Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Taahhüdü İhlal

Yanıt
Old 02-11-2006, 15:19   #1
avslh

 
Varsayılan Taahhüdü İhlal

İhtiyadi haciz aşamasında borçludan aldığımız taahhüde dayanarak taahhüdü ihlal suçundan şikayet etsek red mi edilir? Çünkü okuduğum bir yargıtay kararında,'' taahhüd 7.11.1985 günü yapılmıştır. ödeme emri ise 13.11.1985 günü sanığa tebliğ edilmiştir, taahhüdün yapıldığı günde ortada kesinleşmiş bir icra takibi bulunmadığından yapılan ödeme taahüdü yasanın kabul ettiği anlamda bir taahhüd olmadığı böylece suçun oluşmadığı...'' şeklinde karar verilmiştir.ben ihtiyadi hacizden sonra normal icra takibini yaptım borçluya tebliğ edildi ve takip kesinleşti.
Old 02-11-2006, 16:08   #2
avslh

 
Varsayılan

kendi sorua galiba cevabı buldum, ödeme emri tebliğ edilmeden alınan taahüd İİK anlamında bir taahhüd değildir. Yani yasada belirtilen suç oluşmuyor.
Old 02-11-2006, 18:08   #3
Av.H.Sancar KARACA

 
Varsayılan Cevabı İçinde de...

Şöyle desek Sn Meslektaşım;
"kesinleşmiş bir icra takibi bulunmadığından " taahhüdü ihlal suçu oluşmaz.Kolay gelsin.
Old 02-11-2006, 21:57   #4
uye9493

 
Varsayılan

evet sorunun cevabıda içinde tahhudu ıhlal sucu oluşmaz
Old 03-11-2006, 18:23   #5
Av.Nebi

 
Varsayılan

Zaten kesinleşmiş dahi olsa duyduğum kadarıyla taahhüdü ihlalden dolayı Yargıtayın cezayı kabul etmediği yargıtay kararları varmış. Aradım ama bulamadım bilen varsa ekliyebilir. Artık bende bişey çıkmıyo diye şikayetini yapmıyorum açıkcası. Bilmiyorum yanlış mı düşünüyorum ?
Old 03-11-2006, 19:35   #6
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Nebi
Zaten kesinleşmiş dahi olsa duyduğum kadarıyla taahhüdü ihlalden dolayı Yargıtayın cezayı kabul etmediği yargıtay kararları varmış. Aradım ama bulamadım bilen varsa ekliyebilir. Artık bende bişey çıkmıyo diye şikayetini yapmıyorum açıkcası. Bilmiyorum yanlış mı düşünüyorum ?

Sayın Av.Nebi,

Yanlış düşünüyorsunuz. Yasa maddesi değişmeden önce bir ara AB uyum yasaları çerçevesinde; bu suçun da ekonomik suç olduğu ve borçluların hapis cezası ile cezalandırılmayacağı yönünde(Veya buna benzer gerekçelerle)Yargıtay tarafından bozma kararı verilmekteydi...Ancak alıntısını yapacağım madde metninden de görüleceği üzere 31.05.2005 Tarihinde değişiklik yapılmış ve artık tereddüt kalkmıştır.

Saygılarımla

Alıntı:
MADDE 340.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005 / m.11) 111 inci madde mucibince veya alacaklının muvafakati ile icra dairesinde kararlaştırılan borcu ödeme şartını, makbul bir sebep olmaksızın ihlal eden borçlunun, alacaklının şikayeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra borçlu borcun tamamını veya o tarihe kadar icra veznesine yatırmak zorunda olduğu meblağı öderse tahliye edilir; ödemelerini tekrar keserse, hakkında tazyik hapsine yeniden karar verilir. Ancak, bir borçtan dolayı tazyik hapsinin süresi üç ayı geçemez
Old 03-11-2006, 20:36   #7
uye9493

