Vakıf(özel)üniversitelerinde Hukuk Eğitimi

-- "Yasalar örümcek ağı gibidir;küçük sinekler ağa takılır,eşek arılar ise ağı deler geçer."Jonthan Swift


-- Öss gereksizse ve bilgiyide ölçmüyorsa
-- Üniversiteye girmekte Öss puanı(en azından şu an için) yeterli kriter değilse
-- Önemli olan Mezun olduktan sonra kendini geliştirmekse
-- Adalet gereksizse
-- Kapitalizim masum bir çocuksa
-- Vakıf üniversiteleri darphane değilde birer sıcak eğitim yuvasıysa
-- Milyonlarca genç Üniversiteye girmek için beklemekte ve bunun için Eğitimden,Adaletten,Hukuk devletinden,Eşitlik ilkesinden rahatlıkla vazgeçilebilirse
-- Köylü memet ağanın oğlu ünversiteye gitmesi için bilmem kaç bin doları yoksa fevkalede puan yapması şartsa
-- Daha nice husus varsa

-- O halde ben size adaletli bir yöntem öneriyorum
-- Milli piyango idaresi belirlesin kimin hangi üniversitenin hangi bölümünde okuyacağına.
-- Enazından daha adaletli olacağı kanaatindeyim.
-- Öyle ya önemli olan üniversiteye girmekteki yöntem değil de mezun olduktan sonra gösterilen başarıysa.O halde Bırakalım üniversiye giriş hususunu MİLLİ PİYANGO İDARESİNE.
-- Ne dersiniz

Degerli Arkadaslar,

ben hala sizlerin neyi paylasamadiginizi anlayamadim. Sizler de OSS`nin ezbere bilgiye dayanan cok kotu bir sinav oldugunu biliyorsunuz. Yillarca suren orta-ogretim egitim hayatinizin sonunda, tek bir sinava giriyorsunuz. Hepimiz kabul edelim, bu sinav sistemi ile kimin hukukcu yada kimin muhendis olabilecegine karar verilmemeli.

Hosunuza gitmeyen, Sizle ayni sinava giren ve sizden az corafya sorusu yada Tarih sorusu cozerek, hukuk fakultesini "parayla" kazanmasi ve bitirmesi mi? Insanin ailesinin zengin olmasi ve maddiyati evlatlarinin egitimi icin harcamasi kotu bir sey mi? OSS gibi sacma bir sinavdan dusuk puan alan zengin cocugunun okumaya hakki yok mu? Okumasin da baba parasi yiyerek mi hayatini devam ettirsin.

Madem ki, siz devlet okulu mezunu arkadaslarim, egitiminize bu kadar cok guveniyorsunuz, o zaman OSYM`den hukuk fakultesi bitirme sinavi veya hukuk egitiminin kalitesini olcen benzeri bir sinavin getirilmesini talep edin.

Parasi olup da okuma sansi olan insanlari engellemek icin caba gostereceginize, zeki ve caliskan ama parasi olmayip da okuyamayan ve her ne hikmetse devlet destegi alamayan genclerimiz icin mucadele edin!

arkadaşlar bu konuda tartışılacak hiçbir şey olmadığını düşünüyorum.Sonuçta vakıf üniverstilerinde de devlet üniversitelerinde sistem aynı.Klasik eğitim

Aklımda devamlı oluşan bir soru var.Farkındaysınız vakıf üniveristelerinde eczacılık ve tıp bölümünde okuyan öğrenciler için devlet üniversitesinde eczacılık ve tıp okuyan öğrenciler hiç bu şekilde bir tartışma içine bile girmiyorlar geçen günlerde tv kampus hayatı diye bir haber izlerken istanbul tıp da okuyan öğrencilerle tıp eğitimi hakkında konuşulurken gerçekten tıp istiyorlarsa yeditepe ye ydü ye ..vs gitmeleri imkanı olduklarını bahsediyorlar ve ekliyor bizim bölümümüz gönül işi sağlık çok ciddi bir iştir tartışma şaka götürmez eğer tıp diş hekimliği eczacılık isteniyorsa öğrenci buna gönül verdiyse fikrini değiştirmesin öss yıldırmasın diyorlar ve bunu ağız birliği yapmış gibi o kadar öğrenci söyledi ki hiçbir dişhekiminin eczacının veya tıpçının bir başka arkadaşı için o vakıf üniversitesi mezunu dediğini duydunuz mu!Ben hiç duymadım,mesleklerinin zor olduğunu,gönül işi olduğunu ve hakketten çok zor fakülteler olduğunu istisnasız hepsinden duydum ama!!

