Nafaka Borçlusu Eşin Ödeme Emri Tebliğinden sonra muvazaalı satışı BK m.18 mi İİK m.277 mi?

Sayın Meslektaşlarım.
Hukuk adına çok üzüldüğüm bir olayı paylaşmak istiyorum.2007 tarihli boşanma ilamına dayalı olarak aile mahkemesi'nden İhtiyati haciz talep ettim.Hakim 3 çocuklu kadının zor durumunu ,nafaka alamadığını belirtmeme rağmen 20000 TL üzerindeki birikmiş alacak için teminat istedi.Müvekkile bu teminatı ödeyemediği için mecburen ilamlı takip yaptık.Ve korktuğumuz başımıza geldi.İcra emri tebliğini alan borçlu koca kesinleşme süresi içinde üzerine kayıtlı 2 aracı hemen devretti.
Bu halde pratik olarak aracın 3.kişiden başka bir kişiye de geçmesini önlemek için tedbir çıkarmak gerekecek.
Açıkçası müvekkilenin ne teminat ne de harç ödeyecek gücü var ve müşkül durumda.
Bu halde en pratik olarak BK m.18'e göre mi yoksa İİK m.277'e göre mi dava yoluna gitmeliyiz saygılar...

Devir yapılmış ise tedbir kararı geriye yürümeyeceğinden etkili olmayacaktır. Muvazaa iddiasında bulunabilir isenizde ispat yükü sizde olacağından 3. şahsın kötüniyetli olduğunu ispatlamanız biraz zor olacaktır. Öte yandan tasarrufun iptali cihetine gitmek için önce aciz vesikası almak gerekecek.
Bence İİK. 331 uyarınca şikayette bulunmanız daha etkili olacaktır. Daha sonra İİK 277 uyarınca iptal davası açabilirsiniz. İyi çalışmalar

Alacaklısını zarara sokmak kasdiyle mevcudunu eksilten borçluların cezası:

Madde 331 - (DEĞİŞİK MADDE RGT: 01.06.2005 RG NO: 25832 KANUN NO: 5358/1) (KOD 2) (KOD 1)
Haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten önceki iki yıl içinde borçlu; alacaklısını zarara sokmak maksadıyla, mallarını veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak, telef ederek veya kıymetten düşürerek hakiki surette yahut gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine geçirerek veya asıl olmayan borçlar ikrar ederek mevcudunu suni surette eksiltirse, aleyhine aciz belgesi aldığını veya alacaklı alacağını alamadığını ispat ettiği takdirde, altı aydan üç yıla kadar hapis ve bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.

İflas takibinden veya doğrudan doğruya iflas hallerinde iflas talebinden önce birinci fıkradaki fiilleri işleyen borçlu hakkında da bu fiiller başka bir suç oluştursa dahi bu hükümler uygulanır.

Konkordato mühleti veya iflasın ertelenmesi talebinden önceki iki yıl içinde ya da konkordato mühleti talebi veya iflasın ertelenmesi süresinden sonra birinci fıkradaki fiilleri işleyen borçlu hakkında da bu hükümler uygulanır.

Taşınmaz rehni kapsamında bulunan eklentinin rehin alacaklısına zarar vermek kastı ile taşınmaz dışına çıkarılması halinde, eklentinin zilyedi iki yıldan dört yıla kadar hapis ve bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.

Bu suçlar alacaklının şikâyeti üzerine takip olunur.

Teşekkürler .
Kesin aciz belgesi almak zor olsa da geçici aciz belgesi ile halletmeye çalışmak gerekecek.Tedbir'den kastım davalı göstereceğim 3.şahsın başka bir şahsa devrini engellemekti.Ancak yaptığım araştırmada 277 vd hükümleri gereğince açılan dava kişisel hak doğurduğundan ,tescilin iptali cihetine gidilmiyor.3.şahıs elinden çıkarırsa takip miktarı ile sorumlu oluyor şeklinde .Farklı görüş varsa bildirin lütfen .

Sn. Denipre,
Bence İ.İ.K. Md.277 vd. gereğince Tasarrufun İptali davası açmanız uygun görünüyor. Dediğiniz gibi geçici aciz vesikası hükmündeki haciz zaptıyla davanızı ikame edebilirsiniz.
Ayrıca şu an 3.şahıs adına kayıtlı aracın başka bir kişiye devrini Mahkeme ihtiyati tedbir kararıyla engelleyebilir. Tabi bu kararın teminat muhabilinde çıkması kuvvetle muhtemel. Tedbir verilmez yahut teminat yatırılmadığından tedbir kararı icra edilmez ise dava sonunda mahkeme, borçlu eş ve aracı devralan şahıs aleyhine İ.İ.K. md.283/2 uyarınca tasarruf tarihindeki değer nispetinde tazminata hükmeder. Bu tazminattan borçlu taraf, alacak ve faiz,ferilerini..vs. kapsar şekilde sorumlu, 3.şahıs ise alacak miktarıyla sınırlı olmak üzere sorumludur.

İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca Tasarrufun iptali davası açılması gerekir.Her ne kadar kesin aciz vesikası davanın dinlenilebilirlik ön koşulu ise de (iik.143)borçlunun menkul gayrimenkul malları ile 3 kişilerde hak ve alacağı bulunmadığına dair icra müdürlüğünce düzenlenen tutanaklar İİK.nun 105 maddesi uyarınca geçiçi aciz vesikası hükmünde olduğundan ve mahkemeye ibraz edildiğinde davanın dinlenilebilirik koşulu yerine getirilmiş olacaktır.Ayrıca dava ile birlikte anılan araçların Trafik kayıtları üzerine ihtiyati haciz kararı verilmesi de talep edilebilir.Zira ihtiyati tedbir kararları malumunuz üzere sıra cetvelinde nazara alınmaz başarılar dilerim.