İki kira sözleşmesi, kiracı belirsizliği ve tahliye

Merhabalar
Müvekkil A ve B'ye ait bir dükkan 2017 temmuz ayında A ve C arasında karşılıklı imzalanarak C şahsına yazılı sözleşme ile kiraya verilmiş. Zaman zaman gecikmeler olmakla birlikte kira ödemeleri Müvekkil A hesabına şahıs D tarafından yapılmış. 2018 mart ayında D, Müvekkil A'yı arayarak Kiracı C ile ortak olduğunu ve artık ortaklıklarını bitirdiklerini ve bu saatten sonra kiracının kendisinin olduğunu söyleyerek sözleşmenin kendi adına yine 2017 temmuz tarihinde düzenlenmiş gibi yapılmasını istemiş ve Müvekkil A da daha önce hesabına gelen ödemeleri D'nin yatırması sebebiyle güvenerek yeni bir sözleşme yapmış ve tarihini 2017 temmuz olarak düzenlemişler.
Ancak D kira ödemelerini geciktirmiş ve Müvekkil A, D'ye önce mayıs kira alacağı sonra da mayıs ve haziran kira alacağı için ihtarname göndermiş ancak ikinci ihtarnamede tahliye talep etmemiş.

Ortada aynı dönemlere ilişkin farklı şahıslarla yapılmış iki sözleşme var iken hangi sözleşmenin geçerliliğinden bahsedilebilir? Hiç bir sözleşmede Maliklerden B'nin imzası ve adı yok ancak durumdan bilgisi var bu durumu lehimize kullanmamız mümkün müdür?
Ortaya şu anda çıkan duruma göre C ve D aslında ortak değilmiş, C D'ye dükkanı devretmiş ve Müvekkil A'nın bu durumdan yeni haberi oluyor dolayısıyla rızası yok..
İhtarnamelerin tahliye talebi içermemesi ve sadece D'ye yöneltilmiş olması sonuç almamızı etkiler mi?
Dükkan şu anda boş tadilat yapacağız denilerek kapısı açık bir şekilde bırakmışlar ancak içeri zaman zaman bazı şahıslar giriyormuş ve uyuşturucu kullanıldığın dair çevre dükkanlardan şikayetler gelmiş.Hatta C ve D'nin stopajı düşürmek için kira bedelini düşük gösterdikleri Müvekkil A imzalamış gibi 3. bir sözleşme hazırladıkları da söylendi.
Şu anda C ve D'ye ulaşamıyoruz yaptığım araştırmalarda muhtar ya da noter marifetiyle taşınmaza grip anahtarı değiştirip kiracı eşyalarını rehin alabileceğimizi öğrendim ancak kanuni dayanağını bulamadım. Bilgisi olan meslektaşlarımın yardımını bekliyorum.
Şimdiden teşekkürler

Anlattığınız durumda:
- C'nin zilyetlik ve kiracılık iddiası yoksa, D'yle yaptığınız ikinci sözleşme geçerli ve bağlayıcıdır, dolayısıyla kiracınız D'dir.
- D'yle yaptığınız sözleşmeyi fesh etmeden kiralanan yere giremezsiniz. Feshi ya iradi ya hükmi yapmak zorundasınız. Girip anahtarları değiştirirseniz, duruma D'nin de sesi çıkmazsa herhangi birşey olmaz elbette ama D yasal işlem başlatırsa hukuki ve cezai birçok sorumluluğunuz doğar. BKZ:
http://www.turkhukuksitesi.com/showp...82&postcount=2
- İhtarnamelerin tahliye talebi içermemesi karşısında ödenmeyen kira için 30 gün sonrasında tahliye davası açamazsınız (elbette tahliye talepli yeniden ihtar çekmenize veya icra takibi yapmanıa engel yok), ancak kira bedellerini isteyebilirsiniz. Öte yandan aynı kira dönemi içinde 2 adet bu şekilde ihtarınız varsa, kira dönemi sonunda tahliye davası açabilirsiniz.
- İmzanızın taklit edildiği bir sözleşme varsa, savcılığa suç duyurusunda bulunabilirsiniz (veya bu yaptırımla korkutup fesih talep edebilirsiniz).
- Maliklerden B'nin imzası olmaması sözleşmeleri geçersiz kılmaz.
- A'nın devre rızası olmaması da durumu değiştiirmez, hal böyleyse D ile sözleşme yapmamalı + D kira ödediğinde iade etmeli veya ihtarla uyarmalıydı.

Bence yapmanız gereken kiracınızı D kabul edip, bundan sonra doğru hukuki işlemleri yapmak (örneğin tüm işlemiş kiralar için hemen 30 günlük icra takibi yapmak ve 30 gün sonra tahliye davası açmak). Mümkünse D'den sözleşmenin feshi için imza almak (vermezse savcılık kozunu kullanmak), mümkün değilse yasal olarak tahliyeyi sağlamak ve tahliye sağlanıncaya kadar işleyecek tüm kiralar için takip yapmaya devam etmek.