Türkiye Gerçekleri ve Yasalar

Anlıyabildiğim kadarı ile, yasalarımızın en büyük eksiklikleri ‘Türkiye gerçeklerine ters düşmeleridir’!
Birkaç örnek: Zinanın suç olmaktan çıkarılması tartışılırken karşımıza çıkan en büyük gerekçe ‘Türkiye gerçeklerine uymaz!’, Medaiasyon kurumunun Türkiye’ye anlaşmazlıkların çözümünde yeni bir teknik olarak getirilmesi tartışılırken, ‘Mediasyon Türkiye’ye birkaç beden geniş gelir’ der, bu tekniğin tarihçesinden bihaber olduğu yazdıklarından anlaşılan bir THS üyesi. Bu türden örnekleri uzatmak zor değil; Cumhuriyet’in kuruluşundan sonra getirilen yasalara ve bu yasalara karşı gösterilen tepkilere bir göz attığımızda. Gösterilen tepkilerin ve getirilen eleştirilerin bazı durumlarda haklı olduğunu kabul etsek bile, bu ‘Türkiye gerçeklerine uymaz’ gerekçesinin getirilen her değişikliğe karşı coker olarak ortaya atılmasını haklı çıkarmaz bence.

En son örnek ‘Sigara Yasağı’. Medyada çıkan habelere göre Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin ‘Vatandaşın elinde tutacağı bir tek sigara kaldı. Ona da fazla müdahale edilmemesi gerektiğini düşünüyorum. Bu konudaki şahsi düşüncem, yasaların Türkiye gerçekleri göz önüne alınarak hazırlanması’ demiş.

Nedir ‘Türkiye Gerçeği’ burada? Vatandaşın derdini unutmak için sigara içmesi mi? Yoksa bu Vatandaşın çok sigara içmesi mi? Türkiye’nin bu konuda, kamuya açık yerlerde sigara içmeyi yasaklıyan diğer ülkelerden farkı ne? Türkiye’yi, daha doğrusu Türk sigara içenini, Almanya, İtalya, İskoçya, İngiltere ve İrlanda’dan ve bu ülkelerin sigara tiryakisinden ayıran bir özellik mi var?

Medyada yer alan haberlere göre yasa taslağında yasak yerler kapsamına giren hastahane ve ibadethane behçelerinin kapsam dışına çıkarılması düşünülüyormuş. Hürriyet’in bu habere attığı başlık: ‘Hastam var sigarama dokunma’ Bu başlık aklıma Robert Musil’in bir sözünü getirdi. ‘Dertleri/acıları alkolde boğmaya çalışmanın bir anlamı yok, çünkü dertler iyi yüzücüdürler’.
Bir ekleme de benden dertleri, acıları, kederi, endişeleri sigara dumanıyla da boğamazsınız.

Saygılarımla

En büyük gerçeğimiz; cehalettir. Peşinden adam sendecilik, tuhaf bir mizah anlayışı ve boşvermişlik vs. gelir.

Hastane bahçesinde eşinin ameliyat neticesini bekleyen sigara tiryakisi bir hasta yakınına, sigara içmesini yasaklayan ve uymaması halinde men' edilmesine vd. yaptırımlara dair düzenleme, bir kaç beden geniş değilse de, yasanın uygulanmasını sağlamak için gereken görevlilerin bir kaç beden daha geniş olması gerekebilir.

Niza önlesin amacıyla yola çıkan bazı yasaların, bizatihi uygulanmasının bolca nizayı peşinde sürüyeceğini, öngörmüşüz demektir. Bu öngörü için de kahin olmak gerekmez, bu mesajın ilk cümlesinde geçen, ilk Türkiye gerçeğimiz, yanıt olarak yeterlidir.

Saygılarımla...

Çok merak ediyorum, gaz odaları mı yapacaklar konu ile ilgili?! Veya bu düzenlemelerle çevre daha az mı kirlenecek. İçmeyenler için kesinlikle güzel düzenlemeler. İçenler için de bırakmaya teşvik, zira ikinci sınıf muamelesi görecekler. Ama acaba üretimi ve satımı yasaklasalar tamamı ile, herkes için daha kolay ve daha az rencidi olmaz mı???

Sayın Av.Canan Timur'a katılıyorum.

''Sigara içme yasağı'' yerine ''sigara üretme yasağı'' daha etkin, daha uygulanabilir ve daha yerinde olur.

Sigara içenlerin içmekten çok mutlu olmadıklarını biliyoruz. İçenler kendi isteği ile içmiyor. Üretim yasağının en büyük destekçisi sigara içicileri olacaktır.

Yeter ki sigara üreticileri kârlarından, devlet dolaylı vergisinden vazgeçebilsin. Bunların sigaradan vazgeçmeleri tiryakilerin vazgeçmelerinden daha zor.

Saygılarımla

Yukarıda konuşulanlar işi çıkmaza sokuyormuş gibi görünüyor bana göre.
Diyelim sigara üretimi durdu. Yüzlerce fabrika ve binlerce işçi işsiz kalacak. Tekel bayii büyük sıkıntıya girecek. Bu işin nakliyatını yapanlar işsiz kalacak. Firmalara büyük darbe indirilmiş olacak.
Sigara içipte hasta olan vatandaşları tedavi eden doktorlar ne iş yapacak? Uzmanlığı iç hastalıkları olan doktor kendini geliştirebileceği yada para kazanmasına vesile olacak hastalarda önce azalma olacak sonra hiç kalmayacak. doktorların ayağına giden hasta sayısında azalma olacak.
Mezarcı daha az çukur kazacağı için onun piyasasıda azalacak. Çelenkçi piyasası cabası. Hocalar, sigara yüzünden ölen kişilerde azalma olacağı için onlarında okuyacakları mevlüt sayısıda azalacak.
Kısacası sigara yüzünden, ekmek parası kazanan herkesin ekmeğine ambargo konmuş olacak. Ne dersiniz haksızmıyım?

Saygılarımla

Sayın Gemici’nin düşüncelerine katılıyorum: Türkiye gerçeği hep kanunla değişmiştir. Yine değişebilir. Türkiye'nin bugünkü uygarlık düzeyine ulaşması topluma yön veren kanunların büyük katkısı ile mümkün olmuştur. Bu düzeyin daha da yükselmesi için yine kanunlara iş düşmektedir.

Ben öğrenciyken İzmir’den Ankara’ ya yaklaşık 9 saat süren otobüs yolculuğunda can sıkıntısıyla sürekli sigara içerdim. Otobüsteki yolcuların yarısı da içerdi. Şimdi o yolcuların diğer yarısından özür diliyorum. Artık otobüslerde sigara içilmiyor. Ama içenlerin özgür iradesi ile değil; yasaklayan kanun nedeniyle içilmiyor.

Ben öğrenciyken 10 dakikalık dolmuş yolculuklarında sigara içiliyordu. Küçücük minibüsün içinde dumandan göz gözü görmez oluyordu. Dolmuş yolcularından da özür diliyorum. Artık dolmuşlarda sigara içilmiyor.

O yıllardaki Türkiye gerçeği öyleydi ama yasaklarla değişti. Türkiye’nin bir gerçeği de halkımızın yasaklara saygılı olmasıdır. Saygılarımla

sigara konusunda dünya genelinde bir yasaklama eğilimi var.Bu yasakları her duyduğumda gülüyorum.Çünkü çok komik.Şurda içme burada içme.
Ama insanlar içiyor.Siz hem sigara üretiyorsunuz hemde ürettiğimiz bu sigarayı içmeyin diyorsunuz.O zman ben bu parlak fikirli insanlara sigara karşıtı olarak bunu söylemek istiyorum.Yasaklamak yerine üretmekten vazgeçin.Üretmezseniz tüketende olmaz.Kimse boşu boşuna zehirlenmez.Aylarca yasa hazırlamak zorunda kalmazsınız.