Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

keşidecinin hamile karşı sorumluluğu

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 04-02-2009, 12:49   #1
av.hayati

 
Varsayılan keşidecinin hamile karşı sorumluluğu

iyi günler arkadaşlar;
keşidecinin kendisiyle asıl alacaklı arasındaki borç ilişkisi gerçekleşmediği gerekçesiyle hamile çek bedelini ödemekten kaçınabilmesi mümkünmüdür, böyle bir defiyi hamile karşı ileri sürebilirmi? bu konuda yardımlarınızı bekliyorum şimdiden tşk ederim iyi çalışmalar...
Old 04-02-2009, 14:22   #2
detay82

 
Varsayılan

bildiğiniz çek bir kambiyo senedidir. Temel ilişki bakımından mücerrettir. Keşideci temel ilişkiye ilişkin itiraz ve defilerini de sadece lehdara karşı ileri sürebilir. Ciranta olan hamillere de aynı itirazlarını ileri sürebilmesine kural olarak imkan yoktur bu kuralın istisnası hamilin kötü niyetli olarak çeki ciro yoluyla elde etmesidir.
HGK 27.2.2002 2002/19-80 E. 2002/130 K
ÖZET: 1-T.T.K.nun 704. maddesi, emre yazılı çekerle ilgili olarak, hamile yazılı senetlere ilişkin MK.nun 903.maddesine paralel bir koruma sağlamaktadır. Buna göre, emre yazılı bir çek, herhangi bir şekilde önceki hamillerden birinin elinden çıktığı takdirde, çeki elinde bulunduran son hamile karşı, ancak, çeki kötü niyetle iktisap ettiği veya iktisabında ağır kusuru bulunduğu takdirde istihkak davası açılabilecektir. Kötü niyetten maksat, senedin önceki hamilin elinden rızası hilafına çıktığını bilmek veya bilebilecek durumda bulunmaktır. Ağır kusur ise, örneğin, hamilin hüviyetinin sorulmaması gibi-senedin iktisabında olağan özenin gösterilmemesini ifade eder.

Old 04-02-2009, 16:17   #3
av.hayati

 
Varsayılan

İsmail bey ilginiz ve cevabınız için tşk ederim iyi çalışmalar
Old 15-02-2009, 22:43   #4
av.hayati

 
Varsayılan

iyi çalışmalar arkadaşlar;
keşidecinin senetin elinden iradesi dışında çıktığını ifade etmesi ve bununla ilgili olarak savcılığa suç duyurusunda bulunmuş olması kendisini sorumluluktan kurtarırmı? ayrıca böyle bir durum iyi niyetli hamili bağlarmı? bu konuda yardımcıolabilirseniz sevinirim tşk ederim
Old 16-02-2009, 00:35   #5
korayoz

 
Varsayılan

Aradaki hukuki ilişkiye dayanarak ödemeden kaçınabilirsiniz. Senetin cirolanması durumunda iyiniyet korunur aksi takdirde zaten iyiniyetten bahsedilemez.
Old 16-02-2009, 10:00   #6
detay82

 
Varsayılan

Hukuk Genel Kurulu
Esas: 2002/19-80 Karar: 2002/130 Karar Tarihi: 27.02.2002

ÖZET: T.T.K.nun 704. maddesi, emre yazılı çeklerle ilgili olarak, hamile yazılı senetlere ilişkin MK.nun 903.maddesine paralel bir koruma sağlamaktadır. Buna göre, emre yazılı bir çek, herhangi bir şekilde önceki hamillerden birinin elinden çıktığı takdirde, çeki elinde bulunduran son hamile karşı, ancak, çeki kötü niyetle iktisap ettiği veya iktisabında ağır kusuru bulunduğu takdirde istihkak davası açılabilecektir.
Kötü niyetten maksat, senedin önceki hamilin elinden rızası hilafına çıktığını bilmek veya bilebilecek durumda bulunmaktır. Ağır kusur ise, örneğin, hamilin hüviyetinin sorulmaması gibi-senedin iktisabında olağan özenin gösterilmemesini ifade eder.
Çekin, keşidecinin elinden rızası hilafına çıktığı iddiası, tanık dahil her türlü delile kanıtlanabilir.

