Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Ödemelerde Bankanın Sorumluluğu

Yanıt
Old 21-10-2006, 14:21   #1
avmusa

 
Mahçup Ödemelerde Bankanın Sorumluluğu

Merhaba.Bir müvekkil Ziraat Bankası Şubesinde adına yatırılan 18.000YTL havalenin kendisine ödenmesi için bankaya gitmiş,banka görevlisi kendisine şimdilik sadece 15.000 ödeme yapabileceğini bu paradan da 65 YTL masraf alınacağını söyledikten sonra müvekkil buna itiraz etmiş müvekkille banka görevlisi arasında tartışma çıkmış.Müvekkil banka dekontunu imzalamış(15000ytl) ama parayı teslim almamış.Bu durumu parayı kendisine gönderen şahısla telefonla görüşmek için dışarı çıkmış.
Müvekkil bankadayken bir kişi yaşlı müvekkili ' amca boşver sinirlenme,sabırlı ol' gibi laflarla sürekli yönlerdiriyor.Bu şahıs banka görevlisini Müvekkil in akrabası olduğu intibaını vererek yanıltıyor ve parayı banka personelinden alıyor..Tabi adam parayı alırkem bizim müvekkil dışarıda kendisine havale yollayan adamla görüşüyormuş.Adam hızlı hızlı bankadan çıkarken güvenlik görevkisi şüphelenmiş peşinden gitmiş ama yakalayamamış. Banka görevlisi emniyette ki ifadesinde akrabası olduğunu düşünerek parayı verdiğini söylüyor.tanıklar da parayı o adama verdiğini söylüyor.
Biz bankaya paranın ödenmesi ödenmeyecekse sebebinin tarafımıza bildirilmesi için dilekçe yazdık.Cevap alamadık.Öğrendiğimize göre dilekçe başhukukmüşavirliğine gönderilmiş.
Şimdi biz mesleğe yeni başlamış(6 ay)iki avukatız.Üstatlarımızın bikaç husuta bizi aydınlatmasını istirham ediyoruz.
1.Bankaya karşı açacağımız davayı hangi yer mahkemesinde açalım.Müvekkilin kandırıldığı yerde mi yoksa havalenin gönderildiği yer mahkemesinde mi?
2.Davada hukuksal daynağımız ne olsun?
3.Bizim müvekkilin taraf sıfatı var mı?Havaleyi gönderen şahsı da davaya dahil edelim mi?
İlginize şimdiden teşekkür ederiz....
Old 22-10-2006, 02:15   #2
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan Ödemelerde Bankanın Sorumluluğu

Öncelikle 18 yerine 15 ödenmesinin ve "ödemenin başka bir şahsa yapılmasının" bir kusur olduğu açıktır.

Burada sadece haksız fiil hükümlerine dayanabileceğiniz kanısındayım. Yapılması gereken bir işin veya yapılmaması gereken bir şeyin yapılarak zarara uğratılmış olmanız nedeni ile.

Bu düşünce çerçevesinde yetkili yerin ödemenin yapıldığı yer olması gerekir.

Banka personelinin hatası veya ihmalinden sorumludur. (parayı 3. şahsa ödeyerek) Ancak parayı gönderen şahsı ne nedenle sorumlu tutmak istediğinizi veya tutabileceğinizi kavrayamadım. Bu çerçevede bankanın, personelinin ve parayı alan şahsın sorumlu olduğu düşüncesindeyim.

saygılarımla
Old 22-10-2006, 09:55   #3
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Alıntı:
Müvekkil in akrabası olduğu intibaını vererek yanıltıyor ve parayı banka personelinden alıyor..

Personel parayı veriyor mu? Akraba süsü veren bankonun önünde duran parayı alıyor mu?

Sayın Avmusa, tartışmada şeytanın avukatı rolünü üstlenerek meselenize yardımcı olmak hedefindeyim. Yanlış anlaşılmasın lütfen...

Bu açıdan meselede bankanın avukatı olarak ben şimdi site üyelerine soruyorum.

