Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İtirazla Duran İlamsız İcra Takibi ve Açılacak İtirazın İptali Davası

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 21-06-2013, 10:57   #1
princepss

 
Varsayılan İtirazla Duran İlamsız İcra Takibi ve Açılacak İtirazın İptali Davası

Merhabalar,

Bir ilamsız icra takibi başlattık. Ödeme emri borçluya tebliğ edildi ve borçlu 24.05.2012 tarihinde borca itiraz ederek takibi durdurdu. Doğal olarak bu tarihten sonra dosyadan hiç bir işlem yapılmadı.

İtiraz tarafımıza tebliğ edilmedi.

İcra dosyası halen derdest. Yani, işlemden kaldırılmamış durumda. Buna göre;

1) İtiraz üzerine duran ilamsız icra takibi 1 yıl işlem yapılmadığı için işlemden kaldırılabilir mi?

2) İtiraz üzerine duran ilamsız icra takibi işlemden kaldırılırsa, icra mahkemesine şikayet mi edilmeli yoksa, ilamsız icra takibinin yenilenmesi mi talep edilmeli?

3) Bu aşamada itirazın iptali davası açılabilir mi?

İyi çalışmalar...
Old 21-06-2013, 12:47   #2
İlhan_ERDEN

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan princepss
Merhabalar,

Bir ilamsız icra takibi başlattık. Ödeme emri borçluya tebliğ edildi ve borçlu 24.05.2012 tarihinde borca itiraz ederek takibi durdurdu. Doğal olarak bu tarihten sonra dosyadan hiç bir işlem yapılmadı.

İtiraz tarafımıza tebliğ edilmedi.

İcra dosyası halen derdest. Yani, işlemden kaldırılmamış durumda. Buna göre;

1) İtiraz üzerine duran ilamsız icra takibi 1 yıl işlem yapılmadığı için işlemden kaldırılabilir mi?

2) İtiraz üzerine duran ilamsız icra takibi işlemden kaldırılırsa, icra mahkemesine şikayet mi edilmeli yoksa, ilamsız icra takibinin yenilenmesi mi talep edilmeli?

3) Bu aşamada itirazın iptali davası açılabilir mi?

İyi çalışmalar...




Yargıtay 19. H.D. 2011/10921 E. 2012/2655 K. 22.02.2012 Tarih :"...Mahkemece; davalıların icra takibine 01.09.2008 tarihinde itirazları sonucu takibin durduğu ve bu tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde davanın açılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. İİK 67/1. maddesinde <Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat etmek suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.> denilmektedir. Davanın dayanağını oluşturan icra takip dosyasında davalıların takibe itiraz dilekçelerinin davacıya tebliğine dair bir delile rastlanmamıştır. Bu durum karşısında dava açmak için aranılan bir yıllık hak düşürücü sürenin davacı alacaklının itirazı öğrendiği tarih esas alınarak belirlenmesi gerektiği, başka bir deyişle itiraz dilekçesi tebliğ olunmadıkça hak düşürücü sürenin başlayamayacağı gözetilmeksizin mahkemece yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir..."
Old 21-06-2013, 13:23   #3
Avrasya

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan princepss
Merhabalar,

Bir ilamsız icra takibi başlattık. Ödeme emri borçluya tebliğ edildi ve borçlu 24.05.2012 tarihinde borca itiraz ederek takibi durdurdu. Doğal olarak bu tarihten sonra dosyadan hiç bir işlem yapılmadı.

İtiraz tarafımıza tebliğ edilmedi.

İcra dosyası halen derdest. Yani, işlemden kaldırılmamış durumda. Buna göre;

1) İtiraz üzerine duran ilamsız icra takibi 1 yıl işlem yapılmadığı için işlemden kaldırılabilir mi?

2) İtiraz üzerine duran ilamsız icra takibi işlemden kaldırılırsa, icra mahkemesine şikayet mi edilmeli yoksa, ilamsız icra takibinin yenilenmesi mi talep edilmeli?

3) Bu aşamada itirazın iptali davası açılabilir mi?