(6762 S. K. m. 598, 702, 704) (1086 S. K. m. 80, 217) (743 S. K. m. 903)

Taraflar arasındaki "menfi tespit, istirdat " davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Adana Asliye Ticaret Mahkemesince davanın reddine dair verilen 23.2.2000 gün ve 128-110 sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 21.11.2000 gün ve 5189-7977 sayılı ilamı ile; (...Davacı vekili tarafından açılan menfi tespit davasında , davacı tarafından lehdarına ödenen çekin davalı firma yetkilisi Süleyman Y. tarafından ele geçirilip lehdarın yerine adı geçen tarafından sahte ciro suretiyle davalı şirkete intikal ettiği, bu suretle davalının iyi niyetli hamil olmadığı ileri sürülmüştür. Hal böyle olunca mahkemece, cirodaki yazı ve imzanın gerçekten davalı şirket yetkilisi Süleyman Y.'a ait olup olmadığının araştırılarak davalının kötü niyetli hamil olup olmadığı saptanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir....) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle,yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Dava, istirdat istemine ilişkindir.

Davacı vekili, bedeli lehdarına ödenmiş olan çekin davalı firma yetkili Süleyman Y. tarafından ele geçirilip, lehdarın yerine bu kişi tarafından sahte ciro suretiyle davalı şirkete intikal ettirildiğini ileri sürerek, ödenen paranın istirdadı isteminde bulunmuştur.

Yerel mahkemenin, çek keşidecisinin, lehdarın veya cirantanın imzasının sahteliğini yetkili hamile karşı ileri süremeyeceği gerekçesine dayalı, davanın reddine dair kararı,Yüksek Özel Dairece yukarıdaki gerekçeyle bozulmuş, mahkeme,önceki gerekçesini tekrarla direnme kararı vermiştir.

Öncelikle,uyuşmazlığın üzerinde toplandığı konuya ilişkin yasal durum açıklanmalıdır:

T.T.K.nun 702.maddesi, kendi hakkının varlığı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşılan ve cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişinin, son cironun beyaz ciro olması halinde dahi, yetkili hamil sayılacağı; 704.maddesi ise, iyiniyetli çek hamilinin korunacağı hükmünü taşımaktadır. Buna göre; çek ister hamiline, ister emre yazılı olsun, çek hamili onu kötü niyetle yada ağır bir kusuru bulunarak iktisap etmiş olmadıkça, önceki hamilin elinden ne suretle çıkmış olursa olsun,onu geri vermeye mecbur değildir. (Turgut Kalpsüz, Çek Hukukuna İlişkin Bazı Meseleler Hakkında Yargıtay Kararlarının Tahlili, Batider, C:XI, Sh.37 ve devamı)

T.T.K.nun 704. maddesi, emre yazılı çeklerle ilgili olarak, hamile yazılı senetlere ilişkin MK.nun 903.maddesine paralel bir koruma sağlamaktadır. Buna göre, emre yazılı bir çek, herhangi bir şekilde önceki hamillerden birinin elinden çıktığı takdirde, çeki elinde bulunduran son hamile karşı, ancak, çeki kötü niyetle iktisap ettiği veya iktisabında ağır kusuru bulunduğu takdirde istihkak davası açılabilecektir.

