Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İcra Takibine İtiraz ve Yetkili İcra Dairesi Sorunu

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 22-04-2013, 10:12   #1
FiNaZZi

 
Varsayılan İcra Takibine İtiraz ve Yetkili İcra Dairesi Sorunu

Sayın meslektaşlarım kolay gelsin...
Müvekkilin alacaklı olduğu 2012/8-10-11-12 vade tarihli 4 adet senedin 3 ünde "A" mahkemelerinin yetkili olduğu yazmaktadır. Davacı borçlu tarafından İcra Hukuk Mahkemesi'ne icra takibine itiraz neticesinde yerel mahkemece "Yapılan icra takibinde borçlunun adresinin "B" şehri olduğu ve ödeme emrinin de "B" şehrinde tebliğ edildiği, takibe konu senetlerdeki keşide yerinin de "B" şehri olduğu gerekçesiyle davacı borçlunun yetki itirazının kabulüne karar vermiştir.
Bu durumda senet üzerinde kararlaştırılan "A" şehri mahkemelerinin hiçbir hükmü yok mudur?
Old 22-04-2013, 10:37   #2
Özgür Kınay

 
Varsayılan

V- Takibe konu senet metninden tarafların, HUMK'nun 22.maddesi gereğince İstanbul Mahkemeleri'nin yetkili olduğunu belirledikleri anlaşılmaktadır. Bu durumda, takibin İstanbul'da yapılması mümkündür. Diğer yandan İİK'nun 50/1.maddesi göndermesi ile uygulanması gereken HUMK'nun 9/1.maddesi hükmüne göre alacaklı, borçlu şirketin ikametgahındaki icra dairesinde takip yapabilir. Görüldüğü gibi senet metninde yetkili yer konusunda sözleşme yapılmış olmakla alacaklıya takip konusunda bir tercih hakkı tanınmış bulunmaktadır. Bu durumda alacaklı takibini, borçlu ikametgahında yapabileceği ğîbi sözleşmede yetkili kılman yerde de takip yapabilir. Ticaret Siciline göre borçlu adresi Ankara olduğu anlaşılmış olmakla alacaklı takipteki tercih hakkını borçlu adresi itibariyle Ankara'da icra takibini başlattığından yasaya uymayan bir yön yoktur. Mahkemece borçlunun yetki itirazının reddi yerine kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.


SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA)...

12. HD. 23.03.2007 T. E:2900, K:5520
Old 22-04-2013, 10:41   #3
FiNaZZi

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım tşkler ancak aşağıda sunduğum 2012 tarihli Yargıtay kararı kafamı karıştırdı..

ÖZET: 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı yasanın 17. maddesine göre bu tarihten itibaren sadece tacirler ve kamu kurumları arasında yetki sözleşmesi düzenlenebileceği, özel şahıslar arasında yetki sözleşmesi düzenlenmesinin mümkün bulunmadığı, takip tarihi itibari ile 6100 sayılı HMK yürürlüğe girmiş bulunduğundan, söz konusu takip hakkında yeni kanunun hükümlerinin uygulanması gerektiği, her ne kadar davaya konu bono önceki tarihte düzenlenmiş olsa da yeni kanuni düzenlemede tamamen ortadan kaldırılmış bulunan özel şahıslar arasındaki yetki sözleşmelerinin (daha önceden açılan dava ve takipler haricinde) artık uygulanmalarının mümkün olmadığı, 6100 sayılı yasanın geçici 2. maddesindeki düzenlemenin senetlerin geçerliliğine ilişkin olup, yetki sözleşmelerinin geçerliliğine dair bir hüküm içermediği, davaya konu senede yetkiye dair bir unsur eklenmesinin olayımızda bu maddenin uygulanmasını gerektirmeyeceği, bu kaydın sadece taraflar arasında kararlaştırılan yetki sözleşmesinden öteye bir anlamının bulunmadığı, kambiyo senedi alacaklısının kendi ikametgahında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip de yapamayacağı anlaşıldığından, davacıların davasının kabulü gerekir.
Old 22-04-2013, 11:24   #6
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan Kararın Tamamı

