|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
17-03-2010, 16:28 | #1 |
|
Kamulaştırmasız el atmaq
Bir Köy tüzel kişinin bir miktar tapulu arazisi,DSİ'nin yaptırmış olduğu barajın altında kalmıştır. DSİ tarafından bu arazinin kamulaştırılması için herhangi bir işlem yapılmamıştır. Bu konuda tazminat davası açmak istiyorum. bu konuda bilgilerinizi ve içtihat paylaşırsanız sevininrim.Şimdiden Teşekkür ederim...
|
17-03-2010, 16:49 | #2 |
|
Sevgili meslektaşım adli yargıda kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası açabilir ve taşınmazın bedelini talep edebilirsiniz.
T.C. YARGITAY 5.Hukuk Dairesi Esas: 2004/1160 Karar: 2004/3826 Karar Tarihi: 29.03.2004 ÖZET : Dava, kamulaştırmasız el atılarak üzerinden enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili istemine ilişkindir. Taşınmaz üzerinde Türkiye Elektrik Kurumu Genel Müdürlüğü lehine daha önce kurulmuş irtifak hakları bulunmaktadır. Bu irtifak hakkının taşınmazın değerine etkisi konusunda bilirkişi kurulundan ek rapor alınıp, irtifak hakkının neden olacağı değer düşüklüğünün belirlenen bedelden indirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile fazla bedele hükmedilmesi bozmayı gerektirir. (2942 S. K. m. 11) Dava: Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılarak üzerinde enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri yönünden verilen dilekçelerle istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Karar: Dava, kamulaştırmasız el atılarak üzerinden enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili istemine ilişkindir. Taşınmazın arazi niteliğinde kabulü ile net geliri esas alınarak bilimsel yolla değerinin tespitinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bu nedenle davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından reddine, Davalı idarenin temyizine gelince; Taşınmaz üzerinde Türkiye Elektrik Kurumu Genel Müdürlüğü lehine daha önce kurulmuş irtifak hakları bulunmaktadır. Bu irtifak hakkının taşınmazın değerine etkisi konusunda bilirkişi kurulundan ek rapor alınıp, irtifak hakkının neden olacağı değer düşüklüğünün belirlenen bedelden indirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile fazla bedele hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir. Sonuç: Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan nedenle HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde davalı idareye geri verilmesine ve aşağıda yazılı harçtan artan paranın istenildiğinde davacıya geri verilmesine 29.03.2004 gününde oybirliği ile karar verildi. |
17-03-2010, 17:16 | #3 |
|
Cevabınız için tşk ederim DURU25. Benim açacağım davada davacı Köy Tüzel Kişiliği. Yani bir Kamu tüzel kişisi Diğer bir kamu Tüzel kişisine karşı dava açacak. Bu nedenle örnek içtihat istemiştim. Meslektaşlarım bu konuda yardımcı olursa sevinirim.
|
17-03-2010, 17:29 | #4 |
|
Esas No : 2003 / 13656 Karar No : 2004 / 2847
Merci : Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Tarih : 15/03/2004 DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR : 1-Dava kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Dava konusu taşınmaza ilköğretim okulu yapılmak suretiyle el atılmıştır. 222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu 'nun 63/2 maddesine göre " satın alma ve kamulaştırma köy okulları için Köy Tüzel Kişiliğine, şehir ve kasaba okulları için İl Özel İdaresine aittir" hükmü gözönünde tutularak davanın İl Özel İdaresi yerine Milli Eğitim Bakanlığı aleyhine açılması temsilcide yanılmadır. Bu nedenle dava dilekçesinin Özel İdare Müdürlüğü vekiline tebliğ edilerek, İl Özel İdare Müdürlüğü yönünden karar verilmesi gerektiği düşünülmeden Milli Eğitim Bakanlığını temsilen Valilik aleyhine hüküm kurulması, 2-Kabule göre de; Kamulaştırmasız el atma davalarında Kamulaştırma Kanunu 'nun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Dava konusu taşınmaz arsa niteliğinde olduğuna göre değerinin emsal karşılaştırması yapılarak biçilmesi gerekir. Bunun için önce değerlendirmede esas alınan emsal taşınmazın satış bedelinin fiyat artış endeksleri uygulanarak değerlendirme tarihindeki karşılığının belirlenmesi ve bulunan bu değere göre emsal ile dava konusu taşınmazın üstün ve eksik yönlerinin neler olduğu ve oranı açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir. Bilirkişi raporunda açıklanan şekilde bir inceleme yapılmadan değer biçilmiş olması ve bilirkişi kurulundan yukarıda açıklanan şekilde ek rapor alınmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması, 3-Tapu kaydı üzerinde mevcut olan ipoteğin bedele yansıtılmaması, doğru görülmemiştir. SONUÇ : Davalı idare vekilinin temyiz itirazı yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK 'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA 15.03.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi. |
17-03-2010, 18:35 | #5 |
|
İki idare arasında kamulaştırma yapılacak olsaydı, Kamulaştırma Kanunun 30. maddesindeki usul uygulanacaktı.
