Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

kadın erkek eşit mi ?yoksa kadın erkek kanun önünde eşit mi?hangisi?

Yanıt
Old 06-09-2006, 20:27   #1
iustinianus

 
Varsayılan kadın erkek eşit mi ?yoksa kadın erkek kanun önünde eşit mi?hangisi?

arkadaşlar sizce kadın ve erkek eşitliği sadece hukuk mevzuatımız da mı yoksa sosyal alanda da mı geçerlidir.görüş ve yorumlarınızı bekliyorum.
Old 07-09-2006, 00:38   #2
PINAR YILMAZ

 
Varsayılan Eşitlik

Bence kadın erkek eşitliği mevzuatımızda bile tam olarak sağlanamamışken uygulamada sağlanabildiğini sanmıyorum.Ama eşitliğin sağlanması konusunda yavaşta olsa ilerliyoruz diyebilirim.

Ülkemizde hala her istenildiğinde kolundan tutulup bekaret kontrolüne götürülen kadınlar var ve bunların sayısı hiçde az değil.daha bu ve buna benzer binlerce örnek varken eşitlik var dememiz mümkünmü..
Old 07-09-2006, 10:28   #3
ahmetsacit

 
Varsayılan

Alıntı:
X. KANUN ÖNÜNDE EŞİTLİK
MADDE 10 - Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.
(Ek fıkra: 5170 - 7.5.2004 / m.1) Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür.
Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.
Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.
Yukarıdaki anayasanın 10. maddesine 2004 yılında değişiklik yapılırken, şu anda anayasaya komisyonu başkanı olan Porf. Dr. Burhan Kuzu kadın kelimesinin erkek kelimesinden önce yazılması için çok uğraştığını, bunu diğer milletvekillerine çok zor kabul ettirdiğini anlatmıştı.
Bizi temsil eden milletvekilerinin bu tutumu sergilemesi ve mecliste kadın milletvekilerinin azlığı sonucu kadın hakları korunamıyor, bunun sonucu olarak normatif alanda kanun önünde eşitilk sağlansa bile sosyal hayatta eşitlik sağlanamıyor.
Bence bu durumdan kadınlar da sorumlu çoğu bayan akademik kariyer yerine, liseyi bitirip zengin bir kocayla evlenmeyi düşünüyor, bunun sonucu olarak kendi ekonomik bağımsızlığını kazanamayıp, erkeğe bağımlı oluyor.
Sosyal alanda kadın erkek eşitliğini sağlamak için pozitif ayrımcılık yapmaktan öte kadınların eğitim seviyesini arttırmak daha yararlı olabilir diye düşünüyorum..
Saygılar..
Old 07-09-2006, 11:43   #4
Serhat Arasan

 
Varsayılan

Sayın Müderrisoğlu
Sizi tebrik edrim bu biligiyi bizimle paylaşmanız cok aydınlatıcı oldu ve görüşlerinize sonuna kadar katılıyoum ekonomik özgürlük aslında özgürlüğün eş anlamlısıdır. Bu gün ülkemizin düştüğü durumda bundan farklı değil.. Dünyanın en temel değer unsuru ne yazıkkı paradır ve ona sahip olan dünyadaki tüm değerlerin hemen hemen hepsine sahip oluyor. Benim düşünceme göre ülkemizde aile içi şiddete maruz kalan kadınlarımızın mağduriyeti bu sebepten kaynaklanmaktadır. Yani ekonomik özgürlüğünü kazanmıs ve belli bir seviyede eğitim görmüş olması halinde kadınlara yönelik hak ihlalleri büyük ölçüde azalacak ve hatta tüm bu mevzuatlara hiç gerek kalmayacaktır.
Old 07-09-2006, 15:31   #5
olcar

 
Varsayılan Galiba sadece kanun önünde!

