Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesinin Karara Etkisi

Merhabalar Sayın Meslektaşlarım,

A, Hazine aleyhine kadastro tespitine itiraz davası açarak dava konusu taşınmazların kendisine ait olduğunu iddia etmiştir. Dava devam ederken müvekkil B, A ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesi yaparak dava konusu taşınmazların yarısını satın almıştır. Sözleşmeler noterden yapılmış, herhangi bir ispat sorunu yoktur. Ayrıca sözleşmeler dosyaya da sunulmuştur.

Davanın kabul edileceği ihtimalinde;

1- Dava konusu taşınmazların A adına tesciline karar verilip satış vaadi sözleşmelerinin ifası müvekkil B ile A'nın arasındaki ilişkiye mi bırakılır?

2- Yoksa hakim satış vaadi sözleşmelerini nazara alarak dava konusu taşınmazların yarısının A adına yarısının da müvekkil B adına tesciline mi karar verir?

Herhangi bir Yargıtay kararı bulamadım konuyla ilgili. Kıymetli görüşlerinizi rica ediyorum. İyi çalışmalar herkese.

Üstadım, konu hakkında 6100 sayılı HMK size yardımcı olacaktır:

"Dava konusunun devri

MADDE 125- (1) Davanın açılmasından sonra, davalı taraf, dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse, davacı aşağıdaki yetkilerden birini kullanabilir:

a) İsterse, devreden tarafla olan davasından vazgeçerek, dava konusunu devralmış olan kişiye karşı davaya devam eder. Bu takdirde davacı davayı kazanırsa, dava konusunu devreden ve devralan yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu olur.

b) İsterse, davasını devreden taraf hakkında tazminat davasına dönüştürür.

(2) Davanın açılmasından sonra, dava konusu davacı tarafından devredilecek olursa, devralmış olan kişi, görülmekte olan davada davacı yerine geçer ve dava kaldığı yerden itibaren devam eder."

Ben bu madde hükmü uyarınca, 2nci ihtimalin uygulanması gerektiğini düşünüyorum.

Konu hakkında temin ettiğim Yargıtay Kararı:

T.C.
YARGITAY
1. HUKUK DAİRESİ, E. 2017/4457, K. 2017/5988 T. 1.11.2017

"Davanın açılmasından sonra, davaya konu davacı tarafından devredilecek olursa, devralmış olan kişi, görülmekte olan davada davacı yerine geçer ve dava kaldığı yerden itibaren devam eder. İlgili usul kuralının re'sen gözetilmesi zorunlu olup, öncelikle usuli eksikliklerin giderilmesi bakımından hüküm bozulmalıdır."


Saygılarımla,

AA

Dava kadastro mahkemesinde görülmekte ise, bu Mahkemelerin görevi ile ilgili Kadastro K.m.25/son'a göre "kadastro tutanağının düzenlenmesi gününden sonra doğan haklara ilişkin isteklerin incelenmesi kadastro mahkemesinin görevi dışındadır."Bu yönden davanın kabulü halinden kadastro mahkemesi taşınmazın tamamını A üzerine tescil eder. B'nin açılan bir davası varsa bu dava yönünden görevsizlik kararı verir.

Dava 12/3 m.göre 10 yıllık süre içinde asliye mahkemesinde açılan bir dava ise (because I am him)' in ifade ettiği gibi işlem yapılır.Diye düşünüyorum.