Çocuk için amcanın vasi olarak atanması

Merhaba,

3 yaşında çocuk, babası vefat etmiş, babanın banka kredisi ile aldığı evin kredi borcunun anne ve çocuk üzerine devri için banka tarafından , amcasının (veya baba tarafından başka bir yakınının) çocuğa vasi tayin edilmesinin gerektiği, sonrasında vasinin bu borçlanmayı çocuk adına yapmasının gerektiği söylenmiş. Ben bugüne kadar bu şekilde bir vasi tayini talep etmedim. Eğer yapan bir meslektaşım varsa ve dikkat edilmesi gereken herhangi bir husus olup olmadığı konusunda yardımcı olursa sevinirim. Şimdiden teşekkürler.

İyi çalışmalar.

Tereke ile ilgili işlemlerde mirasçıların birlikte hareket etmesi gerekir.Veli olan annenin menfeati ile küçüğün menfeati çatışabileceğinden küçüğe TMK.426/2 mad.göre kayyım tayin ettirilmesi gerekebilir. Diye düşünüyorum.

Alıntı: Yazan Av.Hülya Büyükoğlu Merhaba, 3 yaşında çocuk, babası vefat etmiş, babanın banka kredisi ile aldığı evin kredi borcunun anne ve çocuk üzerine devri için banka tarafından , amcasının (veya baba tarafından başka bir yakınının) çocuğa vasi tayin edilmesinin gerektiği, sonrasında vasinin bu borçlanmayı çocuk adına yapmasının gerektiği söylenmiş. Ben bugüne kadar bu şekilde bir vasi tayini talep etmedim. Eğer yapan bir meslektaşım varsa ve dikkat edilmesi gereken herhangi bir husus olup olmadığı konusunda yardımcı olursa sevinirim. Şimdiden teşekkürler. İyi çalışmalar.

Sayın meslektaşım, Türk Medeni Kanunu, küçük için velayeti esas tutar. Velayetin olduğu durumlarda vesayet olmaz.
VESAYETİ GEREKTİREN HÂLLER
A. Küçüklük
MADDE 404.- Velâyet altında bulunmayan her küçük vesayet altına alınır.

Yasa hükmünden de açıkça anlaşılacağı üzere, vesayet ile velayet aynı anda olmaz.

Ancak Sayın Meslektaşımız Yücel KOCABAŞ Beyin de ifade ettiği gibi küçüğün malvarlığı hukukunun temsili ve idaresi için kayyım tayin edilmesi gerekebilir. Bu da somut olaya göre tespit edilecektir.

MADDE 335.- Ergin olmayan çocuk, ana ve babasının velâyeti altındadır. Yasal sebep olmadıkça velâyet ana ve babadan alınamaz.
Hâkim vasi atanmasına gerek görmedikçe, kısıtlanan ergin çocuklar da ana ve babanın velâyeti altında kalırlar.
II. Ana ve baba evli ise
MADDE 336.- ...............
...............
Velâyet, ana ve babadan birinin ölümü hâlinde sağ kalana, boşanmada ise çocuk kendisine bırakılan tarafa aittir.
III. Ana ve baba evli değilse
MADDE 337.- Ana ve baba evli değilse velâyet anaya aittir.
Ana küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velâyet kendisinden alınmışsa hâkim, çocuğun menfaatine göre, vasi atar veya velâyeti babaya verir.

Yasa hükmünde de açıkça görüldüğü üzere, evlilik dışı durumlarda dahi velayet kural, vesayet istisnadır.


