Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

üniversite aleyhine açılacak alacak davasında görevli mahkeme neresidir

Yanıt
Old 02-04-2008, 16:05   #1
a.lawyer

 
Acil üniversite aleyhine açılacak alacak davasında görevli mahkeme neresidir

Herkese iyi çalışmalar. Sorum şu; kamu üniversitesi ile ticari şirket olan müvekkil arasında yapılan sözleşmeden doğan alacak nedeniyle, üniversiteye karşı dava açmayı düşünüyoruz. Müvekkil ticari şirket olduğu için, TTK madde 21 uyarınca görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğunu düşünüyorum. Karşı tarafın kamu üniversitesi olması, bu sonucu değiştirir mi, buna ilişkin özel bir düzenleme var mıdır? Son olarak, dava açmadan önce YÖK'e başvurma zorunluluğu var mıdır? Lütfen acil cevap verebilir misiniz? Yardımlar için şimdiden teşekkürler.
Old 02-04-2008, 22:22   #2
Doç. Dr. Özge Yücel

 
Varsayılan

İdari kurumların idari yetkilerini kullanmaksızın özel bir kişi gibi yaptığı işlemler ve bu arada sözleşmeler özel hukuka tabidir ve bu nedenle YÖK'ün bir ilgisi olamaz. Görevli mahkeme de ticaret mahkemesidir. Önemli olan idari yetkilerin, kamu gücünün kullanılıp kullanılmadığıdır.
Old 03-04-2008, 08:00   #3
a.lawyer

 
Varsayılan

Sayın Özge Yücel, cevabınız ve yardımınız için çok teşekkür ederim.
Old 03-04-2008, 13:52   #4
Av. Asena

 
Varsayılan

Her ne kadar müvekkiliniz ticari işletme olsa da, İdare ile akdedilen sözleşme her ne kadar özel hukuk içinde yer alsa da davanızı Ticaret Mahkemesinde değil Asliye Hukuk'ta açmanızı öneririm. İşbölümü itirazına uğramanız kesin gözüyle bakın.

Müvekkil Şirket ile İdare arasında yaşanan özel hukuk ilişkisine dayalı anlaşmazlık için ticaret mahkemesine başvurmuş ve işbölümü itirazı ile davanın reddine karar verilmişti. Asliye Hukuk'ta devam etmek zorunda kaldık. Ve bu süreden sonra da Asliye hukuk'ta açmaya karar verdik.

Müvekkilinizin ticari şirket olması, yapılan işin ticari nitelikte olması o davanın Asliye Ticarette görülmesini söylüyorsa da siz siz olun Asliye Hukuk'ta açın. Zaman kaybı yaşamayın. Ben şu ana kadar İdare aleyhine Ticarette açılmış ve devam eden yargılama duymadım. Teori ile pratiğin çakıştığı noktalardan birisi de budur.

Tüketiciye karşı açılan kredi kartı ile ilgili davaların, Banakanın tacir olma vasfından ötürü Ticaret Mahkemesinde görülmesine karar veren Sayın Hakimler, bu hususta görevsiz olduğunu vurgulamaktan çekinmiyorlar. İdare mutlaka işbölümü itirazında bulunacaktır. Kaldı ki İdare tarafından Ticaret Mahkemesinde açılan bir dava da duymadım. Onlar (İdare) hep Asliye Hukuk'ta açar )
Old 03-04-2008, 14:14   #5
a.lawyer

 
Varsayılan

Sayın Av. Asena, tereddüt ettiğim konu, Asliye Hukuk mu yoksa Asliye Ticaret mi görevli hususuydu. Cevabınız açıklayıcı oldu. Sanırım zaman kaybına uğramamak için Asliye Hukuk'ta açmak en doğrusu. Teşekkür ederim
Old 03-04-2008, 14:15   #6
Av.Bülent AKÇADAĞ

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

13. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/4061

K. 2005/10142

T. 15.6.2005

• ALACAK DAVASI ( Üniversite Rektörlüğü ile Davacı Kurum Arasında Yapılan Abonelik Sözleşmesinin İhlal Edilmesi Nedeniyle )

• TÜKETİCİ MAHKEMESİ ( Rektörlüğün Tüketici Sıfatını Haiz Olmaması-Bu Nedenle Davacı Kurumla Yapılan Abonelik Sözleşmesinden Doğan Uyuşmazlığın Genel Mahkemelerde Görülmesinin Gerekmesi )

• GÖREV ( Üniversite Rektörlüğünün Tüketici Olarak Kabulü Mümkün Olmayacağından Davanın Genel Mahkemelerde Görülmesinin Gerekmesi )

