Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

TMK 893./3madde ile ilgili Yargıtay Kararı arıyorum.

Yanıt
Old 19-02-2009, 17:57   #1
Av.Seven

 
Varsayılan TMK 893./3madde ile ilgili Yargıtay Kararı arıyorum.

Sayın Meslektaşlarım Merhabalar,
İlgilendiğim bir davada ,müteahhit ,yaptığı bir inşaatın hemen hemen sonuna gelmiş olmasına rağmen ,parasının büyük bir kısmını alamamış durumda.Söz konusu inşaat bir taahhüt işi.TMK 893/3 maddesinde yazılı olan inşaat ipoteği hakkını kullanması gerektiğini düşünüyorum.Ancak,konu ile ilgili uygulama örnekleri ve Yargıtay Kararları bulamadım.
Ayrıca bu hakkını temlik etmesi de mümkün müdür?
Bu konuda yardımcı olabilir misiniz?Şimdiden teşekkürler.
Old 20-02-2009, 17:07   #2
Av. Suzan ŞEN

 
Mesaj

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2006/15-702T.C.

YARGITAY

HUKUK GENEL KURULU

E. 2006/15-702

K. 2006/691

T. 8.11.2006

• BEDEL KARŞILIĞI ELATMANIN ÖNLENMESİ ( Davacı Yüklenici Şartları Varsa Yaptığı İşten Dolayı Hak Kazandığı Bedelin Ödenmeyen Kısmını ve Haksız Fesih Nedeniyle Kendisine Yaptırılmayan İşlerden Dolayı Uğradığı Kazanç Kaybını Talep Edebileceği )

• HAPİS HAKKI ( Bedel Karşılığı Elatmanın Önlenmesi - Açılan Dava Yüklenicinin Alacağı İçin Hapis Hakkının Kullanılması Olarak Düşünülse Bile İş Yeri Davacı Elinde Olmadığından Hapis Hakkının Kullandırılması Sözkonusu Edilemeyeceği )

• İPOTEK HAKKI ( Yüklenicinin TMK.nun 893. Vd. Maddeleri Uyarınca Kanuni İpotek Hakkı Bulunmakta İse de Bu Davada Böyle Bir İsteme Yer Verilmediğinden Hukuki Dayanağı Olmayan Davanın Reddi Gereği )

4721/m.893

ÖZET : Dava bedel karşılığı eser sözleşmesinden kaynaklanan elatmanın önlenmesi talebidir. Bu tür akitler tek taraflı irade beyanı ile sonlandırılabilen akitlerdendir. Davacı yüklenici iş yerinden zorla çıkartılmış olmakla akdin fiilen fesh edilmiş olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda davacı yüklenici şartları varsa yaptığı işten dolayı hak kazandığı bedelin ödenmeyen kısmını ve haksız fesih nedeniyle kendisine yaptırılmayan ( kalan ) işlerden dolayı uğradığı kazanç kaybını talep edebilir. Açılan dava yüklenicinin alacağı için hapis hakkının kullanılması olarak düşünülse bile iş yeri davacı elinde olmadığından hapis hakkının kullandırılması sözkonusu edilemez.
Öte yandan yüklenicinin TMK.nun 893. vd. maddeleri uyarınca kanuni ipotek hakkı bulunmakta ise de bu davada böyle bir isteme yer verilmediğinden hukuki dayanağı olmayan davanın reddi yerine mülkiyet hakkına sahip davalı belediyenin binadan tahliyesine karar verilmesi doğru olmamış karın bozulması uygun görülmüştür.
DAVA : Taraflar arasındaki "el atmanın önlenmesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ümraniye 1.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 02.07.2004 gün ve 2003/916 E- 2004/549 K.sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 15.Hukuk Dairesinin 18.07.2005 gün ve 2004/7133-2005/4150 sayılı ilamı ile;
( ... Davada eser bedelinin icra takibine konu edilmesine rağmen tahsil edilemediği ve davacının sözleşme konusu işi tamamlamasına fırsat verilmeden iş yerinden zorla çıkartıldığı ileri sürülerek davalı Belediye'ye ait iş yerinin davacıya teslimine ve belediyenin bu yerden tahliyesine karar verilmesi istenmiş, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava bedel karşılığı eser sözleşmesinden kaynaklanmıştır. Bu tür akitler tek taraflı irade beyanı ile sonlandırılabilen akitlerdendir. Davacı yüklenici iş yerinden zorla çıkartılmış olmakla akdin fiilen fesh edilmiş olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda davacı yüklenici şartları varsa yaptığı işten dolayı hak kazandığı bedelin ödenmeyen kısmını ve haksız fesih nedeniyle kendisine yaptırılmayan ( kalan ) işlerden dolayı uğradığı kazanç kaybını talep edebilir. Açılan dava yüklenicinin alacağı için hapis hakkının kullanılması olarak düşünülse bile iş yeri davacı elinde olmadığından hapis hakkının kullandırılması sözkonusu edilemez. Öte yandan yüklenicinin TMK.nun 893. vd. maddeleri uyarınca kanuni ipotek hakkı bulunmakta ise de bu davada böyle bir isteme yer verilmediğinden hukuki dayanağı olmayan davanın reddi yerine mülkiyet hakkına sahip davalı belediyenin binadan tahliyesine karar verilmesi doğru olmamış karın bozulması uygun görülmüştür... ),
Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 08.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.
yarx
Old 20-02-2009, 17:08   #3
Av. Suzan ŞEN