İyi çalışmalar...

1) Evet dosyanız 1 yıl süreyle işlem yapmadığınızdan dolayı düşecektir.

2-İcra takibini yenilemeliniz.

3-Yenilenen numara üzerinden ve itiraz tarihinizi öğrendiğiniz günü nazara alarak itirazın iptali açabilirsiniz.
Old 21-06-2013, 16:12   #4
princepss

 
Varsayılan

Sayın Avrasya, ilamsız icra takibi itirazla durduğu için itirazdan itibaren işlem yapılması, haciz talep edilmesi mümkün değil. Buna rağmen hangi maddeye göre dosya düşecektir.

İkinci olarak şöyle bir Yargıtay kararı buldum:

Alıntı:
T.C.

YARGITAY

19. HUKUK DAİRESİ

E. 2002/1505

K. 2003/5829

T. 2.6.2003

DAVA : Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR : Dava, acil ihtiyaç kredisinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.

Davalı davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece icra dosyası İİK.m.78 gereği işlemden kaldırıldıktan sonra itirazın iptali davasının açıldığı ve İİK.m.67'de belirtilen bir yıllık dava açma süresi geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Davalı borçlu, itirazını 10.11.1999 tarihinde yapmış olup, bu tarihten dava tarihine kadar davacı bankanın itirazı öğrendiğine dair icra dosyasında bilgi ve belge olmadığı anlaşılmıştır. İİK.nun 67.maddesine göre alacaklı itirazın tebliğinden veya itirazı öğrendiği tarihten itibaren bir yıl içinde mahkemeye başvurarak umumi hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceğinden mahkemeye davanın süresinde gelmiş olduğu gözetilmeden yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine 2.6.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bu karar da Sayın İlhan_ERDEN'in Yargıtay kararını destekliyor gibime geldi. Yani, ilamsız takibin yenilenmesine gerek yok diye düşünüyorum. Ben bu aşamada ilamsız takibi yenilemeden, itirazın iptali davası açtığım takdirde davam karara bağlanabilir. Siz ne dersiniz?
Old 21-06-2013, 23:20   #5
Avrasya

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan princepss
Sayın Avrasya, ilamsız icra takibi itirazla durduğu için itirazdan itibaren işlem yapılması, haciz talep edilmesi mümkün değil. Buna rağmen hangi maddeye göre dosya düşecektir.

İkinci olarak şöyle bir Yargıtay kararı buldum:



Bu karar da Sayın İlhan_ERDEN'in Yargıtay kararını destekliyor gibime geldi. Yani, ilamsız takibin yenilenmesine gerek yok diye düşünüyorum. Ben bu aşamada ilamsız takibi yenilemeden, itirazın iptali davası açtığım takdirde davam karara bağlanabilir. Siz ne dersiniz?

Olayı sadece kendi olayınıza has olarak düşünmeyin. Mesela 3 borçlusu olan bir takip olmuş olsaydı ve bu borçlulardan sadece bir tanesi itiraz etmiş olsaydı bu takdirde takip sadece itiraz eden borçlu açısından durmuş olacağı için için siz dosyada diğer borçlular için işlem yapabilecek durumda olacaktınız.

Sonuç olarak son işlem tarihinden itibaren 1 yıllık süre dolmuşsa takip düştü. Bence davanızı düşmüş takip üzerine kurmayın.

Ayrıca yenileme yaptıktan sonra tebliğ akıbeti beklemeyeceksiniz. Yenileme talebiniz üzerine verilen yeni esas nosunu alır almaz davanızı açabilirsiniz. Ama sanırım siz harç ödemek zorunda olduğunuz için yenileme yapmak istemiyorsunuz. Ama harç için yapılacak birşey olduğunu sanmıyorum.
Old 22-06-2013, 10:04   #6
İlhan_ERDEN

 
Varsayılan

YARGITAY
3.Hukuk Dairesi
Esas: 2007/18006
Karar: 2007/19088
Karar Tarihi: 13.12.2007


Davada, ... İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyasında ... YTL alacak ve ferileri için girişilen icra takibine itirazın iptali, inkar tazminatının davalıdan tahsili istenilmiştir.

