Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Sahte abonelik sebebiyle tazminatta görevli mahkeme

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 08-01-2022, 18:12   #1
guney1988

 
Varsayılan Sahte abonelik sebebiyle tazminatta görevli mahkeme

Merhabalar
Müvekkilin kimlik bilgileri kullanılarak 3. kişi/kişilerce telefon hattı ile internet aboneliği başlatılmış, kullanım bedelleri ödenmemiş ve neticesinde Müvekkil aleyhine takip başlatılmıştır. Müvekkil ise bu durumdan GSM şirketi vekili kendisini telefonundan arayarak ödeme isteyince haberdar olmuştur. Bunun üzerine yaptığımız suç duyurusu sonucunda soruşturmada belirlenen şüpheliye ön ödeme süresi verilmiş ve şahıs bu bedelleri ödemiş,bu sebeple de takipsizlik kararı verilmiştir.
Şimdi kusurlu olmaları sebebiyle abonelik başlatan bu şirketlere ve şüpheliye karşı tazminat davası açacağız. Bu davada görevli mahkeme asliye hukuk mudur yoksa tüketici midir?
20. Hukuk Dairesi 2019/5252 E. , 2019/7157 K. kararında Yargıtay bu konuyu tartışmış ve tüketicinin görev alanında olduğuna karar vermiş. Ancak konuyla alakalı baktığım yeni tarihli kararların hepsi asliye hukukta görülmüş.
Bir de açacağımız tazminat davasında, yapılan masraflar adı altında soruşturma dosyası için avukata ödenen vekalet ücretini (asgari tarifeye göre) davalılardan istememiz mümkün müdür?
Teşekkürler
Old 09-01-2022, 01:47   #2
Av.Kaan BADELİ

 
Varsayılan

TKHK uygulanabilmesi için taraflardan birisinin tüketici olması ve tüketici işlemi niteliğinde bir işlem olması yeterli. Bu olayda her ne kadar rıza dışı bir abonelik kurulmussa da islem niteliği gereği tüketici işlemi olduğundan
tüketici mahkemesinin gorevli olduğunu düşünüyorum. Vekalet ücreti konusunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 15.12.1948 tarihli 1947/25 E. 1948/10 K kararında istenebilecegi söylenmiş ancak Yargıtay'ın yeni tarihli kararlarında istemeyeceği yönünde kararlar var Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 5.6.2017 tarihli 2013/14106 E. 2013/14106 K kararında "Yargılama giderlerinden olan avukatlık ücreti, ilgili olduğu davanın konusunu teşkil eder nitelikte feri bir alacak olup, ilgili davanın sonunda diğer yargılama giderleri ile birlikte hüküm altına alınır. Söz konusu davada hüküm altına alınmayan avukatlık ücreti alacağı asıl bir alacak olmadığından bir başka davaya konu edilemez. Davacının davalı ile katılan-sanık olarak yargılandıkları ceza davasına dair yol ve yemek masrafı türünden talepleri de aynı nitelikte olduğundan, bu masraflarından ayrı bir dava olarak ileri sürülmesi mümkün değildir. Şu durumda davacının maddi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü doğru görülmemiş ve kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir." şeklinde karar vermiştir
Old 09-01-2022, 19:37   #3
guney1988

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Kaan BADELİ
TKHK uygulanabilmesi için taraflardan birisinin tüketici olması ve tüketici işlemi niteliğinde bir işlem olması yeterli. Bu olayda her ne kadar rıza dışı bir abonelik kurulmussa da islem niteliği gereği tüketici işlemi olduğundan
tüketici mahkemesinin gorevli olduğunu düşünüyorum. Vekalet ücreti konusunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 15.12.1948 tarihli 1947/25 E. 1948/10 K kararında istenebilecegi söylenmiş ancak Yargıtay'ın yeni tarihli kararlarında istemeyeceği yönünde kararlar var Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 5.6.2017 tarihli 2013/14106 E. 2013/14106 K kararında "Yargılama giderlerinden olan avukatlık ücreti, ilgili olduğu davanın konusunu teşkil eder nitelikte feri bir alacak olup, ilgili davanın sonunda diğer yargılama giderleri ile birlikte hüküm altına alınır. Söz konusu davada hüküm altına alınmayan avukatlık ücreti alacağı asıl bir alacak olmadığından bir başka davaya konu edilemez. Davacının davalı ile katılan-sanık olarak yargılandıkları ceza davasına dair yol ve yemek masrafı türünden talepleri de aynı nitelikte olduğundan, bu masraflarından ayrı bir dava olarak ileri sürülmesi mümkün değildir. Şu durumda davacının maddi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü doğru görülmemiş ve kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir." şeklinde karar vermiştir

Cevap için teşekkürler ama ben hala ikna olamadım açıkçası bir meslektaşım daha aynı yorumu yapmıştı. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/9387 E. , 2014/9018 K. kararı şu şekilde;