 
Varsayılan

Tahhüdü ihlal suçunun bir cezası vardır ancak taahhüt hukuka uygun ise ceza verilebilmektedir.Özellikle haciz esnasında alınan ve hukuka uygun olmayan tahhutlerden dolayı ceza verilememektedir Hukuka uygun ödeme taahhüdü için borcun aslı harç ve giderler vekalet ucretı işlemiş ve işleyecek faizler hesap edıllmesı ve ayrıca acıkca gosterılmesı gerekmektedır(son ödeme tarıhlerıne gore işleyecek faizlerı hacız mahallınde hesaplamada gucluk cekersenız sonraki işleyecek faızden feragat edılebılır) ayrıca taksıt yapılmıssa taksıt tarıhlerı ve taksıtlerın tutarı ayrıca ve acıkca yazılmalıdır.Biraz zor ama mümkün değil gibi görunuyor.
Old 03-11-2006, 23:52   #8
Hoca

 
Varsayılan

ŞARTLI TAAHHÜT SAYILIR MI?

Sayın Forum Üyeleri;
Taahhüdü İhlal konusu açılmışken, ayrı bir konu başlığı açmadan bu konu ile ilgili farklı bir hususa değinmek istiyorum. Alınan taahhüdün ihlali halinde (Sayın Av. Suat Ergin'in belirttiği) İİK. 340 uyarınca sanık-borçluya ceza veriliyor. Taahhüdün şekil ve içeriğinin neleri kapsaması gerektiğ ise özellikle (şu anda anımsayamadığım) son yıllardaki çeşitli Yargıtay kararları ile nisbeten açıklığa kavuşmuş durumda. Ancak öteden beri borçlunun verdiği taahhüdün "kayıtsız şartsız olması gerektiği" yönünde bir uygulama var. Başka deyimle, borçlu verdiği ödeme planı ve sözünü bir takım koşullara bağlı olarak vermiş olmayacak. Bu cümleden hareketle devam eden bir davamızı tartışmaya açmak istiyorum. Taahhüt edilen ödeme tarihi itibarı ile 31.000-ytl tutan bir alacak için haciz mahallinde alacağın x tarihinde 25.000-ytl olarak ödenmesi için anlaştık ve bunu diğer koşulları taşıyan bir ödeme taahhüdü şeklinde tutanağa
geçtik. Taahhüdü ihlal nedeni ile yapılan yargılama sırasında hakim, talimatta belirtilen (31.000-ytl) tutarında taahhüt alınmadığı, bu nedenle taahhüdün unsurlarını taşımadığı ve beraat hükmü vereceği yönünde sinyal verince yazılı beyanda bulunmak üzere süre istedik. Hakimde oluşan tereddüt belirtilen sürede ödeme yapılması şartı ile bir miktar alacaktan feragat edildiği, dolayısı ile bunun şartlı bir taahhüt olduğu yönünde. Biz ise alacağımızın 6.000-ytl'lik kısmından feragat ettiğimizin haciz tutanağından anlaşıldığını, bunun şartlı bir taahhüt anlamına gelmediğini, dolayısı ile ihlal edilen taahhüt nedeni ile sanığın cezalandırılması gerektiği yönünde yazılı beyanda bulunduk. Şimdi duruşma gününü bekliyoruz. Görüş ve önerilerinizi bekliyor saygılarımı sunuyorum.
Old 08-11-2006, 21:01   #9
tugrahan

 
Varsayılan

Arkadaşlar; 340. maddeki "makul bir sebep olmaksızın" dan ne anlıyorsunuz.
Borçlunun işini kaybetmesi ve bu nedenle borcunu ödeyemediği durumlarda makul bir sebep den söz edebilir miyiz?
Old 08-11-2006, 22:27   #10
uye9493

 
Varsayılan

sayın hoca
haciz tutanağına borcun kalan kısmı için ayrıca ve açıkca yani 6000ytl feragat ettiğinizi tutanağa yazdırmışsanız sorun yok ancak tersi bir durumda malesef hatırlayabildiğim kadarıyla tahhhüt geçersiz hale gelecektir saygılarımla
Old 09-11-2006, 15:35   #11
macallan

 
Varsayılan

sayın meslektaşlar kanımca 3 nedenden dolayı suç oluşmaz
1 İhtiyati hacizde taahhüdü ihlal suç olmaz çünkü ortada kesinleşmiş icra takibi yoktur
2 borcun tamamını kapsamalı
3 ödenecek miktarlar hesaplanırken anapara faiz vekalet ücreti tahsil harcı ve varsa sair masrafların kalem kalem hesaplanarak belirtilmesi gerekmektedir.