parası olup da okumak isteyenleri kimsenin engellediğini görmedim.ayrıca parayla okuyorlar diye okudukları yerin eleştirisi yapılmayacak değil böyle bir yasak yok.özel hukuk fakültesine karşı değiliz ancak sırf ticari amaçlı bir kurummuş gibi altyapı olmadan hukuk fakültesi açılması yanlış. ayrıca özelde okuyan arkadaşlara soralım madem o kadar başarı var peki neden fakülteleriniz asistan olarak devlet üniversitesi mezunlarını(özellikle ankara ve istanbul hukuk mezunlarını) havada kapıyorlar? dememk ki devlet üniversitelerimiz eğitimi daha iyi veriyor daha iyi hukukçu yetiştiriyor.

Alıntı: Yazan hukukçu-1987 ... ayrıca özelde okuyan arkadaşlara soralım madem o kadar başarı var peki neden fakülteleriniz asistan olarak devlet üniversitesi mezunlarını(özellikle ankara ve istanbul hukuk mezunlarını) havada kapıyorlar? dememk ki devlet üniversitelerimiz eğitimi daha iyi veriyor daha iyi hukukçu yetiştiriyor.

Sevgili arkadaşım öncelikli böyle bir bilgiye nereden sahip oldun önce onu bildirseydin böyle ortaya pirinçleri atıpta sonra kim toplarsa toplasın demeyin lütfen.Şu an benim tanıdğım 4 mezun ankara üniversitesinde asistan ayrıca bizim üniversitede bütün asistanlar kendi mezunları.Ayrıca şu küçük ayrıntıyı neden hep atlıyorsunuz vakıf üniveristesi mezunlarının (çoğunun) asistan olmak gibi bir eğilimleri yok,mesela sonra deniyor ki vay!hakimlik savcılık sınavında 10 vakıf üniversitesi mezunu kazanmış ama baksanız ki kaç kişi girmiş girenlerin yine çoğu da soru stilini görmek için girmiştir emin olun.Peki vakıf üniversitesi mezunları napıyor o zaman diyeceksiniz(çoğu) serbest avukatlık, ticaret avukatlığı, müfettişlik, banka avukatlığı , fabrika avukatlığı ve deniz hukuku-kıyı hukukuyla ilgileniyorlar zaten ki çoğunun fabrikası veya hukuk bürosu olduğu için inanın fırsat bile kalmıyor başka eğilimlere

Arkadaşlar konuyu tartışma boyutuna getirmeye gerek yok bence. Çünkü herkes bir yerlerde yetişiyor ve kendisine uygun olan kuruma gidip çalışmaya başlıyor. Ayrıca şunu da unutmamak gerekir ki devlet üni.lerinden gelen prof.lar olsun seçkin hocalar olsun çogu zaman devlet üni.lerinde asistanlarını derse sokarken vakıf üni.lerinde bizzat kendileri girmekteler. Yine olaylara tek taraflı bakmamak gerektiği kanaatindeyim.Nice vakıf üniside okumuş başarılı asistanlar var. Onlar da aynı yarışın içerisindeler.Olay şu ki devlet üni.sinde okuyanlar vakıftakileri kötülemeye, vakıftakilerde kendilerini korumaya devam edecekler. İyisi mi herkesi kendi haline bırakalım. Başarılı olanlar nasıl olsa aradan sıyrılırlar.
Saygılarımla

arkadaşlar vakıf üniversitelerinde okumayanlar oraların zorluklarını bilemez.Kısaca şöyle anlatayım devlet üniversitelerine girmek zor çıkmak kolay vakıflara girmek kolay çıkmak zordur.Ayrıca devletle vakıfların sistemleri de taban tabana zıttır.

Sayın tiyerianri o bilmeyenlerden biri benim.
O zor unsurları teker teker sayarsanız; bu bahaneyle bende öğrenmiş olurum..

Saygılarımla

Sayin Arkadaşlar ,
Devletli alayli tartişmasi yaşatmaya gerek yok.Bu tür Tartişmalara en iyi cevabı tarih vermiştir.
Gelmiş geçmiş en zeki insanlardan birisi olan ainstain liseden atılmıştır...Bence devletli vakıflı ayrımındansa kendini yetiştirebilen / kendini yetiştiremeyen ayrımını yapmak daha doğrudur...
Saygılarımla ,

Alıntı: Yazan tiyerianri ...devlet üniversitelerine girmek zor çıkmak kolay.....