"Somut olayda, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, davacı adına yapılan abonelik sözleşmesinin davacının adı ve imzası kullanılmak suretiyle gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır. Bu haliyle uyuşmazlığı doğuran asıl hukuki ilişki "haksız fiilden" kaynaklanmaktadır. Davalı ile sözleşmeyi akdeden davacı değil, davacının imzasını taklit ederek imza atan 3.kişilerin olduğunun anlaşılması karşısında taraflar
arasında bir sözleşme ilişkisinin varlığından söz edilemeyeceği açıktır.
Dava konusu yapılan ve mahkemece de aynı şekilde kabul edilen olguların, 4077 sayılı Yasa’nın 2.maddesi gereğince “tüketici işlemi” ve 3/h maddesi kapsamında “ hukuki işlem” olarak kabul edilmesi olanağı bulunmamaktadır. Taraflar arasında 4077 sayılı Yasa’dan kaynaklanan bir uyuşmazlık söz konusu değildir.
Hal böyle olunca, taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığından ve uyuşmazlığı doğuran asıl hukuki ilişki "haksız fiil"den kaynaklandığından, eldeki davaya genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılması gerekirken Tüketici Mahkemesince davanın esasına girilerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir."


Ben de bu şekilde düşünüyorum aslında.Üstelik yeni tarihli kararlarda yerel mahkeme hep asliye hukuk.
Ancak soruda belirttiğim Yargıtay kararı da sizin dediğiniz gibi bakmış olaya ;

"Somut olayda, davacının bilgisi dışında kimlik bilgilerinin meçhul kişilerce kullanılarak yapılan abonelik sözleşmesi ile adına çıkarılan telefon hattı nedeniyle hakkında yapılan icra takibi nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkin olup taraflar arasında abonelik sözleşmesi bulunmakta olup davacının iddiası dava dışı 3. kişi ya da kişilerce kimlik bilgilerinin kullanılarak adına telefon hattı çıkarıldığı yönündedir.
Taraflar arasındaki ilişkinin tüketici işlemi olduğu, uyuşmazlığın kaynağının Tüketicinin Korunması Kanununa tâbi olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir."


Vekalet ücretinin maddi tazminat olarak istenmesi konusunda ise sizin yazdığınız kararda anladığım kadarıyla bir ceza dava açılmış dolayısıyla karşı vekalet ücreti gündeme gelmiştir. Kararda da ilgili davanın sonunda diğer yargılama giderleri ile birlikte hüküm altına alınır diyerek bu durum belirtilmiş. Bizim şikayetimiz soruşturma aşamasında verilen ön ödeme süresi içerisinde borç ödendiğinden Müvekkilin bu masrafı karşılanmamış olmuştur. Sanki birebir aynı durum değil gibi geldi bana. Ne dersiniz meslektaşım?
Old 09-01-2022, 21:27   #4
Av.Kaan BADELİ

 
Varsayılan

Sayın meslektasim Tüketici olarak düşünmemin sebebi başıma şöyle bir olay gelmişti. Bizim müvekkil galericiydi karşı taraftan bir araba alıyor karsiliginda da araba+ 25.000 TL para vermişti. Müvekkilin tacir olmayan kişiden aldığı araba ayıplı çıkmıştı. Ben de burada müvekkil galerici, ayıplı aracı veren kişi tacir olmayan bir şahıs olduğundan asliye hukukta açmıştım. Çünkü müvekkil galerici ama arabayı aldığı şahıs tacir değildi ve hizmet ya da satım gibi bir durum bir durum müvekkil açısından yoktu yoktu. Fakat mahkeme taraflardan birisinin tüketici konumunda olması yeterli. Takas olarak galericeye araba verdiği için görevli mahkeme tüketici diyip görevsizlik kararı vermişti. Sizin olayda da haksız fiil teşkil eden olay gene abonelik sözleşmesinden kaynaklı olduğu için o şekilde düşünüyorum. Vekalet ücreti konusunda da atmış olduğum kararda mahkemenin söylediği "Söz konusu davada hüküm altına alınmayan avukatlık ücreti alacağı asıl bir alacak olmadığından bir başka davaya konu edilemez." Diyerek başka bir davada bunu tazminat olarak alamazsın demek istemiş diyedusunuyorum. Bana sorarsanız arabulucuya başvurup tüketici mahkemesinde davanızı açın çünkü asliye hukukta açsanız asliye hukuk mahkemesi görevsizlik verdiğinde bu sefer o süre zarfında hemen arabulucu başvurusu yapıp sunmazsaniz gerekir. Yoksa tüketici mahkemesi arabuluculuk dava şartı diyip usulden red verebilir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
limited şirket elektrik abonelik sözleşmesinde görevli mahkeme sultan dogan Meslektaşların Soruları 1 11-10-2022 11:38
Haksiz Fiil Sebebiyle Tazminat Görevli Mahkeme Av. Ahmet ÖZDEMİR Meslektaşların Soruları 1 28-06-2021 17:18
sahte vekalet ile abonelik sözleşmesi venur Meslektaşların Soruları 4 14-06-2014 13:29
Gıda Zehirlenmesi Sebebiyle Açılacak Olan Davada Görevli Ve Yetkili Mahkeme blackripe Meslektaşların Soruları 3 15-07-2009 19:53
boşanma davası haricinde tazminatta görevli mahkeme neresidir. av_omerolgun Meslektaşların Soruları 2 29-12-2007 12:53


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04292107 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.