ÇOCUK MALLARI

A. Yönetim
I. Genel olarak
MADDE 352.- Ana ve baba, velâyetleri devam ettiği sürece çocuğun mallarını yönetme hakkına sahip ve bununla yükümlüdürler; kural olarak hesap ve güvence vermezler.
............
II. Evlilik sona erince

MADDE 353.- Evlilik sona erince velâyet kendisinde kalan eş, hâkime çocuğun malvarlığının dökümünü gösteren bir defter vermek ve bu malvarlığında veya yapılan yatırımlarda gerçekleşen önemli değişiklikleri bildirmek zorundadır.
Yasa, evliliğin sona ermesini, boşanma, iptal gibi hakim kararına bağlamamakta, genel bir ifade kullanarak kanaatimce ölüm halini de kapsamına almakta ve evliliğin her ne sebeple olursa olsun sona ermesi halinde velayet hakkı kendisine kalan eşin velayet hakkını kullanmaya devam edeceği durumlarda çocuğun malvarlığının idaresi için hakime bilgi vermesini düzenlemektedir. Buradaki hakimden kasıt, vesayet mahkemesi hakimi değil, aile mahkemesi hakimidir. Ancak somut olayımızda çocuğun mallarının sağ kalan eş tarafından kullanılması değil, miras yolu ile kalan kredi borcunun çocuk adına işlenilmesi, çocuğun borçlandırıcı bir işleme sokulması ve bu meyanda kredi sözleşmesi yapılır iken temsil edilmesi söz konusu olacaktır. Çocuğun aktif malvarlığını tek başına aile mahkemesi hakimine bigi vererek idare etme hakkına sahip olan anne, çocuğu tek başına borçlandırma yoluna gidemeyecektir. Velayetten doğan yetkisini kullanarak, vesayet değil, (belirli bir işte çocuğun hukuki işlemlerini yapmada taraf olmak üzere) kayyım tayini talep edecektir. Bunu, velayet hakkının kullanılmasını takip etme yetkisi olan aile mahkemesi hakiinden değil, bu kez vesayet makamı olan sulh hukuk mahkemesi hakiminden talep edecektir. Sulh Hukuk Mahkemesi hakimine anne müracaat eder iken çocuğun menfaatlerinin korunmasını ve temsil edilmesini temin için müracaat etmelidir. Zira tereke borca batak ise, icabında çocuk adına sulh hukuk mahkemesine müracaat edecek olan anne, mahkemeden tereke borca batak ise çocuğun gelecekteki malvarlığı hukukunun korunmasını da sağlamak üzere mirasın atanacak kayyım tarafından reddini isteme yetkisinin de kayyıma verilmesini hakimden istemelidir.
C. Vasi ve kayyım
MADDE 403.- Vasi, vesayet altındaki küçüğün veya kısıtlının kişiliği ve malvarlığı ile ilgili bütün menfaatlerini korumak ve hukukî işlemlerde onu temsil etmekle yükümlüdür.
Kayyım, belirli işleri görmek veya malvarlığını yönetmek için atanır.
Bu Kanunun vasi hakkındaki hükümleri, aksi belirtilmiş olmadıkça kayyım hakkında da uygulanır.

A. Kayyımlığı gerektiren hâller
I. Temsil
MADDE 426.- Vesayet makamı, aşağıda yazılı olan veya kanunda gösterilen diğer hâllerde ilgilisinin isteği üzerine (somut olayımızda annenin talep etmesi gerekecektir. Ancak bankanın da çocuğa kayyım tayin edilmesini talep etme hakkı bence vardır. Zira banka, kredi borçlusu merhumun mirasçısı olan küçüğü aktin tarafı olması için davet etme hakkına sahiptir ve bunu küçüğe değil ancak velisine yapabilir. Veli, bankanın bu ihbarına karşı, MK 426/2 ve 3. fıkraları gerekçe eder ve kayyım tayinini sağlamaz ise ya ad banka doğrudan kayyım tayini yoluna giderse ilgili olduğu kabul edilmelidir.) veya re'sen temsil kayyımı atar:
..............
2. Bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışıyorsa,
3. Yasal temsilcinin görevini yerine getirmesine bir engel varsa.