Müvekkilim bankanın personeli, kendisine havale gelen müşteriye ödemeyi yapmış ve ödemeyi yaptığına dair müşteriden imzayı almıştır. Ancak hesaba yatan para ile ilgili ve bankanın masraf talebi neticesinde müşteri sinirlenmiş (sinirli görünmeye çalışmış) ve müvekkilim personelle tartışmaya başlamıştır. Parayı ödediğimize dair belge mevcudumuzda olmasına rağmen parayı müşteriye uzattık, ancak müşteri parayı almadan sinirlli bir şekilde telefonla konuşmaya başladı, bu esnada müşteri ile beraber olan arkadaşı veya akrabası bankonun üstünde duran parayı aldı ve arkadaşına doğru yürümeye başladı. Ancak güvenlik görevlisi parayı alanın müşterinin yanından geçip kaçtığını görünce kovalamaya başladı ama yakalayamadı...

1- Parayı verdiğimize dair elimizde belge var, parayı uzattığımız halde almak yerine telefonla konuşan müşterinin sorumluluğu nedir? (Madem parayı almayacaktı neden imzaladı)

2-Biz olayda müvekkili bankanın organize olarak dolandırıldığını düşünüyoruz, parayı alanla müşteri arasında iştirak mevcudiyetini ispatlayacak tanıklar vardır.(banka müşterileri)

3-Ödeme yaptığımızı gösteren belge olmasına rağmen müvekkil bankanın sorumluluğu nedir? Sorumluluğun dayanağı nedir?

Not: Sayın Avmusa, Sayın Doğan sorunuzu benimde katıldığım şekilde cevaplamış ancak birde diğer taraftan nasıl bakıldığını gösterip sizde farklı fikirler uyanması açısından bu yolu denedim, umarım faydalı olur kolay gelsin...
Old 22-10-2006, 11:24   #4
avmusa

 
Varsayılan

Sayın muzaffererdoğan ilginiz için müteşekkiriz.Parayı gönderen şahsı sorumlu tutmak gibi bir amacımız yok.Davayı açtığımızda banka vekilleri şu itirazda bulunamaz mı.
Havale ilişkisinin niteliği gereği havale konusu para alıcının eline ulaşmamıştır.Dolayısıyla bu ilişki de havale alıcısının taraf ehliyeti bulunmamaktadır.Davacı sıfatıyla parayı gönderen x şahsı davayı takip edebilir.
Birde haksız fiil sorumluluğundan bahsetmişsiniz acaba borçların gereği gibi ifa edilmemesi durumu söz konusu olamaz mı.


Sayın Selim Balku zor olan işi yapıyorsunuz.Sağolun..
Her ne kadar banka dekontuna imza atılmışsa da bankacılık teamülleri gereği imza atıldıktan sonra paranın müşteriye teslim edildiği bilinen bir gerçektir.Ayrıca bankada güvenlik kamerası bile yok.Banka TTK göre tacir sayıldığından basiretli bir tacir gibi davranmak zorundadır.Banka müşterileri tanıklar da ifadelerinde iştirak olmadığını banka personelinin parayı verdiğini belirtiyor.
Saygılar sunuyorum, İYİ BAYRAMLAR....
Old 22-10-2006, 12:42   #5
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan Ödemelerde Bankanın Sorumluluğu

Burada banka havale bedelini ödemek üzere bir edimi yüklenmiştir. İstediği bedel de bu görevin ifası karşılığıdır. Burada bankanın edimini gereğince yerine getirmediği kabul edilirse havaleyi çıkaranın bu ödeme ile borcundan kurtulup kurtulmadığı tartışılacaktır.

Bence alıcıya teslim amacı ile bankaya paranın teslimi ile havale eden bu oranda borcundan kurtulur. Çünkü banka bu ödemenin gerçekleştirilmesi için uygun bir yoldur. Yani gönderenin bir kusurundan söz edilemez.

Öte yandan havaleyi gönderen ile alan arasındaki ilişkiye dayanıldığında bu iki taraf arasında bir edimin ifa edilememiş olması gibi bir sonuç çıkmaktadır. Ancak bu ifa edilememede de havaleyi gönderenin herhangi bir kusuru yoktur. Hatta o edimini ifa edebilmek için elinden geleni yapmıştır. Müvekkiliniz de bundan haberdardır.

Bu açıdan bakınca havale çıkaranın sadece davacı olarak (bankanın kusuru nedeni ile akdin yerine getirilememesi) davada yer alabileceği düşünülebilir.

kuşkusuz ki bu açıklamalar olayı tam bilmeden yapılan genel açıklamalardır. Olayın özelliğine göre gerekli görüyorsanız onu da davalı gösteriniz. Kaybınız en fazla davanın reddi ile vekalet ücreti ve masraf olacaktır. Ancak onun da davaya müdahale etmesini sağlamış olursunuz.

