Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Soruları Hukukçu olmayan üyelerimizin hukukla ilgili sorularına ayrılmış iletişim alanı. Lütfen Dikkat : THS bir hukuki danışmanlık sitesi değildir ve bu foruma da "hukuki danışma" niteliği taşıyan sorular yöneltilemez. Alanda soru sormadan önce lütfen Hukuk Soruları Alanı Kural ve İlkelerimizi okuyunuz.

Yargıtay Ceza Genel Kurulu Kararı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 12-01-2009, 15:53   #1
damla_

 
Önemli Yargıtay Ceza Genel Kurulu Kararı

İyi günler, ben yakın bir zamanda ceza hukuku genel hükümler sınavına girdim. Orda şöyle bir soru vardı ;

Yargıtay kararı;

"Öldürülenin, kız kardeşleri olan Seyhun ve Ceyhun 'a bıçaklı saldırılarını ısrarla sürdürmesi karşısında, paniğe kapılan sanık Seyhun 'un bir an için ölenin elinden bıçağını alıp eylemini gerçekleştirdiği düşünülse bile, daha güçlü olan ağabeyinin bıçağı tekrar geri almayı başardığında, sanıklara karşı bıçakla saldırısına devam edeceği kuşkusu bulunduğundan, sanık Seyhun 'un eylemini yasal savunma şartları içinde işlendiği kabulü gerekir." YCGK, 09.04.1990-1-89/113

1) Maddi olay nedir?
2)Kararda tartışılan hukuki sorun nedir?
3)Merciler ve görüşleri nelerdir?
4)Kişisel görüşünüz?

Benim cevabım;

Maddi olay = Seyhun 'un ağabeyinin kendilerine yönelttiği haksız saldırılarına karşı kendilerini korumak için ağabeyini öldürmesi
Hukuki sorun= Eylem yasal savunma şartları içinde midir? Değil midir?
Merciler ve görüşleri= Yargıtay Genel Kurulu - Yapılan eylem yasal savunma kapsamındadır
Kişisel görüş= Burda yasal savunma vardır. Yasal savunma TCK m. 25/1 'de düzenlenmiştir. Kişinin, kendisine veye başkasına ait bir hakka yönelmiş olan haksız saldırı karşısında korunmak için suç işlemek zorunda kalmasıdır. Yasal savunmada haksız bir saldırının varlığı aranmaktadır. Olayımızda da ağabeyin bıçaklı saldırısı söz konusudur. Savunmada zorunluluk bulunmalıdır. Olayımızda eğer Seyhun 'un o anda haksız saldırıyı defetmek zorunluluğu vardır.

Benim verdiğim cevaplar bunlardır sizinde görüşlerinizi alabilirsem sevinirim.
Old 13-01-2009, 02:19   #2
korayoz

 
Varsayılan

Kişisel görüş = Bıçağın ağabeyin elinden alınmasına rağmen öldürülmesi ölçülülük ilkesine aykırıdır. Meşru savunmada sınır aşılmıştır. Ancak tck m. 27/2' de "Meşru savunmada sınırın aşılması mazur görülebilecek bir heyecan, korku veya telaştan ileri gelmiş ise faile ceza verilmez" hükmü yer almaktadır. Buna göre sanığın meşru savunmada sınırı aştığı sabit olup bunun bir heyecan, korku veya telaştan kaynaklanıp kaynaklanmadığının tespiti gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması hatalıdır.
Old 13-01-2009, 10:35   #3
Batu Han

 
Varsayılan

bence verilen karar doğru. kararda saldırıyı defetmekte kullanılan gücün meşru sınırı aşıp aşmadığı güzel bir şekilde tartışılmıştır. Burda aslolan bire bir denge değildir. tehlikede olan çıkar ve o çıkarı korumakta kullanılan güçtür. Dolayısıyla vücut bütünlüğüne ve cana kast olan bir durumda tehlikenin tekrar doğması olaydaki gibi muhtemelse kullanılan güç meşru sınırı aşmamıştır.

