Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Konumuz : Hukukçular Biz bizi konuşuruz! Konusu "hukukçular" olan ve diğer alanların konusu içine girmeyen sohbetlerimiz için.

Avukatlık mesleği asık suratlı ve kırıcı olmayı mı gerektirir?

Yanıt
Old 02-07-2007, 17:34   #1
üye18337

 
Varsayılan Avukatlık mesleği asık suratlı ve kırıcı olmayı mı gerektirir?

Tanıdığım en yumuşak huylu avukatlar bile zaman zaman müvekkillerini sert bir şekilde azarlıyor, dahası müvekkil azarlanana kadar meseleyi anlamamakta direniyor. Güler yüzlü, müsamahakar davranan bir avukat istismar ediliyor, bitmek bilmeyen mantıksız sorularla süresi çalınıyor. Bazen sert tepkiler vermek avukatlığın bir gereği gibi. Bu şekilde zamanla sert bir karakter edinen avukatlar aileleri ve dostlarına karşı da toleranssız olabiliyor. Hatta birlikte çalıştıkları avukat ve stajyerlere, sekreterlere karşı da aynı durum söz konusu. Bu da mesleğin verdiği stresi kat kat arttırıyor.

Ben de bir avukat adayı olarak bundan endişeliyim, sert ve kırıcı olmak istemiyorum, istismar edilmek de istemiyorum... Her avukat için bu durum geçerli oluyor mu?
Old 03-07-2007, 13:10   #2
üye8180

 
Varsayılan

Bence bu sorunuz biraz felseyeyi, insan psikolojisini de ilgilendiriyor sevgili meslektaşım. Ben sert, asık suratlı ve toleranssız bir görünümün ve beraberinde ruh halinin hiç kimseye ve hiçbir şey için yarar getireceğini sanmıyorum. Dünya sevgi üzerine kurulu bence. Sevdikçe sevilirsiniz. Bumerang gibi başkalarına verdiğiniz sevgi, pozitif duygular size geri döner. Sizi de kuşatır. Güler yüzlü, sıcakkanlı, anlayışlı, sabırlı ' ancak bu saydıklarım yapmacık olmayacak ta kalpten hissedilecek' bir avukatın üstesinden gelemeyeceği hiçbir problemin olmayacağını düşünüyorum. Mesleğimiz stresli. Meslektaşlarımız, yargı, kolluk personeli alabildiğince stresli, sabırsız, kimileri kaba denilebilecek tarzda davranış kalıpları edinmiş. Siz bu meslekte bir avukat olarak güleryüzle, nezaketle, en önemlisi sevgiyle yaklaşırsanız diğer insanlara mutlaka her işinizi yaptırabilir, en az sıkıntıyla atlatırsınız bazı zorlukları. Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarırmış değil mi meslektaşım. İnsanlara güzel muamele etmek, kalpleri kırmamak, nazik olmak, sabırlı ve hoşgörülü olmak, hoyrat ve kaba olmamak lazımdır diye düşünüyorum. Bir düşünün kalem personelinin siz kalemden ayrıldıktan sonra ' gitti çok şükür şu suratsız, kibirli, memnuniyetsiz mi demelerini istersiniz, yoksa avukat hanım çok anlayışlı ve nazik biri demelerini mi istersiniz? Özellikle bizim ülkemizin insanları gibi akıldan çok duyguları ile hareket eden insanların oluşturduğu toplumlarda herkesle iyi geçinmek gerekir. Hele ki bizim meslekte. Kalemdeki memurundan, hakimine, polisine, çaycısına kadar herkese mutlaka işinizin düşeceğini biliyorsak böyle hareket etmek aklın da gereği hale gelir. Maalesef yaşını başını almış olmasına rağmen, yıllarını bu mesleğe feda etmesine rağmen hala insan ilişkilerinde başarısız, her an herkesi paylayacak tarzda gezen meslektaşlarımı görünce onlara sadece acıyorum. Nasıl davranırsak öyle hissederiz unutmayın meslektaşım. İnsanlar her zaman iyi halleriyle, iyilikleriyle anılırlar, kalplerde yer ederler meslektaşım. Bakınız şu anda ölümle pençeleşen popçu/dizi oyuncusu Barış Akarsu için niye tanıyan, tanımayan milyonlarca insan iyileşsin diye dua ediyor biliyor musunuz. Parası için mi hayır, dış görünümü için mi yine hayır. Çünkü çok güzel ve içten bir gülümsemesi vardı ve o tekrar gülümseyerek baksın diye, diğer insanlar ona dua ediyorlar bence. Sevgi dolu günler dilerim.
Old 03-07-2007, 15:06   #3
av.semire nergiz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan zeynepcnk
Tanıdığım en yumuşak huylu avukatlar bile zaman zaman müvekkillerini sert bir şekilde azarlıyor, dahası müvekkil azarlanana kadar meseleyi anlamamakta direniyor. Güler yüzlü, müsamahakar davranan bir avukat istismar ediliyor, bitmek bilmeyen mantıksız sorularla süresi çalınıyor. Bazen sert tepkiler vermek avukatlığın bir gereği gibi. Bu şekilde zamanla sert bir karakter edinen avukatlar aileleri ve dostlarına karşı da toleranssız olabiliyor. Hatta birlikte çalıştıkları avukat ve stajyerlere, sekreterlere karşı da aynı durum söz konusu. Bu da mesleğin verdiği stresi kat kat arttırıyor.

