Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

işe iade davası sonrası işe davet

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 14-08-2012, 13:03   #1
gzmkws

 
Varsayılan işe iade davası sonrası işe davet

İşe iade davası sonuçlandı işçiye işe başlaması söylendi. işe davet ederken özellikle maaşının, sosyal haklarının, hangi görevde çalıştırılacağının belirtilmesi gerekir mi? Eski koşullarla çıkarıldığı işe devam edeceği yasa gereği değil midir? Fiyat üzerinde tekrar anlaşmak gerekiyorsa da işçinin şahsen başvurması gerekmez mi? İşe davet de bu hususların yer almaması işe daveti geçersiz mi kılar? İşçinin maaş prim ve sosyal haklarımı da bildirin diye ihtar çekmesi durumunda ne yapılması gerekir?
Old 14-08-2012, 13:42   #2
feyzaday

 
Varsayılan

önceki koşullarda işe başlaması gerek. Maaş vs hakları, çalışma yer ve koşulları aynıdır. Bunun için ihtara gerek yoktur. İşin doğasında bu vardır zira işe iade olunuyor.
Old 15-08-2012, 14:47   #3
Boborkun

 
Varsayılan

İşçiye öncelikle çalışacağı yer ve adresini bildirmeniz gerekmektedir.Tam tarih,adresin bildirilmesi şarttır.Bunun yanında saatini de bildirirseniz br esneklik bırakmamış olursunuz.İşçi çıkartıldığı pozisyonda işe davet edilir.Esi koşullarda çalıştırılacağı kabul edilse de ihtarda,eski koşulları genel hatları ile yazmanız gerekmektedir.Bu şartlar üzerinde bir değişiklik yapma iradesinin olması önemli değildir.Sadece belilenen sürede işe başlamasını ve şartlarını belirlemeniz yeterli.
Old 16-08-2012, 11:22   #4
gzmkws

 
Varsayılan

Bu konuyla ilgili bir Yargıtay kararı var mı elinizde acaba. Ben özellikle aradım ama bulamadım.
Old 16-08-2012, 11:50   #5
emi_shn

 
Varsayılan

işe iade davası kapsamında işçiye yapılan davette önceki işinde mevcut olan aynı şartlar altında çalışması için yapılacak davet yeterli olacaktır. Eklediğim karardan da aynı sonuca ulaşmak mümkün.
T.C. YARGITAY

22.Hukuk Dairesi

Esas: 2011/625

Karar: 2011/6133

Karar Tarihi: 28.11.2011

 

İŞE İADE DAVASI - DAVALI İŞVERENİN YARGILAMA SIRASINDA DAVACIYI AYNI ŞARTLARDA ÇALIŞMASI İÇİN DAVET ETMİŞ OLMASI - DAVACININ BAŞKA BİR İŞYERİNDE ÇALIŞTIĞININ BİZZAT DAVACI VEKİLİ TARAFINDAN BİLDİRİLMESİ - FESHİN GEÇERLİ BİR FESHİN SONUÇLARINI DOĞURACAĞI

ÖZET: Somut olayda daval

ı işveren iş sözleşmesinin feshinden sonra yargılama sırasında davacıyı aynı şartlarda çalışması için usulüne uygun olarak davet etmiş olmasına rağmen davacı haklı bir neden göstermeden davete icabet etmemiştir. Nitekim davacının başka bir işyerinde çalıştığı bizzat davacı vekili tarafından bildirilerek işçinin asıl gayesinin işe dönmek olmadığı açıkça ortadadır. Bu durumda fesih geçerli bir feshin sonuçlarını doğuracağından davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.

(4857 S. K. m. 20, 21) (YHGK. 14.10.2008 T. 2007/29383 E. 2008/27243 K.)

Dava: Davac
ı işçi, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücretinin belirlenmesini istemiştir.

