Türkiye Barolar Birliğini (TBB) Başarılı Buluyor musunuz? [ANKET]

Alıntı: Yazan Av.Özgür ODABAŞ Elbette tbb hakkında söylenecek bir çok şey var.Ama gerek yapılanma şekli,gerek meslek örgütü ve sivil toplum örgütü olma özelliği ve gerekse de savunmayı temsil ettiğini düşünürsek,TBB gibi bir kurumu özne yaparak evet ya da hayır şeklinde cevaplanacak bir ""başarılı buluyor musunuz"" anket sorusu oluşturulması ve bu sitede yayınlanması bence,ciddi bir hata ve hatta abesle iştigaldir. Demek istediğim TBB nin durumu başarılı buluyor musunuz sorusu ve cevapları ile mana bulacak,tek soruluk bir ankete konu olacak kadar basit değildir.Kaldı ki,anketin bilimsel ya da istatistiksel amacıyla da örtüşmez. "TBB logosunu başarılı buluyormusunuz" gibi bir soru dahi daha anlayışla karşılanabilir ve anketsel olurdu. Saygılarımla.

Özgür bey,

Anket konusunu açmış biri olarak yazınız hakkındaki fikirlerimi paylaşma ihtiyacı hissediyorum.

''T.B.B liği yönetimini başarılı buluyormusunuz?''sorusunu içeren anketi ciddiyetsiz bulduğunuzu belirtmeniz aynı zamanda anket konusunu açmaktaki amacımı ve meslektaşlarımızın bu ankete oy verip düşüncelerini açıklamasını da ciddiyetsiz bulduğunuz anlamına gelmektedir.Bu şekildeki sert ve hakaretvari söyleminizin değerlendirilmesini ise meslektaşlarıma bırakıyorum.

Anketimizin içeriğinden de anlaşılacağı üzere soru''T.B.B yönetimini başarılı buluyor musunuz?''şeklindedir...Kurumsal olarak Barolar Birliğinin başarılı bulunup bulunmadığı değil mevcut yönetimin başarılı bulunup bulunmadığı sorulmaktadır.

Forumun Hukuk sohbetleri bölümüne ve biz avukatların T.B.B liğinin mevcut yönetimi hakkında düşüncelerini ve kararlarını öğrenmek amacı ile tarafımca açılmış ve site yönetimince forum kurallarına uygun bulunmuş bir anket hakkında bu denli sert eleştiri yapmaktansa düşüncelerinizi destekleyen şıkka oy verip hür bir biçimde Barolar Birliği Yönetimi hakkında düşünceleriniz bizlerle paylaşsaydınız çok daha isabet olurdu diye düşünüyorum.

Ankete üç yüzün üstünde meslektaşımızın oy verip yorum yapmasına karşılık az sayıda da olsa ''T.B.B liği yönetimini başarılı buluyorum''şıkını oylayan hiç bir meslektaşımız ise kararını destekleyen unsurları bizlerle paylaşacak bir yorum yapmamış olması ise beni gerçekten düşündürmekte ve üzmektedir.

Sonuç itibari ile gerek ankete gerekse anketi ciddi bulup oy veren ve düşüncelerini açıklayan meslektaşlarımzıa yönelik bu sert eleştirinizi kabul etmediğimi bilmenizi isterim.Anket sorularını tekrar okumanız halinde sorgulananın kurumsal yapıya sahip T.B.B liğinin değil T.B.B liğinin mevcut yönetimi olduğunu göreceksiniz.Kurumsal bir yapı olan T.B.B liğinin varlığıda aslında tartışılabilir veya eleştirilebilir ancak söz konusu ankett T.B.B liğinin kurumsal niteliğini tartışma açmaya yönelik değildir.

Saygılarımla.

Av.Gökhan KARAKAŞ(İstanbul Barosu)

Adliyelerde ayakta duruşma beklemekten, duruşmalara asla saatinde girememekten, kiralık cübbe uygulamasından,faiz işletilen aidatlardan, bir türlü sağlık sigortası konusunda adım atılmayışından, avukatlık sınavından, çok açılan hukuk fakültesi muhabbetinden, ücretli avukattan, serbest avukattan, onursal avukattan, berbat durumdaki adliye binalarından, Barolardaki keskin siyasi kutuplaşmalardan, ülkem insanının avukatlık mesleğine ortalama bakış açısından, bir nabız yoklama girişimi olarak gördüğüm vahim Avukatlık Yasa Taslağı'ndan vs... ve TBB'den çok sıkıldım, hem de çok.........