Ancak kamulaştırma işlemi olmadan kamulaştırmasız el atma varsa; 1956 yılındaki İBK Uyarınca el atmanın önlenmesi ya da bedel davası açılabilir adli yargıda, diğer idareye karşı. Uyuşmazlık Mahkemesinin 29.04.1991 tarihli verdiği ilke kararı da kamu tüzel kişileri arasındaki el atmanın önlenmesi davalarının çözüm yeri adli yargıdır. Adli Yargıda ise iki kamutüzel kişiliği arasında görülecek bir davanın 3533 sayılı kanun uyarınca hakem sıfatıyla görülebileceği düşünülse de; Bu kanun 4. maddesinin 4916 sayılı kanunun 24. maddesi ile yapılan değişiklikten sonra dava değerine göre görevli mahkemede davanın açılabileceği rahatlıkla söylenebilir. Örnek içtihat: Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Esas : 2005/8980 Karar : 2005/9448 Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarda tarih ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca tetkiki davacı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunarak iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Mahkemece bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır. Alınan bilirkişi raporları ve mahkemece yapılan inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; 1-Davacı idareye ilişkin taşınmazlara, davalı idare tarafından kamulaştırma yapılmadan kısmen el atılarak yol haline getirilmiştir. 2942 s. Kamulaştırma Kanununda, kamu kurumu niteliğindeki idareler arasındaki kamulaştırmasız el atma davalarına ait olarak ayrı bir hüküm getirmediği, söz konusu davalarında Kanunun 37.maddesinde belirtildiği gibi taşınmazın bulunduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gözetilmeden, aksi düşünce ile 3533 s. Kanun uyarınca ve hakem sıfatıyla görülüp karara bağlanmış olması, 2-Kamulaştırmasız el atmaya dayanan bedel davalarında da Kamulaştırma Yasasının değer biçmeye ait hükümleri kıyasen uygulanır. Arsa niteliğindeki taşınmaza, emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi gerekir. Dava konusu taşınmaz ile emsalin zaruret olmadıkça, yakın bölgelerde ve benzer yüzölçümlü olması ve değerlendirme gününe yakın satışların emsal alınması gerekir. Dava konusu taşınmazın bulunduğu Kağıthane, Osmanpaşa Çiftliğinde benzer yüzölçümlü ve değerlendirme gününe yakın zamanlarda emsal satışların bulunması doğaldır. Bu halde taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içerisinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve bu emsallere göre değer biçilmesi için yeniden oluşturulacak bilirkişi kuruluyla keşif yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, 3-Kabule göre de; Dava konusu taşınmazlara değer biçilirken, taşınmazlar üzerinden geçirilmiş olan enerji nakil hatlarının, taşınmazların değerine olacak etki ve oranlarının gözönünde bulundurulmadan taşınmazlara değer biçilmiş olması, Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan sebeplerle H.U.M.K.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine 19.09.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Kamulaştırmasız el atma | Av.Tevfik TATAR | Meslektaşların Soruları | 17 | 02-11-2018 19:39 |
Kamulaştırmasız El Atma | Kemosabe | Meslektaşların Soruları | 1 | 04-07-2009 10:13 |
Kamulaştırmasız El Atma | arkhon | Meslektaşların Soruları | 1 | 26-01-2008 12:33 |
Kamulaştırmasız El Atma | münevver | Meslektaşların Soruları | 3 | 09-10-2007 11:00 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |