Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

taksirle adam yaralama

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 10-05-2007, 13:45   #1
av.tuğbabal

 
Varsayılan taksirle adam yaralama

iyi günler
cmk dosyasını temyiz edeceğim...
biraz araştırma yaptım forumdaki açılmış konularada baktım.ancak gözden kaçırma hakkımda saklı kalmak üzere...
müvekkile ehliyetsiz olarak motosikletli biri çarpıyor ve müvekkilin ayağı kırılıyor.işten ve güçten yoksun kalıyor.olay yeri polis tutanağında çarpan kişinin 10 metre kadar fren izi tesbit edilmiştir.ancak daha sonra ki bilirkişi raporunda çarpan kusursuz olarak gösterilmiştir.TCK 179/2 ( trafik güvenliğini tehlikeye sokma ) ye göre ehliyetsiz araç kullanmak bu kapsamdamıdır.yani kast unsuru ehliyetsiz araç kullanmakla gerçekleşmişmidir.TCK 180 de bu noktada maalesef uygulanamıyor.hastene masrafları için alacak davası ve ayrıca tazminat davası açsak durum lehimize olur mu
şimdiden herkese teşekkürler...
Old 10-05-2007, 14:04   #2
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

5237 S. K. m. 179'a ilişkin genel bir çerçeve... İyi çalışmalar...

T.C. YARGITAY
2.Ceza Dairesi

Esas: 2006/2800
Karar: 2006/8530
Karar Tarihi: 26.04.2006

ÖZET: Sanığın dava konusu 765 sayılı Yasanın 565. maddesindeki suçu teşkil eden eyleminin 5237 sayılı Yasanın 179/2 ve 180. maddelerde düzenlenen suçu oluşturup oluşturmadığı tartışıldığında, eylemin bu iki maddedeki suçu oluşturmadığı anlaşıldığından sanığın beraatine karar verilmelidir.

(765 S. K. m. 565) (5237 S. K. m. 179, 180)

Tehlikeli vasıta kullanmak suçundan sanık Mustafa'nın, 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 565/1, 72, 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanunun 4. maddeleri gereğince 118.823.000 Türk lirası hafif para cezası ile cezalandırılmasına dair, (Bolu Sulh Ceza Mahkemesi) nin 22.11.2004 tarihli ve 2004/952-838 sayılı kararının infazı sırasında, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren kanunların lehe olan hükümlerinin uygulanması talebi üzerine, önceki cezanın daha lehe olduğundan bahisle yeniden karar verilmesine yer olmadığına dair, aynı Mahkemenin 16.06.2005 tarihli ve 2004/952-838 sayılı ek kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 08.02.2006 gün ve 4345 sayılı yazılı emre müsteniden dava dosyası C.Başsavcılığının 22.03.2006 gün ve 26550 sayılı ihbarnamesiyle daireye gönderilmekle okundu;

Mezkür İhbarnamede;

Dosya kapsamına göre, mahkemece, sanığın eyleminin 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 179/2. maddesinde düzenlendiği ve anılan maddede yer alan cezanın sanığın aleyhine olduğu gerekçesiyle, önceki hükmün aynen infazına karar verilmiş ise de, anılan madde de yer alan suçun unsurları ile 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 565/1. maddesindeki suçun unsurlarının aynı olmadığı, 5237 sayılı Kanununun 179/2. maddesinde yer alan "Trafik güvenliğini tehlikeye sokma" suçunun kasten işlenebilecek bir suç olduğu cihetle, sanığın eyleminin 5237 sayılı Kanunda düzenlenmediği gözetilmeden beraat kararı yerine yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK. nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu yazılı emre atfen ihbar olunmuştur.

Gereği düşünüldü:

Sanık hakkında 09.09.2004 tarihinde işlediği 765 sayılı TCK' nun 565/1. maddesinde düzenlenen tehlikeli araç kullanmak suçundan dolayı ceza kararnamesi ile verilen 22.11.2004 günlü mahkumiyet kararı temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. 01.06.2005 tarihinde 5237 sayılı TCK' nun yürürlüğe girmesi üzerine C. Savcılığı tarafından sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi için yapılan başvuruya bağlı olarak 765 sayılı TCK' nun 565. maddesi ile 5237 sayılı TCK' nun 179/2. maddelerinin karşılaştırılması sonucu "765 sayılı TCK' nun 565. maddesinin sanık lehine hükümler içerdiği kanaati ile daha önce verilen kararın aynen infazına" dair verilen hüküm de kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiştir.

