Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Maddi ve Manevi tazminatın ceza mahkemesinden talep imkanı.

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 06-07-2011, 14:13   #1
hamleci21

 
İnceleme Maddi ve Manevi tazminatın ceza mahkemesinden talep imkanı.

Sanıklar aleyhinde maddi ve manevi tazminat talebimizi davayı görmekte olan ceza mahkemesinden isteyebilir miyiz? Talep durumunda ceza mahkemeleri maddi ve manevi tazminata hükmedebiliyor mu? Bu konuda varsa örnek kararlarla lütfen.
Old 06-07-2011, 14:30   #2
Av. Hilal Ceren HATİPOĞLU

 
Varsayılan

Ben böyle bir durumla henüz karşılaşmadım ancak edindiğim bilgiye göre maddi- manevi tazminata hükmedilebilmesi hukuken mümkün. Zaten maddi zararın karşılanması hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve sair durumlarda etkili olduğundan, bu hususta talepte bulunulabiliyor. Aşağıdaki Yargıtay kararı da manevi tazminat bakımından açıklayıcı nitelikte..



T.C. YARGITAY

10.Ceza Dairesi
Esas: 2002/10443
Karar: 2002/17001
Karar Tarihi: 16.04.2002


MALA ZARAR VERME SUÇU - CEZA MAHKEMESİNİN MANEVİ TAZMİNATA HÜKMEDEBİLMESİNİN KOŞULLARI - MANEVİ TAZMİNAT TALEPLERİNİN GENEL HÜKÜM ÇERÇEVESİNDE DEĞERLENDİRİLMESİ

ÖZET: TCK. nın manevi tazminata ilişkin hükmüne göre, ceza mahkemesinin manevi tazminata hükmedebilmesi, işlenen fiilin şeref ve hasiyet değerini ihlal etmesine bağlı olup, söz konusu değerleri ihlal edebilen fiiller, genel ahlaka aykırı suçlar ile beden bütünlüğüne karşı işlenen fiillerdir. Bunların dışında kalan, şeref ve haysiyete dokunmayan fiillerden dolayı manevi tazminat talepleri için, Borçlar Kanununda belirtilen genel hüküm çerçevesinde hukuk mahkemelerinde dava açılması gerekmektedir.

(765 S. K. m. 38, 516) (818 S. K. m. 49)

Dava: Nas-ı ızrar suçundan sanık Seval M.'nin yapılan yargılanması sonunda; Hükümlülüğüne ve cezasının ertelenmesine dair Çarşamba Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 20.12.2000 gün ve 1999/481 esas, 2000/638 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığının onanma isteyen tebliğnamesi ile 18.1.2002 tarihinde daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü:

Karar: Hükmün esasını oluşturan kısa karardaki, maddi tazminat talebine ilişkin bölümün gerekçeli karara yazılmaması, mahallinde düzeltilebilir maddi hata kabul edilmiştir.

TCK. nın 516/ilk maddesi uyarınca, sanık hakkında hürriyeti bağlayıcı cezanın yanı sıra para cezasına da hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.

Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde tartışılan delillere ve dosya içeriğine uygun gerekçeye göre; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak:

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 8.6.1999 gün ve 146/153 sayılı kararında da açıklandığı üzere, TCK. nın manevi tazminata ilişkin 38. maddesine göre, ceza mahkemesinin manevi tazminata hükmedebilmesi, işlenen fiilin şeref ve hasiyet değerini ihlal etmesine bağlı olup, söz konusu değerleri ihlal edebilen fiiller, genel ahlaka aykırı suçlar ile beden bütünlüğüne karşı işlenen fiillerdir. Bunların dışında kalan, şeref ve haysiyete dokunmayan fiillerden dolayı manevi tazminat talepleri için, Borçlar Kanunun 49. maddesinde belirtilen genel hüküm çerçevesinde hukuk mahkemelerinde dava açılması gerekmektedir. Böylelikle mahkemece sövme suçundan beraat kararı verilmesi karşısında, şeref ve hasiyeti çiğnediği kabul edilmeyecek olan ızrar suçundan manevi tazminata hükmedilemeyeceği gözetilmeksizin, yazılı biçimde manevi tazminata hükmedilmesi,

Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı bozulmasına, 16.04.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)
Old 06-07-2011, 14:43   #3
hamleci21

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Hilal Ceren HATİPOĞLU
Ben böyle bir durumla henüz karşılaşmadım ancak edindiğim bilgiye göre maddi- manevi tazminata hükmedilebilmesi hukuken mümkün. Zaten maddi zararın karşılanması hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve sair durumlarda etkili olduğundan, bu hususta talepte bulunulabiliyor. Aşağıdaki Yargıtay kararı da manevi tazminat bakımından açıklayıcı nitelikte..



T.C. YARGITAY

10.Ceza Dairesi
Esas: 2002/10443
Karar: 2002/17001
Karar Tarihi: 16.04.2002


MALA ZARAR VERME SUÇU - CEZA MAHKEMESİNİN MANEVİ TAZMİNATA HÜKMEDEBİLMESİNİN KOŞULLARI - MANEVİ TAZMİNAT TALEPLERİNİN GENEL HÜKÜM ÇERÇEVESİNDE DEĞERLENDİRİLMESİ

ÖZET: TCK. nın manevi tazminata ilişkin hükmüne göre, ceza mahkemesinin manevi tazminata hükmedebilmesi, işlenen fiilin şeref ve hasiyet değerini ihlal etmesine bağlı olup, söz konusu değerleri ihlal edebilen fiiller, genel ahlaka aykırı suçlar ile beden bütünlüğüne karşı işlenen fiillerdir. Bunların dışında kalan, şeref ve haysiyete dokunmayan fiillerden dolayı manevi tazminat talepleri için, Borçlar Kanununda belirtilen genel hüküm çerçevesinde hukuk mahkemelerinde dava açılması gerekmektedir.

(765 S. K. m. 38, 516) (818 S. K. m. 49)

Dava: Nas-ı ızrar suçundan sanık Seval M.'nin yapılan yargılanması sonunda; Hükümlülüğüne ve cezasının ertelenmesine dair Çarşamba Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 20.12.2000 gün ve 1999/481 esas, 2000/638 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığının onanma isteyen tebliğnamesi ile 18.1.2002 tarihinde daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü:

Karar: Hükmün esasını oluşturan kısa karardaki, maddi tazminat talebine ilişkin bölümün gerekçeli karara yazılmaması, mahallinde düzeltilebilir maddi hata kabul edilmiştir.

TCK. nın 516/ilk maddesi uyarınca, sanık hakkında hürriyeti bağlayıcı cezanın yanı sıra para cezasına da hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.

Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde tartışılan delillere ve dosya içeriğine uygun gerekçeye göre; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak:

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 8.6.1999 gün ve 146/153 sayılı kararında da açıklandığı üzere, TCK. nın manevi tazminata ilişkin 38. maddesine göre, ceza mahkemesinin manevi tazminata hükmedebilmesi, işlenen fiilin şeref ve hasiyet değerini ihlal etmesine bağlı olup, söz konusu değerleri ihlal edebilen fiiller, genel ahlaka aykırı suçlar ile beden bütünlüğüne karşı işlenen fiillerdir. Bunların dışında kalan, şeref ve haysiyete dokunmayan fiillerden dolayı manevi tazminat talepleri için, Borçlar Kanunun 49. maddesinde belirtilen genel hüküm çerçevesinde hukuk mahkemelerinde dava açılması gerekmektedir. Böylelikle mahkemece sövme suçundan beraat kararı verilmesi karşısında, şeref ve hasiyeti çiğnediği kabul edilmeyecek olan ızrar suçundan manevi tazminata hükmedilemeyeceği gözetilmeksizin, yazılı biçimde manevi tazminata hükmedilmesi,

Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı bozulmasına, 16.04.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)

Değerli meslektaşım öncelikle teşekkür ederim. Ancak ''işlenen fiilin şeref ve hasiyet değerini ihlal etmesine bağlı olup, söz konusu değerleri ihlal edebilen fiiller, genel ahlaka aykırı suçlar ile beden bütünlüğüne karşı işlenen fiillerdir.'' cümlesini tam anlayamadım. Örneğin beden bütünlüğüne karşı yapılmış bıçaklama yaralama durumunda ceza mahkemesinden manevi tazminat talep imkanı var mıdır. Yoksa şeref ve haysiyete bir saldırı olmadığından talep imkanı bulunmamaktadır?
Old 06-07-2011, 14:54   #4
Av. Hilal Ceren HATİPOĞLU

 
Varsayılan

Sayın hamleci, paylaştığım Yargıtay kararına göre, beden bütünlüğüne karşı suçlar için de talep edilmesi mümkündür. Ancak benim şu an dikkatimi çeken nokta, bu kararın Eski TCK dönemine ait bir karar oluşu. Yaptığım araştırmaya göre bu kararın dayanağı olan md.38 'in Yeni TCK.'da karşılığı yok. Olay tarihi bakımından değerlendirerek somut olaya uygulamanızı tavsiye ederim.
Old 06-07-2011, 14:58   #5
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan hamleci21
Sanıklar aleyhinde maddi ve manevi tazminat talebimizi davayı görmekte olan ceza mahkemesinden isteyebilir miyiz? Talep durumunda ceza mahkemeleri maddi ve manevi tazminata hükmedebiliyor mu? Bu konuda varsa örnek kararlarla lütfen.

Yeni TCK ve CMK'da katılanın şahsi haklarını talep edebileceği bir hüküm yoktur. Bu nedenle maddi ve manevi tazminat taleplerinizi hukuk mahkemesinde açacğınız davada dile getirmelisiniz. Sunulan karar, yürürlükten kalkan mevzuata ilişkindir.
Old 28-09-2011, 13:44   #6
SINIRSIZ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Yeni TCK ve CMK'da katılanın şahsi haklarını talep edebileceği bir hüküm yoktur. Bu nedenle maddi ve manevi tazminat taleplerinizi hukuk mahkemesinde açacğınız davada dile getirmelisiniz. .

maddi tazminat taleplerimizi hukuk mahkemesinde açacağımız davada dile getirmeliyiz. Fakat ceza mahkemesi hükmün açıklanmasının geri bırakılması çerçevesinde maddi zararımıza ilişkin beyanımızı istiyor. Burda beyan ettiğimiz maddi zararımız bizi huıkuk mahkemesinde bağlamayacaktır diye düşünüyorum. Fakat ceza mahkemesine neye dayanarak ve nasıl bir hesap yaparak beyanda bulunacağımı bilmiyorum. 50 yaşında iş kazasında ölen bir adam. 3 küçük çocuğu ve eşi var. 1.500 TL maaşla çalışıyor aynı zamanda emekli.desten yoksun kalma mı hesaplamalıyız acaba?
ve burda diyelim ki karşı taraf ödedi maddi zararı. hukuk davasında maddi zarar hesaplandığında fazla ödeme yapılmışsa iade ya da eksik ödenmişse mahsup söz konusu olacak mıdır ?
Old 28-09-2011, 14:39   #7
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan SINIRSIZ
maddi tazminat taleplerimizi hukuk mahkemesinde açacağımız davada dile getirmeliyiz. Fakat ceza mahkemesi hükmün açıklanmasının geri bırakılması çerçevesinde maddi zararımıza ilişkin beyanımızı istiyor. Burda beyan ettiğimiz maddi zararımız bizi huıkuk mahkemesinde bağlamayacaktır diye düşünüyorum. Fakat ceza mahkemesine neye dayanarak ve nasıl bir hesap yaparak beyanda bulunacağımı bilmiyorum. 50 yaşında iş kazasında ölen bir adam. 3 küçük çocuğu ve eşi var. 1.500 TL maaşla çalışıyor aynı zamanda emekli.desten yoksun kalma mı hesaplamalıyız acaba?
ve burda diyelim ki karşı taraf ödedi maddi zararı. hukuk davasında maddi zarar hesaplandığında fazla ödeme yapılmışsa iade ya da eksik ödenmişse mahsup söz konusu olacak mıdır ?