Hergün biryenisini duyduğumuz gibi bu ülkede kadınların eşit ve özgür bir yaşamdan uzak olduğuna hepimiz tanığız.Her ne kadar iş paraya ekonomik koşullara bağlansada hakim bir bayanın koca dayağına maruz kaldığını bunu utandığı için gizlediğini ve konunun basına yansıdığını bilmem duyanınız var mı?Yani malasef haklarını bilen ve savunacak bilgiye güce sahip olanlar bile bunun önüne geçemiyorsa durum gerçekten çok vahim.
Ben sorumluluğun büyük kısmını bayanlarda görüyorum.En büyük sorumsuzlukta baraberlikten birlikten bihaber olmaları.Tabi bu konuda bayanları cesaretlendirecek hukuksal anlamda da çalışmalar yapılmalıdır.Gerçekten çok cesaretsizler.......
Old 08-09-2006, 10:51   #6
mehmettas022

 
Varsayılan

evet bu ülkenin yarayan kanası kadın erkek eşitliği.......
şimdi burada unutmamız gereken bir nokta var,erkeğin yaratılış gereği özellikleri ve bayanın aynı şekilde yaradılış özelikleri vardır
eğer biz en başından bunu kadınlara yapılmış bir haksızlık gibi görürsek sorun ortaya daha şiddetli bir şekilde çıkacakatır kaldı ki bunu görmek haklsızlık değil kimin nerde nasıl yapabileceğinin öğrenilmesini daha kolay ortaya çıkaracaktır bunu yaptıktan sonra çüzümler jendiliğinden gelecektir sorunu sorun yapan aslında sorunun kaynağına inmemek veya inmeketen kormakta yatmaktadır..
korkmayalım, kibirli olmayalım öyle olursak zaten hiç bir çözüme ulaşamayız bence...
öncelikle sosyal hayata kadının yeri ve erkeğin yeri saptanmalı bu birbirleri karsı üstünlük elde edilecek sekilde yapılmmlı her ikli tarafın pozitif ve negatifleri vardır ama ikisi birlikte bir uyum sağlarsa pozitifler artar negatifler azalır ama günümüzde erkek bayanın işlerini karışmakta bayan erkeğin kine buda negatifleri arrtımakta pozitifleri azaltmakta...
su bir kere daha altını çizmeliyim hiç kimse hiç kimseye karsı bir üstünlüğü yoktur ama herkesin yapabileceği işler vardır bunu iyi belirlenmeli.......
bu kadar bir uzun yazıyı okuduğunuz için teşekür ederim....
Old 08-09-2006, 11:14   #7
raskolnikov

 
Varsayılan

sosyal alan derken ülke geneli kastediliyorsa;bence kadın erkek eşitliği sağlanabilmiş değildir. çünkü hala kadının bir mal olarak görülüp,töre cinayetleri devam eden bir yerde kadın erkek eşitliği ne yazıkki söz konusu olamaz.hala mecliste ülkeyi temsil eden kadın sayısı;yerlerde iken, kadınlara toplumdaki kısıtlayıcı bakış açısını hukuk kuralları bile değiştirememişken bu bence sağlanamamıştır ve sağlanması için de daha bir fırın ekmek yememiz lazım...umarım birgün bu ülke de hukuk kurallarının gerçekten uygulamaya geçirildiği bir ülke olur ve kadın hakları da tam manasıyla yerleşir...
saygılarımla.
Old 08-09-2006, 13:00   #8
Viyola

 
Varsayılan

Sayın Mehmet' e katılıyorum.Kadın ve erkek bir bütünün iki parçası.Bu bakımdan insanlık hak ve değerleri açısından birbirine eşitler.Ancak yaratılıştan kaynaklanan farklılıkları ve üstünlükleri var.Ama bu farklılıklar hukuk açısından birinin diğerine hükmetmesi olarak anlaşılmamalı.
-Karar alma mekanizmalarında cinsiyetler arası dengenin sağlanması
-İş ve ev hayatının beraber yürütülebilmesinin kolaylaştırılması
-Kadınların bilim dünyasına katılımının desteklenmesi
-Kadınların şiddet ve cinsel tacize karşı etkin korunması
-Eşit işe eşit ücret prensibinin yaygınlaştırılması
-Kadınların işgücüne katılımının artırılması
şeklinde gidiyor.
Bunlar AB' nin kadın-erkek eşitliğinin sağlanması yönündeki önerileri...
Uygulayabilsek ne mutlu bize
Old 09-09-2006, 12:25   #9
mehmettas022

