|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
13-12-2007, 13:23 | #1 |
|
İİK m82 / 7 haczedilmezlik şikayeti
Borçlu 2005 yılında talimat icra dairesince yapılan taşınmaz haczine 2007 yılında kıymet takdir tutanağının kendisine tebliği üzerine 82/7 ( Borçlu haczedilen bahçenin kendisi ve ailesinin geçimi için zorunlu olduğu) gereği haczedilmezlik şikayetinde bulunuyor.Hacizden yeni haberi olduğunu iddia ediyor.Şikayetten 3 ay kadar önce de taşınmazları 3. bir kişiye hacizli olarak devretmiş durumda.Aynı gerekçeyle 3. kişi de haczedilmezlik şikayetinde bulunuyor.3.kişi haczedilmezlik şikayetininin duruşmasına gelmedi biz de takip etmedik dosya düştü.Borçlunun açtığı dava henüz görülmeye başlanmadı.
1- Haciz işlemi talimat icra dairesince uygulandığından talimat icra müdürlüğünün bağlı olduğu mahkeme mi yetkilidir. 2- Borçlu taşınmazlarını devrettiğine göre haczedilmezlik şiklayeti hakkından vaz geçmiş olur mu. 3- Borçlunun haciz işleminden en geç taşınmazı devrettiği tarihte haberdar olduğu var sayılabilir mi 4- Hakim takibin durdurulmasına karar vermediği müddetçe satışa geçebilir miyiz. |
13-12-2007, 13:54 | #2 |
|
Sayın meslektaşım,
Meskeniyet şikayeti haciz işlemi hangi icra dairesince yapılmışsa onun tabi olduğu mahkemeye yapılır.Olayda hacizi doğrudan esas icradan değil talimat icradan yapıldığına göre yetki talimat icrasındadır. Hacze ıttıla en son kıymet takdirinin tebliği ile olur.Hacizin daha önce öğrenildiğini davacı ispatlar, borçluya 103 davatiyesinin tebliği şikayet süresini yeniden başlatır. Borçlunun taşınmazı devretmesi haczedilmezlik şikayetine engel teşkil edebilir, bu durumda taşınmazın mesken olma niteliğinden feragat edilmiş sayılacağına dair kararlar bulunmaktadır.3. kişi haczedilmezlik şikayetinde bulunamaz. |
13-12-2007, 14:05 | #3 |
|
Sayın Akpuna'a katılmıyorum yetki esas icra dairesindedir örnek karar ektedir umarım yararınıza olur.Ayrıca meskeniyet iddiası çözülmeden satış yapamazsınız.
T.C. YARGITAY Hukuk Genel Kurulu E: 2005/12-178 K: 2005/211 T: 30.3.2005 YETKİ ÖZET: Takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takip ile ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu durum kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. (2004 s. İİK. m. 4, 79, 82, 281, 360) Taraflar arasındaki "şikayet" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 4. İcra Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 18.11.2003 gün ve 2004/1078-1822 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 6.4.2004 gün ve 2004/4233-8288 sayılı ilamı ile; (...Borçlunun taşınmazı Kadıköy 3. İcra Müdürlüğünün 2001/1895 talimat sayılı dosyası üzerinden haciz edilmiş ve kıymet takdiri yapılmıştır. Meskeniyet şikayeti İİK.nun 79/2. maddesi uyarınca takibat icra dairesinin bağlı olduğu Kadıköy icra Mahkemesince yapılması gerekir. Bu nedenle mahkemece resen yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken, şikayetin esası incelenerek bir karar verilmesi isabetsizdir...) Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Temyiz Eden: Davacı vekili Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: A- DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı borçlu (şikayetçi) vekili, davacıya ait İstanbul, Kadıköy, Göztepe, 1149 ada, 46 parsel sayılı taşınmazın 7 nolu bağımsız bölümünün 1/2 payının davalı alacaklı banka tarafından yapılan takip sonucunda haczedildiğini, ekonomik kriz nedeniyle tüm malvarlığını kaybettiğini, anılan taşınmazdan başka hiçbir malı kalmadığını, üç kişiden oluşan bilirkişi kurulu marifetiyle taşınmazın değerinin tespit ettirilmesi, davacının payının satışı sonucu elde edilen bedelden borcun ödenmesi halinde kalan miktarla haline münasip ev alıp alamayacağının araştırılması suretiyle, İİK.nun 82/12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasının kabulüne, taşınmaz üzerine konan haczin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. B- DAVALININ CEVABININ ÖZETİ: Davalı alacaklı Türkiye İş Bankası A.