Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 2004/10639 E.

Yanıt
Old 04-05-2008, 18:02   #1
sailor1981

 
Varsayılan Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 2004/10639 E.

Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 2004/10639 E.sayılı kararını yada
11.Hukuk Dairesının 2003/13851 E. sayılı kararını arıyorum saygılar....
Old 04-05-2008, 22:48   #2
Protesto

 
Mesaj

Alıntı:
T.C.YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/10639
K. 2005/9378
T. 6.10.2005

• KASKO SİGORTA POLİÇESİNE DAYALI TAZMİNAT ( Davalı Sigorta Şirketinin Tazminatı Ödeme Yükümlülüğü Hasar İhbarının Yapıldığı Tarihten İtibaren Kasko Sigortası Genel Koşulları Gereğince 15 Gün Sonrasına Tesadüf Eden Tarihte Doğduğu )
• TAZMİNAT ÖDEME YÜKÜMLÜLÜĞÜ ( Davalı Sigorta Şirketinin Tazminatı Ödeme Yükümlülüğü Hasar İhbarının Yapıldığı Tarihten İtibaren Kasko Sigortası Genel Koşulları Gereğince 15 Gün Sonrasına Tesadüf Eden Tarihte Doğduğu )
• HASAR İHBAR TARİHİ ( Davalı Sigorta Şirketinin Tazminatı Ödeme Yükümlülüğü Hasar İhbarının Yapıldığı Tarihten İtibaren Kasko Sigortası Genel Koşulları Gereğince 15 Gün Sonrasına Tesadüf Eden Tarihte Doğduğu )
6762/m.1301
ÖZET : Dava, kasko sigorta poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Somut olay açısından hasar ihbarı 05.11.2001 tarihinde yapıldığına ve bu tarihte eksper görevlendirildiğine göre davalı sigorta şirketinin tazminatı ödeme yükümlülüğü bu tarihten itibaren Kasko Sigortası Genel Koşulları gereğince 15 gün sonrasına tesadüf eden 21.11.2001 tarihinde doğduğunun kabulü gerekir. Mahkemece, faiz başlangıcına 21.11.2001 tarihinin esas alınması gerekir iken yazılı şekilde dava tarihinin esas alınmış olması da bozmayı gerektirmiştir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Ankara Asliye 25.Hukuk Mahkemesi'nce verilen 29.01.2003 tarih ve 2004/66 - 2004/296 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ali Orhan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, davalı şirketin kasko sigorta poliçesi ile teminat altına aldığı müvekkiline ait aracın kaza yaparak hasarlanmasına rağmen zararın tazmin edilmediğini ileri sürerek, 4.100.000.000.-TL.nın hasar tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.

Davalı vekili, davacının sürücü olmasına rağmen alkol raporu almadığını ve aracı başka şahsın kullandığı konusunda yanlış beyanda bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, Dairemiz'ce eksik incelemeye işaret edilerek karar davacı yararına bozulmuştur. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda mahkemece, davalı şirketin hasarın poliçe teminatı dışında kaldığı savunmasını kanıtlayamadığı, pert olan aracın sovtaİ değeri düşüldüğünde 4.097.200.000.-TL zarar sözkonusu ise de poliçe teminatının 2.500.000.000.-TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, bu tutarın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

1-Dava, kasko sigorta poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak sigorta poliçesinde verilen teminatın 2.500.000.000.-TL olduğu benimsenerek dava bu miktar üzerinden kısmen kabul edilmiştir.

Taraflar arasında itiraza uğramayan sigorta poliçesinde davacıya ait araç için verilen teminat tutarı 8.650.000.000.-TL olarak gösterilmiştir. Davalı yan bu teminat tutarına itiraz etmediği gibi, sigorta eksperi tarafından düzenlenen raporda da teminat tutarının, 8.650.000.000.-TL olduğu belirtilmiştir. Davada kasko sigorta teminatına bağlı tazminat talep edildiğine göre, mahkemenin poliçedeki ihtiyari mali sorumluluk teminat tutarı olan 2.500.000.000.-TL esas alınarak hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.

2-Öte yandan, davacı, sigorta poliçesi teminatı kapsamında oluşan zararı için riziko tarihinden itibaren faiz isteminde bulunmuş, mahkemece bu konuda herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmiştir.

