Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. Üyelerimizin yazdığı ve bizlerle paylaştığı şiir, öykü, deneme ve diğer yazınsal türler.

Adı: "Sinan"

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 21-01-2009, 16:30   #1
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan Adı: "Sinan"

ADI “S İ N A N”


Deli dolu geçen yıllarda yarım yelkeni, motoru olan 7,80 metre teknem ve iki arkadaşım ile eski bir dostumun daveti üzerine Marmara’nın güney kıyısında Karabiga – Denizkent’e gitmek için evde hazırlık yapıyoruz.

Sanki savaş için sefere çıkacak leventlermişiz de uğurlamaya gelenler ile ev oldukça kalabalık. Herkes salonda oturmuş TV’ de hava raporunu bekliyor.

Hava durumu yayını başladı. Havanın çok rüzgârlı ve denizinde kaba dalgalı olacağını bildiren meteoroloji raporunu duyanlar;
“Gitmeyin. Bakın hava da kötü olacakmış, vazgeçin” demeye başladılar. Herkes konuşuyor, kimse gitmemizi istemiyor. Bizlerde “Gitmeye karar verdik, gideceğiz” diye diretiyoruz.

Misafir Hanımlardan biri hava raporunu dinledikten sonra birden koltuktan kalktı, gitti masaya oturdu. “Bana bir deste kâğıt ve bir kalem veriniz. Lütfen sessizlik.” Dedi.

Sessizliği bekledi. Bizler de sustuk, tıkımız çıkmıyor.
Sessizlik başladı. Gözleri kapattı.
Okunması mümkün olamayan yazı stili ile bir şeyler karalıyor dersem yanlış olmayacak bir biçimde yazıyor, yazıyor. Herkes tam bir sessiz şaşkınlık içersinde bekleyişte…

Hanımın medyum olduğunu bilmeyenler arasında, “Ne yapıyor şimdi? Gözleri de kapalı. Allah, Allah… Ne biçim yazı yazıyor? Şaka mı yapıyor? ” fısıldanmalar oluyor.

Bana da “Kim bu kadın?” diye soranlar ile kafa kafaya vermiş fısıltı halinde anlatıyorum:
-“Hanım medyum. Trans durumunda. Şu anda da bilinç alanında yolculuğumuzun nasıl geçeceğini yaşıyor. Nesnel olarak görüyor ve yazıyor. Susalım lütfen.”Dedim.
-"Sen de bizimle dalga geçiyorsun”.
-”Yok yahu. Bari sen yapma.” Gibi fısıldanmalar devam etti. Hepimiz hanımı seyrediyoruz

Yalnız önleri dolu arkaları boş olan 7 adet normal ebat kâğıt doldurdu. Yaklaşık 20 dakika süren trans hali bitmişti. Gözlerini açtı. Terlemişti.
Yorgun bir ses ile “Lütfen, bir bardak su verir misiniz?” dedi, arkasına yaslandı. Deniz yolculuğuna çıkacak olan biz “üç kahramanı” yanına çağırdı. Oturduk, ne söyleyecek diye bekliyoruz. Suyu yudum yudum içti, derin derin soluklandı. Önce içinden yazdıklarını okudu, anlatmaya başladı:

“Sizler tehlikeli bir yolculuğa çıkıyorsunuz. Yolcuğunuz zor ve mücadeleli geçecek. Rüzgâr azgın, deniz hırçın, dalgalar teknenizden büyük olacak. Yelken açamayacaksınız. Açmayınız. Yeterli yakıt, malzeme ve deniz ile mücadeleye karşı gereken tüm tedbirleri alınız. Sığınacağınız limanlarda rüzgârın hafiflemesini bekleyiniz. Rastladığınız gemilerin sizi yedeğine almasını isteyiniz. Avni, sen denizi, denizde seni seviyor. Bu zor ve mücadele ile geçecek yolculuğunda adı “ SİNAN” olan senin KORUYUCU MELEĞİN, yardımcın ve rehberin olacak. İkazlarına açık olmanı, algıladıklarını uygulamanı bekliyor. Üç gün, iki gece sürecek. Güneşin yükselmeye başladığı bir vakitte sağ salim Denizkent sahilinde karaya çıkacaksınız.”

