Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

tedbir nafakasının kalkması

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 16-09-2007, 21:45   #1
aes

 
Varsayılan tedbir nafakasının kalkması

müvekkil koca adına karısından boşanması için dava açtık dava devam ederken mahkeme davalı karı ve 2 çocuğu için müvekkil koca aleyhine tedbir nafakasına hükmetti ve ardından açmış olduğumuz boşanma davasını reddetti..kendi lehlerine bir karar olmasına rağmen karşı taraf bu davayı temyiz etti ve en son 17.05.2007 tarihinde karar kesinleşti....Sormak istediğim mahkemece hükmedilen tedbir nafakası boşanma olmadığı için ve kararda kesinleştiği için kendiliğinden kalkarmı yoksa tedbir nafakası kesinleşmeden sonra hala geçerlimidir?Zira bazı arkadaşlar kesinleşse bile nafakanın devam ettiğini söylemektedir.....ilgili yargıtay kararı varsa yollamanızı rica ederim.
Old 17-09-2007, 02:34   #2
Av.Ergün Vardar

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi
Esas: 2003/24134
Karar: 2004/1515
Karar Tarihi: 27.01.2004
ÖZET : Takip dayanağı Niğde 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/529 esas 2003/210 karar sayılı 11.3.2003 karar tarihli boşanma ilamında tedbir nafakasına hükmedilmiştir. Boşanma talebi reddedildiğinden ve nafakanın devamına ilişkin karar oluşturulmadığından bu durumda tedbir nafakası boşanma kararının kesinleşmesi tarihine kadar devam eder ve kesinleşme tarihinde son bulur. Bu kural ışığında boşanma davasının red kararının kesinleşme tarihi araştırılıp sonuca gidilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde istemin reddi biçiminde karar tesisi isabetsizdir.


(4721 S. K. m. 169)
Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: Takip dayanağı Niğde 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/529 esas 2003/210 karar sayılı 11.3.2003 karar tarihli boşanma ilamında tedbir nafakasına hükmedilmiştir. Boşanma talebi reddedildiğinden ve nafakanın devamına ilişkin karar oluşturulmadığından bu durumda tedbir nafakası boşanma kararının kesinleşmesi tarihine kadar devam eder ve kesinleşme tarihinde son bulur. Bu kural ışığında boşanma davasının red kararının kesinleşme tarihi araştırılıp sonuca gidilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde istemin reddi biçiminde karar tesisi isabetsizdir.
Sonuç: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 27.01.2004 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
Old 17-09-2007, 09:25   #3
Sidar

 
Varsayılan

Sayın aes
Tedbir nafakası, dava süresi boyunca hükmedilen bir nafakadır. Davanın kazanılması durumunda; eş için istenmişse yoksulluk nafakasına, çocuklar için istenmişse iştirak nafakasına dönüşür. Davanın reddedilmesi durumunda ise tedbir nafakası ortadan kalkar...

Saygılarımla...
Old 17-09-2007, 09:26   #4
TRINITY

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım,
Feragat nedeniyle davanın reddi halinde feragat tarihine kadar tedbir nafakasına hükmedildiğine göre sizin olayınızda kararın kesinleşmesine kadar tedbir nafakasının devam edeceği kanaatindeyim.
Saygılar...
Old 17-09-2007, 09:31   #5
TRINITY

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
3.Hukuk Dairesi

Esas: 2004/8675
Karar: 2004/9988
Karar Tarihi: 28.09.2004

ÖZET: Davacı, <ayrı yaşamada haklılık> olgusuna dayalı olarak tedbir nafakası isteminde bulunmuş ve bu iddiasını her iki tanık beyanı ile de kanıtlamıştır. O halde davacının ayrı yaşamada haklı olduğu kabul edilerek <hakkaniyet> ölçüsünde bir miktar tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, delilerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu istemin tümüyle reddi doğru görülmemiştir. Ayrıca fiilen anne yanında bulunan küçük çocuk için başkaca bir koşul aranmadan, davalı babanın katkıda bulunması gerektiği gözetilerek tedbir nafakası verilmesi gerekirken bu yönde hüküm kurulmaması da usul ve yasaya uygun bulunmamıştır.

(4721 S. K. m. 197) (1086 S. K. m. 388)

Dava: Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Karar: Davada, davalının açtığı boşanma davasının retle sonuçlanıp kesinleştiği, tarafların halen ayrı yaşadığı, davalının evlilik birliği gereklerini yerine getirmediği, küçük çocuğun da fiilen davacı anne yanında bulunduğu belirtilerek tedbir nafakası istenilmiş; mahkemece, davacının ayrı yaşamada haklı olduğunu kanıtlayamadığı gerekçesi ile istemin reddine karar verilmiştir.