 
Varsayılan

evet öncelikle benimle aynı düşünyi paylaşan elvan a teşekür ederim....
sunu bir kere unutmayalım insanoğlunun yaptığı hiç bir kural veya yasalar topluluğu herkes için muhteşem değildir bu her acıdan böyledir ama muhteşeme en fazla yaklaşabilmeliyiz....
bunu yaparken iğneyi sürekli kendimize batırmalıyız ki o insanların derdini az veya çok anlayalım kağıt kalem üstünde olacak sey değil yasa koymak kaldırmak çok okumakta yetmez bunu yaşamak gerekir lafta herşey çok kolaydır ve halledebilirdir ama halledilmediği açıkça ordadır........
gelecekte yasa koyan insanlardan biri veya birileri buradan çıkacak mutlaka onlara rica ediyorum lütfen terapati kurun insanlarla ve her yörenin insalarının farklı özelikler taşıdığını unutmayalım bir alman milletinin ruh hali ile bizde fark var veya ingiliz, anadoluda yaşayan biziz ve bizi en iyi tanıyan yine biziz avrupa deyip ordaki kuarlları olduğu gibi transfer etmeyelim kaldıki onların su anda bildiğini biz öğretik onlara ,onlar sadece bu kurallareı kağıda döktü olay bu avrupayı büyütmeyelim onların en büyük hali bizim en kötümüz kadar iyi değildir ve biz bunu daha ileriye taşımaya bakalım kimse bizi ilgilendir kendimize bakalım
Old 09-09-2006, 19:17   #10
yağmurdamlası

 
Varsayılan

Kadın erkek eşitliği belki kanun önünde eşit olabilir fakat sosyal hayatta tam olarak sağlayabildiğimizi düşünmüyorum bu eşitliği.Kadın ancak ekonomik özgürlüğünü sağlayabilirse bu eşitlik var gibi gözükebiliyıor fakat ekonomik özgürlüğü olmayan evkadınlarımızda bu eşitliğin olmadığını görüyoruz.Yani böyle olunca kadının sosyal hayatta kendini göstermesi ve eğitimli olması gerekiyor.Fakat bu eşitsizlik ülkemizin doğu bölgesinde daha çok görülmekte.Ev ortamında tam bir erkek eğemenliği göze çarpıyor.Aile yapısındaki bozukluklar ve kalabalık ortamda erkek hangi karısına ne hak vereceğini bilemez duruma geliyor.Bu da ülkemizde bir sorun bence.Tam bir aile ortamında yetişemedikleri için çocukların düşüncelerinde de bozukluklar çıkabiliyor büyük ölçüde.Kadın ailede evladını yetiştirmede çok büyük görevleri olan insandır.Babadan daha yakındır anne.Onun için aile ortamında sorumluluk paylaşımı olmalı bu sorumluluk paylaşımı eşitliğin olup olmadığını gösteren unsurlardandır bize.Yani erkek-kadın eşitliği çok önemli...TOPLU İÇİNDE,AİLE İÇİNDE ,EVLAT İÇİNDE v.s...
Old 10-09-2006, 14:54   #11
mehmettas022

 
Varsayılan

dünya üzerinde kadın hakklarını tam bir şekilde uyguladığını söyleyen her ülke tamamen yanlış bilgilendirmeye gitmektedir..
burda önemli olan bir konuda ülkelerin yasa özerinde kadınları tamamen insan olduğu için savunmasına rağmen bireysel olaylar yüzünden günümüz dünyasında kadınlar ezilmeye devam etmesidir,
kadınlar niçin olması gerektiği yerde değildir
1.. yakın yüzyıla kadar kadınlara hiç bir hak verilmeyip bütün hakların erkekte birleşmesi yani asırlarca gelen alışkanlıklarını bırakmak istemeyen erkekler (bu zaten onların çıkarına geliyor)
2.. islam dini bahne ederek kadını arka plana itilmesi sağlamak (islamında asla kabul etmeyeceği bir davranış)
3.. fiziki yönden erkeklere göre daha zayıf ve duygu yöklü olması
4.. kadınların hala bir insan gözü ile değilde sadece cinsel duyguları tatmin etmekte kulanılması istemeleri en çirkinlerinden biride bu zaten

ama sunuda belirtmeliyim ülkemizde kadın bireysel olaylar yüzünden eziliyorlar hukuksal alanda tam olmasada haklarının belli bir çoğunu almışlar yeter mi hayır
tabiki
Old 20-09-2006, 13:19   #12
iustinianus