Taraflar arasındaki sigorta poliçesinin ayrılmaz bir parçası olan Kara Taşıt Araçları Kasko Sigortası Genel Koşulları'nın B.3.3.1. maddesine göre davalı şirketin, poliçeden kaynaklanan zararı, hasara ilişkin belgelerin kendisine verilmesinden itibaren en geç 15 gün içinde belirlemesi gerekmektedir.

Belirlenen bu miktarı ödeme yükümlülüğü de bu tarihte doğmuş olmaktadır. O halde, somut olay açısından hasar ihbarı 05.11.2001 tarihinde yapıldığına ve bu tarihte eksper görevlendirildiğine göre davalı sigorta şirketinin tazminatı ödeme yükümlülüğü bu tarihten itibaren 15 gün sonrasına tesadüf eden 21.11.2001 tarihinde doğduğunun kabulü gerekir. Mahkemece, faiz başlangıcına 21.11.2001 tarihinin esas alınması gerekir iken yazılı şekilde dava tarihinin esas alınmış olması da bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Yukarıda 1 ve 2 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, takdir edilen 400.00 YTL duruşma vekillik ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 06.10.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Alıntı:
T.C.YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/13851
K. 2004/8753
T. 23.9.2004
• RÜCUAN TAZMİNAT DAVASI ( Sigorta Şirketine Dava Tarihinden Önce Yapılmış Bir Başvurunun Belgelenmesi Halinde Temerrüt Tarihinin Buna Göre Hesaplanması Böyle Bir Başvurunun Yapılmaması veya Belgelendirilmemiş Olması Halinde İse Dava Tarihinden İtibaren Temerrüde Düşeceği )
• KASKO SİGORTA ŞİRKETİ ( Dava Tarihinden Önce Yapılmış Bir Başvurunun Belgelenmesi Halinde Temerrüt Tarihinin Buna Göre Hesaplanması Böyle Bir Başvurunun Yapılmaması veya Belgelendirilmemiş Olması Halinde İse Dava Tarihinden İtibaren Temerrüde Düşeceği )
• MÜFLİS SİGORTACI ( İflasın Açılması İle Müflisin Davacı ve Davalı Olduğu Hukuk Davaları Acele Haller ve Maddede Yazılı Olanlar Haricinde Durur ve Ancak Alacaklıların Toplanmasından 10 Gün Sonra Devam Olunabildiği )
• KAZANIN SİGORTACIYA İHBARI ( Sigorta Şirketine Dava Tarihinden Önce Yapılmış Bir Başvurunun Belgelenmesi Halinde Temerrüt Tarihinin Buna Göre Hesaplanması Gereği - Rücuan Tazminat Davası )
• İKİNCİ ALACAKLILAR TOPLANTISI ( İflasın Açılması İle Müflisin Davacı ve Davalı Olduğu Hukuk Davaları Acele Haller ve Maddede Yazılı Olanlar Haricinde Durur ve Ancak Alacaklıların Toplanmasından 10 Gün Sonra Devam Olunabildiği )
• AVUKATLIK ÜCRETİ ( Davanın Kısmen Kabulüne Karar Verilmesine Rağmen Mümeyyiz Davalı Vekili Yararına Tarife Uyarınca Vekalet Ücreti Tayin Edilmemiş Olmasının Doğru Görülmediği )
6762/m.1301
2004/m.194
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi m.12

ÖZET : 1- Davalı sigortacının iflasına karar verilmiş olması ve İİK.nun 194 ncü maddesi uyarınca, iflasın açılması ile, müflisin davacı ve davalı olduğu hukuk davaları, acele haller ve maddede yazılı olanlar haricinde durur ve ancak alacaklıların toplanmasından 10 gün sonra devam olunabilir.

2- Sigorta şirketine dava tarihinden önce KTK. nun 99/1. maddesine göre yapılmış bir başvurunun belgelenmesi halinde temerrüt tarihinin buna göre hesaplanması; böyle bir başvurunun yapılmaması veya belgelendirilmemiş olması halinde ise sigorta şirketinin dava tarihinden itibaren temerrüde düşeceği hususunun göz önüne alınarak, faizle sorumlu olduğu tarihin bu esaslara göre belirlenmesi gerekir.