TMK. nun 197. maddesine göre: <Eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir.

Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa, hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin malların yönetimine ilişkin önlemleri alır.

Eşlerden biri, haklı bir sebep olmaksızın diğerinin birlikte yaşamaktan kaçınması veya ortak hayatın başka bir sebeple olanaksız hale gelmesi üzerinde de yukarıdaki istemlerde bulunabilir.>

Somut olayda davacı, <ayrı yaşamada haklılık> olgusuna dayalı olarak tedbir nafakası isteminde bulunmuş ve bu iddiasını her iki tanık beyanı ile de kanıtlamıştır. O halde davacının ayrı yaşamada haklı olduğu kabul edilerek <hakkaniyet> ölçüsünde bir miktar tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, delilerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu istemin tümüyle reddi doğru görülmemiştir.

Ayrıca fiilen anne yanında bulunan küçük çocuk için başkaca bir koşul aranmadan, davalı babanın katkıda bulunması gerektiği gözetilerek tedbir nafakası verilmesi gerekirken bu yönde hüküm kurulmaması da usul ve yasaya uygun bulunmamıştır (HUMK. md.388/son, TMK. m.197/son).

Sonuç: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.09.2004 tarihinde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)
Old 17-09-2007, 10:11   #6
Meryem DUYUL ERDOĞAN

 
Varsayılan Merhaba

Sevgili Meslektaşım, Boşanma davası açılınca taraflar için ayrı yaşama hakkı doğar.Herhangi bir işi ve geliri olmayan kadın ile yaşı küçük olan çocuklar lehine mahkemece davanın açıldığı tarihten itibaren ara kararı ile hükmedilen nafaka tedbir nafakasıdır.Bu nafakaya aylık hükmedilir.Yararına nafaka takdir edilen taraf boşanma davası görülmekte iken bu ara kararını ilamsız icraya koyabilir. Yerel Mahkemece hükmedilen bu tedbir nafakası müvekkilinizce dava sonuçlanıncaya kadar yani kararın kesinleşmesine kadar ödenileceğinden karşı taraf lehlerine olan red kararını temyiz etmiş olabilirler. Siz hükmedilen ve kesinleşen nafaka borcunuzu ödemediyseniz dava tarihinden kararın kesinleştiği tarihe kadar birikmş olan nafakayı ve yasal faizi ile icraen tahsil edebilirler. Ama Kararın kesinleşme tarihinden sonra nafaka isteyemezler. Taraflar red kararından sonra bir araya gelememişler ve evlilik birliği kurulamamışsa ve karaşı taraf boşanmayı istemiyor ama nafaka almak istiyorsa boşanmadan ayrı bağımsız bir nafaka davası açmalıdır. Başarılar....

Av. Meryem DUYUL ERDOĞAN
Adana Barosu
Old 17-09-2007, 10:29   #7
Av.Melih Eryaman

 
Varsayılan


Değerli meslektaşım, yasanın 169. maddesinde malum olduğu üzere " Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re'sen alır." hükmü çerçevesinde, davanın sona ermesi (kesinleşmesi) ile tedbir nafakası kalkar. İyi çalışmalar dileğiyle.
Old 17-09-2007, 11:17   #8
sultanahmet

 
Varsayılan

Dava sırasında verilen tedbir nafakası, hükümle birlikte iştirak ve yoksulluk nafakasına dönüştürülmemiş veya tedbir nafakasının devamına karar verilmemişse, kararın kesinleşmemsi ile birlikte kendiliğinden kalkar.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Müracaata Kalan Dosyada Tedbirbin Kalkması Kesinleşme Süresi gtaskapan Meslektaşların Soruları 20 18-11-2014 15:38
Tedbir Nafakasının Verildiği Boşanma İlamının Bozulmasından Sonra hırs Meslektaşların Soruları 14 11-12-2013 10:35
Bila tebliğ/ icra dosyasının işlemden kalkması/harç Av.Kenan Metin Meslektaşların Soruları 16 24-07-2013 12:21
Tedbir nafakasının icrası Burak Demirci Meslektaşların Soruları 9 08-03-2013 10:52
Kanunların Yürürlükten Kalkması İle İlgili Soru Uğur Ersoy Hukuk Soruları Arşivi 1 21-02-2002 22:19


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04885697 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.