Ancak düşüncem olayın kusur sorumluluğundan kaynaklanan bir tazminat (çünkü artık sözleşmeden kaynaklanan bir edim değil, kusurlu davranış nedeni ile ortaya çıkan bir zarar söz konusudur) davalının da kusuru işleyen banka olacağı kanısındayım.

Düşüncenizde haklısınız. Havale sözleşmesi havaleyi çıkaranla banka arasında yapılmıştır. Bu çerçevede havale alanın sözleşmede taraf sıfatı olmadığından dava açma hakkı bulunmamaktadır gibi bir düşünce akla gelebilir. Ancak banka ödemeyi kabul edip imza alarak taraf sifatını (hukuki ilişkiyi) kabul etmiştir.

Böyle bir kuşkunuz var ise havaleyi çıkaran kişiyi davalı olarak gösterip dava açılması onun da davayı bankaya duyurarak bankayı davaya dahil etmesi sağlanabilir.

Bu durumda havaleyi çıkaran kişi size karşı olan edimini ifa etmediğinden, banka ise kendi edimini ifa etmediğinden sorumlu olacaktır.

Ancak imza atılmış olması nedeni ile karşılaşabileceğiniz güçlükleri göz ardı etmeyin.

Kusurlu ifada haksız fiil edimlerinin uygulanabileceği kanısındayım. Uyfgulamada da aşağı yukarı aynı sonuçlara varılmaktadır. Ancak siz hukuki nedeni bildirmek zorunda değilsiniz. Bu yargıcın görevi. Sizin yükümünüz olayı anlatarak hakkınızı istemek. Sizin isteminize göre hangi hükümlerin uygulanması gerektiğine yargıç karar verecektir.
Saygılarımla
Old 22-10-2006, 13:45   #6
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
1.Bankaya karşı açacağımız davayı hangi yer mahkemesinde açalım.Müvekkilin kandırıldığı yerde mi yoksa havalenin gönderildiği yer mahkemesinde mi?
2.Davada hukuksal daynağımız ne olsun?
3.Bizim müvekkilin taraf sıfatı var mı?Havaleyi gönderen şahsı da davaya dahil edelim mi?
İlginize şimdiden teşekkür ederiz....

Sayın avmusa,

Sayın muzaffererdoğan'ın ilk mesajına katılarak, ilaveler yapmak istiyorum. Bankanın sorumluluğu kusursuz sorumluluktur. Siz davanızı adam çalıştıranın sorumluluğuna(B.K. 55 ve 100) dayandırarak "tazminat" davası olarak açacaksınız.Yetkili yer haksız fiilin meydana geldiği yerdir.

Müvekkilinizin taraf sıfatı vardır. Havale onun adına gönderilmiş ve bankanın kayıtlarına onun adına geçmiştir.

Olayda tek kusuru olmayan, havaleyi gönderen kişidir. Sizin
Alıntı:
Havale ilişkisinin niteliği gereği havale konusu para alıcının eline ulaşmamıştır.Dolayısıyla bu ilişki de havale alıcısının taraf ehliyeti bulunmamaktadır.Davacı sıfatıyla parayı gönderen x şahsı davayı takip edebilir.
şeklinde bir savunma ile karşılaşacağınızı sanmıyorum. Şartları varsa üçüncü kişiye başka türlü bir işlem yapmanız gerekir; ancak etik değildir. Önceden de söylediğim gibi, o olayda en suçsuz olandır.Etik olmadığı için de, yol göstermeyeceğim.

Olayda müvekkilinizin sorumluluğu düşünülebilir mi? Para onun zilyetine geçmemişse de, imza attıktan sonra oradan ayrılması müterafik kusuru(B.K.44)düşündürmektedir.

Elinizdeki en iyi delil, banka personelinin emniyetteki ifadesidir. Parayı başkasına verdiğini kabul etmiştir. Dolayısıyla Sayın Av.Selim Balku'nun komplo teorisi boşa çıkmaktadır. Banka gerekli güvenlik önlemini de almamıştır. Yani müvekkilinizin zararı parayı alan şahıstan karşılaması da güvenlik kamerası olmamasından dolayı zora girmektedir.Bankacılık Kanunu'nu da incelemenizi öneririm. Çünkü Bankalar, basiretli bir tacir gibi davranmanın ötesinde özenli davranmak zorundadır.