Ben de bir avukat adayı olarak bundan endişeliyim, sert ve kırıcı olmak istemiyorum, istismar edilmek de istemiyorum... Her avukat için bu durum geçerli oluyor mu?
Cevap kesinlikle evet,çok da güzel izah etmişsiniz.Söylenecek başka söz yok.
Old 03-07-2007, 16:14   #4
üye18337

 
Varsayılan

Alıntı:
Mesleğimiz stresli. Meslektaşlarımız, yargı, kolluk personeli alabildiğince stresli, sabırsız, kimileri kaba denilebilecek tarzda davranış kalıpları edinmiş.

Bu da bir diğer üzücü nokta. Yalnız avukatlar değil hakimler savcılar da sert tutumlar izleyebiliyorlar. Bazen duruşmada dinlenenlerin veya avukatların nasıl terslendiğini izleyip üzülüyorum, yaşını başını almış, belli bir eğitimden geçmiş insanlara karşı nası bu kadar kırıcı olabiliyorlar? Ülkemizde adliyelerde iş yoğunluğu hayli fazla, bu sebeple sabır göstermek onlar için zor olabilir ancak yine de küçümser tavırlar, kibirli konuşmalar, kendini üstün görmeler "Adalet Devletin Temelidir." yazısının önünde oturanlara yakışmıyor.

Hakimin ve savcının avukattan üstünmüş gibi davranması hele halktan insanlara karşı küçük düşürücü tavırlar sergilemesi artık hepimize normal geliyor. Zaten bize mahsus bir deyimle asık suratlı insanlar için şöyle bir benzetme yapılır; "Mahkeme duvarı gibi". Mahkemeler böyle yerler olmak zorunda mı?

Elbette bu meslek ciddiyet gerektirir, hakim bir otorite kurmalidir. Bu otoriteyi kurarken kendisinin üstün bir yetkiyle donatılmış olduğunu hissettirmek için halkı ve avukatları küçük düşürmesine gerek var mı? Sakin ve sabırlı hakimler otorite kuramıyorlar mı?

İcra ve kalem memurları da zaman zaman çok anlayışsız davranabiliyor. Mesleğe yeni başlayan biri için en büyük stres kaynaklarından biri bu... Staj döneminde avukat bir görev veriyor ve gönderiyor, zamanı bol bir avukat değilse prosedürü anlatmıyor, memurlara sorarak öğrenmeye çalıştığımda bürokrasinin kollarına atılmış buluyorum kendimi. Basit bir işlem için defalarca gidip geliyorum. Memurlar tanımaya başladıklarında kolaylık göstermeye de başlıyorlar, öğrendikçe de pratikleşiyor insan ancak yılmadan bu aşamaya gelmek için ömürden ömür gidiyor.
Old 03-07-2007, 16:27   #5
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Mesleğin başlangıcında önceki yaşantımızı örnek alarak hayatımızı ve iş yaşantımızı devam ettirmeye çalışsak da bir zaman sonra görüyoruz ki bir arpa boyu yol katedemeyişiz.Ancak bu durum bizim tutumumuzdan değil,tam tersi karşıo tarafların iyiniyetimizi suistimal etmesinden kaynaklanmaktadır.Basit örnekler vardır.Meslekte yenisinizdir ilk defa bir müveklkiliniz gelir ve hakettiğinizin altında bir ücreti kabul eder,gece gündüz olayla ilgili olsun olmasın her sorununu dinler ve çözüm bulmaya çalışırsınız. Bir süre sonra bakarsınız ki sözkonusu müvekkiliniz yanonda eşi dostu konusu komşusu hukuki sorunlarını çözdürmeye getirmiş.Getirmesinin tek sebebi şu.ÇOK İYİ NİYETLİ BİR AVUKAT:GÜLERYÜZLÜ TATLI DİLLİ.Bu davranış şekli bize toplumda çok iyi statü kazandırır ancak maalesef iş hayatında bu durum böyle olmuyor.
Bir büyüğümün sözüdür.EN İYİ SAMİMİYET RESMİYETTİR:
Old 10-07-2007, 13:38   #6
cesur_yürek

 
Varsayılan

Sayın zeynepcnk meslek stresi avukatı zaman zaman asık suratlı hale getirebiliyor.Böyle de olması gerek.Mesela Bir dava için emek harcamışsınız ve müvekkiliniz bunu görmezden geliyor , Ne yapacaksınız ? Gülecek misiniz ?
Old 28-08-2007, 20:54   #7
eliferdogan

