Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İşcinin hizmet tespiti ve tazminat alacakları

Yanıt
Old 27-04-2010, 13:47   #1
av.aysil

 
Varsayılan İşcinin hizmet tespiti ve tazminat alacakları

Değerli Meslektaşlarım,

İlk defa bir iş davası ile karşı karşıya olduğum için yardımlarınıza ihtiyacım var.Henüz müvekkil ile detaylı görüşme yapmamakla beraber müvekkile verimli bilgi verebilmek içşn ön araştırma yapmak isredim ve bu nedenlede sizlerin değerli görüşlerinizi alamk isredim.

Müvekkil 7 yıldır çalıştığı yerden işten çıkarılmıştır.Müvekkilin 3 yıl ssk primi yatırılmış ancak son 4 yıl yatırılmamıştır.Ayrıca müvekkile uzunca bir süre maaş ödenmemiş ancak işveren tarafından müvekkil ve diğer işçiler adına para yatırılıp işverenin oğlu tarafından hiç işçilerin eline geçmeden çekmiştir.Sormak istediğim,

1)Bu durumda 4 yıl primsiz çalıştığının tespiti için hizmet tespit davası mı açmalıyım öncelikle?

2)Bankaya adına yatırılan ancak müvekkilin eline geçmeyen ücret alacağını almadığını nasıl ispat edebiliriz?ve bu konuda başkaca ne yapabiliriz.

3)Okuduğum Yargıtay kararlarında tespit ve tazminay davalarını beraber açabileceğim kanısına vardım ancak bu konuda son dönemde güncel bir değişiklik oldu mu acaba?

4)Ayrıca talep edeceğimiz tazminatlar için istemem gereken faiz başlangıçları ne olmalı?

5)Ayrıca fazlaya ilişkim haklarımızı saklı tutmak kaydıyla kısmi dava açmam mı gerekiyor?

Şimdiden ilgilenen ve bilgi veren arkadaşlarıma çok teşekkür ederim.
Old 27-04-2010, 14:22   #2
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.aysil
Değerli Meslektaşlarım,

İlk defa bir iş davası ile karşı karşıya olduğum için yardımlarınıza ihtiyacım var.Henüz müvekkil ile detaylı görüşme yapmamakla beraber müvekkile verimli bilgi verebilmek içşn ön araştırma yapmak isredim ve bu nedenlede sizlerin değerli görüşlerinizi alamk isredim.

Müvekkil 7 yıldır çalıştığı yerden işten çıkarılmıştır.Müvekkilin 3 yıl ssk primi yatırılmış ancak son 4 yıl yatırılmamıştır.Ayrıca müvekkile uzunca bir süre maaş ödenmemiş ancak işveren tarafından müvekkil ve diğer işçiler adına para yatırılıp işverenin oğlu tarafından hiç işçilerin eline geçmeden çekmiştir.Sormak istediğim,

1)Bu durumda 4 yıl primsiz çalıştığının tespiti için hizmet tespit davası mı açmalıyım öncelikle?

2)Bankaya adına yatırılan ancak müvekkilin eline geçmeyen ücret alacağını almadığını nasıl ispat edebiliriz?ve bu konuda başkaca ne yapabiliriz.

3)Okuduğum Yargıtay kararlarında tespit ve tazminay davalarını beraber açabileceğim kanısına vardım ancak bu konuda son dönemde güncel bir değişiklik oldu mu acaba?

4)Ayrıca talep edeceğimiz tazminatlar için istemem gereken faiz başlangıçları ne olmalı?

5)Ayrıca fazlaya ilişkim haklarımızı saklı tutmak kaydıyla kısmi dava açmam mı gerekiyor?

Şimdiden ilgilenen ve bilgi veren arkadaşlarıma çok teşekkür ederim.

1- Hizmet tespiti davası açmalısınız. İşçilik alacakları için de aynı zamanda dava açarsanız, bekletici mesele yapılacaktır.