Emin misiniz?

Alıntı: Yazan BEYZA20 Sevgili arkadaşım öncelikli böyle bir bilgiye nereden sahip oldun önce onu bildirseydin böyle ortaya pirinçleri atıpta sonra kim toplarsa toplasın demeyin lütfen.Şu an benim tanıdğım 4 mezun ankara üniversitesinde asistan ayrıca bizim üniversitede bütün asistanlar kendi mezunları.Ayrıca şu küçük ayrıntıyı neden hep atlıyorsunuz vakıf üniveristesi mezunlarının (çoğunun) asistan olmak gibi bir eğilimleri yok,mesela sonra deniyor ki vay!hakimlik savcılık sınavında 10 vakıf üniversitesi mezunu kazanmış ama baksanız ki kaç kişi girmiş girenlerin yine çoğu da soru stilini görmek için girmiştir emin olun.Peki vakıf üniversitesi mezunları napıyor o zaman diyeceksiniz(çoğu) serbest avukatlık, ticaret avukatlığı, müfettişlik, banka avukatlığı , fabrika avukatlığı ve deniz hukuku-kıyı hukukuyla ilgileniyorlar zaten ki çoğunun fabrikası veya hukuk bürosu olduğu için inanın fırsat bile kalmıyor başka eğilimlere

iyiki fabrikaları veya hukuk büroları var aksi takdirde geçemezlerdi hukuk fakültelerinin kapısından..çok ağır konuştunuzu düşünerek böyle bir cevap vermiş bulunuyorum ..herşey para değildir prestij için o insanların hakim ya da savcı olmak istemediklerini nerden biliyorsunuz...

Alıntı: Yazan slide iyiki fabrikaları veya hukuk büroları var aksi takdirde geçemezlerdi hukuk fakültelerinin kapısından..çok ağır konuştunuzu düşünerek böyle bir cevap vermiş bulunuyorum ..herşey para değildir prestij için o insanların hakim ya da savcı olmak istemediklerini nerden biliyorsunuz...

Son sözünüzü gerçekten hayretle okudum ama ne yazik ki hakimlik ve savcılık prestij için yapılamaz bence bu sözünüzün ağırlığını düşünmeliydiniz kaldı ki ilk sözünüzün hiçbir ağırlığı yok çünkü hukuk fakültelerinin kapısından geçemeyeceklerini belirtmişsiniz,çok gerçekdışı olduğu aşikar olduğu için dikkate almıyorum;ayrıca fark ettiyseniz sözlerimin başına “çoğu” diyerek başlamıştım geriye kalanlar ise istisna olan değil dediklerimin aksinde düşünen veya durumda olan vakıf üniversitesi öğrencileridir.Ayrıca ben bu konuda sadece serzenişte bulunmuştum fakat tarafınızca bu anlaşılmamış fakat işin özüne inersiniz evet doğru bir çok vakıf üniversitesi mezunu öğrenci serbest avukatlık dallarına eğilimde bulunurlar (bu birçoğunun arasında bende varım) yalnız hakimlik ve savcılık evet bir makamdır kamu için kurulmuş adaleti ve düzeni korumakla yükümlü bir organdır prestij değildir.Evet vakıf üniversiteleri parayla eğitim yaparlar ama bu önyargılara karşın da öğrencileri çok zorlarlar fakat her imkanı sağlarlar,öğrenimlerini devam ettiren asistanlarla değil hocalarla dialog halinde olunur hiçbir dersi asistandan değil hocadan dinler ve öğrenirseniz bu dediklerimi bulunduğunuz şehirdeki bir vakıf üniversitesine giderek ön araştırmaylada sahip olabilirsiniz.Ne yazık ki istediğinizi düşünebilirsiniz mezun oluncaya kadar vakıf üniversitesi-devlet üniversitesi arasında hiçbir fark yoktur sizde bölüm aynıdır müfredat aynıdır.72 dersle mezun oluyorsunuz bizde;sonrası ise de hayat içinde çalışkanlığa göre de biçimlenir bu da vazgeçilmez bir gerçektir.