eğer öldüren taraf ortada bıçak olmadan saldırgandan kendini koruyabilecek durumda olsaydı 27/2 nin uygulanması düşünülebilirdi. ancak saldırganın niyeti öldürmekken ve bunu bıçaksız da çıplak elleriyle yapabilecekken, failin söz konusu bıçağı kullanarak kendini koruması saldırıyı ortadan kaldırması için tek çare olduğundan meşru sınırın aşıldığını iddia etmek pek doğru olmaz diye düşünüyorum.
Old 13-01-2009, 10:51   #4
damla_

 
Varsayılan

bende sizin gibi düşündüm kişi kendilerini savunmak için bıçağı kullanmak zorunda kalıyor.ve bıçaklı bir saldırgandan kurtulmanın başka yolu yok gibi gözüküyor.bende sınavda meşru sınırın aşılmadığını belirttim yalnız aklıma takılan birşey daha var o da mercileri belirlerken; bize sadece tek bir merci verilmiş o da yargıtay ceza genel kurulu.başka bir mercii ve onun görüşünü burdan çıkarmamız mümkün mü?
Old 13-01-2009, 10:58   #5
korayoz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Deren
bence verilen karar doğru. kararda saldırıyı defetmekte kullanılan gücün meşru sınırı aşıp aşmadığı güzel bir şekilde tartışılmıştır. Burda aslolan bire bir denge değildir. tehlikede olan çıkar ve o çıkarı korumakta kullanılan güçtür. Dolayısıyla vücut bütünlüğüne ve cana kast olan bir durumda tehlikenin tekrar doğması olaydaki gibi muhtemelse kullanılan güç meşru sınırı aşmamıştır.

eğer öldüren taraf ortada bıçak olmadan saldırgandan kendini koruyabilecek durumda olsaydı 27/2 nin uygulanması düşünülebilirdi. ancak saldırganın niyeti öldürmekken ve bunu bıçaksız da çıplak elleriyle yapabilecekken, failin söz konusu bıçağı kullanarak kendini koruması saldırıyı ortadan kaldırması için tek çare olduğundan meşru sınırın aşıldığını iddia etmek pek doğru olmaz diye düşünüyorum.
Bence failin ağabeyinin elinden bıçağı aldıktan sonra onu öldürmeye gücü yetiyorsa elvette yaralayıp durdurmaya da gücü yeterdi. Bu sebeble sınır aşılmış. Ayrıca bu sınav soruları hep Yargıtay kararını eleştirmek için sorulur açık aranır buna da dikkat etmek lazım
Old 13-01-2009, 16:58   #6
damla_

 
Varsayılan

O konuda haklı olabilirsiniz ama biz yaptığımıız pratik çalışmalarda hep yargıtayı haklı bulduk peki bir tane daha sıru sormuştum bu karardan ilk derece mahkemesinin görüşünü anlayabilir miyiz
Old 13-01-2009, 19:57   #7
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan damla_
O konuda haklı olabilirsiniz ama biz yaptığımıız pratik çalışmalarda hep yargıtayı haklı bulduk peki bir tane daha sıru sormuştum bu karardan ilk derece mahkemesinin görüşünü anlayabilir miyiz

Muhtemelen bu bir bozma kararıdır. Hem aşağıdaki ifadeden,
Alıntı:
eylemini yasal savunma şartları içinde işlendiği kabulü gerekir
böyle anlaşılmaktadır. Hem de ayrıntılı bir biçimde davanın esası hakkında görüş belirtilmektedir.
Old 13-01-2009, 20:27   #8
damla_

 
Varsayılan

Anladım.Çok teşekkür ederim yardımlarınız için
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Hukuk Genel Kurulu Kararı Avukat Kamer Akgül Meslektaşların Soruları 2 08-09-2008 12:35
Yargıtay Ceza Genel Kurulu : Rüşvet Davasında Telefon Dinleme Delil Değil. özge_law Hukuk Haberleri 2 27-06-2008 20:22
yargıtay ceza genel kurulu kararı elvankakici Meslektaşların Soruları 3 23-05-2008 10:48
Elektrik Hırsızlığı/ Ceza Genel Kurulu Kararı ...? hukukcu34 Meslektaşların Soruları 4 19-07-2007 18:21


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05744100 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.