Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

maluliyet

Yanıt
Old 20-02-2009, 18:12   #1
Av.Selma Eker Karakuş

 
Varsayılan maluliyet

İyi çalışmalar sayın meslektaşlarım,

Davacı trafik kazası sonucu meslekte çalışma gücünü %100 oranında kaybetmiştir. Davacıya SSK tarafından malullük aylığı bağlanmış ve geçici işgöremezlik ödeneği de ödenmiştir.

1- Davacının tespit edilen maddi zararından, ödenen malullük aylığı ile geçici iş göremezlik ödeneği tenzil edilir mi?

2-Davacının yıllık kazancının peşin değerinin 4.339.ytl. olduğu tespit edilmiştir. Davacıya 2007 yılı için ödenecek olan aylık 530,86.TL.üzerinden davacının yıllık fiili kazancının 530.86x 12= 6.370.32.YTL. olup, 4.339.YTL.tutarındaki yıllık değerin üzerinde bulunduğu gözetildiğinde davacının gelecek dönem kazancından doğan tazminat hakkı bulunmadığı sonucuna varabilir miyiz?

Dava dosyasındaki bilirikişi raporunun birinde 1.maddedeki ödemeler tenzil edilmiş ve 2.maddedeki soruda belirtilen davacının gelecek dönem kazancından doğan tazminat hakkı bulunmadığı şeklinde rapor verilmesine rağmen, başka bilirikişi raporunda trafik kazası sonucu malullük aylıklarının tazminattan indirilemeyeceği belirtilmiştir. her iki rapor arasındaki tazminat miktarları arasında fahiş oranda fark vardır.

2 maddede sıraladığım sorulama cevap verir ve konu ile ilgili Yargıtay 9.HD. 28.11.1989, 10192,10368) kararı olduğu belirtiliyor ancak bulamadım. Karara ulaşan meslektaşım olursa ayrıntılı kararı bildirirse sevinirim.

Vereceğiniz cevaplar için şimdiden teşekür ederim.
Old 21-02-2009, 12:38   #2
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
21.Hukuk Dairesi


Esas: 2004/13285
Karar: 2005/4177
Karar Tarihi: 21.04.2005


ÖZET: Dava iş kazası sonucu malüliyetten doğan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Uyuşmazlık, tazminatın belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. Tazminatın saptanmasında ise, zarar ve tazminata doğrudan etkili olan işçinin net geliri, bakiye ömrü, iş görebilirlik çağı, iş görmezlik ve karşılık kusur oranları, Sosyal Sigortalar tarafından bağlanan peşin sermaye değeri gibi tüm verilerin hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde öncelikle belirlenmesi gerektiği tartışmasızdır.


(818 S. K. m. 43)


Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.


Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.


Hükmün davacı ile davalılardan G. İnşaat A.Ş. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Z. Ayan tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.


KARAR


1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre, tarafların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.


2- Olayın oluş şekline, davacının duyduğu elem ve ızdırabın derecesine, tarafların sosyal ve ekonomik durumuna 26.06.1966 gün ve 1966/7-7 sayılı İçtihadı Birleştirme kararının içeriğine ve öngördüğü koşulların somut olayda gerçekleşme biçimine ve hak ve nesafet kurallarına göre hüküm altına alınan 40.000.000.000 TL manevi tazminatın çok olduğu açıktır.


3- Dava, iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik halinde uğramış olduğu zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Kusurun aidiyeti ve oranı ile yardıma muhtaç % 100 iş göremezlik uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, tazminatın belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. Tazminatın saptanmasında ise, zarar ve tazminata doğrudan etkili olan işçinin net geliri, bakiye ömrü, iş görebilirlik çağı, iş görmezlik ve karşılık kusur oranları, Sosyal Sigortalar tarafından bağlanan peşin sermaye değeri gibi tüm verilerin hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde öncelikle belirlenmesi gerektiği tartışmasızdır. Öte yandan tazminat miktarı, işçinin rapor tarihindeki bakiye ömrü esas alınarak aktif ve pasif dönemde elde edeceği kazançlar toplamından oluştuğu yönü ise söz götürmez. Başka bir anlatımla, işçinin günlük net geliri tespit edilerek bilinen dönemdeki kazancı mevcut veriler nazara alınarak iskontolama ve artırma işlemi yapılmadan hesaplanacağı, bilinmeyen dönemdeki kazancının ise, yıllık olarak %10 arttırılıp %10 ıskontoya tabi tutulacağı, 60 yaşına kadar (aktif) dönemde, 60 yaşından sonrada bakiye ömrüne kadar (pasif) dönemde elde edeceği kazançların ortalama yöntemine başvurulmadan her yıl için ayrı ayrı hesaplanacağı sigortalının sürekli işgöremezlik nedeniyle yardıma muhtaç olduğu belirlenmişse ayrıca asgari ücretin brütü üzerinden bakıcı giderinin de hesaplanacağı Yargıtay'ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir.