Sayın Meslektaşım,

Tazminat davanızı açmanızı ve mahkemeye bildirmenizi öneririm. Bu şekilde sizin maddi zararın miktarını hükme esas alınacak ve sanık karşılayacak şekilde beyan edebilmeniz mümkün değildir. Belgeye dayanmayan ve/veya tahmini bir zarar beyanını da mahkeme kabul etmeyeceği gibi bu durum zarar gören açısından da risk oluşturacaktır. Zira, katılandan zararlarının giderildiğinin beyanı beklenmektedir...

Doğru yolun hukuk davası açmak ve zararı bu davada miktaren tesbit ettirip, bu dosya ve rakam üzerinden sulh olup, bu şekilde ceza mahkemesine beyanda bulunmak olduğu kanısındayım.

Saygılarımla.

Alıntı:
Yazan Yargıtay Kararı
<H4>T.C.
Alıntı:
Yazan Yargıtay Kararı

YARGITAY

2. CEZA DAİRESİ

E. 2009/35473

K. 2011/4615

T. 8.3.2011

• HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI ( Sanığın Mağdurun Zararını Gidermediği Cezanın Seçenek Yaptırımlara Çevrilip Ertelenmesinin Lehine Olduğu Gerekçesiyle Yer Olmadığına Karar Verilemeyeceği - Hukuk Mahkemesinde Dava Açıldığı/Araştırılacağı )

• MAĞDURUN HUKUK MAHKEMESİNDE DAVA AÇMASI ( Sanığın Mağdurun Zararını Gidermediği Gerekçesiyle Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına Yer Olmadığına Karar Verilemeyeceği )

• TAZMİNAT DAVASI ( Sanığın Mağdurun Zararını Gidermediği Gerekçesiyle Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına Yer Olmadığına Karar Verilemeyeceği - Hukuk Mahkemesinde Dava Açıldığı/Araştırılacağı )

5271/m. 231


ÖZET : Sanığın mağdurun uğramış olduğu zararı gidermemiş olması nedeniyle şartları oluşmadığından ve cezanın seçenek yaptırımlara çevrilip, ertelenmesinin sanığın lehine olduğu gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, bozmayı gerektirir. Katılanın maddi ve manevi zararlarının karşılanmaması nedeniyle hukuk mahkemesinde dava açtığını ifade etmesi karşısında, tazminata ilişkin dava dosyası getirilip incelenerek, basit bir araştırmayla tespit edilecek maddi zararı gidermek isteyip istemediği sanıktan sorularak, sonucuna göre hüküm verilmesi gerekir.
DAVA : Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR : Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Geçmişte hükümlülüğü bulunmayan sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenip sonucuna göre, sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmaması nedeniyle daha lehine olan CMK.nın 231/5 madde ve fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı konusunda bir karar verildikten sonra, hapis cezasının ertelenmesi ve seçenek yaptırımlara çevrilmesi hususlarının tartışılması gerektiği ve CMK nın 231. maddesinin 11. fıkrası gereğince geri bırakılan hükmün açıklanması halinde de, hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesi ve ertelenmesinin mümkün olduğu ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03. 02. 2009 tarih ve 2008011-250 2009/13 sayılı kararında kabul edildiği gibi hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde dikkate alınacak zararın mahkemece yapılacak basit bir araştırma sonucu belirlenen maddi zarar olduğu gözetilerek katılanın maddi ve manevi zararlarının karşılanmaması nedeniyle hukuk mahkemesinde dava açtığını ifade etmesi karşısında, tazminata ilişkin dava dosyası getirilip incelenerek, basit bir araştırmayla tespit edilecek maddi zararı gidermek isteyip istemediği sanıktan sorularak, sonucuna göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesi gerekirken, sanığın mağdurun uğramış olduğu zararı gidermemiş olması nedeniyle şartları oluşmadığından ve cezanın seçenek yaptırımlara çevrilip, ertelenmesinin sanığın lehine olduğu gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı istem aykırı olarak BOZULMASINA, 08.03.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
</H4>
Old 28-09-2011, 15:18   #8
SINIRSIZ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Sayın Meslektaşım,