 
Varsayılan

sayın arkadaşlar ben de görüşümü ifade etmek istiyorum.ülkemizde veya dünyanın herhangi bir yerinde kadın ve erkek sosyal bakımdan eşit uygulama görmüyor olabilir.bu gayet doğaldır ve kadın erkek eşitliği olmadığını yada kadının erkekten daha aşağı bir konumda olduğunu göstermez.zira kadın ve erkek aynı kefeye konulamayacak kadar farklı yaratılışa sahip iki cinstir.ancak ısrarla kadının ve erkeğin eşit olduğunu söylemek aynı uygulamaya tabi tutulmasını savunmak yanlış olur.nasıl elma ve armut farklı özelliklere sahip ise kadın ve erkek te farklıdır.ancak bu tabiki bir astlık üstlük olarak görülmemelidir.erkek ve kadın ayrı ayrı değerlendirrilmeli ve kıyaslamaya tabi tutulmamalıdır.ancak nedense sorunda tartışmalarda hep bu noktadan kaynaklanıyor.biz tabi ki mesela kadın sadece evinde otursun erkek çalışsın ekonomik vb.üstünlüklere sahip olsun demiyoruz.tabi ki yurttaş olmanın gerektirdiği tüm hak ve özelliklere sahip olacaktır.sanırım işte eşitlik dediğimiz şey sadece kanun önünde sağlanabiliyor.ve yine kanunların uygulanmasında da eşit davranıldığını kabul edersek geriye bizim yapabileceğimiz hiç ama hiçbirşey kalmaz.artık ondan sonrası sosyal ve kültürel yapıya göre şekillenecektir.toplumun sosyal ve kültürel değerleri kadını veya erkeği hangi konuma yerleştirmişse ona göre hareket edilecektir.yine bu noktadan sonra ısrarla kadının sosyal konumunu iyileştirmeye çalışmak sözkonusu toplumsal değerleri değiştirmeye çalışmak olur ki yanlış olan budur.ve toplum bu çabalara olumlu cevap veriyorsa da tolumda dejenerasyonun başladığını kabul etmek gerekir.gnümüzde olduğu itibariyle bizim batı medeniyetine benzediğimiz gibi.sayılarımla...
Old 23-09-2006, 07:04   #13
ilkgenc

 
Varsayılan

Merhaba.Kadın ve erkeğin aynı kefeye konulamayacak kadar farklı yaradılışa sahip olduğu doğru değil.Embriyonal gelişim aşamasında aynı hücre doku ve organlar üremeye yönelik farklılaşıyorlarki köken aldıkları hücreler aynı.Farkların çoğu kültürel kimlik kurulmasında gelişiyor.Yani aralarında görülen farkların çoğu biyolojik değil kültürel.Biyolojik farklılık minimal bir yer tutuyor.Kadının sosyal konumunu iyileştirme çabaları bazı toplumsal değerleri değiştirmeyi gerektiriyorsa bu yanlış değil bence ve toplumsal dejenerasyonu filanda başlatmaz.Bir dejenerasyon varsa insan olmanın dejenerasyonudur ki bunun tarihide çok çok gerilere gidiyor.Bu dejenerasyonda kadın kadar erkek de zarar görüyor hemen her coğrafyada.Bir hocamın çok sevdiğim bir sözü'' Kadın ve erkek olmak adına insan olmaktan vazgeçiyoruz''.Kültürel olarak kadın ve erkek olarak kurgulanırken her iki cins insan olmayı gerektiren bazı değerlerden vaz geçiyorlar.
Old 27-09-2006, 09:03   #14
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan elma ve armut ???


Elma ve armut biribirine eşit değildir. Zaten, elma ve armutun eşitlik gibi bir dertleri yoktur.

Ben ne elmayım ne de armut ve cinsimi böyle bir eğretilemede kullandığı için iustinianus'u hoşgöremiyorum. Söylenecek bunca şey varken, her yerde bu feci elma-armut klişesi ile neden karşılaşırız, anlayamıyorum.

Yasalar önünde eşit olduğumuzu varsaymak demokrasinin var olduğunu düşünmemizin bir koşulu aslında. Ancak, namus/töre cinayetleri varken, çarpık zihniyetli okul müdürleri kız çoçuklarını bekaret kontrolune götürmeye çalışıyorken, zina suçunda yakın bir zamana kadar kadın - erkek arasında ciddi farklar varken, bir dönem tecavüz mağdurunun fahişe olması hafifletici neden sayılıyor iken, birden pirupak olunmaz ve yasalar önünde eşit olduğumuz düşüncesine sahip çıkılamaz. Sonra yasa çıkarılmış olması yeterli mi oluyor? Kaç firmada süt izni uygulanıyor? 100'den fazla kadın işçi çalıştırıp gündüz bakımı sağlamış kaç ticarethane biliyorsunuz? İş güvenliği uzmanlarının hangisi bu yasaların uygulanması için denetim yapıyor?