Alıntı: Yazan BEYZA20 Son sözünüzü gerçekten hayretle okudum ama ne yazik ki hakimlik ve savcılık prestij için yapılamaz bence bu sözünüzün ağırlığını düşünmeliydiniz kaldı ki ilk sözünüzün hiçbir ağırlığı yok çünkü hukuk fakültelerinin kapısından geçemeyeceklerini belirtmişsiniz,çok gerçekdışı olduğu aşikar olduğu için dikkate almıyorum;ayrıca fark ettiyseniz sözlerimin başına “çoğu” diyerek başlamıştım geriye kalanlar ise istisna olan değil dediklerimin aksinde düşünen veya durumda olan vakıf üniversitesi öğrencileridir.Ayrıca ben bu konuda sadece serzenişte bulunmuştum fakat tarafınızca bu anlaşılmamış fakat işin özüne inersiniz evet doğru bir çok vakıf üniversitesi mezunu öğrenci serbest avukatlık dallarına eğilimde bulunurlar (bu birçoğunun arasında bende varım) yalnız hakimlik ve savcılık evet bir makamdır kamu için kurulmuş adaleti ve düzeni korumakla yükümlü bir organdır prestij değildir.Evet vakıf üniversiteleri parayla eğitim yaparlar ama bu önyargılara karşın da öğrencileri çok zorlarlar fakat her imkanı sağlarlar,öğrenimlerini devam ettiren asistanlarla değil hocalarla dialog halinde olunur hiçbir dersi asistandan değil hocadan dinler ve öğrenirseniz bu dediklerimi bulunduğunuz şehirdeki bir vakıf üniversitesine giderek ön araştırmaylada sahip olabilirsiniz.Ne yazık ki istediğinizi düşünebilirsiniz mezun oluncaya kadar vakıf üniversitesi-devlet üniversitesi arasında hiçbir fark yoktur sizde bölüm aynıdır müfredat aynıdır.72 dersle mezun oluyorsunuz bizde;sonrası ise de hayat içinde çalışkanlığa göre de biçimlenir bu da vazgeçilmez bir gerçektir.

sizlere devlet üniversitesindeki öğrencilerin asistanlardan ders aldığını kim söylüyor bilemem...ama bilin ki en azından ankara üniversitesinde hocalar birebir derse kendileri gelmektedir...vakıf üniversitesinde okuyan bir çok arkadaşım var zaten ayrıca gidip de incelememi gerektirem bi durum yok..ayrıca siz kabul etseniz de etmeseniz de toplumun hakime savcıya bakışı aşikar ortadır..prestiji en yüksek işlerdendir..şunu anlamıyorum bu savunmanız niye elbette savunacaksınız kendinizi ama savunmanın da gerçeklik payı olmalı..

Alıntı: Yazan slide sizlere devlet üniversitesindeki öğrencilerin asistanlardan ders aldığını kim söylüyor bilemem...ama bilin ki en azından ankara üniversitesinde hocalar birebir derse kendileri gelmektedir...vakıf üniversitesinde okuyan bir çok arkadaşım var zaten ayrıca gidip de incelememi gerektirem bi durum yok..ayrıca siz kabul etseniz de etmeseniz de toplumun hakime savcıya bakışı aşikar ortadır..prestiji en yüksek işlerdendir..şunu anlamıyorum bu savunmanız niye elbette savunacaksınız kendinizi ama savunmanın da gerçeklik payı olmalı..

Hukuk yelpazesi çok geniş bir meslek alanıdır. Kişiler istedigine yönelmekte serbesttir. Size göre hakim/savcı olmak iyidir, bir başkasına göre de avukat ya da asistan olmak iyidir. Hukuk zaten yeterince prestijli bir meslektir. Bunu şu iyi ya da şu kötü diye indirgemek yanlıştır. Ayrıca diğer meslek alanlarında oldugu gibi her iş için belli kişiler lazımdır. Bu ülkede avukat olmalıdır ki insanlar haklarını savunabilsin,bu ülke de hakim/savcı olmalıdır ki yargı yetkisini kullanabilsin. Bu alanlardan en az birisinin eksikligi diger tarafı tıkayacaktır. Bu bir sistemdir, her işin daha kolay şekilde hallolması için. Ayrıca hukuk farklı düşüncelere açıktır,sığ değildir. Siz ise sırf hakimleri ve savcıları yücelterek çok sıg düşündügünüzü gösteriyorsunuz. Herkes ne olmak istiyorsa onu olsun. Gereksiz tartışmalara girmeye gerçekten gerek yok. Bu ülkede çözülmesi gereken daha önemli meseleler var. Siz hakim/savcı olmak istiyorsanız size hayatınızda başarılar dilerim. Ben ise avukat ya da asistan olmak istiyorum. Bu da benim fikrim olduguna göre saygı duymayı hakettigi kanaatindeyim.
Saygılarımla

