Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Soruları Hukukçu olmayan üyelerimizin hukukla ilgili sorularına ayrılmış iletişim alanı. Lütfen Dikkat : THS bir hukuki danışmanlık sitesi değildir ve bu foruma da "hukuki danışma" niteliği taşıyan sorular yöneltilemez. Alanda soru sormadan önce lütfen Hukuk Soruları Alanı Kural ve İlkelerimizi okuyunuz.

Adli Tıp raporlarının ceza hukukundaki karşılığı

Yanıt
Old 10-03-2015, 14:20   #1
Dr.Tuğrul Tural

 
Varsayılan Adli Tıp raporlarının ceza hukukundaki karşılığı

Adli Tıp uzmanlık eğitimindeyim ve yazdığımız raporların TCK 87. maddesine göre karşılığını merak ediyorum. Örneğin, kişinin mevcut yaralanması yüzde sabit ize ve hayati tehlikeye neden olmuşsa, 87/1 maddenin c ve d fıkralarına göre ayrı ayrı artırılır mı? Cevaplar için şimdiden teşekkürler.
Old 11-03-2015, 12:49   #2
Analiz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Dr.Tuğrul Tural
Adli Tıp uzmanlık eğitimindeyim ve yazdığımız raporların TCK 87. maddesine göre karşılığını merak ediyorum. Örneğin, kişinin mevcut yaralanması yüzde sabit ize ve hayati tehlikeye neden olmuşsa, 87/1 maddenin c ve d fıkralarına göre ayrı ayrı artırılır mı? Cevaplar için şimdiden teşekkürler.
Sayın Tural,bahsettiğiniz konu teknik bir konu olmakla beraber,Ceza Kanunu'ndaki birden fazla nitelikli halin mevcudiyeti durumunda cezanın miktarının nasıl hesaplanacağına yöneliktir.

Benim konuya ilişkin yorumum ; eğer aynı fıkra içerisinde farklı nitelikli hallerin bulunması durumunda tek nitelikli hal uygulanıyor. Farklı fıkralarda nitelikli hallerin bulunması durumunda her iki nitelikli hal de uygulanıyor.Yani sorduğunuz soruya dönecek olursak aynı fıkrada birden fazla nitelikli hal bulunduğundan ceza miktarını tespit ederken, ayrı ayrı artırım yapılmayacak bir defa artırım uygulanacaktır.
Saygılarımla.
Old 11-03-2015, 14:39   #3
Dr.Tuğrul Tural

 
Varsayılan

TCK 87. maddesine göre;
Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
(1) Kasten yaralama fiili, mağdurun;

a) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına,

b) Konuşmasında sürekli zorluğa,

c) Yüzünde sabit ize,

d) Yaşamını tehlikeye sokan bir duruma,

e) Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun vaktinden önce doğmasına,

Neden olmuşsa, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, bir kat artırılır. Ancak, verilecek ceza, birinci fıkraya giren hallerde üç yıldan, üçüncü fıkraya giren hallerde beş yıldan az olamaz.
[/i]

(2) Kasten yaralama fiili, mağdurun;

a) İyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine,

b) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine,

c) Konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına,

d) Yüzünün sürekli değişikliğine,

e) Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun düşmesine,

Neden olmuşsa, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, iki kat artırılır. Ancak, verilecek ceza, birinci fıkraya giren hallerde beş yıldan, üçüncü fıkraya giren hallerde sekiz yıldan az olamaz.
[/i]
Muayene ettiğimiz hastaların, mevcut yaralanmasının yüzde sabit ize neden olma ya da duyu-organ hasarı oluşturma olasılığını değerlendirmek için olay tarihinden 6 ay sonra kontrol muayenesinin yapılması gerektiğini belirtiyoruz. Bazı yaralanmalarda, özellikle sinir hasarı gibi durumlarda bu süre 18-24 aya kadar uzayabiliyor.

Bu durumda, bir hastayı 6 ay sonra çağırdığımızda, yaralanmanın yüzünde sabit iz oluşturduğu kanaatine varırsak, ilgili maddenin 3. fıkrası kapsamına gireceği için, işlev yitirilmesine neden olmayacak şekilde duyu-organ zayıflaması olup olmadığının değerlendirilmesi, verilecek cezayı değiştirmiyor mu?
Old 12-03-2015, 14:14   #4
Analiz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Dr.Tuğrul Tural
TCK 87. maddesine göre;
Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
(1) Kasten yaralama fiili, mağdurun;

a) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına,

b) Konuşmasında sürekli zorluğa,

c) Yüzünde sabit ize,

d) Yaşamını tehlikeye sokan bir duruma,

e) Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun vaktinden önce doğmasına,

Neden olmuşsa, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, bir kat artırılır. Ancak, verilecek ceza, birinci fıkraya giren hallerde üç yıldan, üçüncü fıkraya giren hallerde beş yıldan az olamaz.
[/i]

(2) Kasten yaralama fiili, mağdurun;

a) İyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine,

b) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine,

c) Konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına,

d) Yüzünün sürekli değişikliğine,

e) Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun düşmesine,

Neden olmuşsa, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, iki kat artırılır. Ancak, verilecek ceza, birinci fıkraya giren hallerde beş yıldan, üçüncü fıkraya giren hallerde sekiz yıldan az olamaz.
[/i]
Muayene ettiğimiz hastaların, mevcut yaralanmasının yüzde sabit ize neden olma ya da duyu-organ hasarı oluşturma olasılığını değerlendirmek için olay tarihinden 6 ay sonra kontrol muayenesinin yapılması gerektiğini belirtiyoruz. Bazı yaralanmalarda, özellikle sinir hasarı gibi durumlarda bu süre 18-24 aya kadar uzayabiliyor.

