Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Kıdem tazminatı alacağı için iş davasından önce açılan muvazaa sebebiyle iptal dava

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 15-06-2008, 17:47   #1
Av. H. DOĞRU

 
Varsayılan Kıdem tazminatı alacağı için iş davasından önce açılan muvazaa sebebiyle iptal dava

Müvekkil 14 yıllık kıdem tazminatı alacağı için iş mahkemesinde dava açmadan önce, kıdem tazminatını kazanması halinde, tazminatın alacağının tahsilinde zorluk çekmemek için şirketin üstünde kayıtlı aracın, şirket ortağının üstüne muvazaalı olarak geçirmesi nedeniyle Asliye Hukuk Mhk.’de, (ki daha evvelki yıllarda haksız işten çıkarılan ve mahkeme kararıyla tazminat hakları doğan şahıslara ödeme yapmamak için şirketin içi şirket ortaklarınca boşaltılmıştır.) bu araç devrinin muvazaa sebebiyle iptaline karar verilmesini talep etmiştir. (Aracın trafik kayıtları üzerine tedbir talebimiz yerinde görülmüş ve teminat karşılığı tedbir de konulmuştur.)
Ancak ilk celsede, sayın mahkeme hakimi, dilekçede sorun olduğunu belirterek, ara kararında bir dahaki celseye kadar dilekçenin ıslahını, dilekçenin ıslah edilmemesi halinde, “talep edilen kıdem tazminatı hususunda, herhangi bir takip yapılıp yapılmadığı ve buna ilişkin alınmış bir aciz vesikası varsa bu aciz vesikasının ibrazı açısından” gelecek celseye kadar kesin süre verdi.
Kıdem tazminatına ilişkin iş davasını ise yukarıda belirttiğim muvazaa sebebiyle iptal davasından sonra açtım. Çünkü aracın üzerine tedbir konulmasını bekledim.
Sayın meslektaşlarım işin doğrusu sayın mahkeme hakiminin ne hususta ıslah istediğini kavrayamadım çünkü Yargıtay’ın 4. Hukuk Dairesinin 2000/787 E. ve 2000/2974 K. sayılı 03 Nisan 2000 tarihli kararına dayanarak dilekçemi hazırladım.
Ancak daha sonra davalı tarafın sayın mahkemeye sunduğu Yargıtay kararına göre elimde aciz vesikası olmadan muvazaa sebebiyle iptal davasını açamayacağımı anladım.
Soru 1.)Kafama takılan husus şudur; mahkemenin ara kararında, dava dilekçesinin ıslahı için süre verilmesi, dava dilekçesi ıslah edilmez ise mahkemeye aciz vesikasının sunulması hususunda tarafımıza kesin süre verilmesi kararlaştırılmıştır. Buradan anladığım kadarı ile sayın mahkeme bana iki alternatif sunuyor. Ya dilekçeni ıslah et veya aciz vesikası ibraz et diyor. Kıdem tazminatı davası devam ettiği için aciz vesikası sunma ihtimalim yok. Hangi konuda ıslah edeceğimi de anlamadım.
Soru 2.) Daha önce aynı şirket tarafından işten atılan ve mahkemece kıdem tazminatına hak kazanan ve icra yoluna da giden işçiler, şirketin içi boşaltıldığı için alacaklarını tahsil edememişlerdi. Peki bu işçilerin aynı şirket ile ilgili aldıkları haciz tutanağını geçici aciz vesikası olarak kendi davamda mahkemeye sunabilir miyim? Sayın mahkeme bunu kabul eder mi ?
soru 3.) Hakimin ilk celsede aciz vesikası için tarafımıza kesin süre vermesi doğru mu?
Bu konularla ilgili yardımlarınızı ve varsa, Yüce Yargıtay kararları hakkında bilgi vermenizi rica ederim.
Old 17-06-2008, 15:56   #2
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Meseleyi tam olarak anlamadım aslında meseleyi tam olarak anlamanında imkanı yoktur,

Benim anlayamadığım husus hakim niye ıslah ister, tutanağa böyle geçirmesini tuhaf buldum, belki de tecrübe eksikliğimden kaynaklanıyordur.

Anladığım hususa gelirsek, büyük bir ihtimalle davanızın talep sonucu veya dava sebebi yanlış, hakim bunu farkediyor ve bence iyiniyetli olarak ama yanlış bir şekilde davacıyı uyarıyor, davanı tamamen ıslah et yoksa red verecem. Davacı haklıyken haksız duruma düşecek gibi bir usul yanlışlığından...

Verdiğiniz Yargıtay kararına araştırdım ama bulamadım, İş mahkemesinde alacak davası açmış olmalısınız, bunun haricinde tasarrufun iptali gibi birşey mi açtınız acaba ?

mesele anlaşılmayınca benim yaptığım gibi tansıklar yaratılmaya çalışılıyor.