Değerli meslektaşlarım,
Hepimizin pek başarılı bulduğu TBB, Avukatlarla iletişim kurmada da başarılı (!)
Yani bırakın Türk Hukuk Sitesi'ni kendi resmi sitesini ve forumunu bile düzenli olarak okumuyor.
Bu nedenle TBB hazırladığı avukatlık yasa teklifine karşı bireysel olarak mektup postası ve faksla tepki koyalım.
Taşın sert olduğunu anlasınlar, bir gece rüyaya yatıp ertesi gün acaip yasa teklifleri ile uyanmasınlar.
Bağlı bulunduğumuz Baro dışındaki başka barolardaki arkadaşlarımızla da iletişim kurup onları da uyaralım.Çünkü bu yasa teklifinden haberi olan kişi fazla değil maalesef.Geçen gün MSN'de bir meslektaşımla konuşurken taa Aralık ayında gönderilen yasa teklifinden haberi yok.
Saygılar.
Av.Ali Hallaç
www.merthd.org.tr

bu denli muhalife rağmen yöentimde kalabilen TBB yöneticilirininin bu durumu en azından siyasi bir başarıdır

Barolar birliği mesleki faaliyetinden uzaklasıp bir siyasi parti gibi çalışmaya başlamıştır.Varsa yoksa mevcut hükümete karşı siyasi parti gibi muhafelet yapmaya çalışmaktadır.Aylardır cmuk ücretlerini alamayan saygıdeğer meslektaşlarımız için harhangi bir tavır davranış,eylem söz konusu değildir.

Ben olsam bu kadar tepkiden sonra istifa ederdim nedir bu koltuk sevdası ben İstanbul Barosu nu da başarısız buluyorum 3.dönemdir nasıl seçiliyor bunu da anlamış da değilim. ATO Başkanı'nın bile toplumsal olaylarda daha çok sesini duyuyoruz. Baroların ve Barolar Birliği nin Hükümet'e karşı da bir ağırlığı yok

Sayın Yılmaz ve Karakaş
Hakaret kastım olması imkansız,ifade etmek istediğim ortada.Sadece bakış açısı benimkisi ve bu kadarına hakkım var diye düşünüyorum.
Saygılarımla

Alıntı: Yazan Av.Özgür ODABAŞ Sayın Yılmaz ve Karakaş Hakaret kastım olması imkansız,ifade etmek istediğim ortada.Sadece bakış açısı benimkisi ve bu kadarına hakkım var diye düşünüyorum. Saygılarımla

Özgür bey,
Söz konusu yazımı sizin anketi ciddiyetsiz bulduğunuzu ve kaliteli bir forumda yer almasının yanlış olduğunu belirtiğiniz metne cevap olarak yazmıştım.ancak sanırım siz daha sonra hatanızı anlayarak söz konsu ifadeleri silmiş bulunmaktasınız.Bu sebeple yazmış olduğum metni sizin daha önce kullanmış olduğunuz ifadeleri dikkate alarak değerlendirmenizi rica ediyorum.

Saygılarım.

Av.Gökhan Karakaş.

Evet TBB başarısız,hem de ço başarısız,bu yönetitmti kim seçti. Bizim oylarımızla seçildiler. Biz başarısız bir seçim yapmışız demektir.

Sayın meslektaşlarım,

T.B.B yönetimi ile ilgili değerli düşüncelerinizi faks veya e-mail göndermek suretiyle Barolar birliği yönetimine bildirmenizi öneririm belki Barolar Birliği yönetimi bu şekilde üzerindeki ölü toprağını atabilir.

Sizlerin vesvelelerini saygıyla karşılıyorum.Ancak gözlemlediğim kadarıyla haykırışlarınız hep eleştiri boyutunda.Yani ortada hiçbir çözüm önerisi mevcut değil.Bu ülkede birileri gibi yıllardır hep muhalefette kalmış siyasetçiler gibi haraket ediliyor.Ben cmk uygulaması ile ilgili şunu belirtmek istiyorum.Zorunlu müdafilik müessesi ab uyum sürecinde getirilmiş bir müessesedir.Bunun alt yapısı kurulmadan gerekli kaynak aktarımı yapılmadan bu düzenleme tepeden inme getirilmiştir.Birileri tek başına iktidar olma vasfını kullanarak sanki arkasından kovalayan varmış gibi hemen bu düzenlemeyi getirdiler.Barolar birliği bu noktada ne yapabilir?Bir kaynak aktarımı olmadıktan sonra bunları kendisi nasıl haledebilir.Barolar birliğince gerekli girişimler yapılmasına rağmen bir sonuç alınamamakta.Eleştiri yapılabilecek en kolay şeydir.Madem böyle neden bu noktada hükümet yerine barolar birliği eleştirilmekte.Avukatlık yasa taslağı konusunda ise sizlere aynen katılıyorum.Avukatlık mesleğini ihya etmek yerine bu mesleği zedeleyici vasfı yüksek olan bir taslaktır.