Ş. vekili cevap dilekçesiyle, davacının yerinde ve süresinde olmayan şikayetinin reddine karar verilmesini savunmuştur. C- YEREL MAHKEME KARARININ ÖZETİ: Yerel mahkemece meskeniyete ilişkin şikayetin, haczin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içinde yapılması gerektiği, süresinde olmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. D- TEMYİZ EVRESİ, BOZMA VE DİRENME: Davacı vekilinin temyizi üzerine hüküm Özel Dairece yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuş; yerel mahkemece, davalı alacaklının asıl icra dosyası olan İstanbul Ondördüncü İcra Müdürlüğünün 1998/14846 E. sayılı dosyasından haciz talebinde bulunduğu davacı borçlunun taşınmaz üzerindeki 1/2 payının üçüncü kişiye satıldığı, İİK.nun 281/2. maddesi uyarınca tasarrufun iptali davası açıldığı, davanın kabulü üzerine asıl icra dosyası üzerinden haciz şerhinin işlendiği, kıymet takdiri ve satış işlemlerinin ise Kadıköy Üçüncü İcra Müdürlüğünün 2001/1895 sayılı talimat dosyası üzerinden gerçekleştirildiği gerekçesiyle görev ve yetkinin asıl icra dairesinin bağlı olduğu mahkemeye ait olduğu sonucuna varılarak direnme karan verilmiştir. E- GEREKÇE: İİK.nun 4. maddesine göre, takip hangi icra dairesinde başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetlerin, takibin yapıldığı icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenmesi gerekir. Bu husus kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. İİK'nun 79 ve 360. maddelerin koşullarının oluşması halinde uygulanması, bu konudaki yetki kuralının istisnalarıdır. Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelere göre, asıl icra dosyası olan İstanbul Ondördüncü İcra Müdürlüğünün 1998/14846 E. sayılı dosyasından yazılan 12.10.2001 tarihli müzekkere üzerine tapu kaydına haciz şerhinin işlendiği anlaşılmaktadır. Bu taktirde, İİK.nun 82/12. maddesine dayanılarak yapılan meskeniyet şikayetinin de haczi koyan asıl icra dairesinin bağlı olduğu icra Mahkemesine yapılması gerekir. O halde, yerel mahkemenin bu yöne değinen direnme karan usul ve yasaya uygun olup, yerindedir. Ne var ki, Özel Dairece davacı vekilinin işin esasına yönelik temyizi, bozma nedenine göre incelenmemiş olup, dosyanın davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesi gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle göreve ilişkin direnme uygun bulunduğundan dosyanın işin esasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için 12. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 30.3.2005 gününde oybirliği ile karar verildi. |
13-12-2007, 14:18 | #4 | |||||||||||||||||||
|
Soruda haczin talimat icra dairesince uygulandığı belirtilmiş.Bu durumda hacizi uygulayayn dairenin bağlı olduğu mahkeme yetkilidir.
T.C. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ E. 2002/9147 K. 2002/9727 T. 9.5.2002 • HACZEDİLECEK MALLARIN BAŞKA YERDE OLMASI ( Takibin Yapıldığı Yer İcra Dairesinin Haczin Yapılmasını Malların Bulunduğu Yer İcra Dairesinden Talimatla İstemesi ) • İSTİNABE ( Haczedilecek Malların Başka Yerde Olması Durumunda Takibin Yapıldığı Yer İcra Dairesinin Haczin Yapılmasını Malların Bulunduğu Yer İcra Dairesinden Talimatla İstemesi ) • HACİZLE İLGİLİ ŞİKAYETLER ( İstinabe Suretiyle Yapılan Hacizle İlgili Şikayetlerin Talimat İcra Dairesinin Bulunduğu Yer Merciince Çözümlenmesi ) • KESİN YETKİ KURALI ( İstinabe Suretiyle Yapılan Hacizle İlgili Şikayetlerin Talimat İcra Dairesinin Bulunduğu Yer Merciince Çözümlenmesi ) 2004/m.79/2 ÖZET : Haczedilecek mallar başka yerde ise, takibin yapıldığı yer İcra Dairesi haczin yapılmasını, malların bulunduğu yer İcra Dairesinden talimatla ister. Bu halde, hacizle ilgili şikayetler ( meskeniyet şikayeti ) talimat yazılan İcra dairesinin bulunduğu yer, İcra Tetkik Merciince çözümlenir. Sözü edilen yetki kuralı, kesin nitelikli olup, Mercice resen gözetilmelidir. DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : KARAR : İİK.nun 79/2. maddesi gereğince, haczedilecek mallar başka yerde ise, takibin yapıldığı yer İcra Dairesi haczin yapılmasını, malların bulunduğu yer İcra Dairesinden talimatla ister. Bu halde, hacizle ilgili şikayetler ( meskeniyet şikayeti ) talimat yazılan İcra dairesinin bulunduğu yer, İcra Tetkik Merciince çözümlenir. Sözü edilen yetki kuralı, kesin nitelikli olup, Mercice resen gözetilmelidir. O halde, Mercice yetkisizlik kararı verilerek, talep halinde dosyanın yetkili, İvrindi İcra tetkik Mercii Hakimliğine gönderilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 9.5.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi. yarx |
13-12-2007, 15:22 | #5 |
|
Yetki meselesi tamamdır.Meskeniyet şikayeti değil.Borçlu ve devrettiği 3. kişi haczedilen taşınmazların kendisi ve ailesinin geçimi için zorunlu tarım bahçeleri olduğunu iddia etmektedir.Borçlunun bu taşınmazları 3.kişiye devretmesi haczedilmezlikten feragat mıdır.Tapuda devrederken haczi öğrendiği varsayılır mı.Bir de hakim ayrıca karar vermeden satış işlemi durur mu.teşekkürler.
