Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

ipoteğin fekki

Yanıt
Old 02-08-2006, 15:55   #1
hilal.k

 
Varsayılan ipoteğin fekki

Konu ile ilgili deneyimim olmadığı ve benden yardım bekleyen kişiye yanıltıcı bir bilgi vermemek için deneyimi olan meslektaşalrımın cevabını rica ediyorum
Sorum su sekilde:
Bir gayrimenkulün satışından sonra satıcı satış parasının teminatı olarak sattığı gayrimenkulü adına ipotek ettiriyor (aknuni ipotek). Ancak; zaman içinde borçlar ödeniyor ve satıcı (ipotek tesis ettiren) ölüyor. Bu durumda, gayrimenkulle ilgili ipotek sahibine borcu kalmayan kişi, yasal dayanağı kalmayan bu ipoteği nasıl kaldırır? Fek talebine yetkili midir?Yalnızca tapuda fekkini talep etmesi ve memurun da resmi senette yazılı adrese tebliğ cıkarması yeterli midir?
Tesekurler...
Old 02-08-2006, 16:36   #2
erdal7

 
Varsayılan

Satış bedelinden bakiye alacak için ipotek kurulduğunu ve bedelin ödenmesine rağmen ipoteğin fek edilmediğini vede ipotek alacaklısının öldüğünü ... sormaktasınız.

İpotek alacaklısı öldü ise , Açılacak olan menfi tespit ve ipoteğin fekki davası ipotek alacaklısının mirasçılarına karşı açılır. Mecburi dava arkadaşlığınan dolayı açılacak davada mahkeme size veraset ilamı çıkartılması için yetki verecektir.
İpotek akit tablosunda ipoteğin satış bedelinin bakiyesi için kurulduğu belli ise o zaman , sizin tarafınızdan bu borcun ödendiği ve yazılı belge ile isbatı davacı olarak size düşecektir. Borcun ödendiğini yazıl belge ile ispat ederseniz. davayı kazanırsınız. Yazılı belge yok ise dava yemine gidebilir. Murisin bilip bilmediği ve kastının araştırılması hususlarında yemine gidilemez isede Murisin ödemeyi alıp almadığı hususunda mirasçıların bilip bilmediği yönünde yemin teklif edilebilir. 13 HD 09-07-1975 5512/4797

Aşağıda örnek olabilecek Yargıtay Kararı size fikir verebilir.

Saygılarımı Sunarım AV ERDAL

T.C.

