucu imzaladığının kabulü ile kıdem ve ihbar tazminatlarına hükmedilmesi gerekir.

(1475 S. K. m. 14) (4857 S. K. m. 17, 41, 47)

Dava: Davacı, ihbar, kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla mesai ile genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.

Hüküm süresi içinde davalı G. Nakliyat Şti ile davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: 1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının temyiz itirazları yerinde değildir.

Davacının temyizine gelince;

2- Davalı işveren tarafından işçinin kendi isteği ile istifa ederek ayrıldığı savunulmuş, davacı ise söz konusu istifa dilekçesinin kendisinden zorla alındığını iddia etmiştir.

İşyerinde 14 yılı aşkın kıdemi olan davacı, olayın ertesi günü Cumhuriyet Savcılığına şikayette bulunmuş, zorla evrak imzalatıldığını bildirmiştir. Yargılama sırasında dinlenen davalı tanığı Atilla G. davacının dilekçeyi imzalayıp <ben istifa falan etmiyorum, sesimi patrona duyurayım diye bu şekilde davranıyorum> şeklinde beyanda bulunmuştur. Aynı tanığın Savcılıktaki beyanı daha farklı olup belge imzalanması olayından söz etmemiştir. Diğer davalı tanıklarının da yargılama sırasındaki beyanları ile Savcılıktaki ifadeleri de uyumlu değildir. Öte yandan 14 yılı aşkın çalışan bir işçinin nedensiz istifası yaşamın olağan akışına aykırıdır. Bu durumda davacının istifa dilekçesini iradesi dışında, işverenin baskısı sonucu imzaladığının kabulü ile kıdem ve ihbar tazminatlarına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde bu istemlerin reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 01.11.2006 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Old 02-07-2008, 17:52   #5
Av.Fatma Karataşlı

 
Varsayılan

Söylenecek söz kalmamış. Sayın Meslektaşımız bu konuda ki sözleri söylemiş!!!
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İŞÇİnİn 6 GÜn GeÇtİkten Sonra Çikartilmasi Seher Meslektaşların Soruları 3 23-11-2007 10:08
İŞÇİnİn İŞe İade BaŞvurusu ENYA Meslektaşların Soruları 2 17-09-2007 10:59
İŞÇİnİn Ücret AlacaĞi Av. Aylin Kaya Meslektaşların Soruları 4 01-05-2007 14:19
İŞÇİnİn Ücretİne Zam Yapilmamasi Nedenİyle Hakli Fesİh Olur Mu Seher Meslektaşların Soruları 1 28-02-2007 17:00


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07767296 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.