Saygılarımızla
Old 09-11-2006, 16:04   #12
uye9493

 
Varsayılan

T.C.
…… İCRA MÜDÜRLÜĞÜ
DOSYA NO :……………….

TAAHHÜDNAME TUTANAĞI

ALACAKLI : …………………..

VEKİLİ :………………….

BORÇLU :………………

Alacaklı vekili ve borçlu müdürlüğümüze geldi.Borçlu, bu dosyadaki borcunun tamamını, bugüne kadar işlemiş faizini, vekalet ücretini, icra harç ve giderleri ile birlikte onbeşgünde bir olmak üzere 4 eşit .taksitte ödeyeceğini ve ilk taksitin 16.05.2006 dan başlamak üzere dört eşit taksitte ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini beyan etti. Yapılan hesaplamada ve ekte görülen hesap özetinde de görüldüğü gibi, ödeyeceği toplam miktar …………… dir.Borcun açılımı ise şu şekildedir:Borcun aslı:………YTL ,işlemiş faiz:…………. YTL Takip çıkışı:………….YTL,başvuru harcı ......YTL,Vekalet harcı:......YTL ,posta gideri:.....YTL.Dosya gideri:.....YTL,Baro Pulu:......YTL,Peşin harç:.......YTL,Tahsil harcı:…………YTL, Vekalet ücreti: …………YTL Takip tarihinden bugüne kadar işlemiş faiz:.........YTLdir. Son ödeme tarihlerine göre işleyecek faizden feragat edilmiştir.(veyahut son ödeme tarihlerine göre işleyecek faizleri icra programı olan arkadaslar hesap ederek konulabılır) Toplamda …………….. YTL’dir.Buna göre borçlu 16.05.2006 da,………….YTL,31.05.2006 da …………..YTL,15.06.2006 da ………………..YTL ve son taksidini de 30.06.2006 da ……………..YTL olarak ödeyecektir..Bu şekliyle ödeme taahhüdü alacaklı vekili ve borçlu tarafından kabul edilmiştir.Borçluya, belirtilen tarihlerde ve belirtilen miktarda borcunu ödeyebileceğini, taahhüt ettiği tarihlerde ödeme yapmadığı taktirde ödeme şartını ihlali suçundan dolayı şikayet olunabileceği ve bunun hüküm ve sonuçları kendisine anlatılarak taahhüt taraflarca imza altına alınarak bir nüshası borçluya bir nüshası alacaklı vekiline ve bir nüshası da müdürlüğümüz dosyasına bırakıldı.tarih

Taahhüdü Eden borçlu Taahhüdü kabul eden Alacaklı Vek.
………….. ………………………..
(OKUDUM ANLADIM-BORÇLU ELYAZISI ILE)
adresi:






İCRA MD YRD.
Old 10-11-2006, 09:33   #13
NEMESİS

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Hoca
ŞARTLI TAAHHÜT SAYILIR MI?