• TÜKETİCİNİN KORUNMASI HAKKINDA KANUNUN KAPSAMI ( Taraflardan Birini Tüketicinin Oluşturduğu Her Türlü Tüketici İşlemini Kapsaması )

• TÜKETİCİ SIFATI ( Davacı Kurum ile Abonelik Sözleşmesi Yapan Üniversite Rektörlüğünün Bu Sıfatı Haiz Olmaması-Bu Nedenle Bu Sözleşmeden Doğan Uyuşmazlığın Genel Mahkemelerde Görülmesinin Gerekmesi )

4077/m.1,2

ÖZET : Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davalı Osmangazi Ünüversitesi Rektörlüğünün tüketici olarak kabulü mümkün değildir. Bu durumda taraflar arasındaki uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkındaki kanun kapsamında kalmadığının kabulü gerekir. Bu nedenle ve dava olunan miktara göre davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir.
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili , davalı ile müvekkili kurum arasında abone sözleşmesi imzalandığını, yönetmelik gereğince davalıya resmi daire abone gurubu tarifesi uygulandığını, 1996 yılında yapılan yönetmelik değişikliği ile Milli Eğitim Bakanlığına bağlı eğitim ve öğretim kurumlarına resmi okul abonesi tarifesi uygulanmaya başlandığını, bunun üzerine davalının önceki yıllarda ödediği fazla ödemeleri mahsup ederek eksik ödemede bulunduğunu ileri sürerek 102.518.890.000 TL nin mahsup tarihinden itibaren faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, Mahkemenin görevsizliğine,istek halinde dosyanın görevli ve yetkili Tüketici Mahkemesi sıfatıyla Eskişehir Asliye Ticaret mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar." hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davalı Osmangazi Ünüversitesi Rektörlüğünün tüketici olarak kabulü mümkün değildir. Bu durumda taraflar arasındaki uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkındaki kanun kapsamında kalmadığının kabulü gerekir. Bu nedenle ve dava olunan miktara göre davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Bu durumda mahkemece işin esasının incelenmesi gerekirken tüketici mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın talep halinde iadesine, 15.6.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
yarx
Old 19-03-2014, 20:17   #8
eser_29

 
Varsayılan

T.C.
UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ
HUKUK BÖLÜMÜ
E. 2004/34
K. 2004/55
T. 4.10.2004

• DÖNEM ÜCRETİ ( Vakıf Üniversitesine Yaptırılan Kayıt Nedeniyle Yatırılan/Kaydın Öğretim Dönemi Başlamadan Sildirilmesi - Ücretin İadesi İstemiyle Açılan Davanın Çözüm Yeri )
• VAKIF ÜNİVERSİTESİNE YAPILAN KAYDIN ÖĞRETİM DÖNEMİ BAŞLAMADAN SİLDİRİLMESİ ( Ücretin İadesi İstemiyle Açılan Dava - Adli Yargı Yerinde Çözümlenmesi Gereği )
• KAYDIN ÖĞRETİM DÖNEMİ BAŞLAMADAN SİLDİRİLMESİ ( Vakıf Üniversitesine Yaptırılan - Ücretin İadesi İstemiyle Açılan Davanın Adli Yargı Yerinde Çözümlenmesi Gereği )

2709/m. 130
818/m. 61
2547/m.Ek.2,Ek.9

ÖZET ava, yatay geçiş suretiyle Vakıf Üniversitesine yaptırılan kaydın öğretim dönemi başlamadan sildirilmesi nedeniyle yatırılmış bulunan dönem ücretinin iadesi istemiyle açılmıştır.

Davanın, vakıf üniversitesi ile öğrenci arasındaki alacak borç ilişkisinden doğması nedeniyle özel hukuk hükümlerine göre ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerekir.

OLAY : Doğu Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi olan davacı, 2000-2001 öğretim yılında Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesine ( 3. sınıf ) yatay geçiş için yaptığı başvurunun Üniversite Yönetim Kurulunca kabulü üzerine, 25.9.2000 tarihinde adıgeçen Üniversiteye kaydolarak 1. dönem ücreti karşılığı 2.498 ABD Doları ödemiş; ayrıca başvuruda bulunduğu Anadolu Üniversitesince yatay geçiş isteğinin kabul edilmesi üzerine, 10.10.2000 günlü dilekçe ile Çankaya Üniversitesi'nden kaydını sildirmiş, ancak yatırdığı dönem ücreti iade edilmemiştir.