Alıntı: Yazan yargic2020 Sizlerin vesvelelerini saygıyla karşılıyorum.Ancak gözlemlediğim kadarıyla haykırışlarınız hep eleştiri boyutunda.Yani ortada hiçbir çözüm önerisi mevcut değil.Bu ülkede birileri gibi yıllardır hep muhalefette kalmış siyasetçiler gibi haraket ediliyor.Ben cmk uygulaması ile ilgili şunu belirtmek istiyorum.Zorunlu müdafilik müessesi ab uyum sürecinde getirilmiş bir müessesedir.Bunun alt yapısı kurulmadan gerekli kaynak aktarımı yapılmadan bu düzenleme tepeden inme getirilmiştir.Birileri tek başına iktidar olma vasfını kullanarak sanki arkasından kovalayan varmış gibi hemen bu düzenlemeyi getirdiler.Barolar birliği bu noktada ne yapabilir?Bir kaynak aktarımı olmadıktan sonra bunları kendisi nasıl haledebilir.Barolar birliğince gerekli girişimler yapılmasına rağmen bir sonuç alınamamakta.Eleştiri yapılabilecek en kolay şeydir.Madem böyle neden bu noktada hükümet yerine barolar birliği eleştirilmekte.Avukatlık yasa taslağı konusunda ise sizlere aynen katılıyorum.Avukatlık mesleğini ihya etmek yerine bu mesleği zedeleyici vasfı yüksek olan bir taslaktır.

Barolar birliğini destekleyerek fikirlerini bu bölüme yazan ilk kişi olmanız sebebiyle size teşekkür ederim ancak yazınızda buradan yorum yapan kişileri iğneleyen sözler kullanmanız,kolaya kaçmakla suçlamanız hiç de yerinde değildir.Barolar Birliği ile ilgili olumlu düşüncelerinizi açıklarken diğer kişilerin düşüncelerine ise saygı duymanızı beklerdim.

Sonuç itibari ile bu anket üyelerin Barolar Birliği yönetimi hakkındaki düşüncelerini öğrenmek için açılmış olup lehe veya aleyhe görüş bildirenleri iğneleyici ifadelerle eleştirilmesi amacı ile açılmamıştır.

Saygılarımla.

Av.Gökhan Karakaş.

Sayın yargıç 2000,henüz meslektaş olarak aramıza katılmadan Barolar Birliğinin yaptığı hatalar ve yapamadığı bir çok şey için Barolar Birliğini savunmanıza bir anlam veremedim.Özeliikle avukatlığa yeni başlamış meslektaşlarımızın en azından cmk ödemeleriyle büro masraflarını karşıladıklarından henüz haberiniz yok sanırım.

Sevgili Yargıç;CMUK mücadelesi senin dediğin gibi AB uyum yasaları ile değil,bu toprakların onurlu hukukçularının mücadeleleri sonucunda elde edilen kazanımlarla gelmiştir.Bu ülke 120 günlük gözaltı sürelerinden bugüne gelmiştir.Bu ülkenin insan hakları karnesi bu hukukçuların mücadelesi sonucunda değişmiştir.1992 yılında karokollara avukatlar girdiğinde işkence sesleri odalardan yükselirken bugün avukatlara hoşgeldiniz deniliyor.İstanbul Emniyet Müdürlüğünün en üst katından dövülerek indirilen,Beyoğlu Emniyet Müdürlüğünde dövülen,Kadıköy Karokollarından sürüklenerek kovulan meslektaşlarımızı bizler unutamayız.Beyoğlu Emniyet Müdürlüğünde dövülen bayan meslektaşımız için bir saat sonra 250'ye yakın avukat Baro Başkanı Yücel Sayman ile Emniyet Müdürlüğünü basmıştır.Bugünkü gibi kimsede cep telefonu yokken bile.CMUK örgütlenmeleri için günlerce toplantılar yapıldı.CMUK eğitimleri için kafalar yoruldu.1992-1994 yıllarında avukatlar tüm olumsuzluklara rağmen ücret almaksızın çalıştılar.
İstanbul'da düzenli toplantılar yapılmağa başlandı. Toplantılarda alınan kararlar uygulandı.Yani kısaca CMUK için çok ama çok emekler harcandı.Sevgiyle kalın