Sayın Forum Üyeleri;
Taahhüdü İhlal konusu açılmışken, ayrı bir konu başlığı açmadan bu konu ile ilgili farklı bir hususa değinmek istiyorum. Alınan taahhüdün ihlali halinde (Sayın Av. Suat Ergin'in belirttiği) İİK. 340 uyarınca sanık-borçluya ceza veriliyor. Taahhüdün şekil ve içeriğinin neleri kapsaması gerektiğ ise özellikle (şu anda anımsayamadığım) son yıllardaki çeşitli Yargıtay kararları ile nisbeten açıklığa kavuşmuş durumda. Ancak öteden beri borçlunun verdiği taahhüdün "kayıtsız şartsız olması gerektiği" yönünde bir uygulama var. Başka deyimle, borçlu verdiği ödeme planı ve sözünü bir takım koşullara bağlı olarak vermiş olmayacak. Bu cümleden hareketle devam eden bir davamızı tartışmaya açmak istiyorum. Taahhüt edilen ödeme tarihi itibarı ile 31.000-ytl tutan bir alacak için haciz mahallinde alacağın x tarihinde 25.000-ytl olarak ödenmesi için anlaştık ve bunu diğer koşulları taşıyan bir ödeme taahhüdü şeklinde tutanağa
geçtik. Taahhüdü ihlal nedeni ile yapılan yargılama sırasında hakim, talimatta belirtilen (31.000-ytl) tutarında taahhüt alınmadığı, bu nedenle taahhüdün unsurlarını taşımadığı ve beraat hükmü vereceği yönünde sinyal verince yazılı beyanda bulunmak üzere süre istedik. Hakimde oluşan tereddüt belirtilen sürede ödeme yapılması şartı ile bir miktar alacaktan feragat edildiği, dolayısı ile bunun şartlı bir taahhüt olduğu yönünde. Biz ise alacağımızın 6.000-ytl'lik kısmından feragat ettiğimizin haciz tutanağından anlaşıldığını, bunun şartlı bir taahhüt anlamına gelmediğini, dolayısı ile ihlal edilen taahhüt nedeni ile sanığın cezalandırılması gerektiği yönünde yazılı beyanda bulunduk. Şimdi duruşma gününü bekliyoruz. Görüş ve önerilerinizi bekliyor saygılarımı sunuyorum.



Sayın Hoca;

Taahhüdün kayıtsız şartsız olması gerektiği doğrudur ancak birde kısmi olarak yapılan taahhüdler vardır. Özellikle köy dosyalarında borçlular alacak ve vereceklerini hasada göre ayarlarlar ve hasadda ellerine geçecek para borcu karşılar miktarda değilse eline geçecek miktar üzerinde taahhüdde bulunur. Buradaki taahhüd şartlı değil kısmi taahhüddür, burada önemli olan beyanların net bir şekilde tutanağa geçirilmesidir. Örn: Borçlu söz aldı. 31.000,00 YTL borcumun 25.000, YTL sini x tarihinde ödemeyi kabul ve taahhüd ederim kalan miktar için ise şu an bir taahhüde bulunmuyorum. Alacaklı vekili söz aldı. Borçlunun kısmi taahhüdünü kabul ediyorum kalan miktar üzerindeki hakkımızı saklı tutuyoruz ya da Borçlunun kısmi taahhüdünü kabul ediyorum ve kısmi taahhüden kalan miktardan feragat ediyorum. Görüldüğü gibi burada şart yoktur koşulda yoktur borçlu sadece ödeyebileceğinden emin olduğu miktar üzerinden bir taahhüdde bulunmakta borcun kalan miktarı hakkında bir koşul öne sürmemektedir. Alacaklı vekili kalan miktardan feragat etmekte ya da borçlunun kısmi taahhüdünü yerine getirmesinden sonra ayrıca takibe devam etmektedir. Burada önemli olan beyanlardır. Saygılarımla.
Old 10-11-2006, 13:06   #14
seyitsonmez

 
Varsayılan

arkadaşlar....ihtiyati haciz sırasında verilen taahhüd geçersizdir ceza verilemez.Çünkü: cebri-icra tehditi altında alınmış olan bir taahhüd sözkonusudur....
Old 22-02-2007, 12:54   #15
Av.Yasemin Işık

 
Varsayılan taahhüdü ihlal

sayın meslektaşlarım, bir müvekkilimin ihtiyaç kredisi dolayısıyla bir bankaya borcu bulunmaktaydı. Banka ile müvekkilim arasında bir anlaşma imzalandı. Bu taahhüt uyarınca müvekkilim günleri geçirmesine rağmen taksitleri ödedi. Ancak 1 taksit ödenemedi, taahüdü ihlalden icra ceza dairesinde dava açıldı. ilk duruşma yarın neler yapabilirim ve ilk duruşmada karar çıkar mı ve çıkan bu karar disiplin hapsi mi olur? neler yapabilirim? İyi çalışmalar
Old 22-02-2007, 13:27   #16
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Yasemin Işık
sayın meslektaşlarım, bir müvekkilimin ihtiyaç kredisi dolayısıyla bir bankaya borcu bulunmaktaydı. Banka ile müvekkilim arasında bir anlaşma imzalandı. Bu taahhüt uyarınca müvekkilim günleri geçirmesine rağmen taksitleri ödedi. Ancak 1 taksit ödenemedi, taahüdü ihlalden icra ceza dairesinde dava açıldı. ilk duruşma yarın neler yapabilirim ve ilk duruşmada karar çıkar mı ve çıkan bu karar disiplin hapsi mi olur? neler yapabilirim? İyi çalışmalar

