Evlenmeye izin

Müvekkilem Almanya'da yaşıyor.Boşanma davası açacağız ve hemen akabinde burdaki konsoloslukta evlenmek istiyor.Kadınların boşanmadan sonraki 300 günlük süre içerisinde evlenebilmeleri için mahkeme yolu ile hamile olmadıklarını ıspatlamaları gerekiyor.

Benim sorum şu;Müvekkilem Almanya'daki kadın doktorundan hamile olmadığına dair rapor alsa ve biz Türkiye'deki davada bunu delil olarak sunsak bir geçerlişiği olur mu?Yoksa mutlak şekilde Türkiye'ye gelip mahkemenin göndereceği hastaneden rapor almasımı gerekiyor?

Bu konuyu sanki sitede okudum ama acilen lazım olduğu için yardımınızı almak şart oldu.

Yardımcı olan kıymetli meslektaşlarıma şimdiden çok teşekkür ediyorum.

Alıntı: MADDE 132.- Evlilik sona ermişse, kadın, evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün geçmedikçe evlenemez. Doğurmakla süre biter. Kadının önceki evliliğinden gebe olmadığının anlaşılması veya evliliği sona eren eşlerin yeniden birbiriyle evlenmek istemeleri hallerinde mahkeme bu süreyi kaldırır.

Sayın Akgül,

Maddede "gebe olmadığının anlaşılması" denilmektedir. Konuya uygun içtihat araştırdım, bulamadım. Ancak madde metnine göre, doktor raporu yeterli olacaktır.

Saygılarımla

Sayın Ergin
iddet müddetini şartı kalktı diye anımsıyorum..araştırıcam kesin konuşmak istemiyorum.Saygılarımla

Alıntı: Yazan av.özgür ekin Sayın Ergin iddet müddetini şartı kalktı diye anımsıyorum..araştırıcam kesin konuşmak istemiyorum.Saygılarımla

Sayın av.özgür ekin,

Yukarıdaki madde metni, yeni Medeni Kanuna aittir.

Saygılarımla

Sayın ergin
Değişiklik hususuna bakıyorum.. bakıyorumm bakıyorumm

Sayın Akgül. Davacı kadın yurtdışındaki k.doğum uzmanından yada devlet hastaneleri yada kliniklerden raporunu alır. türk konsolosluğuna tercümesini onaylatır.Türkiyede açtığı davada delil olarak ibraz eder.İlaveten Laboratuvar sonucuda ibraz edebilir. Hakimin türkiyedeki doktordan rapor alınması konusunda ısrarcı olmayacağını düşünüyorum. Yurtdışında bizden daha iyi çalışıyorlar.

Sayın Ekin,

Aradığınız değişiklik, HUMK nun 8/II-4.maddesinde 09.01.2003 te yapılan değişiklikle, iddet müddetinin kaldırılmasına ilişkin davalara bakmakla ilgili görevin, sulh hukuk mahkemelerinden alınarak, 4787 s.lı yasa m.9/2 de yapılan değişiklik nedeniyle, asliye hukuk mahkemelerinin görev alanına alınmış olması olabilir mi?

Alıntı: Madde 9 - 1) 14/01/1998 tarihli ve 4320 sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanunun 1 inci maddesinin birinci fıkrasındaki “Sulh Hakimi” ibaresi “Aile Mahkemesi Hakimi” olarak değiştirilmiştir. 2) 18/06/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 8 inci maddesinin (II) numaralı bendinin (4) numaralı alt bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, (5) numaralı alt bendi yürürlükten kaldırılmış ve mevcut (6) numaralı alt bendi (5) numaralı alt bent olarak teselsül ettirilmiştir. 4. Borçlar Kanununun 91, 92 nci maddelerinde mahkeme veya hakime verilen işleri,

Saygılarımla...

Sayın Sehper
Dost muhabbetinde geçti sanıyorum.Baktım ama bulamadım, usul açısından değilde artık iddet müddetinin kalkması konusunda idi.Ama kesin konusmadığım için içim rahat umarım kimseyi heyecanlandırmamışımdır: ))
Saygılarımla

merhabalr
bu tür kararların infazı için kesinleşmesi beklenmedğinden dolayı vede hasımsız oldukları için temyiz edilmezler genellikle taki aleyhe bir karar olmazsa. onun için içtihat bulmak zor. ama önemli olan raporun tarihidir. dava ile çok yakınsa 1-2 yada -5 gün gibi mahkemece kabul edilebilir. benim şahit olduğum bir olayda yurtdışındna gelen rpor yerel mahkemece kabul edildi.
ama sizin durum farklımı bilemiyorum cünkü daha boşanmayı da yapacağız diyorsunuz. kaldı ki rapor boşanma kararının kesinleşmesinden sonra olacak bir tarihi kapsaamalıdır. başkaca kanundaki amacıan ulaşamaz(nesebin korunması)

Sayın Avukat Kamer Akgül,

Genelde uygulama; mahkemenin, iddet müddetinin kaldırılmasını talep eden davacı kadını, devlet hastanesine göndererek rapor aldırması şeklinde idi. Ben de bu süreyi kısaltmak için bir iki mahkemeye dava dilekçesi ile birlikte "Özel doktor/hastane raporunu sunsam olmaz mı?" diye sormuş ve ancak "Biz buradan yazı ile devlet hastanesine havale edeceğiz, raporu yazı cevabı ile getirecek" şeklinde karşılık almıştım.

Ancak davacının yurtdışında yaşaması hali için, mahkeme hakiminin bu yönde ısrarcı olacağını sanmıyorum. Bence de o yer doktorundan alınacak ve konsolosluğa tercüme ettirilecek rapor ile iddet müddeti kısaltılabilecek veya kaldırılabilecektir.

Bir de iddet müddetinin kaldırılması için muhakkak boşanma davasından sonra dava açılması mı gerekir? Boşanma davasının içinde, doktor raporu ibrazı ile birlikte iddet müddetinin kaldırılması da istenemez mi?

Saygılarımla.

sayın meslektaşlarım
bizde, devletin vatandaşına güvenmeme ilkesi geçerlidir. Hamile olmadığına ilişkin rapor almak isteyen kişi, bizzat mahkeme tarafından adli tıp ya da devlet hsatanesine gönderilir. Hatta koluna mühür bile vurulur.
Bu nedenle, yırtdışından alınacak raporun kabul eilmesini düşünmek, birtaz tuhaf geliyor açıkçası. Zira Türkiyede de, hangi hastaneden rapor alırsanız alın, mahkeme sizi kendi yollama cihetine gidecektir.

Sayın Ragıp'a katılıyorum.
Maalesef ülkemizde hala Mahkemelerden sevkli olarak hastaneye gitmek ve rapor almak gerekiyor. Kanun metninde bir açıklık yok. Fakat uygulama bu yönde.