Alıntı: Yazan spinoza Hukuk yelpazesi çok geniş bir meslek alanıdır. Kişiler istedigine yönelmekte serbesttir. Size göre hakim/savcı olmak iyidir, bir başkasına göre de avukat ya da asistan olmak iyidir. Hukuk zaten yeterince prestijli bir meslektir. Bunu şu iyi ya da şu kötü diye indirgemek yanlıştır. Ayrıca diğer meslek alanlarında oldugu gibi her iş için belli kişiler lazımdır. Bu ülkede avukat olmalıdır ki insanlar haklarını savunabilsin,bu ülke de hakim/savcı olmalıdır ki yargı yetkisini kullanabilsin. Bu alanlardan en az birisinin eksikligi diger tarafı tıkayacaktır. Bu bir sistemdir, her işin daha kolay şekilde hallolması için. Ayrıca hukuk farklı düşüncelere açıktır,sığ değildir. Siz ise sırf hakimleri ve savcıları yücelterek çok sıg düşündügünüzü gösteriyorsunuz. Herkes ne olmak istiyorsa onu olsun. Gereksiz tartışmalara girmeye gerçekten gerek yok. Bu ülkede çözülmesi gereken daha önemli meseleler var. Siz hakim/savcı olmak istiyorsanız size hayatınızda başarılar dilerim. Ben ise avukat ya da asistan olmak istiyorum. Bu da benim fikrim olduguna göre saygı duymayı hakettigi kanaatindeyim. Saygılarımla

değerli arkadaşım ben okulu bitirmiş biri olarak hakim ya da savcı olmak gibi bi kaygım olmadı tercih de etmedim..ama tercih edenlerin tercihine saygıda bazı arkadaşların aynı özeni göstermediğini gördüğüm için böyle bir açıklamada bulundum ki sizi kutluyorum gereksiz yere tartışmak yerine özenli ve seviyeli olarak cevap verme yolunu tercih ettiniz..

Alıntı: [guote=slide]prestij için o insanların hakim ya da savcı olmak istemediklerini nerden biliyorsunuz...[guote=slide] [guote=slide] ayrıca siz kabul etseniz de etmeseniz de toplumun hakime savcıya bakışı aşikar ortadır..prestiji en yüksek işlerdendir..şunu anlamıyorum bu savunmanız niye elbette savunacaksınız kendinizi ama savunmanın da gerçeklik payı olmalı.. [guote=slide]

Öncelikle bu konuyla ilgili son olarak yazdığımı belirtmek istiyorum,sevgili slide yazdıklarımı o denli yanlış yerlere sürüklüyorsun ki her defasında söylemek istediklerim arada kayboluyor ve bende bu yüzden yazma gereği duyuyorum.(ama bu dediğiniz gibi bir savunma değil ,düşüncelerimi aktarmak istiyorum,yanlış anlaşılmak değil!)

Ben diyorum ki: Hakimlik ve savcılık mesleği sadece prestij(itibar) için yapılmaz ve yapılmamalı çünkü adeta toplum için mihenk taşı misali düzeni koruyan insanların(çiftçinin,emekçinin,doktorun,öğretmenin ,büyüğün,küçüğün…)yaşama düzenini koruyan adalet gibi önemli bir ödevi yerine getirmekle yükümlü bir organ,yargı yetkisine kullanan hakim ve savcılık mesleği itibar amaçlı değildir.Eğer bu insanlar sırf söylediğiniz gibi prestij için bu mesleği yapacak olsalardı bu sisteme bizlere de ihtiyaç olmazdı.Spinozanın yazdıklarına kesinlikle katılıyorum hukuk zaten prestijli bir iştir ama siz sadece hakimlik ve savcılığı prestij için insanların yapabilecek olduklarını yazdığınız için bende bu sözün ağırlığına dikkatinizi çekmek istedim ayrıca tabiî ki her seçime,tercihe saygımız vardır bunun aksini hiçbir zaman söylemedim ve söylenebileceğini de düşünmüyorum.Farklı görüşler (tercihler) olmalı ki sistem döngüsüne devam etsin.