Kaç boşanma davasında "kadın eşinin pantolonunu dahi ütülememiş, kadınlık vazifelerini yerine getirmemiştir" iddiasını duyuduk ( ben en az onbeş davada benzeri dilekçeler okudum) Erkeğin evli olduğu kadına tecavüz etmesini hangi hakime anlatabilirsiniz?

Sn. iustinianus, kanun önünde eşitliği varsayarsak geriye bizim yapabileceğimiz bir şey kalmıyor, demiş ve topumun kadını ve erkeği sosyal rol olarak getirdiği yeri nedereyse kutsamış ki dokunulmaz bulmuş. İnsanlık müdahaleden doğar, efendim. İnsan olan herkes toplumsal acımasızlığa müdahale etmek ve değişim için mücadele etmek görevini yüklenmiştir. Biz kadınların, statükoyu korumak gibi bir lüksümüz olamamalı.

Saygılar.
Old 27-09-2006, 12:57   #15
iustinianus

 
Varsayılan

yorumları ve farklı bir bakış açısı getirdiği için ışıl hanıma teşekkür ediyorum.isterlerse bu farklılığı belirtmek için portakal ve greyfurt örneğini de kullanabiliriz.fakat hernekadar klişeleşmiş bir ayrım olsa da biz bunu kadın erkek arasındaki yaratılış farkını belirtmek için kullandık.sn.yılmazın dediği gibi insanlık müdahaleden doğar.ama sn.yılmaz bunu bireysel müdahaleyi anlatmak için kullanmış olsa gerek.çünkü toplumsal bir gruba veya zümreye müdahale sözkonusu olamaz.ancak ceza yasalarıyla engellenebilir ya da bu yönde propaganda yapılabilir.aksini düşünmek o toplum veya zümteyi toplu halde cezalandırmak olur ki bunu hukuk kapsamında düşünmek imkansızdır.
Old 17-12-2006, 14:29   #16
Kavaz

 
Varsayılan

Bayan ve erkek kanun önünde eşittir.Bunun aksinin tartışılmasını bile düşünemiyorum.Ancak doğası gereği bir bayanla bir erkeğin hiçbir zaman eşit olamayacağını düşünüyorum.Genel olarak bir bayan ne kadar narinse,bir erkek o kadar kabadır.
Old 17-12-2006, 16:44   #17
_NALAN_

 
Varsayılan

Başlık ve devamındaki cevaplar şu soruları sormamı gerektiriyor;
-Kadın erkek eşitliğinden kastınız hukukun sağladığı eşitlikmi
-Kadın erkek eşitliğinden kastınız sosyal alanda var olan eşitlikmi
-Eşitlikten kastınız zaten kişilerin cinsiyet gözetmeden duymaları gereken saygı gereği birbrlerine davranışlarındaki tutumlarımı.
Bu ayrıma gerek varmı yoksa her türlü her alanda ve her şekilde menşei önemsiz bir eşitlikmi kastınız?
Old 17-12-2006, 21:03   #18
Av.Zafer Erman

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan İLKİNC
Bayan ve erkek kanun önünde eşittir.Bunun aksinin tartışılmasını bile düşünemiyorum.Ancak doğası gereği bir bayanla bir erkeğin hiçbir zaman eşit olamayacağını düşünüyorum.Genel olarak bir bayan ne kadar narinse,bir erkek o kadar kabadır.

Sayın bayan meslektaşım, "İLKİNC"
Sözlerinize katılıyorum,hatta katılmakla kalmayıp erkekler hakkında birkaç söz de ben söylemek istiyorum. Onlar kaba saba yaratıklar olup yontulmamışlardır. Odun ve hatta kalastırlar. Varlıkları ve kabalıkları her zaman bayanları rahatsız eder....
Örnekler çoğaltılabilir,yazınızı okuyunca aklıma ilk gelenler bunlar...
Old 17-12-2006, 23:53   #19
Ayşegül Kanat

 
Varsayılan

Sayın Erman bu başlığınız bile
Alıntı:
'Sayın bayan meslektaşım, "İLKİNC"
'ayrımcılıktır. Avukat, avukattır. Bayanı-bayı olmaz.
Old 18-12-2006, 00:26   #20
Ahmet Turan