Karar: Davalı işveren, davacıdan kaynaklanan sebeplerle iş sözleşmesinin 03./8.2009 tarihinde feshedilmesine rağmen dava tarihinden sonra 22.10.2009 tarihli noter ihtarı ile Şirketin 13.08..2009 tarihinde almış olduğu Yönetim Kurulu kararı ile bireysel satış ekibini tasfiyesi ile kurumsal satışlara ağırlık ve bu doğrultuda acentalar ve brokerler ile ilişkilerin güçlendirilmesine karar verildiği bu doğrultuda davacının fesihten önce çalıştığı istihdam edilmesi gereksiniminin doğduğu halihazır dava nedeniyle ilk önce bu işin davacıya teklif edilerek maaş haklarının ve görev tanımının aynı kalacak ve hiç kesintiye uğramamışçasına işe başlamış olduğu 27.11.2006 tarihinden itibaren devam ettirileceği yolunda ihtar çekildiği ihtarın davacıya tebliğ edilememesine rağmen bu davetin davalı işveren vekilince 09.11.2009 tarihli duruşmada yenilendiği görülmüştür.

Mahkemece davanın kabulü ile fesih işleminin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmiştir.

Karar davalı işverence temyiz edilmiştir.

Dosya içeriğine göre davacının 27.11.2006 tarihinden itibaren Acentalar ve Kurumsal satış müdürü olarak çalışmakta iken iş sözleşmesinin 03.08.2009 tarihinde performans düşüklüğü nedeniyle feshedildiği davacının yasal 30 günlük süre içerisinde 20.08.2009 tarihi itibariyle görülmekte olan bu davayı açtığı yargılama sırasında davalı işverenin 22.10.2009 tarihli ihtarnamesi ile işe davet edildiği bu davetin 09.11.2009 tarihli duruşmada da yenilendiği, davacı vekilinin 16.12.2009 tarihli dilekçesi ile davacının 01.09.2009 tarihinde başka bir işyerinde işe başlandığını davalı işverenin bunu tespit etmesi nedeniyle işe dön ihtarında bulunduğunu bu aceleci yaklaşımın davacıyı zor durumda bırakmayı hedefleyen kötü niyetli tavır olduğunu belirtmiştir.

İşe iade davalarındaki temel gaye işinden yoksun kalan işçinin işe kavuşmasını sağlamaktır. Bu nedenle işçinin işe iade yönündeki başvurusu samimi olmalıdır. İşçinin gerçekte işe başlamak niyeti olmadığı halde, işe iade davasının sonuçlarından yararlanmak için yapmış olduğu başvuru geçerli bir işe iade başvurusu olarak değerlendirilemez. İşçinin gerek işe iade davası yoluyla gerekse bu davanın lehine sonuçlanması halinde süresi içinde işe iade yönünde başvurusunun ardından, işverenin daveti üzerine işe başlamamış olması halinde, işçinin gerçek amacının işe başlamak olmadığı kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla, işçi işverene hiç başvurmamış gibi sonuca gidilmelidir. Bu durumda işverence yapılan fesih 4857 sayılı İş Kanununun 21/5. Maddesine göre geçerli bir feshin sonuçlarını doğurur. Bunun sonucu olarak da, işe iade davasında karara bağlanan işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süreye ait ücret ve diğer hakların talebi mümkün olmaz. Ancak, geçerli sayılan feshe bağlı olarak işçiye ihbar ve koşulları oluşmuşsa kıdem tazminatı ödenmelidir. (Yargıtay 9. HD. 14.10.2008 gün 2007/29383 E, 2008/27243 K.)

Somut olayda davalı işveren iş sözleşmesinin feshinden sonra yargılama sırasında davacıyı aynı şartlarda çalışması için usulüne uygun olarak davet etmiş olmasına rağmen davacı haklı bir neden göstermeden davete icabet etmemiştir. Nitekim davacının başka bir işyerinde çalıştığı bizzat davacı vekili tarafından bildirilerek işçinin asıl gayesinin işe dönmek olmadığı açıkça ortadadır. Bu durumda fesih 4857 Sayılı Yasa'nın 21/5. Maddesi uyarınca geçerli bir feshin sonuçlarını doğuracağından davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.

4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

Sonuç: Yukarda açıklanan gerekçe ile;

1- Mahkeme kararının bozularak ortadan kaldırılmasına,

2- Davanın reddine,

3- Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,

4- Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 60.00 TL. yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,

5- Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.100.00-TL. ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,

6- Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak 28.11.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve
İçtihat Programı
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
TİS'de işe iade için özel hakem şartı, mahkemeden işe iade talep etmeye engel midir? Av.Ayşe Batumlu Meslektaşların Soruları 6 09-01-2010 00:28
süresinden sonra ayıplı mal iddiası ile iade ve iade faturasının deftere işlenmesi av.doanjan Meslektaşların Soruları 3 18-01-2008 14:53


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04798603 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.