2-) Müvekkilinize ait hesaptan, başkasının para çekmesi mümkün değil. Arada akla ve mantığa aykırı başka bir şey olması gerekir. Böyleyse ispat edemezsiniz.

3-) Yargıtay iki davanın ayrı ayrı görülmesi konusunda istiktrarlı bir şekilde karar vermektedir.

4-) İşvereni, ihtarname ile temerrüde düşürürseniz, kıdem tazminatı dışındaki alacaklar için vereceğiniz ödeme tarihinden itibaren faiz talep edebilirsiniz. Kıdem tazminatı için fesih tarihinden itibaren faiz talep edebilirsiniz.

5-) Kısmi dava açmak, karşı vekalet ücreti ödememek için tavsiye olunmaktadır.
Old 27-04-2010, 14:37   #3
av.aysil

 
Varsayılan

Sayın Ergin,

öncelikle cevaplarınız için çok teşekkür ederim.çok yardımcı oldu.

Ancak sizce ihtarname çekmelimiyiz yoksa direk dava yoluna mı başvurmalıyız?

Hesap konusuna gelince bende çok anlam veremedim.Yani müvekkil adına hesap mı var ki bu kişi kendi olmadan mümkün değil yoksa başkasının hesabına ancak müvekkil adına mı yatırılmış bu konuyu müvekkille bağlantı kurarak açıklığa kavuşturacağım.

Ayrıca bende ths'nin iş hukuku çalışma grubuna ait sayfasında birçok Yargıtayın yerel mahkemenin verdiği tek dava açma konusundaki kararını omnadığını okudum.Bu konuda kafam çok karıştı acaba beraber açmam mı daha uygun olur yoksa ayrı ayrı mı?Birde eğer ayrı açacak isem bu durumda iki davayı aynı anda açmalıyım değilmi böylece bekletici mesele yapılır.

Çok uzun oldu kusura bakmayın.teşekkür ederim.
Old 27-04-2010, 14:40   #4
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.aysil
Sayın Ergin,

öncelikle cevaplarınız için çok teşekkür ederim.çok yardımcı oldu.

Ancak sizce ihtarname çekmelimiyiz yoksa direk dava yoluna mı başvurmalıyız?

Hesap konusuna gelince bende çok anlam veremedim.Yani müvekkil adına hesap mı var ki bu kişi kendi olmadan mümkün değil yoksa başkasının hesabına ancak müvekkil adına mı yatırılmış bu konuyu müvekkille bağlantı kurarak açıklığa kavuşturacağım.

Ayrıca bende ths'nin iş hukuku çalışma grubuna ait sayfasında birçok Yargıtayın yerel mahkemenin verdiği tek dava açma konusundaki kararını omnadığını okudum.Bu konuda kafam çok karıştı acaba beraber açmam mı daha uygun olur yoksa ayrı ayrı mı?Birde eğer ayrı açacak isem bu durumda iki davayı aynı anda açmalıyım değilmi böylece bekletici mesele yapılır.

Çok uzun oldu kusura bakmayın.teşekkür ederim.

Doğrudan dava açmanıza engel yok. Ancak, kısmi dava açacaksanız ıslahla artıracağınız miktar için faiz ıslah tarihinden itibaren(kıdem tazminatı dışında) başlayacaktır. Bu nedenle ihtarname keşide etmekte fayda bulunmaktadır.

