Bir İdam Gecesinde Av. Çelenk

6 Mayıs 1972 gecesi saat 1.25 ile 3.25 arası hiç biri henüz otuz yaşına gelmemiş Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, Ankara Merkez Cezaevi’nde idam edilirler.

Avukat Halit Çelenk diğer meslektaşları ile birlikte davanın başından itibaren Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan’ın vekilleri olarak görev almıştır. İnfaz gecesi haber verirler.

Avukat Çelenk o geceyi anlatmaya şöyle başar;
“6 Mayıs 1972. Saat 0.30 Beşevler’deki evimin kapısı çalınıyor. Eşim Şekibe ile birlikte kapıyı açıyoruz. Kapının önünde sivil emniyet görevlisi oldukları her hallerinden anlaşılan iki kişi duruyor. Birisi telaşlı bir sesle soruyor:
Avukat Halit Çelenk siz misiniz?
Evet.
Ankara Savcısı Fazıl Bey sizi bekliyor.
Geliyorum.
İnfazda bulunmak üzere çağrıldığımı hemen anlıyorum.”
Yusuf Aslan infazına birkaç dakika kala avukatlarına olan duygularını şöyle ifade ediyor.
“Bu saatte bizim için sizler de yoruldunuz. Bizim için çok çalıştınız. Hepsi için teşekkür ederiz....”

Sanırız, idam cezası ile yargılanan müvekkillerini kurtaramamanın verdiği çaresizlik ile kıvranan avukatlara bundan anlamlı bir teşekkür olamazdı....

Sağlık sorunu ile savaşan 56 yıl savunma mesleğini onurla yapan meslek ustamız Avukat Halit Çelenk’i saygıyla selamlıyor, kendisine acil şifalar diliyorum.

Sayin Adil bey,
6 Mayis 1972 de Idam edilen Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'nin idam edilislerinin 32 yildonumu nedeniyle,"Arkadaslari Denizleri anlatiyor"(6 Mayis 2004 de) baslikli bir haberi,bu foruma gondermis fakat ne yazik ki kisa bir sure sonra "admin" tarafindan " THS içinde politik nitelikte ya da tartışmalara yol açacak siyasi içerikli mesajlara yer veremiyoruz, bu nedenle site lokalindeki mesajınızı silmek zorunda kaldım. "
Mesajim silindi.Ne yazik ki,yasakci zihniyet bu ulkede sadece yonetimler tarafindan degil de,hukukcularinda sitesinde yasaklanmasi,demokrasi kulturunden ne kadar uzak oldugumuzu bir kez daha pratikde yasadim.Ama fazlada garipsedigimi soyleyemem,cunku bu ulkede Halit Celenk abi gibi hukukcularin sayisi bir elin parmaklarinin sayisi gecmiyor malesef.Halit abi sadece hukukcu kimligiyle degil ayni zamanda bir kavga militanidir.
O donemin karanlik gunlerinde Hali abi yurekli kac insan Denizleri savunabildi ki ve bugun hala kac hukukcu karanliga karsi aydinligi savunanlarin saflarinda ve onlari kisisel hicbir cikar gozetmeksizin savunabilme cesaretini gosterebiliyor,Iste Halit abi ve gibilerini hem mesleginde hemde yasaminda onurlu kilan bu davranis ve yasam bicimidir.Halit abiyi cok yakindan tanima firsati yasamis biri olarak,bende buradan kendisine acil sifalar diler,yasami ve mucadelesini saygiyla selamliyorum.
Saygilarimla

Not:Umarim Admin bu yaziyida silmez.

Değerli İzleyenler, Sevgili Meslektaşlarım;

Bir avukatın savunmasını üstlendiği müvekkilinin idamında bulunması bilimsel ve toplumsal olarak çok önemli bir olaydır.

Mesleğin ilk yıllarında Ankara Barosu Yazı Kurulu adına Avukat Faruk Erem ile yaptığımız söyleşide Av. Erem bizzat bulunduğu bir idamı anlatmıştı.

İdam hükümlüsüne son isteği sorulur. Oda avukatına duyduğu sevginin ve güvenin bir göstergesi olarak infaz sırasında avukatı olan Faruk Erem den elini tutmasını ister.

