18 Yaşından Küçükler Aleyhine Yapılan İlamlı İcra

Öncelikle tüm meslektaşlarıma saygılar sunuyorum.18 yaşından küçük sanık aleyhine çocuk mahkemesinde verilen mahkumiyet kararında , katılan kendisini vekille temsil ettirdiğinden lehine vekalet ücretine hükmolundu ve katılan vekilince kesinleşme üzerine karar icraya konuldu.Sanığın hâla 18 yaşından küçük olduğu göz önüne alınarak takibe itiraz edilebilir mi ?

HUMK.
BİRİNCİ KISIM: TARAFLARIN EHLİYETİ
Madde 38 - Davaya ehliyet Kanunu Medeni ile tayin olunmuştur.

MEDENİ KANUN
II. Fiil ehliyeti

1. Kapsamı

MADDE 9.- Fiil ehliyetine sahip olan kimse, kendi fiilleriyle hak edinebilir ve borç altına girebilir.

2. Koşulları
a. Genel olarak
MADDE 10.- Ayırt etme gücüne sahip ve kısıtlı olmayan her ergin kişinin fiil ehliyeti vardır.
b. Erginlik
MADDE 11.- Erginlik onsekiz yaşın doldurulmasıyla başlar.
Evlenme kişiyi ergin kılar.
c. Ergin kılınma
MADDE 12.- Onbeş yaşını dolduran küçük, kendi isteği ve velisinin rızasıyla mahkemece ergin kılınabilir.
BU MEVZUATA GÖRE İTİRAZ EDEBİLECEĞİNİZİ DÜŞÜNÜYORUM, SAYGILARIMLA.

Peki velisi olmaları sıfatıyla anne ve babasına karşı takip yapılabilir mi?

Elbette ki
....'na velayeten annesi..... ve babası.... şeklinde takip yapabilirsiniz kanaatindeyim. Tabi velayet sadece birindeyse birinin adı yazılır.
Saygılarımla

Cevap veren her üç arkadaşıma da çok teşekkür ediyorum.Yalnız burada kanaatimce iki sorun var.18 yaşından küçük kişiye takip yapılabilmesi ile 18 yaşından küçük kişinin uhdesinde borç doğması birbirini takip eden iki sorun gibi geliyor bana.Eğer borç doğumunu hukuki kabul edersek Özlem hanımın belirttiği gibi velayeten takip açılabilir.Somut olayda küçüğe takip açıldığı için takip iptal ettirilebilecek ancak velayeten açılan yeni bir takiple borç tahsil edilebilecektir. (Bu arada ilginç bir durum daha var ki alacaklı küçüğün velisi bulunmakta )Ama eğer 18 yaşından küçüğün borç altına girmesi yasal değilse o zaman menfi tespit davası açmak gerekecektir herhalde

Öncelikle somut olayda menfi tespit davası açmanız mümkün değil.Borcun doğumuna ilişkin itirazların ceza mahkemesinde yapılması gerekir.Bu karar kesinleştiyse borcun varlığı ayrıca başka bir mahkemede tartışılamaz. Borcun doğup doğmayacağı konusun gelince bence burada hukuki bir işlemle değil de eylemle ortaya çıkan bir sorumluluk var.Dolayısıyla zaten Medeni Kanun m.16 gerereği "....Ayırt etme gücüne sahip küçükler ve kısıtlılar haksız fiillerinden sorumludurlar." Bununla birlikte TCK gereği ceza ehliyetini haiz olan kişiye yaşı 18 den küçük olsa da gerek TCK nın gerek se CMK nın uygulanacağı açıktır. Yargılama giderlerinden olan vekalet ücreti de CMK da düzenlendiğine göre küçüğün cezanın feri niteliğindeki yargılama giderlerinde sorumlu olması gerekir.Buradaki önemli nokta " ........Çocuk, borçlarından ana ve babanın çocuk malları üzerindeki haklarına bakılmaksızın kendi malvarlığı ile sorumludur.M.K.m.343" Saygılarımla.

Peki 18 yaşından küçüğün karıştığı bir trafik kazasında kusurlu küçük ise, hasar bedeli için direk olarak küçük aleyhine ilamsız icra takibi yapılabilir mi? Yoksa anne ve babasına velayeten mi başvurulması gerekmekte?