Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İptal Edilen Yasanın Uygulanabilme Zamanı..

Yanıt
Old 10-10-2002, 14:04   #1
ege

 
Varsayılan İptal Edilen Yasanın Uygulanabilme Zamanı..

Kiralayan Ali’ye ait olan ve 6570 sayılı yasa kapsamı içinde bulunan bir gayrimenkul Kiracı Veli tarafından uzun yıllardır kiralanmaktadır.Sözleşmede kira bedeli artış oranı her yıl %50 olarak belirlenmiştir.
Ali ; 2000 yılı kira bedeli tespiti için 2000 yılı mart başında mahkemeye müracaat eder.Yargılama uzun sürer(işyeri olduğu için birkaç keşif yapılmak zorunda kalınır) 10.10.2001 tarihinde 2000 yılına ait yeni kira bedeli tespit edilir.
Karar kesinleşmesi de beklenir ve 2002 yılında cebri icraya müracaat edilerek tespit edilen 2000 yılı kira farkı bedeli,sözleşmeye bağlı kalınarak 2000 yılı kira bedelinin %50 arttırılmış hali ile 2001 yılı kira bedeli ve yine 2001 yılı kira bedelinin %50 arttırılmış hali ile 2002 kira bedeli talep edilir.

Kiracı itiraz ederek; 2001 yılı kira bedelinin bir önceki yıla ait tespit olunan kira bedelinin %50 si olarak belirlenemiyeceğini,çünkü “her ne kadar ANAYASA Mahkemesi “tarafından iptal olunmuş ise de o tarihte 4531 sayılı yasanın yürürlükte olduğunu bu sebeple ancak 2000 yılı kira bedeline %10 artış yapılarak 2001 kira bedelinin bulunabileceğini iddia eder ve bu bedel üzerinden %50 oranda arttırılmış olarak bulunan 2002 yılı kira bedeilini ile birlikte kabul ettiği şekilde ödeme yapar.

Kiralayan itiraz iptal davası açar ve; Söz Konusu yasanın “yürürlüğe giriş ile Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilişi arasında” kira bedeli tespiti davasının devam etmekte olduğu ve bir hükme bağlanmadığı, bu sebeple Kararın kesinleşmesi ve talep tarihinde “Anayasa Mahkemesi tarafından İPTAL edilmiş” ve bir yasanın “yoklukla butlan olduğu” ve bu sebeple UYGULANAMAYACAĞI iddiasında bulunur ve sözleşme hükümlerine göre kira bedelinin bir önceki yıl kira bedeline %50 artış yapılması suretiyle kira bedelini talep etmekte haklı olduğunu iddia ve dava eder.

Sizler bu konuda ne düşünürsünüz?

Saygılarımla.
Old 10-10-2002, 16:48   #2
Admin

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım,

Kişisel görüşümüzü soruyorsanız bana göre kiralayan haklı ancak Yargıtay'ı soruyorsanız korkarım ki kiracıyı haklı bulacaktır.

Şimdi konuyla çok ilgili değil ama yeri geldi içimi dökmezsem içimde kalacak:

Yakın zamanda vakıflara ait taşınmazların kira kontratlarının iptaline ilişkin kanunun uygulanması ile ilgili benzer hukuki ihtilaflar Yargıtay'ın muhtelif dairelerinden geçti. Kısaca özetlemek gerekirse Meclis bir kanun çıkartarak vakıflar genel müdürlüğü ile yapılmış tüm kira kontratlarının "hukuken X tarihinde iptal edilmiş sayılacağını ve kiracılar yeni kontrat yapmazlarsa fuzuli şagil sayılacaklarına" dair birkaç yıl önce bir kanun çıkardı. (Evet böyle "saçma sapan" kanunlar bu ülkede çıkıyor!) Anayasa Mahkemesi bu kanun hakkında önce "yürürlüğü durdurma" kararı verdi ve hemen arkasından Anayasaya aykırı gerekçesiyle kanunu iptal etti. Ki önemle belirtmek gerekir kanun hakkında "yürütmeyi durdurma kararı verildiğinde" kanunda belirtilen muhtelif süreler daha dolmamıştı.

Ancak Vakıflar Genel Müdürlüğü "iptal edilen" bu kanuna dayanarak kiracılara fuzuli şagil oldukları iddiasıyla men-i müdahale davaları açmaya başladılar. Tabii Türkiye çapında binlerce dava açılınca, Mahkelerden aynı konuda zikzak kararlar çıkması normaldi ve öyle de oldu. Ancak Yargıtay'ın sonuçta bu saçma sapan davaları kabul etmeyeceğine yürekten inanıyorduk ki, öyle olmadı! Yargıtay'ın 2 hukuk dairesi önce birbirine zıt kararlar vermeye başladı sonra biri diğerine uydu ve tahliye kararları onanmaya başladı. Konu Hukuk Genel Kuruluna da gitti ve Genel kurul da kanun iptal edilmiş bile olsa Vakıflar Genel Müdürlüğünün "kazanılmış hakkı" olduğu gibi hukuk tarihinin altın sayfalarında yerini alacak bir gerekçe ile men-i müdahale kararlarını onanması ile ilgili "HGK kararı" ihdas etti.