Kuşkusuz, açıklanan zarar ve tazminatın hesaplanması yönteminde, işçinin yaşlılık aylığı alması veya işçinin yaşı ve işçide oluşan meslekte kazanma gücü kayıp oranına göre ileride çalışıp yaşlılık aylığına hak kazanması üstün olasılık içinde bulunması durumunda da zarar hesabında pasif dönemin hesaba dahil edilmesi gerekir. İş kazası sonucu malul kalan işçinin aynı işinde çalışmaya devam etse dahi diğer işçilerden daha fazla çaba harcayacağı asıldır. 60 yaşından sonra elde edeceği yaşlılık aylığını da diğer işçilerden daha fazla çaba harcayarak elde edeceğinden yaşlılık aylığını aldığı dönemde de devam edecek olan maluliyeti nedeniyle zarara uğradığının kabulü gerekir. Kaldı ki, sigortalıya bağlanan yaşlılık aylığında meslek hastalığı ve iş kazası kolundan alınan primlerin hiçbir etkisi bulunmamakta olup tamamen uzun vadedeki sigorta kollarından ödenen primler sonucu aylık bağlanmaktadır. Bu nedenlerle pasif dönemin de zarar hesabına dahil edilmesi gerekir. Pasif devre zararının da bilinmeyen döneme ilişkin olması nedeniyle aktif devredeki yöntemle belirlenerek yaşlılık aylığı alacağı dönemdeki gelire göre zararın hesaplanıp ıskonto katsayısı uygulanmasının belirlenmesi gerekir. Gerekirse, B.K.'nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı konusu da tartışılmalıdır.


Mahkemenin yukarıda açıklanan esaslara göre düzenlenmeyen bilirkişi hesap raporunu hükme dayanak alması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.


O halde, temyiz eden tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.


Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 21.04.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.


(KAYNAK: Av. Talih UYAR)


Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
Old 23-02-2009, 12:46   #3
Av.Yüksel Eren

 
Varsayılan

Sayın Av.Selma Eker Karakuş,

Küçük bir katkı.......

Saygılar,

Av. Yüksel Eren


T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ

E. 1989/10192
K. 1989/10368
T. 28.11.1989

• MADDİ TAZMİNATTAN SİGORTA GELİRLERİNİN MAHSUBU ( İş Kazası Sonucu Ölüm Nedeniyle Açılan Davada )

• SİGORTA GELİRİNİN TAZMİNAT MİKTARINDAN MAHSUBU ( İş Kazası Sonucu Ölüm Nedeniyle Açılan Tazminat Davasında )

• İŞ KAZASI SONUCU ÖLÜM NEDENİYLE AÇILAN TAZMİNAT DAVASI ( Sigorta Gelirlerinin Tazminat Miktarından Mahsubu )

• TAZMİNAT MİKTARINDAN SİGORTA GELİRLERİNİN MAHSUBU ( İş Kazası Sonucu Ölüm Nedeniyle Açılan Tazminat Davasında )

506/m.53, 60, 66

ÖZET : İş kazası ve meslek hastalığı nedeniyle açılan maddi tazminat davalarının hukuki sebebi, sigorta gelirleriyle karşılanmayan kısmın ödetilmesi ilkesine dayanır. Bu nedenlerle sakat kalan işçi veya ölümü halinde hak sahiplerine, iş kazası ve meslek hastalığı sigortasından gelir bağlanmış ise, mükerrer ödeme ve yararlanmaya yer verilmemesi için bağlanan gelirlerin maddi tazminattan indirilmesi gerekir.

DAVA : Davacı, iş kazası sonucu ölüm nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.

Hüküm, süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacıların tüm temyiz itirazları ile davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Davacıların murisi işçi iş kazası sonucu ölmüştür. Eş ve çocukları bu dava ile ölenin maddi desteğinden yoksun kaldıklarını ileri sürerek maddi tazminat istemişlerdir. İş kazası ve meslek hastalığı nedeniyle açılan maddi zararların giderilmesi davalarının hukuki sebebi sigorta gelirleriyle karşılanmayan kısmın ödetilmesi ilkesine dayanır. Bu nedenle iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle malül kalan işçi veya işçinin ölümü halinde haksahiplerine iş kazası ve meslek hastalığı sigortasından gelir bağlanmışsa, mükerrer ödemeye ve mükerrer yararlanmaya yer verilmemesi için bağlanan gelirlerin maddi tazminattan mahsubu gerekir. Mahsup edilmediği takdirde işçi veya haksahipleri aynı zararı hem SSK.dan gelir olarak hem de işverenden tazminat olarak almış olurlar ki, böylece işçi yada haksahipleri mükerrer yararlanma durumuna geçmiş ve haksız kazanç sağlamış olur. İşte buna engel olmak için SSK. gelirlerinin mahsubu zorunludur. Olayın tamamen kaçınılmaz olması gelirlerin mahsubuna engel değildir. Yine aynı nedenle SSK.nun işverene rücu edememesi de mahsubu gerektirmeyen bir neden teşkil edemez. Maddi tazminatlardan mahsup edilmeyecek olan iş kazası sigorta geliri değil, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 53. maddesi uyarınca sağlanan malüllük aylığı ile 60. maddesi uyarınca sağlanan yaşlılık ve 66. maddesi hükmünce ölüm sigortasından sağlanan aylıklardır.

Olayda davacılara iş kazası sigortasından gelir bağlandığı anlaşılmaktadır. Az önce açıklanan nedenlerle bu gelirlerin davacıların maddi tazminatlarından mahsubu gerekir. Yazılı şekilde gelirlerin tenzil edilmemiş olması usul ve yasaya ve Yargıtay İçtihadlarına aykırıdır.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebeple ( BOZULMASINA ), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine,28.11.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.

yarx
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
maluliyet oranına itiraz iözkurt Meslektaşların Soruları 5 16-07-2010 14:11
maluliyet oranı av.ayselyildiz Meslektaşların Soruları 1 29-11-2007 17:48
malulen emeklilik ve maluliyet aylığı av.ersen Meslektaşların Soruları 3 04-09-2007 22:49
maluliyet aylığı hakkında av.eylemsalık Meslektaşların Soruları 1 16-05-2007 21:34
Maluliyet Oranına İtiraz mkaraca Meslektaşların Soruları 11 22-12-2006 21:44


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04420400 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.