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2012/840
K. 2012/21254
T. 19.6.2012
• TAKİPTE YETKİYE İTİRAZ ( 6100 S.K. Yürürlüğe Girdiğinden İtibaren Tacirler ve Kamu Kurumları Arasında Yetki Sözleşmesi Düzenlenebileceği/Takip Tarihi İtibariyle HMK Yürürlüğe Girmiş Bulunduğundan Yeni Kanun Hükümlerinin Uygulanacağı - Kambiyo Senedi Alacaklısının Kendi İkametgahında Takip Yapamayacağı)
• YETKİ SÖZLEŞMESİ ( 6100 S.K. Yürürlüğe Girmesinden İtibaren Sadece Tacirler ve Kamu Kurumları Arasında Düzenlenebileceği/Özel Kişiler Arasında Düzenlenemeyeceği - Takipte Yetkiye İtirazın Kabul Edileceği)
• HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU'NUN YÜRÜRLÜĞE GİRMESİNDEN SONRA YETKİ SÖZLEŞMESİ ( Özel Şahıslar Arasında Daha Önceden Açılan Dava ve Takipler Haricinde Uygulanamayacağı - Sadece Tacirler ve Kamu Kurumları Arasında Düzenlenebileceği)
• KAMBİYO SENEDİ ALACAKLISININ KENDİ İKAMETGAHINDA TAKİP YAPAMAYACAĞI ( Bono 6100 S.K. Yürürlüğe Girmesinden Önce Düzenlense ve Üzerinde Yetkiye Dair Unsur Olsa da Özel Kişiler Arasında 6100 S.K. HMK Yürürlüğe Girdikten İtibaren Yetki Sözleşmesi Düzenlenemeyeceği)
6100/m.17, 320, 448, Geçici m.2
ÖZET : Dava, yetkiye, imzaya ve borca itiraza ilişkindir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın 17/1. maddesine göre bu tarihten itibaren sadece tacirler ve kamu kurumları arasında yetki sözleşmesi düzenlenebilir. Takip tarihi itibari ile HMK yürürlüğe girmiş bulunduğundan takip hakkında yeni kanunun hükümlerinin uygulanması gerekir. Bono önceki tarihte düzenlenmiş olsa da yeni kanuni düzenlemede tamamen ortadan kaldırılmış bulunan özel şahıslar arasındaki yetki sözleşmelerinin ( daha önceden açılan dava ve takipler haricinde) artık uygulanmalarının mümkün olmadığı, 6100 sayılı HMK'nın geçici 2 maddesi senetlerin geçerliliğine ilişkin olup, davaya konu senede yetkiye dair unsur eklenmesinin taraflar arasında kararlaştırılan yetki sözleşmesinden öteye anlamının bulunmadığı, kambiyo senedi alacaklısının kendi ikametgahında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapamayacağı anlaşıldığından, davacıların davasının kabulüne karar verilmesi hukuka uygundur.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Seçil Parkan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına HUMK’nun 438. ve İİK’ nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi:

SONUÇ : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK. 366. ve HUMK. 438. maddeleri uyarınca ( ONANMASINA), 18,40 TL onama harcı alındığından mahsubuna bakiye, 2,75 TL harcın temyiz edenden alınmasına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

YEREL MAHKEME İLAMI

T.C.

İPSALA

İCRA HUKUK MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2011/31

KARAR NO : 2011/56

Mahkememizde görülmekte bulunan İcra Takibine İtiraz davasının HMK'nın 320/1 maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan açık yargılamasının sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜavacılar mahkememize verdikleri dava dilekçesinde özetle; davalının haklarında İpsala İcra Müdürlüğünün 2011/850 Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi yaptığını, 10 nolu Örnek ödeme emrini 17/10/2011 tarihinde tebliğ ettiklerini, söz konusu takip için İpsala İcra Müdürlüğünün yetkili olmadığını, yetkili İcra Müdürlüğünün Uzunköprü İcra Müdürlüğü olduğunu, ayrıca takip alacaklısına her hangi bir borçlarının olmadığını, takip konusu bonodaki imzanın sahte olduğunu ve kendilerine ait olmadığını, bu hususun yargılama sırasında ibraz edecekleri belgeler ile resmi kurum ve kuruluşlardan toplanacak imza örnekleri ile ortaya çıkacağını, tüm bu sebeplerle öncelikle yetki itirazlarının kabulüne, İpsala İcra Müdürlüğünün yetkisizliğine, takip alacaklısı davalıya her hangi bir borçlarının bulunmadığının tespiti ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.

Mahkememizce taraflara duruşma gününü bildirir meşruhatlı davetiyeler tebliğ edilmiştir.

Davalı vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Müvekkiline bononun düzenlendiği tarihe en yakın takip tarihine kadar İpsala 1. Hudut Tabur Komutanlığında görevli olduğunu, 05.08.2001 tarihinde tayinle Konya Meram'daki adresine taşındığını, bononun tanzim tarihi olan 03.11.2009 tarihi itibari ile yetkili icra dairesi ve mahkemeleri olarak İpsala mahkemelerinin kabul edildiğini, bononun gerçek bir borç ilişkisine ait olduğunu, davacı tarafın ileri sürdüğü imza inkarları ve diğer taleplerin gerçeğe aykırı olduğunu, yazıların aynı kalemden çıktığını, bu nedenle imza inkarını reddettiklerini itirazın sırf zaman kazanmak için kötü niyetle yapıldığını, senetle ilgili olarak 19.01.2011 tarihli Uzunköprü Noterliğince düzenlenen protesto ile davacılara protesto çekildiğini, borçluların usulüne uygun tebliğe rağmen hiç bir itirazda bulunmadıklarını, taraflar arasında 02.09.2011 vade tarihli borçludan tahsil edilmiş 05.09.2011 tarihli başkaca düzenlenmiş bir alacak daha mevcut olduğunu, yetki itirazını kabul etmediklerini, ayrıca bonodaki yetki kaydı gereğince İpsala İcra daireleri ve mahkemelerinin yetkili olduğunu, 6100 sayılı HMK'nın geçici 2. maddesi gereğince de bu yetki kaydının geçerli olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkememizce İpsala İcra müdürlüğünün 2011/850 Esas sayılı takip dosyası dosyamız arasına alınmıştır.

Dava, yetkiye, imzaya ve borca itiraza ilişkindir.