Bu arada kanun iptal edildikten sonra Mecliste yapılan görüşmelerde dönemin "Vakıflardan sorumlu Devlet Bakanının" meclis televizyonunda canlı yayında bizzat dinlediğim beyanına da burada yer vermeden geçemeyeceğim: (Meclis tutanaklarında da mutlaka vardır)
"Kanun iptal edildi ama Yargıtay'la görüşüldü, o konu halledilecek!"

Evet halledildi..

Saygılarımla,
Old 10-10-2002, 20:25   #3
ege

 
Varsayılan

Sn Admin.. Anlattığınız olayı okuyunca içinde bulunduğumuz yargı sisteminin "bizleri" daha da fazla acıttığını hissettim yine..
"halledilen" öyle çok şey var ki, figuranları oynuyoruz bazen..
Yukarda verdiğim olayı sonuna kadar takip edeceğim nasılsa,bende burada sizlerle paylaşırım..
Saygılarımla.
Old 10-10-2002, 21:40   #4
Kıvılcım

 
Varsayılan

Özürlü bir cevap:
1- Bilindiği gibi Anayasa mahkemesinin kararları ileriye etkilidir. Makable şamil değildir..
2- Tespit davasına konu edilen ve mahkemece tespit edilen kira bedelinin, tespit öncesi döneme ilişkin kira kontratındaki % artış oranı ile bağlı kalamayacağı düşünülmelidir..
3- Çok büyük bir özür: İptal edilen yasa '' Yoklukla malül olamaz'' başka bir ifade ile '' Yoklukla butlan'' diye bir kavram henüz ihdas edilmedi.. Yokluk=Bizim meşhur keenlemyekündür. Butlan ise, nisbi ve mutlak butlan şeklinde tezahür etmekte olup, iptal edilebilirliği ifade eder
4- Kiracının avukatı haklıdır!

Kiracının avukatı Bay Özür... :-))
Old 10-10-2002, 21:55   #5
Admin

 
Varsayılan

Alıntı:
Özürlü bir cevap: Bilindiği gibi Anayasa mahkemesinin kararları ileriye etkilidir. Makable şamil değildir..

Evet Yargıtay'ın hukuki gerekçesi de buydu. Yoksa "kılıfı" mı demeliydim? Ancak bu maddeyi böyle bir olayda bu şekilde yorumlayan bir tane Anayasa Hukuku kitabı yok. Zaten kitaba gerek de yok, akla mantığa sığmıyor.

Gelin bir hayal kuralım:
Meclis 10.10.2002 tarihinde bir kanun çıkartıyor ve diyor ki:
"11.10.2002 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının tüm menkul ve gayrımenkul mal varlıkları Türk Hukuk Sitesi Yöneticisine devredilmiştir."

Kanun o gün resmi gazetede yayınlanıyor ve yürürlüğe giriyor. Anayasa Mahkemesi 12.10.2002 tarihinde "kanunun Yürürlüğünü durdurma" kararı veriyor ve 13.10.2002 tarihinde kanunu Anayasaya aykırı olduğu için iptal ediyor.

Kanun ortadan kalktı, şimdi mallarınızı benden geri aldınız mı? Hayır efendim alamadınız! Elimde kapı gibi Hukuk Genel Kurulu ve Yargıtay Dairelerinin yerleşmiş içtihatları var! Yargıtay diyor ki, "iptal kararları geriye yürümez ve kanun 11.10.2002 tarihinde yürürlükte olduğuna göre, bu tarih itibariyle tüm vatandaşların mal varlıkları THS Site Yöneticisine devrolunmuştur, THS site yöneticisinin "kazanılmış hakkı" vardır".

Bilemiyorum böyle bir "mantık" hakkında daha fazla nefes tüketmeye değer mi?
Old 10-10-2002, 22:02   #6
Kıvılcım

 
Varsayılan

Haklısınız. Anayasa mahkemesi kararları geçmişe yürümez. Ancak, bu doğru genel ilke, tamamen doğru yürüyen Hukuk Devletlerine mahsus bir ilkedir. Başka bir ifade ile, Çağdaş bir Hukuk Devleti sisteminde, hiç bir meclis Anayasal Mülkiyet hakkını alenen ortadan kaldıran bir kararı kanun olarak çıkaramaz. Çıkarırsa, Emredici ve koruma altındaki kutsal mülkiyet hakkını ortadan kaldırmış ve Anayasal suç işlemiş olur.. O halde; Bu ve buna benzer yönde yığınla kanun çıkaran ve her defasında iptale maruz kalan meclislerin Hukuk Devleti kavramına ne kadar yakın olduğunu düşünmek ve tartışmak gerekir! Bence fazla nefes tüketmek gerekir ki, meşrulaşmasın..
Old 10-10-2002, 22:07   #7
ege

 
Varsayılan

Bu "mantığın" siyasi tarihimize geçmiş bir ifadesi bile vardı biliyorsunuz..
"Dün Dündür,Bugün Bugündür..."