Bence ara kararı veren hakimle acilen görüşün...

Kolay Gelsin...
Old 20-06-2008, 21:02   #3
Av. H. DOĞRU

 
Varsayılan Sayın meslektaşım

Öncelikle soruma yanıt verdiğiniz için teşekkür ederim. Ben kıdem tazminatı davası sonuçlanmadan, dolayısıyla bu aşamada henüz aciz belgesi elde etme imkanım olmadan, Asliye Hukuk mahkemesinde, davalı şirkete ait aracın şirket ortağına satışının "muvazaa sebebiyle iptali" talebi ile davamı açtım. Ancak dilekçemde davayı "BK m 18'e göre açtığım ibaresini" kullanmadım. Davalı taraf cevap dilekçesinde " davanın İİK m 277'e giren tasarrufun iptali davası olduğunu" belirterek aciz vesikası sunmamız gerektiğini bu nedenle davanın reddini talep etti. Sayın mahkeme hakimi de; " dilekçemi ya ıslah etmemi ya da ıslah etmez isem aciz vesikasını bir sonraki celseye kadar ibraz etmem " hususunda kesin süre verdi. Ben davanın dilekçemde muvazaa dememe rağmen neden muvazaa davası olmayıp, tasarrufun iptali konusuna girdiğini anlayamadım. Acaba BK m 18 ibaresini dilekçemde kullanmadığım için mi, dilekçeyi ıslah et dedi? Veya benim göremediğim başka bir sebepten mi dilekçeni ıslah et dedi? Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.









Alıntı:
Yazan Av.Selim Balku
Meseleyi tam olarak anlamadım aslında meseleyi tam olarak anlamanında imkanı yoktur,

Benim anlayamadığım husus hakim niye ıslah ister, tutanağa böyle geçirmesini tuhaf buldum, belki de tecrübe eksikliğimden kaynaklanıyordur.

Anladığım hususa gelirsek, büyük bir ihtimalle davanızın talep sonucu veya dava sebebi yanlış, hakim bunu farkediyor ve bence iyiniyetli olarak ama yanlış bir şekilde davacıyı uyarıyor, davanı tamamen ıslah et yoksa red verecem. Davacı haklıyken haksız duruma düşecek gibi bir usul yanlışlığından...

Verdiğiniz Yargıtay kararına araştırdım ama bulamadım, İş mahkemesinde alacak davası açmış olmalısınız, bunun haricinde tasarrufun iptali gibi birşey mi açtınız acaba ?

mesele anlaşılmayınca benim yaptığım gibi tansıklar yaratılmaya çalışılıyor.

Bence ara kararı veren hakimle acilen görüşün...

Kolay Gelsin...
Old 21-06-2008, 15:37   #4
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. H. DOĞRU
Acaba BK m 18 ibaresini dilekçemde kullanmadığım için mi, dilekçeyi ıslah et dedi?.

Sayın Av. H.DOĞRU,

Benim düşünceme göre davanızı açıkça B.K. 18 inci maddeye dayandırmadığınız için, hakim davanızı ıslah edin dedi. Çünkü sizin müvekkilinizin alacağı muhtemel alacaktır. Bu nedenle İİK madde 277'ye göre değil, B.K. 18 inci maddeye göre açılmalıdır. Benzer açıklamalar için aşağıdaki linki takip edin. 12 inci mesajda sunduğum karar işinize yarayacak gibi görünmektedir.

Ancak, olayları açıklamak taraflara; hukuki niteleme ise hakime ait olduğundan, bence hakim ıslah yerine delilleri B.K 18'e göre toplamalıydı.

Saygılarımla

http://www.turkhukuksitesi.com/showt...arrufun+iptali
Old 25-01-2009, 14:44   #5
AV.SERTANn

 
Varsayılan

BK 18'e göre açılan davada aciz vesikası aranmaz fakat dava harcı alacak miktarına göre hesplanmıyor bu sebeple islah istenmiş olabilir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Kıdem Tazminatı İçin Apartman Yöneticisine Dava Açılır mı? Seher Meslektaşların Soruları 26 25-07-2014 13:43
fark kıdem tazminatı alacağı Av.mdogan Meslektaşların Soruları 5 27-05-2008 13:45
Eşimden on yıl önce ayrıldım nafaka artırımı için dava açabilirmiyim Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 01-04-2008 16:31
Boşanma davasından önce ihtiyati tedbir ARN Meslektaşların Soruları 5 30-10-2007 16:50
kıdem tazminatı alacağı ocean10 Meslektaşların Soruları 4 25-04-2007 18:01


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07501292 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.