Sayın Av.Yasemin Işık,

Taahhüdü ihlal ile ilgili bir çok forum olduğu için mesajınızı buraya taşıdım.

Nüfus Kaydı, icra dosyası gibi eksiklikler yoksa karar çıkar. Karar disiplin hapsi(Yukarıdaki mesajıma bakın) olur. Önemli olan taahhüdün usulüne uygun olarak alınıp alınmadığıdır. Karardan sonra da borç ödenirse, ceza kalkmaktadır.

Saygılarımla
Old 22-02-2007, 13:28   #17
madagaskar

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Yasemin Işık
sayın meslektaşlarım, bir müvekkilimin ihtiyaç kredisi dolayısıyla bir bankaya borcu bulunmaktaydı. Banka ile müvekkilim arasında bir anlaşma imzalandı. Bu taahhüt uyarınca müvekkilim günleri geçirmesine rağmen taksitleri ödedi. Ancak 1 taksit ödenemedi, taahüdü ihlalden icra ceza dairesinde dava açıldı. ilk duruşma yarın neler yapabilirim ve ilk duruşmada karar çıkar mı ve çıkan bu karar disiplin hapsi mi olur? neler yapabilirim? İyi çalışmalar

Merhaba,

Alacaklı ile borçlunun anlaşması ile oluşan taahhüdün şartları;
geçerli ve kesinleşmiş bir icra takibi olmalı,ödeme konusunda mutabakata varılmış olmalı,borç para borcuna ilişkin olmalı,mutabakat icra müdürü huzurunda olmalı, ödeme taahhüdünde borçlu tarafından ödenecek toplam miktarın rakamsal olarak açıkça gösterilmiş ve tarafların bu miktar üzerinde icap ve kabulünün olması(borç miktarının işlemiş ve işleyecek faiz,vekalet ücreti,icra giderleri belirlenmeli ve böylece taahhüde esas miktar belirlenmelidir.) borcun ödenmesine ilişkin taksitler ile ilk taksit miktarı taksit süreleri tüm borcu karşılayacak infazda tereddüt yaratmayacak şekilde olmalı herhangi bir kayda veya şarta bağlanmamalı, alacaklı-borçlu-vekilleri ve icra müdürünün imzası bulunmalıdır.
Yalnızca ödeme emrindeki miktar gösterilmek suretiyle yapılan taahhüt hukuken geçersizdir.
müşteki suçun işlendiğini öğrendiği tarihten itibaren 3 ay ve herhalde suçun vukuundan itibaren 1 yıl içerisinde
cezalandırılması için başvurmuş olmalıdır.
şikayet eden, vekil ile şikayet etmişse vekaletnamede şikayet yetkisinin olup olmadığının önemli olduğu belirtilmiştir.Borçlunun ödeme taahhüdünü yerine getirememesinin makul bir sebebe dayanıp dayanmadığı,takibin icra takibinin iptaline konu olabilecek bir takip olup olmadığı...

tüm şartlar mevcut ise mahkeme
sanığın iik 340 md gereğince ...hapsen tazyikine...borçlu borcun tamamını veya o tarihe kadar ödemek zorunda olduğu meblağı icra veznesine yatırmak zorunda olduğu meblağı öderse tahliye edileceği...şikayetten vazgeçme halinde veya borcun ödenmesi halinde 354 e göre cezanın düşeceği...
sanığa verilen ceza seçenek yaptırıma çevrilemez ,ertelenemez...

