müteahhit ile yapılan adi sözleşme

Merhabalar değerli meslektaşlarım;

Müvekkilim bir müteahhitten daire almak için müteahhit ile aralarında sözleşme yapıyorlar. sözleşmede 1. kat güneydoğu cepheli dairenin müvekkilimize verileceği yazıyor. ancak belirtilen bu daire 3. bir şahsa tapuda devredilmiş durumda. 1. katta 5 daire bulunmakta ve halihazırda 2 daire halen devredilmemiş ve müteahhit adına görünüyor. sorum şu; müteahhit ve güneydoğu cepheyi satın alan kişiye tapu iptal tescil davası açabilirmiyiz? ayrıca aynı katta bulunan ve halen müteahhit adına olan diğer iki daireye tedbir koyabilirmiyiz? saygılarımla

Öncelikle sözleşmeniz geçerli mi? Noterden mi adi yazılı şekilde mi?

noterden değil adi yazılı efendim

TMK 706: "Taşınmaz mülkiyetinin devrini amaçlayan sözleşmelerin geçerli olması, resmî şekilde düzenlenmiş bulunmalarına bağlıdır".

Satış vaadi sözleşmesi ancak noterde yapılması halinde geçerlidir.

Bu durumda ortada geçersiz bir satış vaadi sözleşmesi vardır. Mahkeme büyük ihtimalle bu doğrultuda sözleşmeyle alınanların geri verilmesine hükmedecektir. Yani müteahhite ödenen bir peşinat veya ücret varsa bunu alıcıya iade kararı çıkar. Ancak daire üzerinde hiçbir hak sahibi olunamaz.

Yani,tapu iptal, tescil vb. gibi davaları açılamaz.

İyi çalışmalar.

Öncelikle; sözleşme yüklenici(müteahhit) ile yapılmış bir sözleşme olup alacağın temliki hükümlerine tabi bir sözleşmedir ve bu haliyle geçerlidir. Sözleşme alacaklısına kişisel bir hak vermekte olup yüklenicinin alacağını temlik almış olan müvekkilinizin tapu iptali ve tescil davası açma hakkı vardır.

Ancak; sözleşmeye konu taşınmaz başka birine devredilmiş olduğu için artık sizin adınıza tescili mümkün olmayacaktır. Zira üçüncü kişi malik sıfatını taşımaktadır (yüklenici ile el ve işbirliği içinde ve müvekkilinizi zararlandırmak kastı ile devrin yapıldığını ispat edebilirseniz o zaman başka tabi).

Alacağın temliki hükümlerine tabi sözleşme nedeniyle müvekkilinizce ödenen bedelin iadesini talep edebilirsiniz. Yüklenici adına kayıtlı diğer taşınmazlar üzerine tedbir konulması hususu Mahkemenin takdirindedir. Doğrudan dava konusu olmadığı için tedbir kararı vermeyebilir, yüklenicinin mal kaçırma ihtimali olduğuna kanaat getirirse teminat karşılığı tedbir kararı verebilir. Elbette bu daireler yüklenici hissesine düşen daireler ise..