 
Varsayılan

Kadın ve erkeğin kanun önünde eşit olması artık tartışılmaması gereken bir konudur.
Medeni kanun tam eşitlik ilkesine göre düzenlenmiştir.
Diğer kanunlarımız da bu anlamda kimi pozitif yönde kadın lehine ayrımcılıklar içerecek biçimde düzenlenmektedir.
Eşitliği sayın Pınarın basitleştirdiği gibi bekaret kontrolü ile sınırlandırmak son derece yanlıştır kaldıki bekaret kontrolü kolundan tutup sürekleyerek devlet tarafından yapılmamaktadır. Sosyal sorunlar ise kanunu değiştererek akşamdan sabaha çözülmez. Mücadele edilerek ve fakat zamanla çözümlenir. Kaldıki bizim toplumumuzda bekaret önemlidir.
Old 18-12-2006, 01:15   #21
Ayşegül Kanat

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan İLKİNC
Bayan ve erkek kanun önünde eşittir.Bunun aksinin tartışılmasını bile düşünemiyorum.Ancak doğası gereği bir bayanla bir erkeğin hiçbir zaman eşit olamayacağını düşünüyorum.Genel olarak bir bayan ne kadar narinse,bir erkek o kadar kabadır.

Sayın İlkinç, yasalarda kadın ve erkekler "bayan" ve "erkekler" olarak mı geçiyor? Neden "bayanlar ve baylar" değil?

Kadınlar "baymak" fiilinden türeyen "bayanlar" değil, hayatın neşesi ve heyecanıdır.Kendimize hakaret etmeyelim lütfen. Saygılar
Old 18-12-2006, 12:10   #22
Caglayan K.

 
Varsayılan

Sayın Kanat,

Alıntı:
Kadınlar "baymak" fiilinden türeyen "bayanlar" değil, hayatın neşesi ve heyecanıdır.Kendimize hakaret etmeyelim lütfen.

ifadenizle, sitede kadın-erkek eşitliği ya da kadın hakları konusunda yazanların kelimeleri kullanırken daha hassas olmalarını hatırlattığınız için teşekür ederim.

Bayan-bay kelimeleri genellikle resmi yazışmalarının ve resmiyetin dayattığı bir söylemdir. Kadın-erkek eşitliği söylemi öncelikle bu tür dayatmalara karşı çıkmaktadır. Kelimeler üzerinde gösterilecek hassasiyet, sosyal yaşamın diğer alanlarında da aynı tavrı göstermemizi sağlayacaktır. Bu nedenle yaptığınız vurgunun önemli olduğunu düşünüyorum.

Saygılarımla.
Old 18-12-2006, 12:16   #23
Caglayan K.

 
Varsayılan Kadın-erkek eşitliğine yaklaşım

Yurtdışında kadın-erkek eşitliğine simgesel yaklaşıma örnek olması dolayısıyla bu haberi iletiyorum.

Tabelada kadın erkek eşitliği Avusturya’nın başkenti Viyana’daki işaretler de tabelalarda kadın erkek eşitliği ilkesine göre yeniden düzenleniyor

17.12.2006

Avusturya’nın başkenti Viyana’daki işaretler de tabelalarda kadın erkek eşitliği ilkesine göre yeniden düzenleniyor.

* Kapalı yerlerdeki “Çıkış” tabelasındaki koşan erkek sembolünün yanına bir de koşan kadın sembolü eklenecek.

* Trafik ışıklarındaki yeşilin üzerinde yer alan yaya sembolü de aynı şekilde düzenlenecek.

* Bebek bezi değiştirme odalarının girişine elinde bebeği olan bir anneyi gösteren tabelanın yanında kucağında bebek olan bir erkek sembolü çizilecek.

* Otobüslerde hamile kadınlar için ayrılan koltuklara kucağında bebek olan erkeklere de yer verilmesini anlatan bir sembol eklenecek.

* Değişmeyen tek şey ise yol çalışması işareti olacak. Elinde yol vibratörü olan erkek sembolünün yanında etekli bir yol işçisi kadın çizilmesi önerisi kabul edilmedi.



http://www.vatangazetesi.com.tr/root.vatan?exec=haberdetay&tarih=17.12.2006&Newsid =98326&Categoryid=7
Old 18-12-2006, 23:45   #24
Kavaz

 
Varsayılan ???