Gitmeyin diyenlere dönerek,

“Endişelenmeyiniz, üzülmeyiniz. Yapacakları mücadele onlar için hayırlı olacak. Cesaret ve dayanma güçlerini sınayacaklar. Merak edilecek bir şey yok.”.

Tekrar bizlere döndü,

Hayırlı yolculuklar.” Dedi, konuşmasını bitirdi.




ADI “ SİNAN” – S. / 2

Sessizlik fısıltılar ile bozuluyor.
İçimizden biri Hanıma,

- "Siz ciddi mi söylüyorsunuz? Yani gitsinler mi? Gitmesinler mi?"

Sorusu üzerine Medyum Hanım,

- "Yolculuklarında neler olacağını gördüm. Endişelenmeyin. Zorlu geçecek yolculuklarında tecrübeleri, kendilerine güvenleri artacak. Ayrıca koruyucu rehberleri de var. Kırmayın cesaretlerini, salimen varacaklar. Gitsinler."

Soru soranları, itiraz edenleri, “Olmaz böyle şey”, “Sinan da Kim?” diyenleri sukunet ile dinleyen Hanım,

- "Geleceğe olan güvensizlik duygunuzun yarattığı sıkıntı ve endişelerinizde israr etmeniz ile kendi varlığınızdan başka varolanları hissedemiyor, kabullenmek dahi istemiyorsunuz. İşte “Sinan” bunlardan biri ve Avni’nin koruyucu rehberi. "
Dedi ve sustu.
Sorulan soruları da cevabı “Şu anda yorgunum. Lütfen af ediniz, başka zaman” oldu.



Salonda gergin bir hava başladı. Hanımın söyledikleri üzerine farklı düşünceler tartışılıyor.

“Medyum, trans, bilgi almak” gibi konulara yeni tanık olanlar düşüncelerini biçimlendirmekte zorlanıyor. İçlerindeki bilmezliğin ürkekliği ile yüzlerindeki ifade değişiyor.
Hanıma hoşgörü göstermeyenlerin konuşmaları beni de geriyor.

Hevesle başlayacağımız yolculuğun karmaşık düşüncelerini oluşturan senaryolar ile boğuşuyorum. Bir ara gevşediğimi algılıyorum. Salonda konuşulanları duymuyorum.
Hanımın söyledikleri ile konuşulanların duygusal ağırlığından kurtuluyor, içimde devamlı yankılanan sesiduyuyorum.

Yaşanılanlar, yaşanmak istenmeyen düşlerimizden farklı değildir. HAYIRLI YOLCULUKLAR”.

Nice tehlikeleri ve açıları içeren hayatım saliseler içersinde hızla geçişe başladı.

İyisi, kötüsü ile yaşadıklarım, düşünüp de söyleyip de yapamadıklarımdan daha mı az acı verdi? Neleri, ne canları kaybettim. Daha mı farklı geçti? “HAYIR”.

Tüm korkuları, acıları yaşadım. Kaç kez ölüm tehlikesi atlattım. Deniz yolcuğum bunlardan farklı mı olacak? “HAYIR”.
Birlikte yaşamak istediğim iki sevgilim var. Kadınım ile Deniz. Vazgeçemiyorum ne kadınımdan ne de denizimden. Birbirine öylesine benzeyen ikisine de aşığım ezelden.

Gelmeyi kendi istemediği gibi gitmeyi de istemiyor insan. Gitmek varsa sevdiklerimden biri koynunda götürsün beni.
Huzur ile kararımı verdim.
Arkadaşlar, “GİDİYORUZ ”.


Yolculuğumuz gerçekten inanılmaz maceralı geçti.
Vakit geldi. Güneş yükseldi. Deniz bitti.


Sevgilerimle,

Avni BALLIBABA


*Avni Ballıbaba, nam-ı diğer Avni Baba; sitemizin DAD adlı üyesidir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Matbu bono metni üzerindeki "malen" kelimesinin üzeri çizilerek "nakden" yazılması Av.Özgür Özlem Öngel Meslektaşların Soruları 9 26-02-2008 18:02
Bele sarılmak "taciz" değil, "cinsel saldırı" oguzhand0 Hukuk Haberleri 4 06-01-2008 23:13
İhtilal Hakkı ve 1798 yılında çıkarılan "Düşman Yabancılar Kanunu" ve "Fesat Kanunu" F.Süzgün ŞAHİN Meslektaşların Soruları 5 02-10-2007 08:29


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03930306 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.