Aynı dilekçe ile 2 dava açılamamaktadır.
Old 27-04-2010, 14:49   #5
HAMUŞ

 
Varsayılan

1) Hizmet tespit davası açmanız elbetteki mümkün.. Ancak müvekkilinizin eksik primlerinin yatırıldığı tarihleri, 506 Sayılı Yasanın 79. maddesinin 10. bendinde yer alan 5 yıllık hak düşürücü süreyi gözönünde bulundurarak değerlendirmeniz gerekmekte..
2) Bu sorunuzda, müvekkilinizin hesabından bir başkasının nasıl para çektiğini biraz açıklayabilir misiniz? Genel olarak cevaplamak gerekirse; işçinin ücretinin ödendiğinin ispatı işverene düşmektedir. Ancak banka aracılığıyla ödeme yapıldığı banka kayıtları ile tespit edildiğinde işveren ispat yükünden kurtulur. Yazılı delile karşı ise tanık beyanları geçerli sayılmamaktadır. Bunlara karşılık işverence kanuna karşı hile kullanıldığını ispatlarsanız(ki çok zoz olacaktır), tanık dinletmeniz ve ücretlerini alamadığını tespit ettirmeniz belki mümkün olabilir.
3) Sigortalı hizmet tespiti davası ile işçilik haklarından kaynaklanan tazminat ve alacak davalarının birbirleriyle bağlantılı olduğu için birlikte açılıp, sonuçlandırılmaları olanaklıdır. Ancak davaların temyiz inceleme mercileri sanırım ayrı. Belki bu sebeple ayrı açmanız daha iyi olabilir diye düşünüyorum. Bunun yanı sıra her ikisi birlikte açıldığında karar aşamasına gelindiğinde Mahkemece tefrik kararı verilme ihtimali olabilir.
4) Kıdem tazminatı talebinize iş akdinin fesih tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faizi talep edebilirsiniz. İhbar tazminatına ise temerrüde düşme tarihinden itibaren faiz işletilmektedir.
5) Fazlaya ilişkin haklarınız saklı kalmak kaydı ile dava açmanız çok mantıklı.. Ancak müvekkilinizin çalışma süresinin 5 yıldan fazla olması nedeni ile ücrete ilişkin alacak taleplerinize ıslah tarihi itibari ile zamanaşımı itirazında bulunulabilir. Dikkat ediniz.
Kolay Gelsin...

Old 27-04-2010, 19:07   #6
av.aysil

 
Varsayılan

Sayın Hamuş,
cevabınız için çok teşekkür ederim.Ancak 5.maddede ne demek istediğinizi anlayamadım.zamanaşımı konusunda.
Old 27-04-2010, 19:25   #7
HAMUŞ

 
Varsayılan

Şöyle ki; 4857 Sayılı İş Kanununun 32. maddesi son fıkrasına göre “Ücret alacaklarında zamanaşımı süresi 5 yıldır”. Yani dava ve ıslaha konu miktarlar bakımından dava ve ıslahın yapıldığı tarihten itibaren geriye doğru gidilmek suretiyle son 5 yıl öncesinde doğan ücret alacaklarının zamanaşımına uğradığı kabul edilmektedir. Karşı taraf zamanaşımı itirazında bulunmadıkça sorun yok ama gözönünde bulundurmak gerekir.
İyi Çalışmalar..
Old 27-04-2010, 21:48   #8
Av.Y.Selim ÜSTÜN

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım. Bazı hususları cevaplamak isterim .
Sizin yerinizde olsam hizmet tespiti davası açmam. Hizmet tespiti davası açmanız sizin için boşa zaman kaybı olacaktır . Çünkü alacak davasında boşu boşuna hizmet tespiti davasının neticelenip kesinleşmesini bekleyeceksiniz. Öte yandan işe giriş bildirgesi olduğu için hizmet tespiti davasında 5 yıllık zamanaşımının işlemeyeceği kanaatindeyim.
Sigortasız dönemlerde işverence maaş yatırılmış olması açacağınız alacak davasında işyerinde sigortasızda olsa çalıştırıldığını ispata yetecektir. Banka dökümlerini getirmeniz yetecektir. Öte yandan bankaya yatırılan maaşların başkalarınca çekildiği hususunu mahkeme dinlemeyecektir. Tespit edilecek tazminatlar için faiz başlangıcınız kıdem tazminatı için işten çıkartılış tarihi, diğer alacaklar için dava ve ıslah tarihleridir . Kısmi dava açıp daha sonra bu davayı (Fazlaya dair hakları saklı tutarsanız) arttırabilirsiniz.Muhtemelen açacağınız alacak davası 1 yıl civarında sürecektir. Alacak davası bittikten sonra hemen akabinde hizmet tespiti davası açmanızı tavsiye ederim.