sayın Av.Beyşehirli:Barolar Birliği'ne hangi telebimizi ulaştırdık da sonuç alamadık diyor.Sayın Beyşehirli ben kendi adıma yanıt vereyim.Ben aylardır angarya haline dönüşen müdafiilik görevimi-tüm giderleri de kendim karşılamak zorunda kalarak-eksiksiz yerine getiriyorum.Şuan alacaklıyım.Çok yalın bir istek bu:Alacağımı istiyorum...Meslek örgütüm ne yapıyor.Binlerce meslektaşımız benim gibi alacaklı.Kaf dağının ardında yaşamıyoruz.Burda burunlarının dibindeyiz.Alacak talebimizi kendilerine ulaştırmak için kapılarına dayanıp "verin artık şu paramı"dememiz mi gerekiyor.Güldürmeyin insanı allahaşkına...

sayın gökhan karakaş öncelikle şunu belirtmek isterimki söz konusu anketle ilgili oy ve görüşlerimi bildirirken tamamen eleştiri sınırları içerisinde kaldığımı düşünüyorum.İğnelemekten kastınızın ne olduğunu anlayamadım.Herhalde yazdığım ilk cümleyi okumadınız.Yada görmek istemediniz.Ayrıca bu noktada görüşlerimi tbb ne destek mahiyetine büründürmenizi anlamış değilim. Umarım Avukatlık yasa taslağıyla ilgili görüşlerimi destek mahiyetinde anlamamışsınızdır.Benim söylemek istediğim önceki yazımda da belirttiğim üzere işin sadece muhalefet yapmakla çözülemeyeceği,çözüm önerilerininde sunulması gerektiği fikriydi.Bu haseplede sizleri eleştirdim.Bu sadece bir gözlemdi.Yazımın devamında da cmk uygulamasıyla ve söz konusu yasa taslağıyla ilgili görüşlerimi nacizane sizlere aksettim.Sizden yazımı birkez daha okumanızı istiyorum.Ayrıca sayın av.ferhat ve aqua nın hakkımdaki veryansınlarını saygıyla karşılıyorum.Sayın ferhat, bir avukat stajyerinin bu konulara duyarlı davranmasını mutlulukla karşılayacağınızı umarken olayı acitasyona çevirmenize üzüldüm.Ben de bu mesleği icra edecek biri olarak somut durumdan rahatsızlık duyuyorum.Ancak somut duruma sadece tbb değil aynı zamanda siyasi iktidarında katkıda bulunduğunu düşünüyorum.Sayın aquanında avukatlık mesleğinin tarihsel gelişimiyle ilgili aydınlatıcı açıklamalarına tşk ediyorum.Bunun forumla pek ilgisinin olmadığını düşünüyorum.Cmk uygulaması yasama organın dolayısıyla milli iradenin ab uyum sürecinde getirdiği doğru bir uygulamadır.Bunun %100 sizin dediğiniz mücadeleyle bir ilgisi olduğunu düşünmüyorum.Eğer illaki mücadeleden bahsedecekseniz bunun ab ye üyelik mücadelesi olduğunu söyleyebilirim.saygılarımla.