 
Mesaj

YARGITAY 15. HUKUK DAİRESİ E. 2006/6606T.C.

YARGITAY

15. HUKUK DAİRESİ

E. 2006/6606

K. 2008/960

T. 18.2.2008

• ASIL YÜKLENİCİ ALT YÜKLENİCİ ( Malzeme ve Emek Karşılığı Olarak Malik veya Yükleniciden Alacaklı Olan Alt Yükleniciler Kanuni İpotek Hakkının Tescilini İsteyebileceği )

• KANUNİ İPOTEK HAKKININ TESCİLİ ( Malzeme ve Emek Karşılığı Olarak Malik veya Yükleniciden Alacaklı Olan Alt Yükleniciler Kanuni İpotek Hakkının Tescilini İsteyebileceği )

• ESER SÖZLEŞMESİNE DAYALI ALACAĞIN TESPİTİ ( Alacağın Dayanağı İmalat Teslim Edildiğine Göre Bu Tarihten İtibaren Üç Aylık Süre İçinde Geçici Tescil İstenildiği İddia Olunmadığından İşbu Davada Üç Aylık Süre de Aşılmadığından Reddi Gerektiği )

• ÜÇ AYLIK SÜRE ( Eser Sözleşmesi - Alacağın Dayanağı İmalat Teslim Edildiğine Göre Bu Tarihten İtibaren Üç Aylık Süre İçinde Geçici Tescil İstenildiği İddia Olunmadığından İşbu Davada Üç Aylık Süre de Aşılmadığından Reddi Gerektiği )