|
24-01-2008, 14:28 | #6 |
|
ilgili yargıytay kararı paylaşabilirmisiniz acaba.
|
24-01-2008, 15:15 | #7 |
|
T.C. YARGITAY 12.Hukuk Dairesi Esas: 2004/20558 Karar: 2004/24601 Karar Tarihi: 29.11.2004 ÖZET : Üzerinde ipotek bulunan taşınmaz hakkında meskeniyet iddiasında bulunulamayacağı, borçlunun taşınmazını ipotek ettirmekle, haczedilmezlik şikayetinden peşinen vazgeçtiği kabul edilmektedir. Ancak, daha önce konulup hacizden önce bedeli ödenen ve tapu sicilinde halen var gözüken ipotekten dolayı haczedilmezlik şikayetinin dinlenmesine engel yoktur. Mahkemece, borçlunun meskeniyet şikayetinin incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gereklidir. (2004 S. K. m. 82) Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 04.06.2004 tarih ve 9863-14240 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu vekilince istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü: Karar: Somut olayda, borçlu, traktör edinmek için almış bulunduğu krediden dolayı Ö. İlçesi A. Mahallesinde kaim tapu sicilde 491 Adı 486 Parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde krediyi veren Banka lehine ipotek koydurduğu, ancak bu bedeli 22.7.2002 tarihinde ödediği ilgili bankanın cevabi yazısından anlaşılmaktadır. Alacaklı tarafından bu taşınmaz üzerine konulan haciz tarihi ise 20.3.2003' tür. Dairemizin yerleşik uygulamaları "üzerinde ipotek bulunan taşınmaz hakkında meskeniyet iddiasında bulunulamayacağı, borçlunun taşınmazını ipotek ettirmekle, haczedilmezlik şikayetinden peşinen vazgeçtiği" kabul edilmektedir. Ancak, daha önce konulup hacizden önce ipotek bedeli ödendiğinden ve tapu sicilde halen var gözüken ipotekten dolayı haczedilmezlik şikayetinin dinlenmesine engel teşkil etmez. O halde mahkemece borçlunun meskeniyet şikayetinin incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmadığından, Dairemizce bu gerekçeyle mahkeme kararının bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla borçlu vekilinin karar düzeltme talebi kabul edilmelidir. Sonuç: Borçlu vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 4.6.2004 tarih ve 2004/9863 Esas, 14240 Karar sayılı onama kararının kaldırılmasına, Ödemiş İcra Mahkemesinin 17.3.2004 tarih ve 2004/140-66 K. sayılı mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle T.T.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428.maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 29.11.2004 gününde oybirliği ile karar verildi. Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları ************************************** sn Akpunar'a katılıyorum.Evi sattığı için şikayetinden feragat etmiş sayılacaktır.Saygılarımla... |
12-08-2008, 11:18 | #8 |
|
değerli meslektaşlarım:
haczedilmezlik şikayeti( meskende), veya meskeniyet iddiası ile borçlunun İTM de dava açmış olması, 2 yıllık satış isteme süresini durduruyormuydu ? ilgilenen arkadaşlarıma teşekkür ederim.. |
31-05-2010, 13:17 | #9 |
|
Gecikmiş bir cevap olsa da
“Hacizli taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulmasının icra mahkemesince ayrı ‘satışın durdurulması’ konusunda karar verilmiş olmadıkça taşınmazın satışını önlemeyeceği” Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 9.11.1995 T. 15920/15573 |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Meskeniyet Nedeniyle Haczedilmezlik Şikayetinde Sürenin Başlangıç Anı | Av.Duygu Işık Behrem | Meslektaşların Soruları | 22 | 04-12-2018 16:17 |
Noterin Şikayeti - Husumet | tuuba68 | Meslektaşların Soruları | 12 | 06-01-2016 12:47 |
mal beyanı şikayeti | katrin | Meslektaşların Soruları | 12 | 05-05-2007 20:42 |
Üniversitelerin borçlarına karşı haczedilmezlik zırhı | candgn | Hukuk Sohbetleri | 1 | 03-04-2007 22:18 |
Anayasa Şikâyeti (bireysel Başvuru) | Av. Hulusi Metin | Hukuk Sohbetleri | 1 | 10-12-2005 16:07 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |