Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

1992 Tarihli Encümen Kararının Iptali Istenebilir Mi?

Yanıt
Old 30-03-2008, 18:02   #1
mustafayıldız

 
Varsayılan 1992 Tarihli Encümen Kararının Iptali Istenebilir Mi?

merhaba
Belediye Encümeninin 1992 yılında verdiği ve muhatabının bundan ancak yeni haberdar olduğu bir kararın iptali için 2008 yılında yani 16 yıl sonra açılacak iptal davasına ilişkin görüş ve önerilerinizi bekliyorum. bu karar tarafına tebliğ edilmemiştir. henüz öğrenilmiştir. buna ilişkin danıştay kararı olan varsa paylaşması dileğiyle..
Old 31-03-2008, 09:21   #2
sevimsiz

 
Varsayılan

T.C.
DANIŞTAY
Sekizinci Daire
Esas : 1999/3912
Karar : 2000/2438
Tarih : 30.03.2000
ÖZET : İdarenin tesis ettiği işlemin doğrudan tarafı olmayan ve bu nedenle de idarece yazılı bildirim zorunluluğu bulunmayan ilgililerin açacakları davalarda, işlemin varlığını ve içeriğini öğrenme tarihinin açıkça belirlenebildiği durumlarda, öğrenme tarihinin yazılı bildirime karine sayılması ve dava açma süresinin başlangıcına esas alınması idari istikrar ve kamu düzeninin gereğidir.
(2577 s. İYUK. m. 7)
KARAR METNİ :
Temyiz isteminde Bulunanlar : 1- Orman Bakanlığı
2-...A.Ş. (Davalı Yanında Davaya Katılan)
Vekili : Av. ...
Karşı Taraf : ... Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. ...
istemin özeti : ... İli, ... İlçesi ... Kasabası ... mevkiindeki 150.000 m2 yüzölçümlü orman sahasının turistik tesis yapımı için 49 yıllığına tahsisine ilişkin davalı idarenin 5.3.1987 gün ve 2204-76/95 sayılı işleminin iptali istemiyle açılan davada; orman alanının turizm amacıyla tahsisinde kamu yaran bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemi iptal eden Aydın 1. İdare Mahkemesinin 22.6.1999 gün ve 272 sayılı kararının: hukuka aykırı olduğu öne sürülerek 2577 sayılı Yasanın 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Yunus Aykın''ın Düşüncesi : Davanın süreaşımı nedeniyle reddi gerekirken dava konusu işlemi iptal eden mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı H.Erol Çanga''nın Düşüncesi : ... 111. ... ilçesi, ... Kasabası ... mevkiinde turistik tesis için 49 yıllığına ... Turizm ve Seyahat Şirketine tahsis edilmişken ... AŞ ye devredilen 150.000 m2 arazinin tahsisine ilişkin işlemi, imar planında mevcut imar yolunu kapatacak şekilde inşaatlar yapıldığı ve esasen alanın turistik tesis için tahsisinde kamu yararı bulunmadığı gerekçesi ile iptali ... Belediye Başkanlığınca dava konusu yapılmıştır.
Dosyada tahsisli alanda otel tesisleri inşaatının gerekli diğer izinler alındıktan sonra davacı belediyeden 1990 yılında alınan inşaat iznine dayalı olarak inşa edilmekte olduğu ve 5 yıldızlı otel bloğunun 6 kata kadar, apart otellerin birinin tamamının, diğerinin su basmasına kadar kâba inşaatının yapılmış olduğuna ilişkin bilgi mevcuttur. Öte yandan, bu bölgedeki mevcut imar planının 8.10.1998 gün ve 68 sayılı kararına dayalı olarak Turizm Bakanlığınca onanan 6.1.1999 tarihli planla değiştiği anlaşılmaktadır.
Mevcut imar yollarına müdahaleleri engellemek belediyelerin görevlerindendir. Öte yandan turistik tesis davacı belediyeden alınan izne dayalı olarak inşaa edilmekte olduğundan inşaatın plan uygunluğunu denetlemek ve aykırı kısımlarını önlemek de davacı belediye yetkilerindendir.
Davacı belediye kamu gücünü kullanarak görev ve yetkisi dahilinde plan ve projesine aykırı inşaatlara engel olmak ve imar yolunu toplumun kullanımına açık hale getirebilecek durumda iken bu fiili durumdan bahisle orman idaresince yapılmış tahsisin iptalini dava etmiştir.
Görüldüğü gibi kamu gücü kullanılarak önlenmesi mümkün olan mevzuata aykırı kullanımlar, özde haklı ve mevzuata uygun tahsis işleminin sakat olduğunu göstermez.
Kaldı ki imar yolunun dava sırasında plan değişikliği ile kısmen veya tamamen güzergahının değişmiş olması hali de söz konusudur.
Bu durumda mahkemenin öncelikle davanın süresinde açılıp açılmadığını belirlemesi süre aşımı yoksa gerekirse keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırarak, bu alanın turizm şirketine tahsisinde kamu yararının varlığını araştırması gerekirdi.
Açıklanan nedenlerle hatalı ve noksan incelemeye dayalı mahkeme kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, ... İli. ... İlçesi. ... Kasabası, ... Mevkiindeki 150.000 metrekare yözölçümlü ormanlık sahada turistik tesis yapımı için 6831 sayılı Orman Kanununun 17. maddesine göre 49 yıl süreyle intifa hakkı tesisine izin verilmesine ilişkin 5.3.1987 gün ve 2204-76/05 sayılı Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı işleminin iptali isteminden doğmuştur.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 7. maddesinde dava açma süresinin özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay''da ve idare mahkemelerinde 60 gün olduğu ve bu sürelerin tebliğ, yayım ve ilan tarihini izleyen günden itibaren işlemeye başlayacağı kuralı bulunmaktadır.
"Yazılı bildirim" kuralı, yönetilenlere menfaatlerini ihlal eden nitelikteki işlemlerin idare tarafından açık ve anlaşılabilir bir biçimde duyurularak, bir yandan onlara bu işlemlere karşı idari yollara veya dava yoluna başvurmaları konusunda inceleme ve düşünme imkanı sağlamak, öte yandan gereksiz, belirsiz ve mükerrer başvurulara meydan vermemek amacım taşımaktadır. Bu nedenle, ilke olarak idarenin, işlemlerini ilgililere yazılı olarak tebliğ etmesi ve işlem idari yargı mercii önüne getirildiğinde de bu yazılı bildirim belgesinin dava dosyasına sunulması gerekir. Ancak bu kural: idarenin yazılı bildirim belgesini dosyaya ibraz edememesi halinde, idare mahkemesi hakiminin uygulamayı, uygulamanın sonuçlarım, dosyada mevcut bilgi ve belgeleri, dava konusu işlemin ve bununla ilgili diğer işlemlerin özelliğini değerlendirerek bunları yazılı bildirime karine olarak almasına ve belli bir tarihi yazılı bildirimin yapıldığı en son tarih olarak kabul etmesine engel değildir. Her durumda yazılı bildirim belgesinin dosyaya sunulmasını gerekli görmek, kamu düzeninden sayılan ve idari istikran sağlamak amacım taşıyan "dava açma süresi" kurumunun çoğu kez işletilmemesine ve dava hakkının kötüye kullanılmasına yol açmak olur.
Özellikle idarenin tesis ettiği işlemin doğrudan tarafı olmayan ve bu nedenle de idarece yazılı bildirim zorunluluğu bulunmayan, ilgililerin, açacakları davalarda öğrenme tarihinin açıkça saptanabildiği durumlarda öğrenmenin yazılı bildirime karine alınması kamu düzeninin gereklerindendir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, 5.3.1987 tarihinde Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığınca yapılan tahsis işleminden sonra davacı belediyece uyuşmazlık konusu alan için müdahil şirkete 3.4.1990 tarihinde yapı ruhsatı verildiği, verilen ruhsatta "150.000 m2 Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığından tahsisli alan" belirtmesi yapıldığı, ayrıca tahsis işlemine dayanılarak karayolunun kapatılması üzerine çıkan ihtilaf üzerine davacı belediye ile ... Orman İşletme Müdürlüğü arasında yapılan 14.5.1996 ve 28.5.1996 günlü yazışmalardan bu hususun orman işletme müdürlüğünce de teyit edildiği, ancak gerek 1990 yılında gerekse 1996 yılında dava yoluna gidilmediği, tahsis işlemine dayalı olarak kapatılan karayolunun yeniden açılması konusunda alınan 26.5.1998 tarihli encümen kararı üzerine müdahil şirketin verdiği 1.6.1998 tarihli cevap üzerine tahsisin varlığının öğrenildiği öne sürülerek açılan davada idare mahkemesince temyize konu kararın verildiği anlaşılmaktadır.
Davacı belediyenin uyuşmazlık konusu orman alanının 1987 yılında tahsisine ilişkin işlemin varlığını bu alan için 1990 yılında yapı ruhsatını verdiği tarihte kesin olarak bildiği ve bu hususun 1996 yılında orman işletme müdürlüğünce teyit edildiğinin dosyadaki yazılı belgelerle sabit olması karşısında, idare mahkemesince davanın süre aşımı gerekçesiyle reddi gerekirken, uyuşmazlığın esası incelenerek verilen temyize konu kararda hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle Aydın 1. İdare Mahkemesi kararının bozulmasına, dosyanın yeniden karar verilmek üzere anılan mahkemeye gönderilmesine 30.3.2000 gününde oybirliği ile karar verildi.
Kaynak : DKD Sayı 104
Old 31-03-2008, 10:52   #3
mustafayıldız