*sanığın taahhüdü ihlal suçu işlemediği,
*yapılan taahhüdün yasal koşulları taşımadığı ve geçerli bir taahhüt olmadığı,
*ödeme taahhüdünde toplam miktarın işleyen,işleyecek faiz,vekalet ücreti,icra giderlerini de içine alacak şekilde açıkça gösterilmediği,
*taksit miktarı ve sürelerinin gösterilmediği,
*taahhüdün şartlı olduğu,
vs sebepler şikayetçinin talebinin reddine sebep olacaktır.

Bu sebeplerden biri mutlaka işinize yarayacaktır. Eğer dört dörtlük bir taahhüt alınmışsa yapılacak birşey yok ödeme veya şikayetten vazgeçirmeye ikna dışında tabi
saygılarımla
Old 29-10-2008, 14:04   #18
HakiMavi

 
Varsayılan

Dolar borcu olan senedi icraya koyduk. Şimdi taahhüt almak istiyoruz. Fakat Ytl olmayan borç için taahhüt düzenlerken ana para ve faizi dolar üzerinden diğer kalemleri (vek. ücreti, tahsil harcı) ytl üzerinden mi yapacağız?
Old 30-10-2008, 13:33   #19
HakiMavi

 
Varsayılan

Sorumu tekrar etme gereği hissettim. Döviz borcu olan takiple ilgili taahhüt hazırlarken asıl borcu ve faizi döviz üzerinden diğer giderleri (tahsil harcı, vek. ücr.) Ytl cinsinden mi yazacağız?
Old 30-10-2008, 14:41   #20
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan HakiMavi
Sorumu tekrar etme gereği hissettim. Döviz borcu olan takiple ilgili taahhüt hazırlarken asıl borcu ve faizi döviz üzerinden diğer giderleri (tahsil harcı, vek. ücr.) Ytl cinsinden mi yazacağız?

Takip talebinizi B.K.83'e göre hazırladıysanız, bence de yazdığınız gibi yapmalısınız.
Old 02-12-2008, 13:18   #21
çınar

 
Varsayılan

ihtiyadi haciz de boçlu borcu kabul eder ve hatta teminatın iadesine muvafakat eder ve de tüm unsurları içeren taahhüt verirse yine de ceza çıkmıyor mu?Çünkü tebligat yapılmasada borcu kabul ettiğini beyan ediyor.
Old 02-12-2008, 16:34   #22
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan çınar
ihtiyadi haciz de boçlu borcu kabul eder ve hatta teminatın iadesine muvafakat eder ve de tüm unsurları içeren taahhüt verirse yine de ceza çıkmıyor mu?Çünkü tebligat yapılmasada borcu kabul ettiğini beyan ediyor.

Cevap yukarıda 3 .no.lu mesajda verilmiş:

Alıntı:
Yazan Av.S.Karaca
Şöyle desek Sn Meslektaşım;
"kesinleşmiş bir icra takibi bulunmadığından " taahhüdü ihlal suçu oluşmaz
Old 02-12-2008, 18:03   #23
çınar

 
Varsayılan

şöyle sorayım o zaman meslektaşım.ihtiyadi hacizde borçlunun borcunu kabul etmesi takibi kesinleştirmiyor mu?
Old 02-12-2008, 23:36   #24
gurhankoc

 
Varsayılan

Sayın çınar;
soruyu şöyle soralım o zaman: ihtiyati hacizde takip oluyor mu? hatta borçluya tebliğ edilmiş bir ödeme emri oluyor mu?
Old 03-12-2008, 01:01   #25
Av. Murat Günay

 
Varsayılan

icra ve İflas Kanunu, son değişiklikleriyle bu günümüzde değerli bir kanun halini almıştır. Sorulan soruların cevaplarını rahatlıkla bulabileceğiniz bir kanun dur..

(Prof. Dr. Hakan Pekcanıtez'in öğrencisi olarak) İcra ve İflas Kanununun Cezai Hükümler başlığı altında ki (Değişik: 5358 s. K. m. 11) 340' ıncı maddesi, maddenin lafzından da görüldüğü gibi İcra ve İflas Kanunu 111' inci maddesine atıf yapmaktadır ayrıca icra takibi başladığından itibaren ALACAKLININ RIZASI ile (borçlunun önerdiği veya alacaklının kabul ettiği ödeme planı - alacaklının önerdiği veya borçlunun kabul ettiği ödeme planı) İCRA MÜDÜRÜNÜN İMZASI İLE RESMİ HALE DÖNÜŞEN bir taahhüttür...

***Hacizden sonra Taksit Sözleşmesi Satış Aşamasına Gelinmemesi için:
111. maddeye geldiğimizde ise: Borçlu icra takibi sürecinde borcunu karşılayacak kadar malı HACZEDİLMİŞ OLMAK şartıyla (malvarlığının borcu karşılayacak kadarı haciz edilmiş gerekecek) VE borcunun tamamını 4 eşit taksitle ödeyeceğini ve İLK taksitide bu taahhüt anlaşmasını yaptığı anda vereceğini icra müdürüne söyleyip ilk TAKSİTİDE öderse takip duracaktır. Alacaklı bu Taahhüdü Kabul Etmek Zorundadır..

***Hacizden Önce Taksit Sözleşmesi Haciz İstenilememesi İçin:
İİK m. 78/II cümle 2 ye baktığımız da ise hacizden önce taksit sösleşmesini görürüz. Burada ise haciz tatbik edilmeden borçlunun borcunu taksitle ödemesi anlaşılabilir buradaki taksitle ödeme tamamen borçlu ile alacaklı arasındaki veya borçlu ile alacaklının avukatı ile yapılan bir anlaşmadır, taahhüttür alacaklı borçlunun taahhüdünü kabul ettiğinde haciz işlemi duracaktır. Bu da icra müdürü ile yapıldığı için (icra müdürü bir tutanak düzenler ve karşılıklı rızaları belirten irade beyanlarını onaylar diyebiliriz... ) resmi hali almıştır ve İİK m. 340' a tabiidir.

***İhtiyati Haciz İşlemi BİR İCRA YADA TAKİP İŞLEMİ DEĞİLDİR. İhtiyati Haciz bir GEÇİCİ HUKUKİ KORUMADIR... Yani İhtiyati Haciz İşlemi yapılarak takip başlamış olmaz. Gerekli yasal PROSEDÜRÜ işletmek zorundasınız.


SAYGILARIMLA... Stajyer Av. Murat Günay
Old 05-12-2008, 18:00   #26
Av.A.Bilgili

 
Varsayılan

İhtiyati haciz esnasında ( esas takip kaydını da hacze çıkmadan önce yatırın ve İhtiyati haciz kararı mevcut esas dosyası ile birlikte hacze gidin)eğer borçlu borcu kabul ettiğini,İİK m20 'deki tebligatla ilgili talep ve haklarından vazgeçtiğini kabul eder ise bence taahhüdü ihlal suçu oluşur.Esas takibe geçilmiş oluyor,ve borçlu tebligatla ilgili haklarından feragat ettiği için ve borca da ititraz etmediği için o anda takip kesinleşir.Böylece takibin kesinleşmesi sorunu ortadan kalkar.Yanınıza aldığınız Esas takip dosyasında da takip miktarı ve diğer masrafları hesap tablosunda pekala gösterebilirsiniz.Yani İhtiyati hacizde suçun oluşabilmesi için esas takibe de geçilmiş olması bu dosyanın yanınızda bulunması ve borçlunun İİK m20 deki tebligatla ilgili haklarından vazgeçmesi ve borca itiraz etmediğinin tutanağa geçirilmesi lazım diye düşünürüm.
Old 05-12-2008, 20:45   #27
çınar