5237 sayılı TCK' nun 179. maddesinde trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu, bu maddenin 2. fıkrasında ise "kara, deniz, hava ve demiryolu ulaşım araçlarını kişilerin hayat, sağlık ve malvarlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde sevk ve idare etmek..." suçu tanımlanmıştır. Aynı Kanunun 180. maddesinde ise trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma suçu düzenlenmiş ve bu maddede karayolu ulaşım araçlarına yer verilmemiştir. 765 sayılı TCK nun 565. maddesinde düzenlenen tehlikeli araç kullanmak Suçu kasten veya taksirle işlenebildiği halde 5237 sayılı TCK nun 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu ancak kasten işlenebilen suçlardandır. Bu düzenleme şeklinden, 5237 sayılı TCK nun 179. maddesinde tanımlanan suçun kasıtlı işlenen suçlardan olduğu ve bu suçun oluşabilmesi için, aracın kasıtlı olarak kişilerin hayat, sağlık ve mal varlığı açısından tehlike yaratacak bir şekilde sevk ve idare edilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

Böylece, 765 sayılı TCK' nun 565. maddesinde düzenlenen, tehlikeli araç kullanmak suçunun, taksirle işlenen biçimine 5237 sayılı TCK' nun da ve 5326 sayılı Kabahatler Kanununda yer verilmediği anlaşılmıştır. Koşulları bulunduğu takdirde eylemin 2918 sayılı Kanun kapsamında ayrıca değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.

Somut olayda sanık, kullandığı mobiletle karşıdan karşıya geçen mağdura taksirle çarparak 2 gün iş ve güçten kalacak şekilde yaralanmasına neden olmuş, mağdurun şikayetçi olmaması nedeniyle dönüşen bu eylemden dolayı 765 sayılı TCK. nun 565. maddesi uyarınca dava açılarak aynı madde uyarınca cezalandırılmasına karar verilmiştir. Sanığın dava konusu yapılan bu eyleminin 5237 sayılı TCK' nun 179/2 ve 180. maddelerinde düzenlenen suçu oluşturup oluşturmadığı tartışıldığında; sanığın açıklanan eyleminin, her iki maddede düzenlenen suçu oluşturmadığı sonucuna varılmaktadır. O halde sanığın dava konusu yapılan ve 765 sayılı TCK' nun 565. maddesine uyduğu belirlenen eylemi 5237 sayılı TCK' da yapılan düzenlemelere göre suç teşkil etmemektedir. Ancak; 765 sayılı TCK' nun 565. maddesine uyan suçu oluşturan eylemin işleniş, şekli itibariyle aynı zamanda 5237 sayılı TCK' nun 179/2. maddesinde düzenlenen genel trafik güvenliğini kasten tehlikeye sokma suçunu oluşturması halinde hangi maddenin sanık lehine olduğunun belirlenip sonucuna göre karar verilmesi gerekir.

Bu açıklamalar ışığında sanığın, dava konusu yapılan ve 765 sayılı TCK' nun 565. maddesine uyan suçu oluşturan taksirli eyleminin, 5237 sayılı TCK'da yapılan düzenlemelere göre suç teşkil etmediğinin belirlenmesi karşısında, sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.

Bu itibarla,

Yukarıda açıklanan nedenlerle, kanun yararına bozma istemi görüldüğünden Bolu Sulh Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 16.06.2005 gün ve 952-a38 sayılı ek kararın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesinin 4. fıkrasının d. bendi uyarınca (BOZULMASINA) ve sanığın atılı suçtan Beraatine tayin olunan cezanın çektirilmemesine, 26.04.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************

Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
kasten yaralama suçu failinin tutuksuz yargılanması iustinianus Ceza Hukuku Çalışma Grubu 17 25-07-2013 17:50
Yargıtay yeni TCK'da, trafikte taksirle adam yaralayanlar için madde bulunmadığı sonucuna vardı ibrahimkovanci Ceza Hukuku Çalışma Grubu 12 05-09-2008 22:45
Tele-yaralama (tck 123) Armağan Konyalı Hukuk Sohbetleri 4 04-07-2007 20:07
Taksirle Ölüme Sebebiyet Vermek - Cezanın Üst Sınırdan Tayini ARİF MUTLU Meslektaşların Soruları 1 13-03-2007 00:40
taksirle adam yaralama av.zuhala Meslektaşların Soruları 15 05-09-2006 01:05


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04880905 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.