Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

2942 sayılı Kamulaştırma Kanun'da kamulaştırma bedeline ilişkin uzlaşma tutanağına itiraz ve iptali

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 05-02-2013, 17:47   #1
REX

 
Varsayılan 2942 sayılı Kamulaştırma Kanun'da kamulaştırma bedeline ilişkin uzlaşma tutanağına itiraz ve iptali

Değerli meslektaşlarım, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanun m.8'de belirtilen kamulaştırma bedeline ilişkin düzenlenen uzlaşma tutanağını ile ilgili yardımınıza ihtiyacım var. Tecrübeleriniz ve bilginizle yardımcı olursanız sevinirim.

Muhtemel dava konusu özetle; idare 2006 yılında kamulaştırma kararı alıyor. Kamulaştırılacak mevki de bulunan mülk sahiplerinin arsalarına karşılık olmak üzere başka bir yerden arsa veriyor ancak bu işlemlerde vatandaşların bir iradesi söz konusu değil. İdare kendisi tayin ettiği arsalarının mülkiyetini vatandaşların üzerine tapuda tescil ettiriyor ve vergisini de tahsil ediyor. Daha sonra 2010-2012 yılları arasında idare, herhangi bir resmi tebligat yapmadan gayri resmi yollarla vatandaşlara ulaşıp belli bir miktar para(yapı bedelinin yaklaşık %10-15) teklif ederek, mülklerini boşaltmasını istemiştir.
Vatandaşlar boşaltmaya yanaşmayınca idare, vermiş olduğu arsaları geri alacağını, başka bir bedel de alamayacaklarını ve idarenin sözde bahşettiği bu altın fırsatı kaçırmamalarını bildirerek tehdit etmiş ve mülklerin boşaltılmasını ısrarla gayri resmi yollarla beyan etmiştir.
İdarenin tutumu karşısında aciz kalan vatandaşlara Kamulaştırma Kanunu m.8'de belirtilen uzlaşma tutanağı imzalatılıp tapuda ferağ verdirilmiştir.

İhtilaf konusu: idare m.8'de belirtilen satın alma usulüne başvurmuştur ancak uzlaşmaya ilişkin prosedür usulüne uygun değildir. Kamulaştırma Kanunu m.8'de "İdare, kıymet takdir komisyonunca tespit edilen tahmini bedeli belirtmeksizin, kamulaştırılması kararlaştırılan taşınmaz mal, kaynak veya bunların üzerindeki irtifak haklarının bedelinin peşin veya bu Kanunun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre yapılıyor ise, bu fıkradaki usullere göre taksitle ödenmesi suretiyle ve pazarlıkla satın almak veya idareye ait bir başka taşınmaz malla trampa yoluyla devralmak istediğini resmi taahhütlü bir yazıyla malike bildirir.
Malik veya yetkili temsilcisi tarafından, bu yazının tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde, kamulaştırmaya konu taşınmaz malı pazarlıkla ve anlaşarak satmak veya trampa isteği ile birlikte idareye başvurulması halinde; komisyonca tayin edilen tarihte pazarlık görüşmeleri yapılır, tespit edilen tahmini değeri geçmemek üzere bedelde veya trampada anlaşmaya varılması halinde, yapılan bu anlaşmaya ilişkin bir tutanak düzenlenir ve anlaşma konusu taşınmaz malın tüm hukuki ve fiili vasıfları ile kamulaştırma bedelini içeren tutanak malik veya yetkili temsilcisi ve komisyon üyeleri tarafından imzalanır" denilmektedir. Burada belirtilen resmi taahhütlü yazıyla bildirim ve maliklerce idareye on beş gün içinde başvuru söz konusu değil.
Ayrıca idare kamulaştırmasını yaptığı arsalara karşılık arsa vermiş olmasına rağmen, arsa üzerinde bulunan yapıları ise, değerinin % 10-15'ini vererek haksız yolla üzerine tescil ettirmiştir.

Kamulaştırma Kanun'da ise; düzenlenen uzlaşma tutanağına itiraz edilemeyeceği ve dava açılamayacağı belirtilmiştir. Ancak, olayımızda düzenlenen uzlaşma tutanağı vatandaşların açık iradesini yansıtmamaktadır ve bir nevi idarenin zımni cebiriyle kabul edilmiştir. İdare haksız olarak kazanç sağlamıştır. Zira idare, vatandaşları korkutarak yapı bedeline ilişkin ödemesi gereken miktarın cüz'i bir kısmını ödemiştir.

Bu durumda idareye karşı açılacak sebepsiz zenginleşme davası K.K. m.8'e göre muhtemelen reddedilecektir. İdareye başvuruda bulunup eksik olan bedelin istenilmesi halinde, verilecek red cevabına karşı açılacak iptal davası da muhtemelen reddedilecektir.
İdarenin yaptığı bu haksız kazanca karşı nasıl bir yol izlemeliyim? Yardımcı olursanız sevinirim.
Old 06-02-2013, 08:29   #2
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Uzlaşmaya davetin resmi taahhütlü yazıyla tebliğ edilmesinde aşağıda sayılan yararlar bulunmaktadır:
- Mahkeme tarafından tespit ve tescil davası açıldığında idarece öncelikle usule uygun teklif yapılıp yapılmadığının denetlenmesi
- İdare tarafından 15 günlük sürenin geçip geçmediğinin denetlenmesi
- Malik tarafından kamulaştırmada artan, yararlanmaya elverişli olmayan kısım hakkındaki taleplerini ileri sürülmesi

Sizin olmuş-bitmiş olayınızda ise bu yararların aranması gerekmez. Bu nedenle idarenin resmi taahhütlü yazıyla on beş günlük süre verme işlemini yapmaması sonuca etkili değildir. Sonuçta uzlaşmaya varılmış ve tutanak imzalanmıştır.

Satın alma usulü ile yapılan kamulaştırmaya veya kamulaştırma bedeline karşı dava açılamaz. Hile, ikrah, gabin nedeniyle bir yıl içinde dava açılması gereğini anımsatırım. Kişisel görüşümü sorarsanız kamulaştırma yapan idare aleyhine hile, ikrah, gabin iddiasında bulunursanız davanız reddedilir diye düşünüyorum.

Saygılarımla
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Kamulaştırma Kanun'daki uzlaşma yöntemi nasıldır? AV.ERKUT Meslektaşların Soruları 60 17-11-2018 13:07
2942 sayılı kamulaştırma kanunun 5999 sayılı yasa ile değişik geçici 6. maddenin gerekçesi orhan6591 Meslektaşların Soruları 1 24-04-2012 17:51
2942 sayılı yasa ile belirlenen Kamulaştırma bedeline Yeni Kamulaştırma çerçevesinde nisa Meslektaşların Soruları 1 13-05-2010 14:18
Kamulaştırma-Uzlaşma Daveti avfatih Meslektaşların Soruları 0 26-04-2010 08:27
2942 Sayılı Kamulaştırma Bedelinin Artırılması Davalarında Kamu Alacakları Faizi Çaba Meslektaşların Soruları 0 20-01-2004 00:26


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04129696 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.