 
Varsayılan

sayın gürhan koç
ihtiyadi haciz esasa geçildiğinde takip oluyor diyeceğim ama bunu zaten biliyorsun benim araştırdığım konu sayın av.a. bilgilinin anlattıklarına benzer bir konu dosyamda ihtiyadi haciz kararını esasa geçtim ve aynı gün hacze çıktım.borçlu borcu kabul etti ve itirazı olmadığını beyan etti.ben bu aşamada takibin kesinleştiğini düşünüyorum.ancak yargıtay kararlarında dikkat ettiğim husus cebir tehdidi altında taahhüt alındığı için taahhüdün geçersizliği ve takibin kesinleşmemiş olduğu için taahhüdün geçersizliği yönünde karar veriliyor.
oysa başka bir olayda ihtiyadi haciz kararı olmadan borçluyla kadıköy icrasına gidip takip açtım ve borçlu borcu kabul etti itirazı olmadığını bildirdi aynı gün tapuya haciz müzekkeresi çıkardık.böyle bir durumda haciz kesinleşirken ihtiyadi haczin esasa geçilerek yapılan takipte borçlunun borcu kabul edip itirazı olmadığını bildirdiğinde niye takip kesinleşmiyor.ayrım noktası olarak borçlunun mutlaka icra dairesinde taahhüt vermesi gerektiği görüşünde olan arkadaşlar var.
Old 06-12-2008, 12:03   #28
gurhankoc

 
Varsayılan

Sayın çınar;
henüz mesleğin başındasınız belki bilmiyorsunuz diyeceğim ama derslerde de üstüne basılarak anlatılan bir konu. İhtiyati haciz kararına dayanarak "esas takibe geçmeden" haciz ve muhafaza işlemi yapabilirsiniz. Ortada bir icra takibi olmasına gerek yoktur.
21 numaralı mesajınızda "Çünkü tebligat yapılmasada borcu kabul ettiğini beyan ediyor" yazmışsınız. Sizin bahsettiğiniz durum sayın bilgili'nin anlattığına benzer bir durum değil. Öyle olması halinde baştan yazsaydınız da biz de anlattığınız kadarına yorum yapmasaydık.
Sorunuzun cevabı Yargıtay kararlarında gerekçeli olarak var. Yargıtay görüşü, ihtiyati haciz kararı ile yapılan haciz işleminde alınan taahhütlerde, borçlunun, hakkında yapılmış ve kesinleşmiş takip olmadan, haciz ve muhafaza baskısı altında taahhüt vermek zorunda kaldığı yönündedir. Bu yüzden ihtiyati haciz kararını ister esas takibe koyun ister koymayın kanımca sonuç değişmeyecektir.
Old 21-05-2009, 14:14   #29
kapgan

 
Varsayılan

Suçun oluşabilmesi için kalemlerin tek tek gösterilmiş,faizlerin hesaplanmış olması gerekır diyor içtihatlar.
Haciz sırasında aldığımız taahhüt '' borcun tamamını yani ......-tl 'yi ... tarihinde ödeyeceğim.'' şeklinde.( belirtilen miktar o gün hesaplanan ana para ve feriler toplamı)
Kabul muhturası da gönderildi zamanında.Acaba şikayette bulunsak bi sonuç çıkar mı,fkirlerinizi almak istedim.Teşekkürler...
Old 03-06-2009, 16:29   #30
Muhsin KOÇAK

 
Varsayılan

Aklıma Takılan Bir konu var bunu sizlerle payşlaşmak istedim,
Takibin kesinleşmesi ile haciz tatbiki aşamasında, borçlunun .... TL yi.... tarihinde ödeyeceğim şeklinde alınan taahhüt yukarıdaki açıklamalar ve yerleşmiş içtihatlara göre geçersiz olmakla birlikte, Haciz esnasında Mallarının Muhafaza altına ( özellikle ev eşyası ) alınmaması için bir baskı sonucu verilmiş taahhüdün geçerliliği de tartışma konusudur.
İkinci Bir husus Aile konutu vasfını haiz meskende haczedilen mallar da bu kavrama ( Alie Konutu bütünlüğü bakımından ) tabi olup olmadığı konusu da uygulamada tartışma konusudur. Bu konuda değerli görüşlerinizi paylaşırsanız sevinirim.
selamlar
iyi çalışmalar
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
tahliye taahhüdü Av.Ayse E. Meslektaşların Soruları 7 13-09-2010 21:12
Taahhudu İhlal SEZIN Meslektaşların Soruları 19 17-03-2010 11:49
Tahliye Taahhüdünü İhlal Suç Oluşturur mu? Hoca Meslektaşların Soruları 1 30-07-2006 18:38


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08456898 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.