Somut olayımızda anne hayatta olduğundan velayet devam ettiğine göre, sadece banka kredi işlemlerinde çocuğun temsil edilmesi için kayyım tayin edilmelidir. Bu kayyımın ilk vazifesi, çocuğu temsil etmek olacaktır. Buna TEMSİL KAYYIMLIĞI denilir. Kayyım, mahkeme tarafından verilecek olan sınırlı vazifeleri yapar. Şayet anne, miras yolu ile geçen terekenin kredi borcu ve başka borçlar nedeniyle borca batak olduğunu düşünmekte ise velayeti altındaki çocuğunun kredi sözleşmesi ve diğer borçlar nedeni ile doğacak borçların muhatabı olmasını önlemek istiyorsa, kayyıma terekenin tespiti, mirasın reddi gibi işlemleri yapabilmesi için yetki verilmesini mahkemeden isteyebilme yetkisinin de verilmesini talep etmelidir. Şayet kayyım tayinini banka istemiş ise kayyım tayin eden mahkemeye annenin müracaat ederek terekenin borca batak olduğunun tespiti ile mirasın çocuk adına da reddinin kayyım aracılığı ile sağlanılmasını da vesayet makamına bildirmesi gerekebilir.
Kayyımlık, vasilik gibi teknik ve ciddi sorumlulukları olan bir konudur. Atanacak kişinin vazifelerini iyi bilmesi ya da araştırması, ihmal etmemesi gerekecektir. İşlerini ihmal etmesi, veya zarar vermesi yargılanmasını ve tazminatı gerektirir. Yakın akrabalardan birinin yukarıda belirtilen biçimde küçüğün kredi ve tereke işlerinde temsil yetkisini kullanmak üzere yakın bir akrabanın atanması, özellikle de gönüllü ve bu işleri yapabilecek birinin seçilmesi önemli olacaktır.
Bu olayda, çocuğun babasının bıraktığı mirasın durumunu değerlendirmenizi, tereke borca batak mı değil mi, kredi borcunun ne kadarlık kısmının ödendiğini, bakiye ne kadar borcun kaldığını, kayyım olacak kişinin özenli bir insan olup plmadığını dikkate almanızı ve bu şekilde hukuki yardım sağlamanızı tavsiye ederim.
Annenin vekaletini kendisi adına asaleten çocuğa velayeten alıp sulh hukuk mahkemesine kayyım tayini için müracaat edildiğinde somut olayın ayrıntıları ile anlatılması gerekir. Kayyım atanacak küçüğün durumu, kamu düzenini ilgilendirdiği için mahkeme resen verilecek bilgilere göre araştırmasını yapacak ve kayyımın temsil yetkisinin sınırlarını belirleyip buna göre hüküm kuracaktır. Kayyım her yapacağı iş için vesayet makamı olan bu mahkemeden tasarrufa izin talep edecektir. Yani mahkemenizin şu kararı uyarınca şu işlemi küçük adına yapmama izin verilmesini diyecek, mahkeme de bu konuda izin verir ise kayyım işini yapacak ve sonucunu yine mahkemeye bildirecektir.
Sayın meslektaşım, eminim sizin ve bir çok meslektaşımın bildiği konuları da zikretmiş oldum. Genel bir açıklama olsun belki merak edilen ve karşılaşılmadığından merak eden okuyucular olabilir diye kanaatlerimi paylaşmak istedim. Yararlı olması temennim ile selam ve saygılar...

Yeni konu açmamak adına, ACİL KODU İLE bir soru sormak istiyorum...

anne-baba evli iken annesi vefat eden bir çocuk şu an dayısı ile kalıyor.

Çocuğa vasi olarak dayının tayin edilmesi sağlanabilir ise, çocuğun dayı ile kalması mümkün müdür yoksa baba çocuğu yanına alabilir mi? (Çocuk 16 yaşında ve kesinlikle dayı ile kalmak istiyor)

meslektaşım benzer bir durumda benim başıma geldi. Acaba nasıl bir yol izlediniz?