Alıntı:
Yazan Ayşegül Kanat
Sayın İlkinç, yasalarda kadın ve erkekler "bayan" ve "erkekler" olarak mı geçiyor? Neden "bayanlar ve baylar" değil?

Kadınlar "baymak" fiilinden türeyen "bayanlar" değil, hayatın neşesi ve heyecanıdır.Kendimize hakaret etmeyelim lütfen. Saygılar

Eminimki benim bu amaçla söylemediğimi biliyorsunuzdur.Kadın demektense bayan demek daha kibar geldiği için o şekilde yazdım.Bu konuda teknik bir durum olabileceğin düşünmedim.Ayrıca erkeklere kaba derken de; herkes kabalık tabirini dilediği gibi anlayabilir ama kesinlikle kast ettiğim odunluk,kalaslık gibi hakaret içerikli sözler değildir.Örneğin; en basitinden anatomik olarak bakıldığında erkek kemiklerinin daha kalın,daha sert,daha kaba olduğu görülebilirken,kadın(Sayın Kanat ve Sayın Ergin uyarınızı dikkate aldım ve düzelttim) kemiklerinin daha ince olduğu görülür.Kaldı ki sadece fiziki özellikler bakımından değil,duygusal özellikler bakımından da kadının çok daha ince olduğunu düşünüyorum.Kabalık veya narinlik derken bunları demek istedim.Saygılar...
Old 18-12-2006, 23:54   #25
Kavaz

 
Varsayılan !!!

Alıntı:
Yazan Zafer Erman
Sayın bayan meslektaşım, "İLKİNC"
Sözlerinize katılıyorum,hatta katılmakla kalmayıp erkekler hakkında birkaç söz de ben söylemek istiyorum. Onlar kaba saba yaratıklar olup yontulmamışlardır. Odun ve hatta kalastırlar. Varlıkları ve kabalıkları her zaman bayanları rahatsız eder....
Örnekler çoğaltılabilir,yazınızı okuyunca aklıma ilk gelenler bunlar...

Görüyorum ki yazımı dikkatli okumamıssınız.Cunku orada acıkça "doğası gereği" ibaresini kullandım yani yaradılışı gereği yani bireylerin tercihinde olmayan özelliklerden dolayı kadınlar ne kadar narinse,erkekler de bir o kadar kabadır.Yine söylüyorum.Burada agresif davranmanızı gerektirecek hiçbir yanlış ifade kullanmadım.Sizin bu tepkinizin sebebi,benim ifademden değil, sizin bakış açınızdan kaynaklanmaktadır.Ayrıca çoğaltılabilecek örnekler varsa,görüyorum ki bu örnekleri siz çoğaltabilirsiniz.Ben böyle bir yaklaşıma,öyle bir örnek veremem.Saygılar...
Old 19-12-2006, 00:29   #26
Ayşegül Kanat

 
Varsayılan

Sayın İlkinç amacım öğretmenlik yapmak değildi ama nezdinizde "kadın" sözcüğünü "bayan" olarak kullanmayı tercih edenlere küçük bir uyarıydı.

Bayan sözcüğü kibar gibi görünse de(Sayın Ergin'in açıklamalarına katılıyor ve teşekkür ediyorum)İngilizcede ki "lady" karşılığı olarak değil, "Women"ı anlatan bir sözcük olarak kullanılınca amacından sapıyor.

Sosyolog Ayşe Saktanber'in bir yazısından özet vermek istiyorum:

Bir Ramazan günü, yemek dağıtımı yapılan yere elinde mikrofonla genç bir kız yaklaşır. Şöyle demektedir yaklaşırken "sayın izleyiciler, burada yoğun bir insan kalabalığı var. İçlerinde bayanlar da var. Utanıp yüzlerini gizliyorlar" diye konuşur, kadınlara yaklaşır " utanma , bak burada başka insanlar var, onlar utanıyorlar mı? Bayanlar neden utansın?"

Bana göre (Sayın Saktanber de aynı duyguda)korkunç bir ifade. Kadınlar "insan değil", "bayan"...

Yine Saktanber'in deyimiyle "bayana tecavüz","bayan hizmetçi" "bayan fahişe" duymadık (Umarım duymayız.)En kötüsü de "bayan memure"... Hem "bayan" hem "memure" nasıl oluyorsa artık?...