Evet değerli meslektaşlarım. TBB' nin varlık nedeni nedir? Cevabı hiç düşündünüz mü? Ben düşündüm. Şöyle bir sonuca ulaştım. Bu kurumun varlık nedeni olsa olsa avukatlar arasında birlik oluşturmak, avukatların haklarını korumak ve geliştirmek, mesleğin saygınlığını korumak ve geliştirmek, bir sivil toplum kuruluşu olarak devlet yönetiminde söz sahibi olmaktır. Peki oluyor mu? Cevap basit. HAYIR.
Meslektaşlarım, bundan gayrı cmk ücretlerimizi sayın savcılarımız verecek. Hayırlı uğurlu olsun. Bu ülkenin ekonomisini çökertenler avukatlardır. Bunlara verilen paraların denetimini savcılık gibi çok önemli bir makamın yapması lazım ki her önüne gelen devleti söğüşlemesin. Gerçi bizim için önemli olan paranın zamanında elimize ulaşması. Paralarımız zamanında verilsin de kimin verdiği önemli değil.
Bir arkadaşımız yeni humk düzenlemesini hatırlatmış. Sağolsun. Bundan sonra kaybettiğimiz davalarda kusurumuz varsa bir takım ödemeler yapacakmışız. Yapalım. Peki bugüne kadar bir tutuklamanın haksız olduğunun anlaşılmasının ardından hangi hakim tazminata mahkum edildi ve ya devlet ne kadar tazminat ödedi bu tutuklama mağdurlarına. Efendim tutuklama yasal bir haksızlıktır; adaletin sağlanması uğruna bu gereklidir. Yasayla haksızlık getirmişler.
Hani biz antitezdik. Hani olmazsa olmazdık. Hani biz ne efendi ne de köleydik. Sevgili Molierac burası Türkiye... Öyle genel konuşmamalısın.
Bir düşünelim mecliste kaçtane avukat milletvekili var. Bu meslektaşlar avukatlar için ne yapıyorlar. Vekillik süreleri bitince avukatlığa devam etmeyecekler mi? Bu kendi dalını kesmek anlamına gelmiyor mu?
TBB artık uyansın. Haklarımızı alsın. Unutmayalım hak verilmez alınır.
Tüm meslektaşlarıma bubi tuzaklarına yakalanmadan bol kazançlı günler dilerim.

Aman üstünü örtün üşütmesin.

Öyle bir kurumun ne yazık ki varlığını henüz hissedemedim.

Barolar Birliği çok başarılı.Ancak bir konuda:BAŞARISIZLIK.

TBB Yönetimini özellikle CMK sorununda gösterdiği pasif tutum nedeniyle başarısız buluyorum. 17 martta toplantı yapıldı; sonucunu 2 gün sonra akşam saatlerinde ancak duyurabildi TBB. 10 ay sonra, o da alttan gelen baskılara dayanamyarak, eylem kararı alındı.DURDURULMASI GEREKMEKTEDİR şeklindeki ifade ne kadar kesinlik taşır? Artık onu da değerli okuyucuların takdirine bırakıyorum...

CMK konusunda geçen sene paraların ödenmemesi üzerine ABEM'de (Ankara Barosu Eğitim Merkezi) bir toplantı yapıldı. toplantıya başlangıçta Sayın Özdemir Özok'da katıldı. Ancak CMK konusunda kendisini sorularımızla sıkıştırmaya başlayınca toplantıyı terk etti. O gün görevlendirmelerin derhal durdurulmasını teklif etmiştim. Ancak bu yapılmadı. Şimdi bundan başka yol olmadığı anlaşıldı ve görevlendirmeler durduruldu. Görevlendirmeleri durduran Baro sayısı ise sadece 62. Diğerleri ne yapıyor ? TBB'nin kesinlikle görevlendirmelerin durdurulması ile ilgili Barolara telkini yok.

TBB malesef 30 yıl öncesinin kafası ile yönetiliyor. Ellerinde çok büyük maddi imkânlar varken kullanmaktan acizler. Ayrıca avukatlara açılan yeni iş kollarını da önceden belirleyip harekete geçemiyorlar. Marka ve Patent vekilliği bunlardan biri.

Avukatlık Kanunu'nun tam uygulanım uygulanmadığını denetleyemedikleri için kontrollerinden çıkmış konuları yasalaştırmaya çalışıyorlar. Örneğin bir avukatın yanında başka bir avukat çalıştırması da bakabileceğinden daha fazla iş alabilmesi de Avukatlık Kanunu'na göre yasak. Buna rağmen maaşla çalışan avukatların statülerine ilişkin düzenlemeler yapıyorlar. Bu yetmiyormuş gibi maaşla çalışan meslektaşlarımızın Baro genel kurullarındaki oy haklarını ellerinden almak istiyorlar.

TBB'nin son Avukatlık Kanunu tasarısını incelemenizi öneririm.

T.B.B nasıl gerçek anlamda bir meslek örgütü olabilir?Bu yönde önerileri olan meşkektaşların ve hukukla ilgilenen arkadaşların cevabını bekliyorum.

Mesela böyle bir hukuk sitesi kurmak akıllarına gelidi mi acaba ? İsterseniz buradan yani teknolojiyi kullanamamalarından başlayalım. Öteki konulara sırası geldikçe değiniriz.

Benim önerim ise işe suyun başından başlamak.Yani hukuk fakültelerinden bahsediyorum.Bir kere ne olursa olsun yeni fakülte açılması sınırlandırılmalıdır.Konuyu tartışma ilerledikçe detaylandırırız.