Mahkemece, İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyasında düşürülme kararı verildiği, icra müdürünün bu konudaki işlemi şikayet yoluyla halledilmeden, davacı tarafça bu davanın açıldığı gerekçe gösterilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Takibe konu, İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyasında; icra müdürü tarafından, 20.08.2006 tarihli kararla <İİK'nın 78. maddesinde belirtilen süre içinde dosya işlem görmediğinden dosyanın takipsizlik nedeniyle düşürülmesine> karar verilmiştir.

İİK'nın 78. maddesine göre; alacaklının haciz isteme hakkı, bir yıllık süreye tabidir. Haciz isteme hakkı, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren bir yıl geçmekle düşer (m. 78, II c. 1) ve takip dosyası işlemden kaldırılır (m. 78, IV). Ancak yenileme talebi ile takip devam etmekte, kaldı ki davacı, dava yolu ile (İİK m. 67) itirazın iptalini ve takibin devamını talep etmektedir.

İİK'nın 66. maddesi uyarınca takibe itiraz üzerine takip durmakta, itirazın iptaline ilişkin ilamın İcra Dairesine verilmesi ile takibe devam olunmaktadır. Bu halde, iptal kararı esas alınarak takibin yürütülmesi gerekir. Yeniden icra emri tebliğ edilmez ve yenileme emrinin gönderilmiş olması takip kesinleştiği için borçluya yeniden itiraz imkanı vermez. O nedenle, İİK madde 78 uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmış olması, itiraz üzerine duran takibe itirazın iptali talebinin incelenmesine engel teşkil etmemelidir. Bu itibarla davaya bakılarak yapılacak yargılama sonucuna göre bir hüküm verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.

Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.12.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Old 22-06-2013, 10:36   #7
princepss

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Avrasya
Olayı sadece kendi olayınıza has olarak düşünmeyin. Mesela 3 borçlusu olan bir takip olmuş olsaydı ve bu borçlulardan sadece bir tanesi itiraz etmiş olsaydı bu takdirde takip sadece itiraz eden borçlu açısından durmuş olacağı için için siz dosyada diğer borçlular için işlem yapabilecek durumda olacaktınız.

Sonuç olarak son işlem tarihinden itibaren 1 yıllık süre dolmuşsa takip düştü. Bence davanızı düşmüş takip üzerine kurmayın.

Ayrıca yenileme yaptıktan sonra tebliğ akıbeti beklemeyeceksiniz. Yenileme talebiniz üzerine verilen yeni esas nosunu alır almaz davanızı açabilirsiniz. Ama sanırım siz harç ödemek zorunda olduğunuz için yenileme yapmak istemiyorsunuz. Ama harç için yapılacak birşey olduğunu sanmıyorum.

Sayın Avrasya, olayı sadece kendi olayıma has düşünmek durumundayım

Sayın İlhan_ERDEN'in verdiği Yargıtay kararına göre;

Alıntı:
İİK madde 78 uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmış olması, itiraz üzerine duran takibe itirazın iptali talebinin incelenmesine engel teşkil etmemelidir.

yenileme talebine gerek olmadan, itirazın iptali davası açılmış olsa bile, burada davaya bakılmaya devam olunacaktır. Çünkü, itirazın iptali davası, itirazın tebliğinden itibaren 1 yıl içinde açılmalıdır. Ben zaten bu kurala uyarak davamı açacağım. Ayrıca, icra dosyasının halen derdest olduğunu, yani bir düşme kararı verilmediğini belirtmiştim. Bu konuda da sıkıntı olmayacağını düşünüyorum. Şu Yargıtay kararı da bu görüşü destekliyor:

Alıntı:
T.C.