Saygılar
Old 09-08-2007, 00:33   #27
calikusu_kamuran

 
Acil

Alıntı:
Yazan iustinianus
arkadaşlar sizce kadın ve erkek eşitliği sadece hukuk mevzuatımız da mı yoksa sosyal alanda da mı geçerlidir.görüş ve yorumlarınızı bekliyorum.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kadının kendisine(cinsiyetine/tür) uygun bir hukukunun varlığına, erkeğin ise yine kendisine(cinsiyetine/tür) uygun bir hukukunun varlığına hükmedilmesine, eğer cinsiyet yapılarına ters düşmeyen haklar var ise her iki tarafın da eşit olarak aynı haklara sahip olmasına ve böylece ortak haklarının da var olduğuna karar verilmesine karar verilmiştir. Sonuç hem erkeğin hem kadının cinsiyetten gelen farklarını korumaya da hakları vardır, cinsiyetten gelen haklarını korumaya yönelik olmayan konularda tam eşit haklara sahip olduklarına karar verilebilir. Eğer bir kaya parçasını, yumurta ile Ayşe ve balyoz ile Ahmet" in parçalaması gerekiryorsa sanırım burada bir haksızlık var gibi, ve Ayşeye hayat mücadelesi karşısında biraz daha yetki verilmesi şarttır.

SAYGILARIMLA
Old 24-09-2007, 13:48   #28
Güldal

 
Varsayılan eşitlik mi?

Kadın ve erkek eşit değildir olamaz...farklı yaradılış farklı ihtiyaçlar...kadın bir tarafta erkek bir taraftadır...aynı olmaları beklenemez..
buna karşılık kadın ve erkek hakları eşittir.biri birinden üstün değildir.
Bu hak eşitliği ise ne toplumda ne de yasada sağlanmıştır...
bi kaç yasada sadece kitapta kalmıştır...
Old 24-09-2007, 14:09   #29
Av.Nur

 
Varsayılan

Kadın-Erkek kanun önünde, haklarında eşit kılınmış ise de, sosyal alanda bu zamanla çözüme ulaşacak bir konu olarak devam etmekte bence.
Hakların talebi ve kullanımında yasalar kaşısında eşittir. Ancak bunun ayırımsız yaşanabilmesi bazen toplumdaki bazı anlayışlarla zor olabiliyor.
Aslında oldukça uzun seneler geçti, ama ben yaşadığım bir eşitsizliği yazmak isterim. Fakülte'de mezuniyetten sonra asistanlık sıvanlarına girmek için görüştüğüm bir öğretim görevlisi "Notlarınız iyi, sınavı kazanabilirsiniz, ama bayan asistan istemiyoruz, evleniyor, hamile kalıyor ve çalışamıyorsunuz. Yine de sınava girer kazanırsanız bölüm başkanı alsa da bizimle rahat çalışamazsınız" demişti.
Herkese bu görüşü genellemek istemem, ancak her yerde her makamda rastlanabiliyor ve zamana ihtiyaç var diyorum.
Old 12-03-2008, 17:01   #30
ulkenm

 
Varsayılan

arkadaşlar,

kadın ve erkek arasındaki eşitsizlik, öncelikle insanlararası eşitsizlik temelinde sonralıkla cinsiyet temelinde değerlendirilmelidir.

aslolan insanların eşit olmadığıdır. (tabii ki bir durum tahlili olarak söylüyorum) eşitlik istisnadır. ve kanun önündedir.

samimi bir soru sorayım: insanların kanun önünde eşitliğine ilişkin her tür düzenleme, insanların eşit olmadığı ön kabulünü gerektirmez mi?

bence insanlar eşit olmalıdır. kanunun önünde veyahut arkasında...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Adım Adım Kadın-Erkek Eşitliği Sibel Kadın Hakları Çalışma Grubu 61 29-12-2007 00:17
mükemmel kadın ve mükemmel erkek:) güher Site Lokali 3 12-04-2006 20:34
Bu Ülkenin Kanun Uygulayıcıları Herkese Eşit Midir? Av.Habibe YILMAZ KAYAR Hukuk Sohbetleri 0 16-09-2005 10:40
T.c. Anayasası'nda Kadın Erkek Eşitliği İlkesi Av.Nazan Moroğlu Av.Habibe YILMAZ KAYAR Kadın Hakları Çalışma Grubu 0 25-09-2003 20:33
İnternette Kadın-erkek Av.Habibe YILMAZ KAYAR Site Lokali 0 22-01-2003 22:27


THS Sunucusu bu sayfayı 0,10052609 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.