Davacı vekilince, Çankaya Üniversitesine kayıt kabulü için dönem ücretinin zorunlu olarak yatırıldığı, ancak bir başka öğrencinin kaydına engel olmadan ve öğretime başlamadan kaydını başka Üniversiteye yaptıran müvekkiline davalı kurumca 1. dönem için ücret alınmasına karşın hiçbir hizmet verilmediği, 5 Ocak 2001 tarihinde çekilen ihtarnameye rağmen hiçbir ödeme yapılmadığı ileri sürülerek, B.K. 61. ve diğer maddeleri uyarınca, 2.498 ABD Doları karşılığı 2,905,174,000.- TL.'nin ihtarname tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline hükmedilmesi istemiyle, 11.6.2001 gününde adli yargı yerinde alacak davası açılmıştır.

ANKARA 14. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ; 12.12.2002 gün ve E: 2001/430, K: 2002/840 sayı ile, davalı Üniversitenin, kanunla kurulmuş özel üniversite statüsünde ise de, kamu hizmeti yapmakta ve kuruluşu da kanunla düzenlenmekte olup, bu kanuna dayalı olarak çıkarmış olduğu yönetmelikle tek taraflı olarak üniversiteye kayıt kabul şartlarını belirlediği ve buna göre kayıt ücreti aldığı, bu durumda Üniversitenin kamu kimliğini kullanarak parayı aldığı, bu halde davanın idari yargıyı ilgilendirmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; bu karar, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.
Davacı vekili, aynı istekle, 21.3.2003 gününde idari yargı yerinde dava açmıştır.

ANKARA 4. İDARE MAHKEMESİ TEK HAKİMİ; 30.10.2003 gün ve E: 2003/454, K: 2003/1521 sayı ile, 9.7.1997 tarih ve 4282 sayılı Kanunla Kurulan Çankaya Üniversitesinin, Anayasanın 130. maddesi ile 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun Ek-2. maddesi hükümleri uyarınca akademik yönden 2547 sayılı Kanuna tabi olmakla birlikte, mali ve idari konularda özerk bir kamu tüzel kişisi olduğu, bir başka anlatımla, akademik konular dışında kalan mali ve idari konularda özel hukuk hükümlerine tabi olduğu, bu durumda davalı kurum hernekadar eğitim öğretim gibi bir kamu hizmeti yerine getirmekte ise de, olayda davacı ile davalı arasındaki uyuşmazlığın bir borç-alacak ilişkisi çerçevesinde Borçlar Kanunu'nun sebepsiz zenginleşme kurallarına göre çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; bu karar, itiraz edilmeyerek kesinleşmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE : Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü'nün, Tülay TUĞCU'nun Başkanlığında, Üyeler: Dr. Atalay ÖZDEMİR, M. Lütfü ÜÇKARDEŞLER, Serap AKSOYLU, Z. Nurhan YÜCEL, Abdullah ARSLAN ve H. Hasan MUTLU'nun katılımlarıyla yapılan 4/10/2004 günlü toplantısında;

I- İLK İNCELEME : Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, adli ve idari yargı yerleri arasında anılan Yasa'nın 14. maddesinde öngörülen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu, idari yargı dosyasının 15. maddede belirtilen yönteme uygun olarak davacının istemi üzerine son görevsizlik kararını veren mahkemece Uyuşmazlık Mahkemesi'ne gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