YARGITAY

11. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/1251

K. 2005/1958

T. 3.3.2005

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Tercan Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 11.10.2001 tarih ve 2000/46-2001/64 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ali Orhan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Taraflar arasındaki T.T.K.'nun 1301 maddesine dayalı itirazın iptali davası sonucunda mahkemece, davacının dava konusu yaptığı icra takip dosyasının 10.11.1999 tarihinde takipsizlik ile işlemden kaldırıldığı gerekçesiyle red kararı verilmiştir.

Dava, İİK.'nun 67.maddesine dayanılarak açılmış itirazın iptali davasıdır. Davalı aleyhine girişilen icra takibi itiraz nedeniyle durmuş ve davalı alacaklı, anılan yasa maddesine göre 1 yıllık sürede eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, İİK.'nun 78. maddesi gereğince 10.11.1999 tarihinde takip dosyasının işlemden kaldırıldığını ve eldeki davanın konusunun kalmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

İ.İ.K.'nun 66. maddesine göre itiraz üzerine icra takibi durur. Duran icra takibinde itiraz ya İcra Tetkik Mahkemesi'nde 6 ay içinde açılacak itirazın kaldırılması davası ya da İ.İ.K.'nun 67. maddesi gereğince yerel mahkemeye başvurmak suretiyle itirazın iptali ile hükümsüz hale gelmektedir. İcra Mahkemesi yada genel mahkemede açılacak dava sonuna kadar duran icra takibinde herhangi bir işlem yapılması mümkün değildir. Davacı duran icra takibini harekete geçirebilmek için iş bu davayı açmıştır. O halde mahkemece işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle red kararı verilmesi bozmayı gerektiriştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 3.3.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 23-06-2013, 08:21   #8
Avrasya

 
Varsayılan

Evet eklenen kararlar 'yenileme yapılmadan itirazın iptali davası açılabileceği' yönünde. Lakin ben yine de görüşümü desteklemeye devam edeceğim. Biliyorsunuz Yargıtay'ın görüşü zaöan zaöan farklılık gösterebiliyor.

Bir de velev ki itirazın iptali davasını kazandınız. Dosyanızda işlem yapabilecek duruma geldiğiniz için dosyayı yine yenilemeniz gerekecek. Zira dosyadaki 1 yıllık işlem süresi dolmuş ve dosyanızın düşmesi gerekiyor.
Old 23-06-2013, 09:12   #9
olgu

 
Varsayılan

78. Madde haciz talebi süresi içinde yapılmazsa dosyanın işlemden kaldırılacağın düzenlemekte. İtiraz üzerine duran takipte haciz talebi mümkün olmadığından bu sürenin işlemeyeceğini, dosyanın da işlemden kaldırılmayacağını düşünüyorum.

Bazı icra müdürlükleri bu sebepten bu dosyaları düşürmemekte. Takip ettiğim bir dosyada da böyle olmuştu. İtiraz tebliğ edilmediğinden itirazın iptali davasını 1,5 yıl sonra açmıştık, itirazın iptali kararını da aynı dosya üzerinden takibe koyup devam ettik icra dairesi de dosyayı yenilemek gerektiğini hiç söylemedi, borçlu vekili de bu yönde itiraz/ şikayet etmedi.
Old 24-06-2013, 13:23   #10
princepss

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Avrasya
Evet eklenen kararlar 'yenileme yapılmadan itirazın iptali davası açılabileceği' yönünde. Lakin ben yine de görüşümü desteklemeye devam edeceğim. Biliyorsunuz Yargıtay'ın görüşü zaöan zaöan farklılık gösterebiliyor.

Bir de velev ki itirazın iptali davasını kazandınız. Dosyanızda işlem yapabilecek duruma geldiğiniz için dosyayı yine yenilemeniz gerekecek. Zira dosyadaki 1 yıllık işlem süresi dolmuş ve dosyanızın düşmesi gerekiyor.