Yukarıda açıklanan dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; Öncelikle yetkiye yönelik itirazın değerlendirilmesi gerektiğinden bu hususta yapılan inceleme sonucunda, davalı ( alacaklı) vekilinin İpsala icra müdürlüğünün 2011/850 Esas sayılı dosyası üzerinden davacılar ( borçlular) aleyhine 03.10.2011 tarihinde başlattığı takipteki takip talebinde alacaklı adresi olarak Meram / Konya adresini, borçluların adresi olarak ise Uzunköprü / Edirne adresini gösterdiği, borçlulara belirtilen adreslerde tebligatların yapılmış olduğu, davalı vekilinin cevap dilekçesinden de anlaşılacağı üzere davalı ( alacaklı) O.A'nın takip tarihi itibari ile adresinin takip talebinde belirtildiği gibi Meram / Konya olduğu, bu hususa ilişkin bir itiraz bulunmadığı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın 17/1. maddesine göre bu tarihten itibaren sadece tacirler ve kamu kurumları arasında yetki sözleşmesi düzenlenebileceği, özel şahıslar arasında yetki sözleşmesi düzenlenmesinin mümkün bulunmadığı, takip tarihi itibari ile 6100 sayılı HMK yürürlüğe girmiş bulunduğundan aynı kanunun 448/1 maddesi gereğince söz konusu takip hakkında yeni kanunun hükümlerinin uygulanması gerektiği, her ne kadar davaya konu bono önceki tarihte düzenlenmiş olsa da yeni kanuni düzenlemede tamamen ortadan kaldırılmış bulunan özel şahıslar arasındaki yetki sözleşmelerinin ( daha önceden açılan dava ve takipler haricinde) artık uygulanmalarının mümkün olmadığı, 6100 sayılı HMK'nın geçici 2 maddesindeki düzenlemenin senetlerin geçerliliğine ilişkin olup, yetki sözleşmelerinin geçerliliğine dair bir hüküm içermediği, davaya konu senede yetkiye dair bir unsur eklenmesinin olayımızda bu maddenin uygulanmasını gerektirmeyeceği, bu kaydın sadece taraflar arasında kararlaştırılan yetki sözleşmesinden öteye bir anlamının bulunmadığı, kambiyo senedi alacaklısının kendi ikametgahında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip de yapamayacağı anlaşıldığından, davacıların davasının kabulüne karar vermek gerekmiş dosya kapsamı gözönüne alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M :Yukarıda izah olunan nedenlerle;

1-)Davacının davasının KABULÜNE-

2-)Davacının yetki itirazının KABULÜ İLE-Talep halinde İpsala İcra dairesinin 2011/850 takip sayılı dosyasının Uzunköprü İcra Dairesine GÖNDERİLMESİNE-

3-)Harç peşin alınmış olduğundan yeniden alınmasına YER OLMADIĞINA-

4-)Davacılar tarafından yapılan ilk dava açış gideri 27,00.Tl.sı, 3 adet tebligat 18,00.Tl.sı, 5,00.Tl.sı dosya gönderi ücreti olmak üzere toplam 50,00.Tl.sı yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE-

5-)Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerine BIRAKILMASINA-

6-)Gerekçeli kararın 6100 sy. HMK'nın 321/2 maddesi gereğince taraflara TEBLİĞİNE-

7-)Davacılar tarafından yatırılmış olan 140,00.Tl.sı gider avansından gerekçeli kararın tebligat masrafları sonrasında kalan miktarın, karar kesinleştiğinde talep halinde davacılara İADESİNE-

8-)Davalı tarafından yatırılmış olan 263,00.Tl.sı gider avansından kalan 251,00-TL'nin karar kesinleştiğinde talep halinde davalıya İADESİNE-

9-)Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde geçerli AAÜT.ne göre hesap ve taktir olunan 360.Tl.sı ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE-

Dair, HMK'nın 320/1 maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda tarafların yokluğunda verilen karar, ( 6100 sy. HMK'nın Geçici 3/1 maddesi gereğince 1086 sayılı Kanun'un temyize ilişkin yürürlükteki hükümleri doğrultusunda) kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay 12.Hukuk Dairesine temyiz yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.15/11/2011
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İsim Benzerliği Sebebiyle Yapılan İcra Takibine Karşı İtiraz Av.SYağmur Meslektaşların Soruları 9 23-01-2019 10:13
İcra Takibine İtiraz-Tüketici Hakem Heyeti avfatih Meslektaşların Soruları 23 18-01-2012 16:14
GSM Operatörü İcra Takibine İtiraz Sonrası ? eser_29 Meslektaşların Soruları 5 22-12-2010 21:33
İcra Takibine İtiraz ve Borçlunun İtirazından Vazgeçmesi turbo Meslektaşların Soruları 3 21-05-2010 12:41
Kambiyo Senedine Dayanan İcra Takibine Kısmi İtiraz ve Takibin İptali. preator44 Meslektaşların Soruları 2 09-04-2008 15:55


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08464193 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.