Saygılarımla.
Old 27-04-2010, 21:59   #9
av.aysil

 
Varsayılan

[quote=unknownwriter]Sayın meslektaşım. Bazı hususları cevaplamak isterim .
Sizin yerinizde olsam hizmet tespiti davası açmam. Hizmet tespiti davası açmanız sizin için boşa zaman kaybı olacaktır . Çünkü alacak davasında boşu boşuna hizmet tespiti davasının neticelenip kesinleşmesini bekleyeceksiniz. Öte yandan işe giriş bildirgesi olduğu için hizmet tespiti davasında 5 yıllık zamanaşımının işlemeyeceği kanaatindeyim.
Sigortasız dönemlerde işverence maaş yatırılmış olması açacağınız alacak davasında işyerinde sigortasızda olsa çalıştırıldığını ispata yetecektir. Banka dökümlerini getirmeniz yetecektir. Öte yandan bankaya yatırılan maaşların başkalarınca çekildiği hususunu mahkeme dinlemeyecektir. Tespit edilecek tazminatlar için faiz başlangıcınız kıdem tazminatı için işten çıkartılış tarihi, diğer alacaklar için dava ve ıslah tarihleridir . Kısmi dava açıp daha sonra bu davayı (Fazlaya dair hakları saklı tutarsanız) arttırabilirsiniz.Muhtemelen açacağınız alacak davası 1 yıl civarında sürecektir. Alacak davası bittikten sonra hemen akabinde hizmet tespiti davası açmanızı tavsiye ederim.



Sayın meslektaşım öncelikle cevabınız için çok teşekkür ederim.

Evet benimde aklıma gelen zaten eğer bankaya para yatırılmış ise ki yatırılmış bu süre içerisinde de orada çalışıldığını gösteren en önemli delildir.Ancak müvekkil bu paraların ellerine geçmeden oğlu tarafından çekildiğini söylediği için buna dayanırsak bu para çekmediği halde almış gibi görünme durumunu kabullenmiş olacağız.

Açıkcası kafam çok karıştı.Hangi yolu izleyeceğimi bilemiyorum.Ancak sanırım bende direk alacak davası açacağım.

Birde sizce 7 yıllık bir çalışma sözkonusu iken kısmi olarak ne kadarı dava konusu etmeliyim fazlaya ilişkin haklarımı saklı tutarak.

Saygılarımla.
Old 27-04-2010, 23:40   #10
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Sayın Aysil, ilk kez iş davasıyla karşı karşıya olduğunuzu belirttiğiniz için size şunu sormak istiyorum,

Aşağıda sorulan 10 sorunun kaç tanesinin cevabını biliyorsunuz?



1-İşçi yıllık izin kullanmış mı? Kullanmamışsa bir yerlere imza attırılmış mı?

2-İşçi sabah kaçta işe geliyor, kaçta eve dönüyor?

3-İşyerinde çalışan toplam işçi sayısı kaçtır?

4-İş yerinde servis ve yemek veriliyor mu?

5-Asıl işveren alt işveren ilişkisi var mı?

6-İşçinin hizmet akdinin feshinde veya daha öncesinde kendisine ibraname tarzı belge imzalatıldı mı?

7-İşçinin sendika üyleiği var mı? TİS var mı?

8-İşçinin yaptığı işin niteliği nedir?

9-İşçinin hizmet akdi nesıl feshedilmiş?

10-Davacı işçinin parasını işverennin oğlu bankadan nasıl çekmiş?

Soruları cevaplamayın sadece kaç tanesinin cevabını bildiğinizi öğrenmek istiyorum?