II- ESASIN İNCELENMESİ : Raportör-Hakim İsa YEĞENOĞLU'nun davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan;
-İlgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet BEŞİNCİ'nin davada adli yargının;Danıştay Savcısı Nevzat ÖZGÜR'ün ise idari yargının görevli olduğu yolundaki yazılı ve sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, yatay geçiş suretiyle Vakıf Üniversitesine yaptırılan kaydın öğretim dönemi başlamadan sildirilmesi nedeniyle yatırılmış bulunan dönem ücretinin iadesi istemiyle açılmıştır.
Anayasa'nın "Yükseköğretim kurumları" başlıklı 130. maddesinin 1. fıkrasında, kamu tüzelkişiliğine ve bilimsel özerkliğe sahip olduğuna işaret edilen üniversitelerin devlet tarafından kanunla kurulacağı kurala bağlanmış ve takibeden fıkralarda üniversitelerin tabi olacağı hükümler belirtildikten sonra son fıkrasında "Vakıflar tarafından kurulan yükseköğretim kurumları, mali ve idari konuları dışındaki akademik çalışmaları, öğretim elemanlarının sağlanması ve güvenlik yönlerinden, Devlet eliyle kurulan yükseköğretim kurumları için Anayasada belirtilen hükümlere tabidir."denilmiştir.
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'na 17.8.1983 tarih ve 2880 sayılı Kanunla eklenen ve olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Ek 2. maddede de Anayasa'nın anılan 130 /son. maddesi hükmü tekrarlanmış ve aynı Yasa'nın Ek 5. maddesinde, vakıflarca kurulacak yükseköğretim kurumlarında vakıf yönetim organı dışında en az yedi kişiden oluşan bir mütevelli heyetinin bulunacağı; mütevelli heyetin, vakıf yükseköğretim kurumunun tüzelkişiliğini temsil edeceği, yükseköğretim kurumunda görevlendirilerek yöneticiler ve öğretim elemanları ile diğer personelin sözleşmelerini yapacağı, atamalarını ve görevden alınmalarını onaylayacağı, yükseköğretim kurumunun bütçesini onaylayıp uygulamaları izleyeceği, ayrıca vakıfca hazırlanan yönetmelik hükümlerine göre diğer görevleri yürüteceği öngörülmüştür.
Çankaya Üniversitesi, 28.3.1983 tarih ve 2809 sayılı Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu'na 9.7.1997 tarih ve 4282 sayılı Kanunla eklenen Ek 43. madde ile, Ankara'da Sıtkı Alp Eğitim Vakfı tarafından 2547 sayılı Kanunun vakıf yükseköğretim kurumlarına ilişkin hükümlerine tabi olmak üzere, kamu tüzelkişiliğini haiz bir vakıf üniversitesi olarak kurulmuştur.
2547 sayılı Yasa'nın ( 2880/32 md. ile eklenen ) Ek 9. maddesinin ikinci fıkrasında "Öğrencilerden alınacak ücretler mütevelli heyet tarafından tespit edilir." hükmü yer almış; Vakıf Yükseköğretim Kurumları Yönetmeliğinin 14. maddesinin, 31.5.1998 tarih ve 23358 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik ile değişik üçüncü fıkrasında da öğrencilerden alınacak ücretlerin mütevelli heyetince belirleneceği öngörülmüştür.
Anılan yasal düzenlemelerden, vakıf üniversitelerinin mali ve idari konularda özerkliğe sahip olarak faaliyette bulunduğu; öğrenci ücretlerinin mütevelli heyetince belirlendiği anlaşılmaktadır.
Vakıf üniversitelerinin, kamu tüzelkişiliğine sahip oldukları ve kamu hizmeti yürüttükleri konusunda kuşkuya yer yok ise de, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 46. maddesine göre Yükseköğretim Kurulunca tespit edilen öğrenci başına cari hizmet ödeneğinden her yıl Bakanlar Kurulu tarafından belirlenmiş Devletçe karşılanacak kısmı dışında kalan ve "öğrenci katkısı" olarak adlandırılan ödeme, bu hizmet nedeniyle kanunla getirilen mali bir yükümlülük olmasına karşılık, mütevelli heyetlerince hizmet karşılığı olarak belirlenen ve uyuşmazlığa konu edilen öğrenci ücretleri bu niteliği taşımamaktadır.
BU DURUMDA, VAKIF ÜNİVERSİTESİ İLE ÖĞRENCİSİ ARASINDA ALACAK-BORÇ İLİŞKİSİNDEN DOĞAN DÖNEM ÜCRETİNE İLİŞKİN UYUŞMAZLIĞIN ÖZEL HUKUK HÜKÜMLERİNE GÖRE ADLİ YARGI YERİNDE ÇÖZÜMLENECEĞİ AÇIKTIR.
Açıklanan nedenlerle Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.

SONUÇ : Davanın çözümünde ADLİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 12.12.2002 gün ve E: 2001/430, K: 2002/840 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 4.10.2004 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.
Old 19-03-2014, 21:49   #9
gökçe_13

 
Varsayılan

Merhaba sayın meslektaşım,sorunuza ben de şöyle katkı sağlamak istedim.Ben de kurum avukatı olarak görev yaptığımdan dolayı deneyimlerimi paylaşmak istedim.Şirketler sözleşmeden dolayı alacak davalarını asliye hukuk mahkemelerinde açmaktadır.Asliye hukuk mahkemelerinde açmanız gerekmektedir.Saygılar
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Görevi kötüye kullanmada görevli mahkeme neresidir. mehmet kaya Anayasa ve İdare Hukuku Çalışma Grubu 12 25-11-2008 12:12
Medaş'a karşı açılacak zarar-ziyan davasında görevli mahkeme hangisi? Sadık Meslektaşların Soruları 2 13-02-2008 09:05
Milli Eğitim Bakanlığı Aleyhine Tazminat Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme üye15184 Meslektaşların Soruları 3 02-05-2007 12:20
Kooperatife açılacak Tazminat davasında Görevli mahkeme neresidir. barisugan Meslektaşların Soruları 3 31-01-2007 13:09


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05163503 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.