T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/5045

K. 2012/21001

T. 18.6.2012

• ŞİKAYET ( Süresinde Yenilenmeyen Haciz Talebi Nedenine Dayalı - Haciz İsteme Süresinin İtirazla Durduğu ve İtirazın İptali Davası Kesinleşinceye Kadar da İşlemediği Göz Önüne Alınmaksızın Evrak Üzerinden İncelemeyle Şikayetin Kabulüne Karar Verilmesinin İsabetsiz Olduğu )

• HACİZ ( Haciz İsteme Süresinin İtirazla Durduğu ve İtirazın İptali Davası Kesinleşinceye Kadar da İşlemediği Göz Önüne Alınmaksızın Evrak Üzerinden İncelemeyle Şikayetin Kabulüne Karar Verilmesinin İsabetsiz Olduğu - Şikayet )

• HACİZ İSTEME HAKKININ SÜRESİ ( Ödeme Emrinin Tebliği Tarihinden İtibaren Bir Sene Geçmekle Düşeceği/Haciz İsteme Süresinin İtirazla Durduğu ve İtirazın İptali Davası Kesinleşinceye Kadar da İşlemediğinin Göz Önüne Alınması Gerektiği - Şikayet )

• HACİZ TALEBİNİN YENİLENMESİ ( Şikayet - Haciz İsteme Süresinin İtirazla Durduğu ve İtirazın İptali Davası Kesinleşinceye Kadar da İşlemediğinin Göz Önüne Alınması Gerektiği )

2004/m.78

ÖZET : Dava icra müdürlüğü işleminin iptaliyle hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. 13.11.2008 tarihinde başlayan haciz isteme süresinin, İ.İ.K.nun 78/2. maddesi gereğince 20.11.2008 tarihinde borçlunun itirazıyla durduğu ve işlemediği, 11.06.2009 tarihinde itirazın iptaline karar verilmiş ise de, temyiz edildiğinden kesinleşmediği ve Yargıtay incelemesinden 03.03.2011 tarihinde geçtiği, bu tarihten itibaren sürenin işlemeye devam ettiği anlaşıldığından, alacaklı vekilinin 10.08.2009 tarihinde haciz talebini geri almasının ardından 06.05.2011 tarihli yeni haciz talebine kadar henüz 1 yılın dolmadığı görülmektedir. O halde mahkemece, haciz isteme süresinin itirazla durduğu ve itirazın iptali davası kesinleşinceye kadar da işlemediği göz önüne alınmaksızın evrak üzerinden incelemeyle şikayetin kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Nezihe Deniz Etral tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği düşünüldü:

KARAR : Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız takibe karşı borçlu vekilince, 23.7.2009 tarihinde TOKİ'ye haciz ihbarnamesi yazıldığı, 10.8.2009 tarihinde alacaklı talebiyle haczin kaldırıldığı, bu tarihten 7.6.2011 tarihli yeni haciz talebine kadar dosyada herhangi bir işlem yapılmadığı, İ.İ.K.nun 78. maddesi gereğince işlemden kalkan takip yenilenmeden yeni haciz talebinin kabul edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek icra müdürlüğü işleminin iptaliyle hacizlerin kaldırılması talep edilmiş, mahkemece talep kabul edilmiştir.

İ.İ.K.nun 78/2. fıkrasında haciz istemek hakkının, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren bir sene geçmekle düşeceği belirtilmiş olup aynı fıkranın devamında, itiraz veya dava halinde bunların vukuundan hükmün kesinleşmesine kadar geçen zamanın hesaba katılmayacağı düzenlenmiştir. İ.İ.K.nun 78/4. maddesinde ise; "Haciz talebi kanuni müddet içinde yapılmaz veya geri alındıktan sonra bu müddet içinde yenilenmezse dosya muameleden kaldırılır" hükmü yer almaktadır.

Somut olayda alacaklı tarafından başlatılan takipte örnek 7 numaralı ödeme emri borçlu şirkete 19.11.2008 tarihinde tebliğ edilmiş olup, haciz isteme süresi bu tarihten itibaren 1 yıldır. Alacaklı talebi ile 23.7.2009 tarihinde TOKİ'ye 89/1 gereği 1. haciz ihbarnamesi gönderilmiş, 10.8.2009 tarihinde bu hacizden feragat edilerek tahsil harcı yatırılmış ve hacizler kaldırılmıştır. Ancak bu sırada ödeme emrinin tebliğiyle borçlu tarafından 20.11.2008 tarihinde borca itiraz edildiğinden takibin durduğu ve alacaklı tarafından itirazın iptali istemiyle dava açıldığı, Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 11.6.2009 tarihinde verilen 2008/458 E- 2009/197 K. sayılı itirazın iptaliyle inkar tazminatına dair kararın temyiz talebinin 3.3.2011 tarihinde Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2010/8021 E.- 2011/2804 K. sayılı ilamıyla süresinde olmadığından reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.