Kötü niyetten maksat, senedin önceki hamilin elinden rızası hilafına çıktığını bilmek veya bilebilecek durumda bulunmaktır. Ağır kusur ise, örneğin, hamilin hüviyetinin sorulmaması gibi-senedin iktisabında olağan özenin gösterilmemesini ifade eder. Yine, T.T.K.nun 598/2.maddesindeki "poliçe hamilin elinden herhangi bir surette çıkmış bulunursa..." ibaresi, poliçenin önceki hamilin elinden rızası hilafına çıkmış olmasını, yani çalınmasını, tehdit yada hile ile alınmasını, kaybedilmesini veya rıza ile fakat devri sakatlayan hukuki olgularla elden çıkmasını ifade etmektedir. Ancak senedi çalan veya hile ile hamilinden alan yada bulan kişinin sahte ciro ile devretmesi halinde, bunu bilmeyen ve bilebilecek durumda da olmayan; eş söyleyişle, kötüniyetli ve ağır kusurlu bulunmayan (yeni) hamil korunur. (Poroy-Tekinalp,Kıymetli Evrak Hukuku Esasları.Genişletilmiş 15. baskı, sh.154 ve devamı).

Çekin, keşidecinin elinden rızası hilafına çıktığı iddiası, tanık dahil her türlü delile kanıtlanabilir.

Uyuşmazlığa ilişkin usul hukuku kurallarına gelince:

Hakim, yargılamanın başında hangi (çekişmeli) olayların ispatı için delille gösterileceğini ve gösterilecek delillerin neler olduğunu tespit ettikten sonra taraflarca delillerini göstermelerini bildirir. (HUMK.md.217).

Taraflar aynı oturumda yada mümkün olmazsa verilecek uygun süre içinde delilleri bildirir. Bu süre kesin olmalıdır. (HUMK.md.80)

Somut olayda, davacının çekin elinden rızasına aykırı olarak çıktığını ispata yarar delillerinin sorulmadığı ve böylece, açıklanan usuli hükümlere aykırı davranıldığı görülmektedir.

Açıklanan yasal durum çerçevesinde, mahkemece davacıdan iddiasını ispata yarar tanık dahil her türlü delili sorulup, verilecek uygun ve kesin süre içerisinde delil gösterme olanağı tanınarak,ortaya çıkacak sonuç çerçevesinde bir hüküm kurulması gerekirken, direnme kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Direnme kararı bu nedenle bozulmalıdır.

Sonuç: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda ve Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 27.2.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.
Old 16-02-2009, 10:11   #7
avturker

 
Varsayılan

Merhabalar savcılığa suç duyurusunda bulunulması çek için takip akışını durdurmamalıdır.
Benim merat ettiğim bir konu ise her türlü kambiyo senedi borçlusu ödeme emrini alır almaz soluğu savcılıkta almakta ve senedin bedelsiz olduğu, rızası hilafına elinden çıktığı vs. iddialarla şikayetçi olmaktadır.
Ne yazıkki benim bulunduğum şehirde savcılar bu iddialara hiç bir yazılı delil olmaksızın itibar etmekte, dinlenen bir kaç tanık beyanı üzerine dava açmaktadır.
Acaba Türkiye nin her yerinde bu şekildemi, sizlerde bu olaylarla sıkça karşılaşıyormusunuz?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Çekin Keşideci Tarafından Doldurulmaması Durumunda Keşidecinin Cezai Sorumluluğu!! av.doanjan Meslektaşların Soruları 9 16-07-2009 08:05
Keşidecinin süresi geçmiş çeki cirantaya ödemesi durumunda hamile karşı haklar? serdarserdar Meslektaşların Soruları 1 15-12-2008 23:36
ödemeden men talimatında bankanın hamile karşı hukuki sorumluluğu advocatein Meslektaşların Soruları 3 15-07-2008 16:17
menfi tespit davası ile borçlu olmadığını ispat eden keşidecinin Çek'ten sorumluluğu HARUN Meslektaşların Soruları 4 24-03-2008 21:43
Bononun Lehdara Ödenmesi/ 3. Kişi Hamile Karşı Def'iler Av.Tevfik TATAR Meslektaşların Soruları 4 22-11-2007 14:03


THS Sunucusu bu sayfayı 0,02942991 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.