Sayın Oğuzhan,zor unsurları teker teker saymak bile zor ama bir kaçı bu bahaneyle yazayım.Bir kere genelde hocalar bile önyargıyla yaklaşır özel üniversite öğrencilerine.Devlet üniversitelerinde en zor diye tabir edilen sınavlar çoğunukla özellerde quizlerde sorulur.Bütünleme bazılarında yoktur.Tek dersten sınıfta bırakılırsınız bir yıl parası verirsiniz.Yaz okulları ek gelir kapısı olarak görülür.4 yılda pek bitirtmezler okulu.Çünkü kayıp her sene yeni dolar manasına gelir.bir günde 3 yada 4 final sınavına girersiniz.Eğer okul taksidini ödeyemezseniz sınav sonucunuzu öğrenemezsiniz.Tabi bazı birçok konu daha var sanırım bu kadarı yeter

şunu öncelikle belirtelim ki özel üniversite de okuyan arkadaşların okurken göstermiş oldukları emeğe saygı duyuyorum.herkesin fabrikası olmayabilir çok zengin de olmayabilir biz burda hukuk eğitiminden bahsediyoruz.hukuk öneminden ötürü başlı başına bir prestijdir.hakim savcı ve avukat adalet sisteminin taşıyıcılarıdır hepsinin görevi gereği gibi yerine getirildiği müddetçe kutsaldır.ben eleştirirken sadece özel hukukları değil birçok devlet üniversitesini de eleştirdim.daha doğru dürüst akademik kadrosu olmayan hukuk fakülteleri var.özellerle beraber yaklaşık 30 civarı hukuk fakültesi oldu.burda bir çarpıklık yok mu?bu kadar hukuk fakültesinden mezun olan binlerce kişi nasıl istihdam edilecek?ülkemiz bu kadar çok hukuk mezununu kaldıracak yapıya iş alanına sahip mi?bu yanlış gidişe kim dur diyecek?bence en erken zamanda hukuk fakültelerinin sayısı azaltılmalı.bu bir zorunluluktur.hani hukuk fakültesi açılmayacaktı bursa da ve erzurumda neden yeni iki tane açıldı anlamakta güçlük çekiyorum.bence bu durumdan zarar görecek olan hukuk fakültesini tercih eden onlarca genç olacaktır ve hukuk mesleğinin prestiji de yok olacaktır.tabi arkadaşın bahsettiği özel hukuklulara sözüm yok onların fabikası falan varmış onlar istihdam sorunu çekmezler.hukuk bazıları için amaç olmaktan çok araç halini aldı.

Öncelikle şunu belirtmekte yarar var sanırım, hukuk kimsenin tekelinde değildir. Diğer yandan özel okuyanlar arasında ailesi gerçekten çok zengin olan kadar çocugunu okutmak için elinden gelenin fazlasını yapan anne babalar da var. Onun için bu kadar basite indirgemek onlara karşı bir saygısızlık olur kanaatindeyim. Diğer yandan haklısınız çok fazla hukuk fakültesi var ve buna bağlantılı olarak da kaliteli hoca eksikligi var,dolaylı olarak da egitimde kalitenin düşmesi cabası. Fakat tıp da her yıl binlerce mezun vermekte, işletme de ve diğer bir çok meslek! Ülkede herkese ihtiyaç vardır. O halde şöyle düşünelim. Bu fazlalık olarak gördügünüz hukuk okuyanları başka alanda okudugunu düşünün, o zaman oralarda bir artış olmayacak mı? oluşan bu istihdamın sorumlusu sadece hukuk okuyanlar mı?
SAYGILARIMLA