Tazminat davanızı açmanızı ve mahkemeye bildirmenizi öneririm. Bu şekilde sizin maddi zararın miktarını hükme esas alınacak ve sanık karşılayacak şekilde beyan edebilmeniz mümkün değildir. Belgeye dayanmayan ve/veya tahmini bir zarar beyanını da mahkeme kabul etmeyeceği gibi bu durum zarar gören açısından da risk oluşturacaktır. Zira, katılandan zararlarının giderildiğinin beyanı beklenmektedir...

Doğru yolun hukuk davası açmak ve zararı bu davada miktaren tesbit ettirip, bu dosya ve rakam üzerinden sulh olup, bu şekilde ceza mahkemesine beyanda bulunmak olduğu kanısındayım.

Saygılarımla.

</H4>
Size aynen katılmaktayım. bizim açılmış bir hukuk davamız da var zaten fakat ceza hakimi ısrarla bu ordakinden farklı sadece hagb açısından maddi zararınızı soruyoruz diye bizden bir rakam istiyor. Anladığım kadarı ile söylediğimiz rakamı sanık kabul etmezse HAGB. karar vermeyecek mahkeme.. fakat söylediğiniz gibi benim beyanım nasıl bir kıstas olacak bende anlayamıyorum maddi zararın hesaplanması açısından dosya bilirkişiye gönderilsin dedim mahkemeye. bunu da reddetti. siz bir rakam bildirmek zorundasınız diyor yani ısrarla. bende mecburen yüksek tutarak bir rakam bildireyim diyorum. sanırım yapacak başka bir şey yok. ?
Old 28-09-2011, 15:29   #9
by dinçer

 
Varsayılan

Sayın hamleci21 ;

Sayın Ergin'in görüşlerine aynen katılıyorum.
Alıntı:
Yeni TCK ve CMK'da katılanın şahsi haklarını talep edebileceği bir hüküm yoktur. Bu nedenle maddi ve manevi tazminat taleplerinizi hukuk mahkemesinde açacğınız davada dile getirmelisiniz. Sunulan karar, yürürlükten kalkan mevzuata ilişkindir.

Eski yasa cdöneminde şahsi hakların saklı tutulduğu ceza mahkemelerinde dile getirilirdi.Artık böyle bir durum yok.Yani tüm suçlar açısından maddi ve manevi tazminat talepleri hukuk mahkemelerinde açılacak ayrı cdavalarla talep edilecektir.


Ayrıca paylaşılan Yargıtay kararları ve yapilan yorumlarda
geçen mala zarar verme suçundaki zararın karşılanıp karşılanmadığı hususunda ceza mahkemesinin tazminat miktarını belirleme gibi bir yetkisi bulunmamaktadır.Burada Ceza Hakimlerince yapılmaya çalışılan şey zararın karşılanıp karşılanmadığını öğrendikten sonra ilgili suçtan ceza tayinini tespitinden başka bir şey değildir.
Old 28-09-2011, 15:33   #10
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan SINIRSIZ
Size aynen katılmaktayım. bizim açılmış bir hukuk davamız da var zaten fakat ceza hakimi ısrarla bu ordakinden farklı sadece hagb açısından maddi zararınızı soruyoruz diye bizden bir rakam istiyor. Anladığım kadarı ile söylediğimiz rakamı sanık kabul etmezse HAGB. karar vermeyecek mahkeme.. fakat söylediğiniz gibi benim beyanım nasıl bir kıstas olacak bende anlayamıyorum maddi zararın hesaplanması açısından dosya bilirkişiye gönderilsin dedim mahkemeye. bunu da reddetti. siz bir rakam bildirmek zorundasınız diyor yani ısrarla. bende mecburen yüksek tutarak bir rakam bildireyim diyorum. sanırım yapacak başka bir şey yok. ?