 
Varsayılan

Merhaba,
Son günlerde yaşadığım bir olayı paylaşmak istiyorum. Hayatımın her döneminde alçak gönüllü olmaya, güler yüzlü olmaya, insanları kırmamaya çalıştım. Ancak geçenlerde arkamdan söylenen şöyle bir eleştiri kulağıma geldi. "bu ne biçim avukat ya avukat dediğinin bürosuna girerken başta bir hatim indirmek gerekir ama bu hiç de öyle değil" yani bazen insanların gözünde iyi avukat olmak için asık suratlı, sert mizaçlı olmak ve tepeden bakmak gerekiyor sanırım. Ben pek beceremiyorum ama belki siz denersiniz
Old 29-08-2007, 11:13   #8
Fatma KAPUÇAM

 
Varsayılan

Ben asık suratlı olmanın insanlara hiçbir yarar sağlamayacağı kanaatindeyim.Tabi bazen insanı çileden çıkartan müvekkiller olsa d...Özellikle güler yüzlü ve iyiniuyetli olduğunuz sürece adliyede,kalemde veya herhangibir yerde bütün işlerinizin tıkır tıkır yürüdüğünü göreceksiniz.Ben bu şekilde selam vermekten aciz olan bazı personelleri dahi yola getirmeyi başardım.Yani tebessüm etmesini selam vermesini öğrendiler.Sonuçta mesleğimiz müvekkillerle sınırlı değil.Bence esas olarak güler yüzlü ve iyiniyetli olmayı kareakter edinmek ama yeri ve zamanı geldiğinde de hak edene hakkını vermek lazım.
Old 02-09-2007, 23:18   #9
Meltem Karatepe

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan cesur_yürek
Sayın zeynepcnk meslek stresi avukatı zaman zaman asık suratlı hale getirebiliyor.Böyle de olması gerek.Mesela Bir dava için emek harcamışsınız ve müvekkiliniz bunu görmezden geliyor , Ne yapacaksınız ? Gülecek misiniz ?
Size katılıyorum. Etraftakiler bu mesleğin zorluğunu kabullenemiyorlar. Oyüzden de bazen lakayt tavırlarla karşılaşılabiliyor. Sertliği bir zırh gibi görenler de var. Sertliğin arkasına sığınanlar Ne çok sert ne de fazla yumusak dengeli bir şekilde her ikiside olmalı bence
Old 14-10-2007, 20:52   #10
avzelihaholat

 
Varsayılan

bizim meslek öyle bir meslek ki bazen en naif en yumuşak adamı bile çileden çıkarabiliyor. bazen gelde kızma diyorsun. bazı müvekkillere karşı asık suratlı olmak gerekiyor.
Old 15-10-2007, 16:45   #11
imge_nil

 
Varsayılan

Adliye işlerinde resmiyete pek katılmıyorum; ancak müvekkilere karşı ne kadar samimi olursak o kadar sömürülüyoruz maalesef.
Old 16-10-2007, 13:23   #12
Güldal

 
Varsayılan

İlkokul 3. sınıfa giden bir kardeşim var doktor olmak istiyor bazende avukat olabilirim diyor.aynanın karşısına geçip kaşlarını çatabildiği kadar çatıp yüzünü iyice bir asıyor.Sonra yanıma gelip"abla ben böyle iyi avukat olurmuyum" diyor.Bunda bir hikmet var heralde...
Old 17-10-2007, 17:20   #13
salimengin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan zeynepcnk
Tanıdığım en yumuşak huylu avukatlar bile zaman zaman müvekkillerini sert bir şekilde azarlıyor......
Size tamamen katılıyorum.İnsan ne kadar direnirse dirensin zamanla standart bir şekle bürünüyor.Direniyoruz ama nereye kadar...
Old 23-01-2008, 19:18   #14
wellan

 
Varsayılan Avukatlık kırıcı olmayı gerektiri mi?

Herkese mrblar.Ben İstanbul Bilgi Üniveristesi hukuk fakültesi 4.sınıf öğrencisiyim ve şu ana kadar gerek yanında çalıştığım gerekse görmüş olduğum avukatlar içinde en sabırlı olanı bile bazı zmanlarda gerek mesleğin verdiği yoğun stres gerekse yoğun iş temposu yüzünden kendineden beklenmeyen tavırları sergileyebiliyorlar.Fakat bunu çok görmemek lazım çünkü "hukukçu olmak" gerçekten zor,sabırılı,ve emek isteyen bir meslek ve bu tavırları normal olarak karşılamak lazımçç
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
avukatlık mesleği gerçekten gerekli mi? 8xy Hukuk Sohbetleri 29 12-09-2011 22:50
Yaman Çelişkilerin Mesleği Avukatlık avmhy Hukuk Sohbetleri 23 05-01-2010 17:20
avukatlık mesleği için gerekli vasıflar nelerdir? nehir58 Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi 15 05-01-2010 12:04
Avukatlık Mesleği Nereye Doğru Gidiyor? Av.Özgür Özlem Öngel Hukuk Sohbetleri 51 01-06-2007 11:11
A.B.'de Serbest Dolaşım ve Avukatlık Mesleği Av.Habibe YILMAZ KAYAR Adliye Duvarı 1 09-01-2007 13:59


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05107307 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.