 
Varsayılan

üstadım tebliğ edilmeyen kişi işlemin doğrudan doğruya muhattabıdır. yani 3. kişi değildir.
Old 31-03-2008, 11:02   #4
av.cemile

 
Varsayılan

Tebliğ yapılmayan şahıs işlemin doğrudan muhatabı ise zaten idarenin ilgililere tebliği mecburi olduğundan ve kişi de tebliğ olmaksızın bu işlemi öğrenebilecek durumda değil ise öğrendiği tarihten itibaren dava açabilmelidir. Yukarıda verilen kararın içinde koyu renkle vurgulanmış alanlarda bu husus açıklığa kavuşturulmuştur. Bu kısımlar sizin de gerekçeniz olabilir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
satış iptali için encümen kararı kurthukuk41 Meslektaşların Soruları 0 17-03-2008 10:10
Belediye Encümen Kararının iptali - otogar giriş çıkış ücreti fatoskayaismi Meslektaşların Soruları 0 28-12-2007 13:24
tapu tahsis kararının iptali davasında sadece bunu iptal ettiren mi yararlanır ? nil-nil Meslektaşların Soruları 4 04-12-2007 21:28
Boşanma kararının iptali ve eski eşin hukuki durumu uSaRe01 Meslektaşların Soruları 3 21-07-2007 18:48


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04670405 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.