Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Soruları Arşivi THS Hukuk Soruları alanına 2000-2007 yılları arasında gönderilmiş eski soruların arşivlendiği forum alanımız. Bu alan yeni mesajlara ve yanıtlara kapalıdır ve sadece arşiv amaçlı olarak yayında tutulmaktadır.

önalım hakkından feragat

 
Old 15-02-2007, 14:29   #1
hülya korkmaz

 
Varsayılan önalım hakkından feragat

benim bugün cevabını almam gereken bir sorum var sorum şu:bir paylı malik yasal önalım hakkından feragat ederse ve daha sonra kendi payını birkaşkasına satarsa(tabi diğer malikler de itiraz etmiyorlar)payını alan kişi de önalım hakkından vazgeçmiş sayılacakmı?cevaplarınız için şimdiden teşekkürler.
Old 15-02-2007, 20:33   #2
Av.Bülent Özkan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan hülya korkmaz
benim bugün cevabını almam gereken bir sorum var sorum şu:bir paylı malik yasal önalım hakkından feragat ederse ve daha sonra kendi payını birkaşkasına satarsa(tabi diğer malikler de itiraz etmiyorlar)payını alan kişi de önalım hakkından vazgeçmiş sayılacakmı?cevaplarınız için şimdiden teşekkürler.
Sn. Hülya Korkmaz;
soru pek açık değil ama yine de kısaca cevaplamaya çalışacağım.
Örnek olarak a, b, ve c, bir taşınmazın paylı malikleridir diyelim . Sizin anlatımınıza göre a önalım hakkından feragat ederek payını x e satmış, bu satışa b ve c itiraz etmemiş yani önalım haklarını kullanmamışlardır. Yeni malik x de önalım hakkından feragat etmiş sayılır mı? diye soruyorsanız.. Tabi ki hayır. burada da bir çelişki vardır. Zira payını devretmek isteyen a nın şuf'a hakkından feragat etmesi anlamsızdır.
başka bir varsayımda a payını devretmek istiyor b ve c den önalım haklarından feraget etmelerini isteyip bunu sağlıyor sınra payını x'e satıyor . Bu durumda x önalım hakkından feragat etmiş saylır mı ? tabi ki hayır... cevapların hayır olmasının sebebi ise ; aşağıda not olarak verilen kısımdaki şartların yerine getirilmemiş olmasıdır. Zira sorunuzda feragatin resmi şekilde yapıldığına ve tapuya şerh edildiğine dair bir bilgi yoktur. Şartları varsa geragat geçerli olacak feragat etmiş satıcının payını devralan alıcı tapuda şufa hakkında feragat etmiş payı devraldığından şufa hakkını kullanamayacaktır.

Not. Şuf'a hakkından feragat resmi şekilde yapılır ve tapuya şerh edilmesi gerekir. resmi şekilde yapılmaz ve tapuya şerh edilemesse feragat geçerli olmaz.

Saygılarımla...
Old 15-02-2007, 23:53   #3
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Paydaşın herkese karşı önalım hakkından feragat etmesi mümkündür. Böyle bir feragatin geçerli olabilmesi için 16.05.1951 T.19/6 sayılı İçtihatı Birleştirme Kararına gö re resmi şektilde yapılması ve tapuya tescil edilmesi gerekir.

Bu şekle uygun olarak yapılan feragat , feragat eden paydaşı ve taşınmazı ondan satın alan kişiyi , feragat edenin halefi sıfatıyla bağlar ( Yargıtay 6.HD. 24.03.1987 T. 1181-3461) Bu durumda satın alan kişi de , payı tapudaki feragat kaydını görerek ve bilerek satın aldığından tüm paydaşların satışına karşı önalım hakkını kullanamaz.

Saygılarımla.
Old 16-02-2007, 00:32   #4
PINAR YILMAZ

 
Varsayılan

Alıntı:
Bu şekle uygun olarak yapılan feragat , feragat eden paydaşı ve taşınmazı ondan satın alan kişiyi , feragat edenin halefi sıfatıyla bağlar ( Yargıtay 6.HD. 24.03.1987 T. 1181-3461) Bu durumda satın alan kişi de , payı tapudaki feragat kaydını görerek ve bilerek satın aldığından tüm paydaşların satışına karşı önalım hakkını kullanamaz.

Bende katılıyorum..
Old 16-02-2007, 10:49   #5
ibrahimkovanci

 
Varsayılan

anladığım kadarıyla cüzzi haleften bahsetmişssiniz; önalım hakkından paydaşlardan birisi veye bircoğu şufa hakkının kullanımından feragat ettiyse( ama bu genelde uygulamada feragat olmuyorda muvaffakat vermek şekline oluyor) bu feragat eden paydaş malını bir baskasına satarsa feragat anlaşması cüzzi halefleri baglamayacagı düşüncesindeyim bunun içinde yeni alan kişide feragat etmiş sayılmaz...
Old 16-02-2007, 11:18   #6
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

6. HUKUK DAİRESİ

E. 1987/1181

K. 1987/3461

T. 24.3.1987

743/m.659

ÖZET : Yasal Şufa hakkından vazgeçme bizatihi Şufa hakkını ortadan kaldırır.Gerek vazgeçenin, gerekse onun akdi ve yasal haleflerinin bir daha Şufa hakkını kullanmaları olanaksızdır.
DAVA VE KARAR : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan Şufa davasına dair karar davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kâğıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, Şufalı payın iptal ve tescili istemine ilişkindir. Mahkemece dava kabul edilmiş, hükmü davalılar vekili temyiz etmiştir.
Davacı, Şufalı payın ilişkin olduğu taşınmazda velayeti altında bulunan oğlu Murat'ın 2/4 payın çıplak mülkiyet hakkına sahip olduğu, 2/4 pay sahibi Emine'nin bu payını 2.8.1985 tarihinde 35.000.000 liraya davalılara sattığını, vaki ihbar üzerine satışı 12.8.1985'de öğrendiğini, gerçekte satış bedelinin 20.000.000 lira olduğunu beyanla, Şufa hakkının tanınması isteği ile 11.9.1985 tarihinde işbu davayı açmıştır. Davalılar vekili Şufadan feragat edildiğini, fiili taksimin bulunduğunu hak düşürücü sürenin geçirildiğini, davacının iyiniyetli olmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir. Davacı duruşma sırasında bedeldeki muvazaa iddiasından vazgeçtiğini ifade etmiştir.
Şufalı payın ilişkin olduğu taşınmazın iki katlı bir ev olduğu 2/4 payının davacının babası adına 2/4 payınında Emine adına kayıtlı bulunduğu bu paydaşların şahsi irtifak hakkı tesis ederek taşınmazın zemin katının davacının babasına, 1. katınında Emine'ye aidiyetinin kabul edildiği, bu bölümlerden münhasıran adı geçenlerin yararlanacağı, şuyuunun idamesini kabul ettikleri ve kanuni Şufa hakkından feragat eylediklerini 6.4.1965 tarihli tapudaki akit tablosundan anlaşılmaktadır. İzzet'in bilahare kendi payının çıplak mülkiyetini davacı oğluna devrettiği, diğer paydaş Emine'nin kendi payını da davalılara sattığı, bu satış nedeniyle davacı tarafından işbu Şufa davasının açıldığı dosya kapsamı ile saptanmıştır. Bayiler tarafından şahsi irtifak hakkına ilişkin taksim ve tasarrufun 6.4.1965'ten bu yana sürdürüldüğü, davacı ve davalılara intikalden beri aynı şekilde kullanmanın devam ettiği hususu ihtilafsızdır. Davacının velisine yapılan satışa ilişkin ihbarın tebliği itibarıyla dava süresinde açılmıştır. Buna ilişkin savunma yersizdir. Bütün sorun Şufadan feragatta, ikinci aşamada da, fiili taksimde toplanmaktadır. Davacının bayii 6.4.1965 tarihli resmi senette, herkese karşı Şufa hakkından feragat etmiştir. Bu feragat 16.5.1951 gün 19/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında öngörülen şekil şartına haiz bulunmaktadır. Bayiin feragatı davacıyı da bağlamaktadır. Bu feragatte bizatihi Şufa hakkı ortadan kalktığından gerek feragat edenin gerekse onun akdi ve kanuni haleflerinin bir daha Şufa haklarını kullanmaları mümkün olamaz. Haktan feragat süreyi bağlı olmaksızın hüküm ifade eder. Bu itibarla olayımızda davacının akdi halef olarak Şufa hakkını kullanması olanaksızdır. Kaldı ki, taşınmaz da fiili taksim vardır. Davalı gerçekte iktisap ettiği payla birlikte bu paya isabet eden birinci kat daireyi satın almıştır. Davacının bunu bile bile Şufa hakkını kullanması iyiniyet kuralları ile bağdaşmaz. Bu hususlar nazara alınarak sabit olmayan davanın reddi gerekirken kabul edilmesi Usul ve Yasa’ya aykırı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.’nun 428. maddesi gereğince hükmün ( BOZULMASINA ) ve dava tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık ücret tarifesi gereğince takdir olunan 11.000 lira mürafaa vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenden alınmasına oybirliğiyle karar verildi. (KAZANCI)
 


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Karma akitte önalım hakkı kullanılabilir mi? ibreti Meslektaşların Soruları 4 08-12-2011 23:12
yasal önalım hakkı- şerh Av. Nurgül Meslektaşların Soruları 4 26-09-2006 00:34
Önalım hakkının kullanımında HUMK.m.186 uygulamasına dair tartışılabilir HGK kararı.. ibreti Meslektaşların Soruları 2 28-06-2006 01:23


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03599000 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.