Bu durumda 13.11.2008 tarihinde başlayan haciz isteme süresinin, İ.İ.K.nun 78/2. maddesi gereğince 20.11.2008 tarihinde borçlunun itirazıyla durduğu ve işlemediği, 11.6.2009 tarihinde itirazın iptaline karar verilmiş ise de, temyiz edildiğinden kesinleşmediği ve Yargıtay incelemesinden 3.3.2011 tarihinde geçtiği, bu tarihten itibaren sürenin işlemeye devam ettiği anlaşıldığından, alacaklı vekilinin 10.8.2009 tarihinde haciz talebini geri almasının ardından 6.5.2011 tarihli yeni haciz talebine kadar henüz 1 yılın dolmadığı görülmektedir.

O halde mahkemece, haciz isteme süresinin itirazla durduğu ve itirazın iptali davası kesinleşinceye kadar da işlemediği göz önüne alınmaksızın evrak üzerinden incelemeyle şikayetin kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulüyle mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İ.İ.K.'nun 366. ve H.U.M.K.'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bana göre, İİK.78. maddesini yanlış yorumluyorsunuz. Burada haciz isteme süresinden bahsediliyor. Bizim takibimizde haciz isteme süresi daha başlamamış. Çünkü takip kesinleşmemiş ve itirazla durmuş. Açılacak itirazın iptali davasını eğer kazanır isek, dava sonucunda mahkeme "takibin devamına" da hükmedecek. Yani duran takip devam edecek. Yargıtay kararı da itirazla 1 yıllık sürenin işlemeye başlamayacağı yönünde.

Yine, Av. Nazif KAÇAK'ın "İtiraz ve İtirazın İptali Davaları" kitabının 82. sayfasında; "itiraz tebliğ edilmemiş ise, takip düşmediği sürece her zaman dava açma olanağı vardır " demekte.
Old 24-06-2013, 22:24   #11
ayse1728

 
Varsayılan

takip ettiğimiz icra dosyasındaki itiraz üzerine (tebliğ edilmemesinden bahisle) yaklaşık 1.5 yıl Sonra itirazın iptali davası açmıştık dava devam ederken icra Müdürü dava açıldığını farketmeden dosyayı düşürmüş tabi bize onu baya Uzun süre sonra farkettik sonra dosya arşivden çıkartıldı sehven düşürülmüştür yenileme harcı ve yenileme emri gönderilmeksizin diye Karar alarak yeni esasa kaydetti mahkemeye de bilgi verdi kanar yeni dosya numarası ile takibin devam I şeklinde çıktı
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Tahliye Talepli İcra Takibi-İtirazın İptali Davası Burak Demirci Meslektaşların Soruları 10 12-01-2016 12:36
İcra Mahkemesinde Açılan İtirazın İptali Davası Avukat353 Meslektaşların Soruları 12 11-11-2014 13:53
Borçlunun Ölümünden Sonra Mirasçılara Yapılan İlamsız İcra Takibi-İtirazın İptali-Yetkili Mahkeme Mozkul Meslektaşların Soruları 1 01-11-2012 17:18
İlamsız Takipte İtirazın İptali Deniz İhtisas Mahkemelerinde Açılabilir Mi? av. glcnn Meslektaşların Soruları 1 30-06-2010 12:47
Vade Farkı - Kur Farkı - İcra Takibi - İtirazın İptali Av. Hulusi Metin Meslektaşların Soruları 10 03-06-2002 12:08


THS Sunucusu bu sayfayı 0,09013104 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.