Kolay Gelsin?
Old 28-04-2010, 09:03   #11
av.aysil

 
Varsayılan

Sayın Selim Baku,

6 tanesini biliyorum.Diğerlarinide bugün tam olarak netliğe kavuşturacağım müvekkil ile görüşmem var.Ancak ilk kez olduğu için sizlerin tecrübeleri ile ön bilgi edinmek istemştim.
Old 28-04-2010, 17:10   #12
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Dava açacak işçi dahi çoğu zaman ne hakkı olduğunu bilmeyebiliyor.

Bu sebeple ayrıntılı soruları sormamız gerekiyor, aklıma gelen en az sorular bunlardı.

Meseleyi tam olarak idrak edebildikten sonra yardım edebilmek daha uygun olmaktadır.

Hamuş'un belirttiği gibi zamanaşımı süresi önem arz eder, bununla alakalı kısmi talepte bulunabilemk için tahmini ücretini belirlemek gerekiyor.

Misal olarak fazla mesai alacağı, dava tarihinden geriye dönük olarak 5 yıl için alacağınız hesap edilecek, davayı bugün açtınız, 1 yıl sonra bilirkişi hesap etti. Siz 1 yıl sonra ıslah ederseniz, 1 yıllık zamanaşımına uğramış alacağı da talep etmiş oluyorsunuz.

Bu örnekte olduğu gibi, ne kadar kısmi talepte bulunacağınızdan ziyade işçinin tazminata esas ücretini, saatlik ücretini, ortalama olarak hesaplamanız gerekecektir.

Bazen işçi ile görüşmede bilmem gereken hususları sormayı unutuyorum, işçi çoğu zaman işvereninin bile kim olduğunu bilmiyor, bu sebeple asgari sorularımı kendimde bir kağıda yazar, arada oraya bakıp kenarına not iliştiririm.

Kolay Gelsin...
Old 29-04-2010, 09:43   #13
av.aysil

 
Varsayılan

Sayın Selim,

cevabınız için teşekkür ederim.Ancak birkaç meslektaşımla görüşmemde çoğu pek ince hesap yapmadan az bir miktar üzerinden kısmi dava açılmasının yeterli olacağını söylediler ve benimde kafamı bu karıştırdı.
Old 30-04-2010, 21:49   #14
M. Emre Bulut

 
Varsayılan

Ben de meslektaşlarıma katılıyor ve özellikle hizmet tespiti davasında ve ücret alacaklarındaki zamanaşımına dikkat edilmesi gerektiğini vurguluyorum. Zira, dava uzun sürer ve ücret alacakları için 5 sene dolarsa davayı ıslah ettiğinizde zamanaşımı nedeniyle baştaki kadar ücret alacağına hükmedilebilir. Kıdem tazminatı zamanaşımı 10 sene olduğu için o konuda sıkıntı çok fazla yoktur. Davada, ücret alacakları (özellikle fazla mesai ve bakiye maaş alacakları konusunda) için tahmini gerçek rakamı belirlenmeli, kıdem tazminatında ise 100 TL gibi bir kısım için fazlaya dair haklar saklı tutularak dava açılabilir. Çokça hak kaybı yaşanmakta bu konuda.

Saygılarımla
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Hangi dava önce açılmalı? Hizmet tespiti- işçi alacakları ISTANAZ Meslektaşların Soruları 17 07-02-2021 23:02
hizmet tespiti ve iş kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat ararat-heja Meslektaşların Soruları 6 17-01-2020 15:37
Köy Korucusunun hizmet tespiti ve ödenmeyen ücret alacakları Av.Selim HARTAVİ Meslektaşların Soruları 8 22-04-2014 16:30
Hizmet tespiti Av.Mehmet_Ali Meslektaşların Soruları 2 13-04-2009 10:41
Hizmet Tespiti ve manevi maddi tazminat talebi tunca07 Meslektaşların Soruları 7 13-02-2008 16:53


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04753995 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.