hukukun birilerinin tekelinde olduğunu düşünmek bile başlı başına bir hata olur.biz sorunları tartışmaya çalışıyoruz yoksa hukuk devlet üniversitelerinin tekelinde değil merak etme.hem bu tekel olmayı nerden çıkardın korkma hukuk kimsenin tekeline girmez.ayrıca yazımda ben dahil hukuk okuyanları sorumlu tuttuğumu nerden çıkardınız.lütfen dikkatle okuyun ben asıl mağdur olacak kesimin biz hukuk okuyanlar olacağını belirttim.adalet bakanı da dahil barolar ve birçok akademisyen bu kadar çok hukuk fakültesi bulunmasının yanlış olduğunu ayrıca yeni fakülte açılmaması gerektiğini vurguladılar.ankara barosu yeni fakülte açılması girişimlerine karşı idare mahkemesinde açtığı davayı hatırlayalım.ilgili baro başta istihdam olmak üzere hukuk mesleğinin prestiji de dahil birçok konuda bu durumun olumsuz sonuçlar doğuracağını ayrıca altyapısı tamamlanmadan hukuk fakültesi açılmasının hukukçuluk mesleğini kötü yönde etkileyeceğini vurguladı.çünkü baro bilmektedir ki artık birçok avukat asgari ücerete talim etmekte köle gibi çalışltırılmakta açlık sınırının altında hayatını sürdürmeye devam etmekte ayrıca birçoğu iş bile bulamamakta.bence baro ne yazıkki haklı. ne yazık ki diyorum çünkü bu durum hukukçuluk mesleğinin halk nezdindeki saygınlığını olumsuz etkilemekte bunu da geçtim biz hukuk okuyanlar başta istihdam olmak üzere çok büyük sıkıntılar çekmekteyiz.hal böyleyken iktisadi idari bilimleri ya da işletmeyi örnek vererek sorunun üstünü kapayamayız.hem o dediğiniz fakültelerin mezunları da ne yazık ki bu olumsuz durumla karşı karşıya.onlar öyle diye biz de mi öyle olalım sorunları örtbas mı edelim.bence hukuk tercih edecek öğrenciler tüm bunları göz önünde bulundurmalı.ülkemde ilerisi düşünülerek işler yapılsaydı çok şey daha farklı olurdu bugüne dair günü kurtaran yorumlarla yarını sağlam temeller üzerine inşa edemeyiz.saygılar.

arkadaşlar vakıf üniversitesinde okumak kadar iyi bir şeyin warlığına inanmıyorum bunu bu üniversitelerde okumayanlar anlayamazlar zannediliyorki biz havadan geçip okul bitiriyoruz. böyle bir şeyin olmadığını bana katılan arkadaşlar yazarak anlatsın. saygılarımla...

vakıf üni.si yada devlet üni.sinin egitimi daha iyi gibi tartışmaya girilmemeli.vakıf üniversitesinde okuyanlar yaratılan bir imkanı kullanmaktadırlar bu yüzden seçimlerinden dolayı onlara önyargılı yaklaşılıp suçlanmaları ve eleştirilmeleri yerine eğitimde neden böyle bir yola gidilip ikililik yaratıldığı düşünülmeli ve bu sistemin neden olduğu adaletsizlik eleştirilmelidir.ben kesinlikle vakıf üniversitelerine karşıyım ve ülkedeki sosyal adeletsizliğin bir başka boyutu olarak görüyorum.

sosyal adaletsizlikle vakıf üniversiteleri arasında nasıl bir bağ var kuramadım.ayrıca sosyal adaletsizliğin olmadığı dal var mı bu ülkede?

kelimelerimi özenle seçmiştim ama neyse.vakıf üni.lerinin sosyal adaletsizliğe sebep olduğunu söylemedim sadece ülkedeki sosyal adaletsizliğin bir başka boyutu olduğunu düşündüğümü söylemek istedim.sizde takdir edersiniz ki 50-60 puan az aldıkları için mağdur olduklarını aslında sınav heycanıyla yapamadıklarını iddia ediyorlar ancak asıl mağduriyeti 0, küsür puanla istediği üni.ye hatta istediği fakülteye giremeyen kişi yaşamaktadır.benim bahsettiğim bu adaletsizliktir.ben vakıf üniversitelerinde okuyanların eğitimine ya da okuldan sonra meslek hayatında sahip olacakları yetkinlik hakkında bir öngörüde bulunmuyorum.ancak konunun özünü oluşturan şu yaklaşımıda ''sizin hocanız bize derse geliyo nabeeer parasını bastırdık aldık.'' hiç doğru bulmuyorum.