Zarara ilişkin beyan:

Müvekkilimin zararı giderilmiş değildir, maddi zararımızın tesbit ve tazmini için hukuk mahkemesinde dava da açtık, numarasını bildiriyorum, celp edilsin deyin, bence kafi.

Kim nerden bilecek kuruşu kuruşuna da beyanda bulunacak ki...

Hakim zararın tam miktarına ulaşmak istiyorsa, o dosyada tesbit edilen miktarı öğrenmek ve celp etmek durumundadır.

Yok, hükme gitmek ve dosyayı bitirmek istediği kanısında iseniz, müvekkilinizin maddi zarara uğradığının aşikar olduğunu ve sanık tarafından bu zararın giderimi hususunda da bir girişimde bulunulmadığı noktasına ısrar ve vurgu yapın.

Saygılarımla.
Old 09-02-2013, 21:07   #11
yigiturk

 
Varsayılan

Ben de şu soruyu sormak istiyorum; Nitelikli dolandırıcılık yoluyla elde edilen gelirin mağdura iadesi ceza mahkemesinde talep edilebilir mi ? Nitelikli dolandırıcılık suçunun işlendiği kanaatine varan mahkeme bu talebi kabul edebilir mi ? Ederse mahkeme kararı direk ilamlı takip yoluyla icra takibine mi konur ?

Teşekkürler
Old 18-04-2013, 20:09   #12
yigiturk

 
Varsayılan

Şu sorumu da ekleyeyim nitelikli dolandırılıcık davası sürerken suçun işlendiğine karar verileceği kanaatiyle haksız fiil dayanaklı olarak hukuk mahkemesinde tazminat davası açılıp, dolandırma haksız fiilinin gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda ceza mahkemesinin sonucu bekletici mesele yapılır mı ?
TEŞEKKÜRLER
Old 03-05-2018, 10:12   #13
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Ceza mahkemesinde böyle bir talep yapma imkanı yoktur. Ancak, dolandırıcılık sonucu mağdura verilen zararın giderilmesi, sanık için etkin pişmanlıktan yararlanma imkanı sağlayacaktır. Buna vurgu yapabilirsiniz.

Bekletici mesele yapmaya gerek görürse yapabilir. Zarara uğramak için dolandırıcılık suçunun tamamlanmış olması gerekmez. Suç oluşmasa da müvekkilinizi hataya düşüren eylemler olabilir. Bu nedenle çok tipik dolandırıcılık değilse "aksi kanaat halinde..." diyerek hata-hile nedenlerine de dayanabilirsiniz. Zaten hakim tarafların hukuki nitelemeleri ile bağlı değil ama yine de hiç değinmemiş olmaktan iyidir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Resmi Nikahsız Evlenen Kadın Maddi Ve Manevi Tazminat Talep Edebilirmi Ayrıca Cinsel Av.Mustafa yağan Meslektaşların Soruları 11 11-08-2017 17:12
Maddi ve manevi tazminat talep hakkının sigortaya devri Av. Burcu BİLGİÇ Meslektaşların Soruları 1 25-01-2011 19:29
boşanma davası ile talep edilen maddi ve manevi tazminatın reddedilmesi sonucu red vekalet ücreti belgin Meslektaşların Soruları 1 23-11-2010 14:09
ağabeylerimin baskısı sonucu maddi ve manevi zarar görüyorum tazminat talep edebilir miyim? Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 05-11-2010 22:08


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06283498 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.