Birlik yönetimini ne yazıkki politbüro üyelerine benzetiyorum.

İşe siyasi parti gibi davranmaktan, siyasi duruş göstermekten vazgeçerek başlayabilirler.

Meslek örgütü olduklarını hatırlayarak başlayabilirler.

Son yasal değişiklerden sonra avukatlık mesleğinin önümüzdeki 10, 20, 30 yıl sonrasını düşünmek dahi istemiyorum.

İşe avukatlık mesleği ile ilgili akademi, enstitü birim kurarak başlayabilirler.

İşe yerde sürünen onurumuzu ayağa kaldırarak başlayabilirler.

İşe açlık sınırında bulunan genç meslekdaşlarımızın CMK problemlerini çözerek başlayabilirler.

Ancak başlayamazlar. CMK eylemi konusunda dahi İnternet sitesine "görevlendirmeleri durdurduğunu" söylemesine rağmen gerçekte görevlendirmeye devam ederek kendi meslekdaşlarını kandıran (İST. BAROSU)bir yapının çoğunluğu oluşturduğu BİRLİK HİÇ BİR SORUNU ÇÖZEMEZ. LAĞVEDİLMELİDİR.

Yazılanlardan anlaşılıyor ki aslında hepimizin arzu ve isteklerinin TBB'ne yansıma sorunu var. Bu yansıma gerçekleşmediği için TBB tabanı ile kopmuş durumda. Benim önerim şu; TBB organlarının seçim usulünü değiştirelim. TBB seçimlerinde delege usulünü kaldıralım. Türkiye'de bulunan 55.000 avukat nasıl kendi barolarının seçimini yapmak için sandık başına gidiyorsa aynı gün TBB başkan ve organlarını da seçsin. Bütün barolar aynı gün seçime giderek bu konuyu halledebilir. Bunun zor olacağını düşünen varsa genel ve yerel seçimleri hatırlatmak isterim. 45 milyon seçmen bunun başarabilirken biz neden başaramayalım. Böylece TBB'nin bizim sorunlarımızı bilenlerden oluşma ihtimali yükselir.

Alıntı: Yazan özgürdemirel T.B.B nasıl gerçek anlamda bir meslek örgütü olabilir?Bu yönde önerileri olan meşkektaşların ve hukukla ilgilenen arkadaşların cevabını bekliyorum.

Tüm avukatlardan meydana gelen, genel kurul toplantıları ile, tabiki siyasetten ayrı olarak mesleğin sorunlarını gündeme getirmek kaydı ile.

Burada "siyasetten ayrı olarak" kavramı tüm meslektaşları korumak adına hareket etmek anlamında kullanılmış olup, nisbi koruma dışında kalmayı belirtmek için kullanılmıştır. Yani mutlak koruma istiyorum yoksa nisbi koruma değil. Siyaset ülke insanlarının nisbi olarak korunmasını anlatırken hukuk ise mutlak(tümel) korumayı anlatan kavramlardır. Her bir meslektaşın korunanlar içinde yer almaya doğuştan hakkı vardır.

SAYGILARIMLA

Ülkemizin en büyük sorunlarından birisi, herkesin işini yapmaması ya da düzgün yapmamasıdır. TBB nin asli görevlerini yapmadığı kanaatindeyim. Biz avukatlar, kendi haklarımızı savunamıyorsak, hukuki yollardan alamıyorsak, müvekkillerimize nasıl yardımcı olabiliriz. Mesleğimizin saygınlığını, hakların alınması noktasındaki kararlılığımıza ve kendimize olan özgüven ve saygımızla koruyabiliriz. Sosyal güvenlik açısından çok ciddi sorunlarımız var. Ancak buna rağmen gerek mesleki sıkıntılarımız gerekse sosyal güvenlikle ilgili sıkıntılarımla ilgili TBB nin bırakın üzerine düşeni, hiçbir şey yapmadığını görmek bizi büyük hayalkırıklığına uğratıyor. Artık TBB nin siyasetle uğraşmayı bırakıp asli vazifesini yapma zamanıdır bence.

Meslektaşım Sayın Bülent Nuri Kurdoğlu'nun düşüncesine yürekten katılıyorum. TBB ile ilgili sorunumuzun temelinde temsil sorunu var.Seçtiğimiz delegelerle ve onların seçimiyle oluşan TBB'de yeterince temsil edilmiyoruz dolaysıyla da sorunlarımız dile getirilmiyor ve çözüme kavuşturulmuyor.Seçim sistemi değişmeli...