3- Davanın kısmen kabulüne karar verilmesine rağmen mümeyyiz davalı vekili yararına AAÜT uyarınca vekalet ücreti tayin edilmemiş olması da doğru görülmemiştir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Selçuk Sulh Hukuk Mahkemesi'nce verilen 05.12.2001 tarih ve 2001/41-2001/286 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı E Sigorta A.Ş. tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Pınar Şengel tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Davacı vekilinin, TTK.nun 1301 nci maddesi hükmüne dayalı olarak davalı taraflar aleyhine açtığı rücu davası sonucunda mahkemece davanın kısmen kabulüne dair tesis edilen hüküm, davalı Müflis E Sigorta A.Ş. İflas İdaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1- Dava, kasko sigortasından kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Davalı E Sigorta A.Ş.'nin 18.07.2002 tarihinde iflasına karar verilmiştir. İİK.nun 194 ncü maddesi uyarınca, iflasın açılması ile, müflisin davacı ve davalı olduğu hukuk davaları, acele haller ve maddede yazılı olanlar haricinde durur ve ancak alacaklıların toplanmasından 10 gün sonra devam olunabilir. Bu hükmün amacı, iflasın açılması ile, tasarruf yetkisi kısıtlanıp yerini iflas idaresi alan müflisin davacı veya davalı bulunduğu davaları devam ettirmekte fayda olup olmadığını tespiti noktasında iflas idaresine imkan sağlamaktır. İflas idaresinin bu dava takip yetkisini kullanıp kullanmayacağını tespit edebilmek için, ilk önce iflas organlarının teşekkül etmesi ve her dava hakkında esaslı bilgi sahibi olunması gerekir. İşte bu nedenle müflisin hukuk davalarının belli bir süre durması kabul edilmiştir. O halde, mahkemece bir ara kararı ile davalı E Sigorta A.Ş. hakkındaki davanın ikinci alacaklılar toplantısından 10 gün sonra bir tarihe kadar durmasına karar verilmesi ve bu tarihten sonra yargılamaya devam edilerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde anılan davalı yönünden bu hususlara uyulmaksızın karar verilmesi doğru görülmediğinden kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.

2- Kabul şekline göre de; zorunlu mali sorumluluk sigortacısının zararı giderim yükümlülüğünü düzenleyen Karayolları Trafik Kanunu'nun 99/1 nci maddesinde, rizikonun ihbarı ve gerekli belgelerin sigortacıya iletildiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde sigorta limiti kapsamındaki miktarların ödenmesi gerektiği düzenlenmiş olup, aynı hükme Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları'nın 12 nci maddesinde de yer verilmiştir. Bu düzenlemeler karşısında davalı sigorta şirketine dava tarihinden önce yukarıda açıklanan şekilde yapılmış bir başvurunun belgelenmesi halinde temerrüt tarihinin buna göre hesaplanması; böyle bir başvurunun yapılmaması veya belgelendirilmemiş olması halinde ise sigorta şirketinin dava tarihinden itibaren temerrüde düşeceği hususunun göz önüne alınarak, faizle sorumlu olduğu tarihin bu esaslara göre belirlenmesi gerekirken; davalı Emek Sigorta'ya yönelik ihtar yazısının tebliğ edilip edilmediği ve tebliğ tarihi hususları belirlenmeksizin tahmine dayalı olarak temerrüt tarihinin belirlenmesi doğru görülmemiştir.

3-Öte yandan, davanın kısmen kabulüne karar verilmesine rağmen mümeyyiz davalı vekili yararına AAÜT uyarınca vekalet ücreti tayin edilmemiş olması da doğru görülmediğinden, kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda ( 1 ), ( 2 ) ve ( 3 ) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı Müflis E Sigorta A.Ş. İflas İdaresi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, hükmün davalı Müflis E Sigorta A.Ş. İflas İdaresi yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 23.09.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin Bir Kararını arıyorum Avsibel Meslektaşların Soruları 3 18-02-2008 14:16
Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 17.11.1981 gün ve 1981/8770-13775 sayılı ilamı aranıyor Protesto Meslektaşların Soruları 5 01-11-2007 15:51
Yargıtay 14. hukuk dairesinin 2007/1562 e. 2007/2511 karar nolu kararını arıyprum sarissa Meslektaşların Soruları 1 17-10-2007 12:25
Hukuk Genel Kurulunun 2004/11-359 E ve 2004/366 K sayılı kararı elvankakici Meslektaşların Soruları 1 25-07-2007 12:04


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04187202 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.