Old 10-10-2002, 22:15   #8
Kıvılcım

 
Varsayılan

Siyaset demişken bir cümle de ben yazayım: Siyasetin karar kolu yasama organı, organ üyelerinin menfaatini kollayan kıyak emeklilikleri de çıkarmış, Ülkemiz için özürlü olan '' makable şamil olmama'' ilkesine de sığınırak bir güzel ''KIYAK EMEKLİLER'' yaratmıştı. Biz böyleyiz.. Allah ıslah etsin diyeceğim, dilim varmıyor. Allah' a da bu kadar iş yüklenmez ki..
Old 10-10-2002, 22:16   #9
ege

 
Varsayılan

Katılıyorum kıvılcım;
bir başka ifade daha "Anayasayı bir kere ihlal etmekle bir şey olmaz..."
Kiracının Avukatı her defasında çöplükte neler olduğunu araştırmak durumunda olunca "hukuk devleti" kavramını da bir daha düşünmeden edemiyor..
Old 10-10-2002, 22:18   #10
ege

 
Varsayılan

küçük bir özür...iptal edilen "karar" değil... yasa)))
Old 10-10-2002, 22:20   #11
Admin

 
Varsayılan

Anayasa Hukuku doktrinini incelediğimizde bu "geçmişe yürümeme" ve "kazanılmış hak" kavramlarının çok farklı yorumlandığını ve çok özel durumlar için geçerli olduğunu görüyoruz. Burada kastedilen kanun yürürlükte iken yapılan işlemlerin geçerli olacağına ilişkin, yoksa Yargıtay'ın zoraki yorumladığı üzere kanunun getirdiği düzenlemenin ilelebet hukuki sonuç doğurması anlamında değil. Zaten Yargıtay'ın yorumunun tek bir sonucu var: Anayasa Mahkemesinin hükümsüz kalması. Yargıtay'ın yorumunu bir defa benimserseniz, Anayasa Mahkemesi'nin fiilen işe yaracağı hiçbir örnek bulamazsanız. Kanun iptal edilse bile hükümleri birileri hakkında "kazanılmış hak oluşturduğundan" ilelebet kanun uygulanır. O zaman Anayasa Mahkemesi ne işe yarıyor anlayan beri gelsin..

Ancak dediğim gibi bu olayın üzerinde durulacak asıl tarafı hukuki tarafı değil. Bu saçma sapan mantık hakkında yapılacak "bilimsel" yorumlara yazık..

Burada benim için asıl üzüntü kaynağı konu sayın Devlet Bakanının "ağzından kaçırdığı" ifadeler yani bu hukuki yorumun dayanak noktasıdır.
Old 10-10-2002, 22:43   #12
ege

 
Varsayılan

bişi değil kıvılcım
Sn Admin,Hukuki yorumun değil aslında "siyasi yorumun" dayanak noktası demek geliyor içimden.. bu yüzden de içimiz "adalet" ve "siyaset" karşılaşması yüzünden biraz daha acıyor..
Old 10-10-2002, 22:51   #14
Kıvılcım

 
Varsayılan

Kiracının avukatının ''fikrine'' katılmıyorsunuz, değil mi? :-)) Ne bileyim.. nolu r nolu :-)))))))
Old 13-12-2002, 09:44   #15
ege

 
Varsayılan

Günaydın

Yukarıdaki olayla ilgili gelişmeleri yazmak istedim,oldukça ilgi çekici çünkü.

Sn.Mahkeme Hakimi, dosyayı bir "inşaat bilirkişisi" "MÜHENDİS"e gönderdi.
İtirazlarımız da fayda etmedi..( ben dr. önermiştim, bir arkadaşım marangoz olmalıydı dedi ama..)

Bilirkişi "Mühendis" bu dosyada rapor verdi

Şimdilik yorumsuz aktarıyorum.

CENK devam ediyor ...yıl sonunda belli olacak
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
2547 Sayılı Yasanın 33. maddesi Uzlaşan Meslektaşların Soruları 0 06-04-2004 15:15
4 Yıllık Fakülte Mezunlarına Tanınan Öğretmen Olma Hakkı İptal Kararı İptal Davası hacım Hukuk Soruları Arşivi 0 25-02-2003 11:17
İmar Kanunu'nun Anayasa Mahkemesince İptal Edilen Bir Maddesi paradise Hukuk Soruları Arşivi 1 04-03-2002 19:47
4531 Sayılı Yasanın İptali legal Hukuk Soruları Arşivi 1 02-03-2002 11:14
İptal Edilen Cek Takibe Konursa?? serendip Hukuk Soruları Arşivi 4 26-02-2002 17:52


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06125593 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.