4721/m.893, 895, 1011

818/m.355

ÖZET : Dava, eser sözleşmesine dayalı alacağın tespitiyle, kanuni ipotek tesisi ve ilgili tapulara tescili istemiyle açılmıştır.Bir taşınmaz üzerinde yapılan yapı veya diğer işlerde malzeme vererek veya vermeden emek sarf ettikleri için malzeme ve emek karşılığı olarak malik veya yükleniciden alacaklı olan alt yükleniciler kanuni ipotek hakkının tescilini isteyebilir. Alt yüklenici davacının alacak miktarı hususunda taraflar uyuşamadıkları gibi mahkemece de karara bağlanmış değildir.
Alacağın dayanağı imalat teslim edildiğine göre bu tarihten itibaren üç aylık süre içinde geçici tescil istenildiği iddia olunmadığından işbu davada üç aylık süre de aşılmadığından dinlenebilirle koşullarının gerçekleştiğinden söz edilemez. Bu halde açıklanan tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken hukuki yorumlamada yanılgıya düşülerek kabul edilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm davacı ile davalı vekillerince temyiz edilmiş, davalı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayın edilen günde davacı vekili avukat Tunga A. ile davalı vekili avukat Çınar A. geldi. Müdahi ekili gelmedi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Dava, eser sözleşmesine dayalı alacağın tespitiyle, kanuni ipotek tesisi ve ilgili tapulara tescili istemiyle açılmıştır.
Davalı, husumet yöneltilemeyeceği gibi hak düşürücü sürenin geçtiğini, tescil koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüyle, davacının dava dışı Orteks-Orkıde Yatırım ve İnş. San. ve Tic. A.Ş. den 195.000,00 YTL alacağının bulunduğunun tespitine. bu bedeli karşılamak üzere Türk Medeni Kanunu'nun 893/3. maddesince davalı adına kayıtlı bağımsız bölümler üzerine davacı lehine kanuni ipotek hakkının tapuya tesciline karar verilmiş, karar taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirin nedenlerele özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının temyiz itirazları tümüyle reddedilmelidir.
2-Davalı kooperatifin temyiz itirazlarına gelince;
Davaya konu alacak, davalının inşaatlarının yapımını yükümlenen dava dışı Orteks-Orkıde Ltd. Şti. ile davacı arasında imzalanan 22.07.2003 günlü 7625 adet kapı kanadı imali ve montajı sözleşmesinden kaynaklanmıştır. Kısaca, davacı alt yüklenicidir.
Türk Medeni Kanunu'nun 893/3. maddesi hükmünce, bir taşınmaz üzerinde yapılan yapı veya diğer işlerde malzeme vererek veya vermeden emek sarf ettikleri için malzeme ve emek karşılığı olarak malik veya yükleniciden alacaklı olan alt yükleniciler kanuni ipotek hakkının tescilini isteyebilir. Aynı Yasa'nın 895. maddesi hükmünce de, tescilin yüklenilen ışın tamamlanmasından başlayarak üç ay içinde yapılmış olması ve tescilin yapılabilmesi için alacağın malik tarafından kabul edilmiş veya mahkemece karara bağlanmış olması şarttır. Taraflar alacak miktarında veya teminat hakkında anlaşamazlar ise TMK' nın 1011. maddesi ( Eski 921. madde )uyarınca geçici tescil şerhi verilmesini isteyebilir. ( Tekinay Eşya Hukuku 1989 Baskı Sahile 398 ). Ancak geçici tescil isteminin de işin tamamlanmasından başlayarak üç ay içinde yapılmış olması şarttır.
Somut olaya gelince, alt yüklenici davacının alacak miktarı hususunda taraflar uyuşamadıkları gibi mahkemece de karara bağlanmış değildir. Kısaca alacağın miktarı tartışmalıdır. Alacağın dayanağı imalat 22.01.2004 tarihinde teslim edildiğine göre bu tarihten itibaren üç aylık süre içinde geçici tescil istenildiği iddia olunmadığından işbu davada üç aylık süre de aşılmadığından dinlenebilirle koşullarının gerçekleştiğinden söz edilemez. Bu halde açıklanan tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken hukuki yorumlamada yanılgıya düşülerek kabul edilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ : Yukarıda ( 1. )bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının tümüyle reddine, ( 2. )bent uyarınca kararın davalı yararına BOZULMASINA, 550,00 YTL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 1,80 YTL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalı kooperatife geri verilmesine. 18.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.
yarx
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Boşanma ile ilgili Yargıtay Kararı arıyorum Av.KIRAL Meslektaşların Soruları 0 01-02-2009 00:36
Haksız rekabetle ilgili Yargıtay kararı arıyorum iussy Meslektaşların Soruları 2 25-11-2008 00:08
haberleşme faturası ile ilgili yargıtay kararı arıyorum. av.bahar61 Meslektaşların Soruları 3 07-07-2007 21:45
fuhuş ile ilgili yargıtay kararı arıyorum tosunkartal Meslektaşların Soruları 2 11-05-2007 23:21
Tedbir Nafakası ile ilgili bir yargıtay kararı arıyorum.. nephilis Meslektaşların Soruları 2 10-04-2007 21:18


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03047109 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.