YARGITAY

14. HUKUK DAİRESİ

E. 1985/1084

K. 1985/1519

T. 4.3.1985

DAVA : Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.12.1983 gününde verilen dilekçe ile menfi tesbit ve ipoteğin fekki istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 19.12.1983 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü :
KARAR : İpotek akit tablosuna göre taşınmazın satış bedeli 1.600.000 liradır. Bunun 600.000 lirası nakten, 1.000.000 lirası da 500 bin lira hesabile ve 5.12.1980,15.12.1980 vadeli olarak ödenmesinin karşılıklı kararlaştırıldığı, ayrıca bono tanziminden söz edilmediği anlaşılmaktadır.
Vadeli borcun zamanında ödenmemesi nedeniyle icraya başvurulduğu, ipoteğin paraya çevrilmesi istemi ile 7.12.1981 gününde icra emri düzenlendiği ve yapılan takip sonunda taşınmazın satılarak ipotek bedelinin 6.7.1982 gününde tahsil edildiği ve taşınmazın 13.7.1982 gün 4016 yevmiye numara ile üçüncü kişi durumunda bulunan alıcı (M.Y.) adına tescil edildiği, getirtilen 1984/6444 sayılı icra dosyası ile bunun içindeki tapu karşılık yazısından öğrenilmiştir. Diğer yandan davacıların bu dosyada takibe bir itirazları olmadığı, özellikle bono ile ödemeye ilişkin bir def'ileri bulunmadığı görülmüştür.
Davacılar, ipotekle temin edilen alacağın diğer davalıları da temsil ettiğine inandıkları davalı (İ.R.) adına düzenlenen ve herbiri 500.000 lirayı içeren iki adet bono ile ayrıca teminata bağlandığını, bu bonolarda yazılı bedelin ödendiğini ileri sürerek ipoteğin kaldırılmasını talep etmişler, icra yolu ile tahsilden sonra ise davayı islah ederek mükerrer ödenen özellikle davalıların fazla mes'uru olan 1.000.000 liranın istirdadını istemişlerdir.
Bonoların asılları davacılar tarafından mahkemeye ibraz edilmiştir. Bunların tetkikinde, hangi tarihte tanzim edildiklerinin belli olmadığı, üzerindeki pulların koparılmış olması nedeniyle pul üzerine atıldığı farkedilen tarihlerin tesbitine ise olanak elde olunamamıştır. Ancak bu bonoların 500'er bin liradan 1.000.000 liralık olduğu, iki adet olup miktar ve ödeme tarihleri itibariyle ipotek senedine uygun bulunduğu, ipotek lehdarlarından davalı (İ.R.) namına tanzim edildiği, arkalarında 1.8.1980 günlü ipotek karşılığı olduğuna ilişkin imzalı şerhi ihtiva ettiği, ayrıca (Y.K.) Bankasınca tahsildedir damgasının mevcut olduğu saptanmıştır.
Davalılar vekili bidayetteki savunmasında, bonoları tümü ile reddetmiş, bunların diğer davalıları ise hiç ilgilendirmeyeceğini, davalı (İ.R.)'nın bono tanziminde ve diğer konularda hiçbir surette yetkili bulunmadığını, bonolarla bir ödemeden söz edilemeyeceğini beyan etmiş ise de ahiren ve mahkemenin istihzanı üzerine verdiği 13.10.1982 günlü dilekçesinde aslında taşınmaz satış bedelinin 2 milyon lira olduğunu, akitte yazılı olduğu üzere 600.000 liranın ödenmediğini, 400 bin lira olan masraflarla birlikte ve ipotek dışı alacak olarak bonoya bağlandığını, ödeme yapılmayınca protesto keşide edildiğini, sonradan vaki anlaşma ile bunların 500.000 liralık çeke dönüştürüldüğünü, bu çekin de karşılıksız çıktığını, bonoların davacıların eline geçmesinin yanıltıcı yollarla vaki olduğunu, bilirkişi tetkikatı yapıldığı takdirde bonolardaki şerh ve imzanın davalı (İ.R.)'a ait olmadığının anlaşılacağını savunmuştur.
Mahkemece; ipotekli borcun ödendiği kanıtlanmamış olduğundan davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacılar vekili temyiz etmiştir.
İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla bakiye satış bedeli 1.000.000 liranın tahsil edildiği, taşınmazın üçüncü kişiye geçtiği, ipoteğin kaldırılması konusunun kalmadığı kuşkusuzdur. Diğer yandan sözü edilen bonoların taşınmaz satış bedeli ile ilgili olduğu, davalılar vekilinin sonraki beyanı ile de kabul edilmiş bulunmaktadır. Kaldı ki akte göre ödenmesi lazım gelen bakiye satış bedeli miktar ve vade tarihleri itibar ile bonolara uygundur. Mevcut duruma göre sorun, bono bedellerinin gerçekten ödenip ödenmediği konusunda toplanmaktadır. Bonolar davacıların eline geçtiğine göre kural olarak ödemenin yapılmış olduğunu kabul etmek gerekmektedir. Davacılar ödeme nedeni ile bonoları davalılardan geri aldıklarını, davalılar ise katiyen ödeme olmadığını, yanıltıcı yollarla bonoların davacılar eline geçtiğini bildirmişlerdir. Ortadabir de çek olayı vardır. Tarafların ise beyanları çelişkilidir. Onun için açıklanan hususlarda davacı ve davalı taraf gereği gibi isticvap edilmeli, iddia ve savunma doğrultusunda yasal deliller toplanmalı, mükerrer bir ödeme olup olmadığı kesin surette tesbit edilmeli, koşullar elverdiği takdirde ve gerekirse uyuşmazlığın yeminle çözümü cihetine gidilerek bir sonuca varılmalıdır. Eksik inceleme, soruşturma ve dayanaksız gerekçe ile yazılı olduğu üzere davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda belirtilen nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 4.3.1985 gününde oybirliğiyle karar verildi

( KARAR KAZANCI İÇTİHAT DAN ALINMIŞTIR.) .
Old 02-08-2006, 17:11   #3
hilal.k

 
Varsayılan

erdal17 teşekkürler.

Aslında ben soruyu, uygulamada daha pratik ve dava dışı bir yöntem var mıdır? bunun tartışılması için yazmıştım. zira tapu kadastro ilgili yönetmeliklerine göre ipotek alacaklısının adresinin resmi senete alınması görevi getirilmiş, bunların ölmesi/sona ermesi halinde ise halef/seleflerinin adreslerinin kayıt altına alınmasından bahsedilmiş. Şimdi bu bilgi ile bir kaynaktan duyduğum " resmi senette yazılı ipotek alacaklısına ipotek borçlusunun fek talebi tebliğ edilir, ve bu tebliğin soınucuna göre haraket edilir. Adres değişikliği olduğu halde bildirilmemişsse dahi resmi senette yazılı adrese yapılan tebligat kesinleşir" yargısını birleştirince boyle bir uygulamanın var olabileceğini düşündüm. Sahiden var mıdır?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Haczın Fekki Talebınde Tahsil Harci AV. MUSTAFA ALİ Meslektaşların Soruları 36 13-04-2017 16:01
Haczin Fekki Davası Av. Eugen Huber Meslektaşların Soruları 9 08-12-2016 16:47
ipoteğin kaldırılması olgun Meslektaşların Soruları 8 13-03-2009 11:37
ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip ebru Hukuk Soruları Arşivi 5 02-12-2006 00:42
Haczin Fekki Davası İlgili Meslektaşların Soruları 2 09-05-2003 18:12


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04847193 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.