Ve cellat sehpayı çeker.

Faruk Hoca bize söyleşinin sonunda;
“İnsanın yaşam sıcaklığından, ölüm soğukluğuna geçişimini avuçlarının içinde yaşayan hiç kimse, idam cezasını savunamaz” demişti.

Konu izleyenlere ve meslektaşlara bir bilgi olarak sunulmuştur. Kişilerin ve olayın gereksiz tartışmaya neden olmaması için sayın site yöneticisinden konunun yanıta kapatılması isteminde bulundum. Anlayışla karşalanacağını ümit ederim.

Sayın Av.Adil Giray Çelik,

Ben konunun tartışmaya kapatılması önerinize katılmıyorum.

56 yıllık bir çınarın artık yorulduğunu sizden öğrenmiş olduk ama

sağlığı ile ilgili gelişmelerin aktarılması;
ziyaret etmek isteyenlerin bilgilendirilmesi;
çınarla ilgili çocukluğundan anısı olanların anlatmaları

bütün üyelerimizin isteği olacaktır kanısındayım .

Bu konuda tartışılacak bir şey yok; paylaşılacak bir şey var:
Bir üstadımıza duyulan saygıyı birbirimizle paylaşalım.

******
Yazılarınızdaki alt konulardan 'idam cezasına karşı olmak'' bu sitede daha önce tartışıldı. Artık bu konuda da tartışılacak bir şey yok; sevinilecek bir şey var: İdam cezası mevzuatımızdan iyice silindi.

İdam cezasının geri getirilmesini isteyecek biri çıkarsa, ben yanıtlarım : ''infazını yapacak mısın '' diye sorarım..

Biricik oğlumu öldürmüş birinin bile ipini çekemem sanıyorum. İntikam duygusu bile idamı özleyen adamı haklı çıkarmaz.

Yirmi yıl kadar önce son infazlardan birini de ben yapmıştım. Mahkumun elini elimde duymadım ama infazın iğrençliğini yüreğimde duydum. Yirmi yıldır da geçmedi .

*****

Sayın Hocam Av.Faruk Erem'i rahmetle ve saygıyla anıyorum. Ve ders kitabımızı hiç unutmuyorum:

Hiç bir ders kitabının başında belli bir bakış açısından olduğunun yazdığını görmedim. Ders kitapları objektif oldukları iddiasındadır hep. Ama hocamızın kitabının kapağında ''Ümanist Öğreti Açısından Türk Ceza Hukuku'' yazardı. Bu başlık, daha içeriğini görmeden kitabı bana sevdirmişti.

Saygılarımla

Bir Dost

Alıntı: Ne yazik ki,yasakci zihniyet bu ulkede sadece yonetimler tarafindan degil de,hukukcularinda sitesinde yasaklanmasi,demokrasi kulturunden ne kadar uzak oldugumuzu bir kez daha pratikde yasadim.

Bazı üyelerimizin bu konudaki anlayışsızlığı anlamakta zorluk çekiyorum. Olay bir site kuralına uyulma meselesidir, demokrasi kültürü ya da yasakçı zihniyetle ne alakası var anlamak mümkün değil.

Her sitenin bir konusu vardır ve her site kendi konusu dışındaki mesajları dışlar. Bilgisayar yazılımları sitesinde deniz yosunları ile ilgili mesaj gönderirseniz mesajınız silinir, bunu demokrasi ile bağdaştırmak pek güç. Demokrasi deniz yosunları ile ilgili yazışmak istiyorsanız deniz yosunları sitesi bulma ve oraya üye olma özgürlüğüdür, bilgisayar yazılımları sitesinde deniz yosunlarını tartışmak için uğraş vermek değildir.

Burası bir hukuk sitesidir ve bu sitenin ilkesi politikadan olabildiğince uzak olmaktır. Politika ile ilgili yazışmak isteyen değerli üyelerimiz bir politika sitesinde bu dileklerini gerçekleştirebilirler, ancak ben illa bu sitede siyaset yapacağım diye diretmenin bir anlamı yok gerçekten. Bu nedenle yasakçı zihniyet ve demokrasi kültürü ile ilgili sözlerinizi THS adına kabul etmiyorum.