Saygılarımla
Old 22-10-2006, 17:03   #7
Av. Mustafa Kömürcü

 
Varsayılan

Sayın Musa,

Havale hükümleri gereği havalenin varlığından lehdarın yani müvekkilinizin bilgisi olana kadar havale üzerindeki tasarruf yetkisi havaleyi gönderene aittir. Lehdara bildirilene kadar havaleyi gönderen havaleden cayabilir ve geri alabilir. Ancak, havale lehdarına billdirildikten sonra tasarruf yetkisi havale lehdarına aittir. Konumuz olayda da karakol ifadeleri, müvekkilinizin imzası havaleden haberdar olduğunu gösteriyor. Bu nedenle yetkili mahkeme olayın yaşandığı yer mahkemesidir.

Dava konusunda site yöneticisine katılıyorum. Şeytanın avukatına katılmam mümkün değil. Banka vekili olarak o beyanlarda bulunurkan müvekkilinin çalışanlarını beyanlarını yolmu varsayacağız.

Benim görüşümde bu.

Size başarılar gençler.
Old 22-10-2006, 17:17   #8
Av. Mustafa Kömürcü

 
Varsayılan

Yıllar önce okuduğum bir İçtihatta,
Çekte yapılan tahrifatın farkına varmadan ödeyen banka, basiretli bir tacir gibi davaranmadığından kusurlu bulunmuş ve parayı geri ödemek zorunda kalmıştı.

Bu kararda 2 de karşı oy vardı. Bu karşı oylarda, keşidecin basiretli bir tacir gibi davranıp çeki düzenlerken rakam ve yazı kısmına eklemeler yapılabilecek boşluk bırakmaması gerektiği yönündeydi.

Sanırım olayı anladınız. Ama yinede anlatayım.
Olayda örneğin çek 80.00.--YTL.olarak rakam ve yazı kısmının önünde boşluk gelecek şekilde düzenleniyor. Hamilde rakamın önüne 1 yazının önüne yüz yazarak parayı tahsil ediyor. Bu eklemelerdeki yazı karakteri ve kalem farklılıkları gözle görülebilecek biçimde. Bu nedenle banka sorumlu tutuluyor.
Old 22-10-2006, 20:34   #9
avmusa

 
Varsayılan

Sayın Kömürcü havaleyle ilgili yazdıklarınız tam da arayıpta bulamadığım argümanlar.Sağolun.
Meslektaşların ilgileri bizlere azim ve cesarat kaynağı oldu..Bu arada öğrendiğimize göre müvekkilin parasını çalan şahıs başka bir bankada da aynı şekilde para çalmış.Tabi yine yakalnamamış..
Davayla ilgili gelişmeleri yine bu site de meslektaşlarla paylaşacağız.. HERKESE SAYGILAR SUNUYORUM..İYİ BAYRAMLAR..

Old 24-10-2007, 14:53   #10
avmusa

 
Varsayılan

Mahkeme bu davayla ilgili taraflar arasında kusur ve taminat miktarının hesaplanması için dosyayı uzman bilirkişiye Ankara Nöbetçi Hukuk mah.ne gönderdi.
Gelen bilirkişi raporunda bilirkişi bankanın kusru olmadığı kanaatinde olduğunu ancak dosyada olayla ilgili sacvılıkça yapılan soruşturma neticesinin beklenmesi gerektiğini belirtmiş.Rapor çok düzensiz.Bilirkişi gerçekten de bilirkişi mi şüphem var.Bankada kamera olmaması hususuna hiç değinmemiş.Bankalarda ödeme yapılırken önce dekonta imza attırılıp sonra paranın teslim edilidiği konusuna da değinmemiş.
Kısaca bilirkişi ' imza atmışsa sorun yok ' diyor.
SAYGILAR...
Old 24-04-2015, 11:07   #11
Avukat Kaya

 
Varsayılan

Somut olayın nasıl çözümlendiğini gösteren Yargıtay Kararı;


T.C YARGITAY
11.Hukuk Dairesi
Esas: 2011 / 5264
Karar: 2012 / 12000
Karar Tarihi: 05.07.2012

ÖZET: Davalı bankanın aralarında sözleşme ilişkisi bulunan davacı adına gelen parayı davacının talebi halinde ödemekle yükümlü olduğu, davalının ifa yardımcısının iş ve işlemlerinden dolayı sorumlu olduğu, sorumluluktan kurtulabilmek için zararın doğumunda kusursuzluğunu kanıtlaması gerektiği, ancak davalı tarafın kusursuzluğunu ispatlayamadığı, dava konusu zararın doğumuna davalı tarafın kusurlu eyleminin sebep olduğu, davacının da olayda ortak kusurunun bulunduğu, davacının %25, davalının %75 oranda kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.(818 S. K. m. 100)

Dava ve Karar: Taraflar arasında görülen davada Patnos Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 19.10.2010 tarih ve 2006/178-2010/280 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili, 13.09.2006 tarihinde müvekkilinin kendisine gelecek 18.330,00 TL'lik havaleyi çekmek için davalı bankaya gittiğini, banka görevlisinin o an 15.400,00 TL ödeme yapabileceğini ve bundan da 65,00 TL masraf keseceğini söylemesi üzerine, müvekkilinin buna itiraz ettiğini, bu hususu görüşme için parayı gönderen kişi ile telefonda görüşmek için dışarı çıktığını, bu esnada müvekkilinin akrabası gibi davranan bir şahsın parayı alarak bankadan uzaklaştığını, müvekkilinin tediye fişini imzalamasının bankanın sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağını ileri sürerek, 15.400,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, tüm kusurun davacıda olduğunu, tediye fişini imzaladıktan sonra banko üzerine konulan parasını almadan telefon görüşmesi için dışarı çıktığını, parayı alan kişinin davacının akrabası gibi davrandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı bankanın aralarında sözleşme ilişkisi bulunan davacı adına gelen parayı davacının talebi halinde ödemekle yükümlü olduğu, davalının ifa yardımcısının iş ve işlemlerinden dolayı BK'nın 100. maddesi uyarınca sorumlu olduğu, sorumluluktan kurtulabilmek için zararın doğumunda kusursuzluğunu kanıtlaması gerektiği, ancak davalı tarafın kusursuzluğunu ispatlayamadığı, dava konusu zararın doğumuna davalı tarafın kusurlu eyleminin sebep olduğu, davacının da olayda ortak kusurunun bulunduğu, davacının %25, davalının %75 oranda kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 11.501,25 TL'nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 05.07.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Old 30-04-2015, 11:17   #12
dogukansavas

 
Varsayılan

Sıfırdan başlayan bir davanın devamını görmek çok güzel oldu.Benim yaşımdaki meslektaşlar da şimdi meslekte 10. senelerine girmek üzereler

Bu arada davanın üstad Suat Ergin'in görüşleri doğrultusunda çözüldüğünün de altını çizmekte fayda var. Üstadlık da bu olsa gerek.
Old 30-04-2015, 13:34   #13
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan dogukansavas
Sıfırdan başlayan bir davanın devamını görmek çok güzel oldu.Benim yaşımdaki meslektaşlar da şimdi meslekte 10. senelerine girmek üzereler

Bu arada davanın üstad Suat Ergin'in görüşleri doğrultusunda çözüldüğünün de altını çizmekte fayda var. Üstadlık da bu olsa gerek.

Dikkatiniz ve iltifatınız için teşekkür ederim. Sizin dikkat çekmeniz üzerine Yargıtay kararını okudum. Gerçekten de gerekçeye oldukça fazla katkı koymuşum.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Olmayan Şirket İçin Verilen Çek- Bankanın Sorumluluğu Av.Mehmet Saim Dikici Meslektaşların Soruları 14 29-10-2009 18:37
Çekte bankanın sorumluluğu Burak Demirci Meslektaşların Soruları 16 25-01-2008 13:57
bankaya tahsile verilmiş bir senet tahsil edilirken yapılması gereken işlemler ve bankanın sorumluluğu piedra Ticaret Hukuku Çalışma Grubu 2 11-11-2006 21:53
vekaletnamede yetki olmamasına rağmen para çekilmesi halinde bankanın sorumluluğu minerva Hukuk Soruları Arşivi 2 31-08-2006 17:17
bankanın sorumluluğu balturk Meslektaşların Soruları 2 23-07-2006 23:14


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04128003 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.