Toplumda oluşan sosyal adaletsizligin suçlusu ne sizlersiniz ne de bizleriz. Hayat maalesef herkese karşı bonkör davranmıyor. Bazı kişiler gerçekten çok çabalayıp bazı noktalara geliyor bazılarıysa parasıyla. Ama şunu unutmayalım ki içinde gerçekten okuma sevdası olmayan kişiler bu yolda zaten dökülüyorlar. Geriye sadece gerçekten bir şeyleri başarmak isteyenler kalıyor. İşte bu noktada demek istedigim şu ki kişilere karşı önyargılı olmamalıyız. Özellikle de bizler! Çünkü bizler ileri de öyle olaylarla karşılaşacagız ki önemli olan bizim fikrimiz olmayacak, önemli olan toplumundaki adaletin sağlanması olacak.

ilginç bir tartışma konusu.o zaman özel bir üniversite okuyan arkadaşlarımız da doktor olamasınlar.yani her şey parada bitmiyor kişinin kendini geliştirmesi çok önemli bir konu.hem avukatlıkta para kazanma ile iyi hukukçu olma arasında çok büyük farklar olduğundan bahsetmişti yanında çalıştığım avukatım.sosyal adaletsizlik zaten üniversite sınavı ile başlıyor arkadaşlar..kaç arkadaşımızın sınavdan önce yüksek derecede hukuk bilgisi vardıki zamanla sosyal gelişimini tamamlayabilmiş her bireyin öğrenebileceği bir alan hukuk.ama iyi uygular ama kötü..mademki bir ayrım var vakıf üniversitelerinde sorular daha kolay olsun..

arkadaşlar bizim işimizin adaleti sağlamak olması gerekir.hukuk adalete yönelmiş toplumsal yaşama düzeniyse adaleti öncelikle kendi içinde geliştirmeli bence.puan olarak çok fazla uçurum olmamalı vakıf ve devlet üniversiteleri arasında.böylece çalışmayı seven çalışmaktan yorulmayan ve zorluklara daha çok göğüs gerebilen donanımlı hukukçular yetişir.vakıf üniversitelerinde okuyanların çok daha zorlandıkları aşikardır.çıkmanın zor olduğunu söylemeleri bundandır.sınıf geçmekte zorlanırlar ve devlet üniversitelerinin daha kolay olduğunu savunurlar.kendi arkadaşlarımdan biliyorum ben sizin okulda olsaydım sınıf geçerdim diyorlar.benim en çok kızdığım nokta da bu.kişi ulaşamadığı şeyi kötülememeli bence.saygılarımla...

Alıntı: Yazan öğ.dilek arkadaşlar bizim işimizin adaleti sağlamak olması gerekir.hukuk adalete yönelmiş toplumsal yaşama düzeniyse adaleti öncelikle kendi içinde geliştirmeli bence.puan olarak çok fazla uçurum olmamalı vakıf ve devlet üniversiteleri arasında.böylece çalışmayı seven çalışmaktan yorulmayan ve zorluklara daha çok göğüs gerebilen donanımlı hukukçular yetişir.vakıf üniversitelerinde okuyanların çok daha zorlandıkları aşikardır.çıkmanın zor olduğunu söylemeleri bundandır.sınıf geçmekte zorlanırlar ve devlet üniversitelerinin daha kolay olduğunu savunurlar.kendi arkadaşlarımdan biliyorum ben sizin okulda olsaydım sınıf geçerdim diyorlar.benim en çok kızdığım nokta da bu.kişi ulaşamadığı şeyi kötülememeli bence.saygılarımla...

Bir noktada haklısın kişi ulaşamadıgı şeyi kötülememeli...Ama sizin yaptıgınız ne? Sürekli vakıf üni.lerini kötülemek..Ayrıca gerçekten vakıfta nasıl egitim verildigini bilmiyorsunuz onun için bilmediginiz konu hakkında yorum yapmayın lütfen..tek bir vakıf ünisinin sorularını görüp de çok kolaymıs demesi kolay. İstisnalar kaideleri bozmaz. Gerçekten önyargılı olmasaydınız gerçekleri daha iyi anlardınız..
Saygılarımla

Mrb.bende vakıf ünv. mezunuyum.bende senin gibi okurken ilk yıl bu kaygıyı taşımıştım ama sonra anladımki hiç bi fark yok bizde aynı eğitimi alıyoruz dev. ünv. okuyanlardan tek fark biz ücret ödüyoruz.Bazı insanların vakıf ünv.önyargılı bakması belkide senin şuan bunları düşünmene sebebiyet veriyo ama bence sen bunları takma kafana, bilmedikleri bi konuda önyargılı davranarak yorum yapmaları kendi ayıpları diye düşünüyorum.sen okuluna devam et bence inan ilerde sende benle aynı düşünceleri paylaşacaksın.sana başıralar...