Apartman aidat alacağına dair takibe itirazın iptali kararı kesinleşmeden ilamın icra

Apartman aidat alacağına ilişkin olarak apartman yöneticiliği adına malike karşı icra takibi yaptık. Borçlu itiraz etti, takip durdu. Sulh hukukta itirazın iptali davası açtık. İtirazın iptaline, takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına, vekalet ücretine ve yargılama giderlerinin borçlu üzerinde bırakılmasına karar verildi. Karar duruşmasında davalı yoktu. İlamı icraya koymak için kararın kesinleşmesini beklemememize gerek olmadığını düşünüyorum. Mahkeme kararını davalıya bir ay önce tebliğe çıkarmama rağmen davalı şehir dışında olduğundan kapıcı bu beyanı vererek imzadan imtina etmiş. Sormak istediğim ben bu ilamı kesinleşmeden icraya koyayım mı?

Sözkonusu ilamı kesinleşmeden icraya koyabilirsiniz. Ayrıca dosyada daha önce davalının aynı adresine tebligat yapıldığına göre ilamı Tebligat Kanunu 35.maddeye göre tebliğ ettirebilirsiniz.

Yanıtınız için teşekkür ederim. Yalnız ortağım kararın icra inkar tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama giderine ilşkin kısmına dair yeni bir dosya açarak ilamlı icra yoluna başvurdu bile. Gerçi buna ilşkin yargıtay kararı buldum. Uygulamada olan bir durummuş. Yani yargıtay bu kısımlar açısından yeni bir ilamlı icra takibi yapılabileceğini kabul etmiş. Sanırım bu hususta bir sıkıntı olmaz. İlginiz için tekrar teşekkür ederim.

Alıntı: Yazan anofta . Yalnız ortağım kararın icra inkar tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama giderine ilşkin kısmına dair yeni bir dosya açarak ilamlı icra yoluna başvurdu bile. .

Ortağınızın gerekçesi nedir?

Gerekçesini aşağıdaki kararla açıkladı.


T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

Esas : 2004/10325
Karar : 2004/13935
Tarih : 01.06.2004

ÖZET : Borçlular hakkında genel haciz yolu ile icra takibi yapılmış, borçluların itirazı üzerine alacaklı İİK.nun 67. maddesi gereğince itirazın iptalini istemiş, mahkemece itirazın iptal edilmesine karar verilmiştir. Alacaklı, bu ilamı aynı takip dosyasına ibrazla, asıl alacak yönünden önceki talebi doğrultusunda icra takibini sürdürebilir. Bu kısımlar yönünden yeni bir icra takibi yapamaz. Ancak itirazın iptal edilmesine dair ilamdaki edayı içeren kısımlar olan % 40 inkar tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama gideri gibi alacaklar yönünden yeni bir ilamlı icra takibi yapabilir.

(2004 sayılı İİK. m. 67)

KARAR METNİ :
Yukarıda gün ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içerisinde temyizen incelenmesi Alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

Borçlular hakkında genel haciz yolu ile icra takibi yapılmış, borçluların itirazı üzerine alacaklı İİK.nun 67. maddesi gereğince itirazın iptalini istemiş, sonuçta mahkemece itirazın iptal edilmesine karar verilmiştir. Alacaklı, bu ilamı aynı takip dosyasına ibrazla, asıl alacak yönünden önceki talebi doğrultusunda icra takibini sürdürebilir. Bu kısımlar yönünden yeni bir icra takibi yapamaz. Ancak itirazın iptal edilmesine dair ilamdaki edayı içeren kısımlar olan %40 inkar tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama gideri gibi alacaklar yönünden yeni bir ilamlı icra takibi yapabilir. Somut olayda %40 inkar tazminatı yargılama gideri ve vekalet ücreti alacağı sebebiyle alacaklı tarafından ilamlı icra takibi yapıldığına göre mahkemece alacak kalemlerine ait itirazların tetkiki gerekirken müstakil takip yapılamayacağından bahisle takibin iptal edilmesine karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 01.06.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Alıntı: Yazan anofta Gerekçesini aşağıdaki kararla açıkladı. .

Beni yanlış anladınız. Alacak kalemleri ayrı ayrı icra takibine konu edilebilir. Bu konu daha önce THS'de tartışıldı. Ben de mesaj ekleyerek yasal olarak bunun mümkün olduğunu ama etik olmadığını savunmuştum.

Benim sormak istediğim; ortağınız neden alacak kalemlerini ayırdı? Sayın Aladağ'ın belirttiği gibi, icraya konu edilebilmesi için elinizdeki ilamın kesinleşmesi gerekmemektedir. Kesinleşmesi gerekseydi, fer'ilerini de (ilam kesinleşmeden)icra takibine konu edemeyecektiniz.

Belki komik olacak ama sevgili ortağım önce bu konuyu başka bir meslektaşımızla adliyede ayak üstü konuşmuş. Ona, böyle yapması gerektiği söylenmiş. İlgili Yargıtay kararından da bahsetmiş. "Ancak itirazın iptal edilmesine dair ilamdaki edayı içeren kısımlar olan %40 inkar tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama gideri gibi alacaklar yönünden yeni bir ilamlı icra takibi yapabilir."
cümlesindeki "yapabilir" sözcüğünü de yapmalıdır diye algılamış. Adliyedeki arkadaş böyle bahsedince okurken koşullanmış sanırım. Şaka gibi yani. Karadenizlilik de diyebiliriz.

Ortağıma konudan bahseden arkadaş ilgili yargıtay kararını mail olarak da göndermiş. Yukarıda yanlış yazmışım.

Sayın anofta, şahsın hukukunu ilgilendiren davalar gayrimenkulun aynına ilişkin davalar ve son olarak hatırladığım kadarıyla ceza davalarında vekalet ücretlerine ilişkin ilamlar kesinleşmeden icra takibine konu edilmesi mümkün değildir.