Bu durumda, bir hastayı 6 ay sonra çağırdığımızda, yaralanmanın yüzünde sabit iz oluşturduğu kanaatine varırsak, ilgili maddenin 3. fıkrası kapsamına gireceği için, işlev yitirilmesine neden olmayacak şekilde duyu-organ zayıflaması olup olmadığının değerlendirilmesi, verilecek cezayı değiştirmiyor mu?

Sayın Tural,burada belirtilen cezalardaki artırımlar, o anki durum dikkate alınarak yapılır.6 ay sonraki meydana gelen durumun maddenin başka bir bendini ihlal etmesi sanıyorum ilk durumu etkilemeyecektir.
Ancak şöyle de düşünebiliriz.Siz hekim raporunu verirken mahkemeye bunu belirtirseniz (6 ay sonra durumun netleşeceğini )hakim de bunu nazara alırsa son duruma göre ceza miktarı değişebilecektir.
Saygılarımla.
Old 13-03-2015, 13:06   #5
yasal06

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Dr.Tuğrul Tural
TCK 87. maddesine göre;
Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
(1) Kasten yaralama fiili, mağdurun;

a) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına,

b) Konuşmasında sürekli zorluğa,

c) Yüzünde sabit ize,

d) Yaşamını tehlikeye sokan bir duruma,

e) Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun vaktinden önce doğmasına,

Neden olmuşsa, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, bir kat artırılır. Ancak, verilecek ceza, birinci fıkraya giren hallerde üç yıldan, üçüncü fıkraya giren hallerde beş yıldan az olamaz.
[/i]

(2) Kasten yaralama fiili, mağdurun;

a) İyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine,

b) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine,

c) Konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına,

d) Yüzünün sürekli değişikliğine,

e) Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun düşmesine,

Neden olmuşsa, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, iki kat artırılır. Ancak, verilecek ceza, birinci fıkraya giren hallerde beş yıldan, üçüncü fıkraya giren hallerde sekiz yıldan az olamaz.
[/i]
Muayene ettiğimiz hastaların, mevcut yaralanmasının yüzde sabit ize neden olma ya da duyu-organ hasarı oluşturma olasılığını değerlendirmek için olay tarihinden 6 ay sonra kontrol muayenesinin yapılması gerektiğini belirtiyoruz. Bazı yaralanmalarda, özellikle sinir hasarı gibi durumlarda bu süre 18-24 aya kadar uzayabiliyor.

Bu durumda, bir hastayı 6 ay sonra çağırdığımızda, yaralanmanın yüzünde sabit iz oluşturduğu kanaatine varırsak, ilgili maddenin 3. fıkrası kapsamına gireceği için, işlev yitirilmesine neden olmayacak şekilde duyu-organ zayıflaması olup olmadığının değerlendirilmesi, verilecek cezayı değiştirmiyor mu?

Bu vesile ile ben size bir soru sormak istiyorum.

16 yaşında bir erkek çocuğu otobüste iken 30 35 yaşlarındaki bir adam tarafından "ellenmek, okşanmak" suretiyle taciz ediliyor. çocuk sesini çıkartamıyor; şok halinde susuyor. Sonrasında durumu ailesine bildiriyor, dava açılıyor.

Adli tıptan rapor isteniyor. İlk rapor çocuğun psikolojisinin bozulduğu yönünde iken itiraz üzerine verilen ikinci rapor "çocuğun rızası olduğu" yönünde çıkıyor.

Bu durumun, ikinci raporun teknik manada sizin nezdinizdeki - düşünce aleminizdeki konumunu merak etmekteyim. Bilgilendirirseniz ziyadesiyle memnun olurum.
Old 13-03-2015, 15:34   #6
Dr.Tuğrul Tural

 
Varsayılan

Bir yaralanmanın yol açtığı duyu-organ hasarı ve yüzde oluşturduğu lezyonların kalıcı olup olmadığının belirlenebilmesi için en az 6 ay beklemek gerekiyor. Raporları da bu şekilde belirterek yazıyoruz. Basit tıbbi müdahale ile giderilip giderilemeyeceği, hayati tehlikeye yol açıp açmadığı ve kemik kırığına neden olup olmadığını, o anki duruma göre de değil, olay tarihli tıbbi evrakının incelenmesi ve muayenesi ile birlikte veriyoruz. Sormak istediğim, 6 ay sonra tekrar çağrılan hastanın yüzünde olaya bağlı sabit iz olduğuna karar verdik ve cezanın alt sınırı 5 yıl ise, alt sınırı 3 yıl olan duyu-organ işlev zayıflamasının pek de bir önemi kalmıyor anladığım kadarıyla, öyle mi?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Adli Tıp Raporlarının Sıhhati Ve Hukuken Geçerliliği Doç. Dr. Özge Yücel Kadın Hakları Çalışma Grubu 27 29-01-2015 17:24
Bilirkişi Raporlarının bağlayıcılığı hakkında Yargıytay Kararı.. nephilis Meslektaşların Soruları 2 08-03-2010 11:21
Roma Hukukunda İstisna Akdindeki Nezaret Sorumluğunun Türk Hukukundaki Karşılığı justitie Hukuk Soruları 6 13-06-2009 20:31
aile hukukundaki butlan ile borclar hukukundaki butlan arasindaki farklar brkmnks Hukuk Soruları Arşivi 0 09-01-2007 01:06


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05031109 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.