Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

tahliye taahhüdü

Yanıt
Old 28-09-2006, 17:04   #1
Av.Ayse E.

 
Varsayılan tahliye taahhüdü

Adi belge niteligindeki tahliye taahhüdüne yapılan itiraz üzerine izlenecek hukuki prosedür nedir??
itirazın sadece tarihe yada sadece imzaya ilişkin olmasının ve her ikisine birden olmasının hukuki sonucları nelerdir??
haksız itiraz nedeni ile acılan itm deki dava devam ederken sulh mahkemesinde aynı sebepten dolayı dava acılabılınırmı??
Old 28-09-2006, 20:51   #2
ibreti

 
Varsayılan

iki yıl önceydi;

Zincirleme kira sözleşmelerinde sonuncu sözleşmenin muhtevasında bulunan TAHLİYE TAAHHÜDÜNE dayalı olarak TAHLİYE TAKİBİ yaptım. Bu da adi belge ile tahliye taahhüdü hükmündedir.

İmzaya itiraz yoktu. Ancak, kira sözleşmesi ile eş zamanlı yapıldığı ve bu yönü ile geçersiz olduğu iddiası ile itiraz edildi ve takip durdu.

Sulh Hukuk Mahkemesi'nde itirazın iptali ve takibin devamı talepli olarak (bir yıllık kira bedelini dava değeri göstermek sureti ile) dava açtım. Lehe karar verildi ve Yargıtay onamasından da geçti.

-----
T.C.

YARGITAY

6. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/7886

K. 2005/9632

T. 20.10.2005

• İTİRAZIN İPTALİ ( Yazılı Tahliye Taahhüdü Yenilenen Kira Sözleşmesinde Yer Almasına Göre Söz Konusu Taahhüt Geçerli Olduğundan Davanın Kabulü Gereği )

• YAZILI TAHLİYE TAAHHÜDÜ ( Dayalı İcra Takibi Yapılması - Yenilenen Kira Sözleşmesinde Yer Almasına Göre Söz Konusu Taahhüt Geçerli Olduğundan İtirazın İptali Davasının Kabulü Gereği )

• YENİLENEN KİRA SÖZLEŞMESİ ( Yazılı Tahliye Taahhüdü Yenilenen Kira Sözleşmesinde Yer Almasına Göre Söz Konusu Taahhüt Geçerli Olduğundan Davanın Kabulü Gereği )

6570/m. 7

2004/m. 274, 275

ÖZET : Dava, itirazın iptali talebine ilişkindir. Dosya kapsamından yazılı tahliye taahhüdüne dayalı olarak yasal süre içinde icra takibi yapıldığı anlaşılmaktadır. Yazılı tahliye taahhüdü, yenilenen kira sözleşmesinde yer almıştır. Söz konusu taahhüt geçerli olduğundan davanın kabulüne karar verilmesi gerekir.
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan itirazın iptali davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava itirazın iptali, takibin devamı ve inkar tazminatının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre davacının inkar tazminatı isteminin reddedilmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır.
Ancak; davacı vekili, davalının yazılı taahhüt gereği kiralananı 15.07.2004 tarihinde boşaltması gerekirken boşaltmadığını, aleyhine 12.08.2004 tarihinde takip yaptıklarını, davalının takibe itiraz ile takipten sonra 21.08.2004 tarihinde kiralananı tahliye ettiğini bildirerek her ne kadar tahliye istemi konusuz kalmış ise de icra takip harçları, icra giderleri ve vekalet ücreti yönünden itirazın iptali ile takibin devamı ve inkar tazminatının tahsili talep etmiş, davalı vekili kiralananı süresinde tahliye ettiklerini, sözleşme ile verilen taahhüt geçersiz olduğundan davanın reddini savunmuştur.
Taraflar arasındaki 15.12.2003 başlangıç tarihli yedi ay süreli kira sözleşmesinin 7. maddesinde "Daha önceden beri içerisinde oturmakta olduğumuz bu işyerini 15.07.2004 tarihinde kayıtsız şartsız tahliye edeceğimizi kabul ve beyan ederiz" ifadesi ile davalının yazılı taahhütte bulunduğu, davacı tarafından yasal sürede bu taahhüde dayalı İcra takibi yapıldığı uyuşmazlık konusu değildir. Gerek taahhüt niteliğindeki kira sözleşmesinin 7. maddesindeki ifade biçiminden gerekse sözleşmenin 4. maddesindeki "...15.12. 1995'de kiralanan bu dükkanın ..." ifadesinden davalının 15.12.1995 tarihinden beri kiracı olduğu ve yenilenen sözleşme ile verilen taahhüdün geçerli bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı İcra takibine sebep olduğundan itirazın iptaline karar vermek gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK'nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 20.10.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



T.C.

YARGITAY

19. HUKUK DAİRESİ

E. 2000/5579

K. 2000/8104

T. 27.11.2000

• İTİRAZIN İPTALİ DAVASI ( Davacının İtiraz Üzerine İcra Tetkik Merciinde İtirazın Kaldırılması Davası Açıp Sonra Bunu Takip Etmeyerek Genel Mahkemede İtirazın İptali Davası Açması )

• İTİRAZIN KALDIRILMASI ( İcra tetkiki Merciinde Açtığı İtirazın Kaldırılması Davasını Takip Etmeyerek Müracaata Bırakıp Genel Mahkemede İtirazın İptali Davasını Açması )

• DERDESTLİK ( İTM deki İtirazın Kaldırılması Davasını Takip Etmeyerek Müracaata Bırakıp İptal Davasını Açarak Genel Yetkili Mahkeme Yolunu Tercih Etttiğinden Davanın Görülmesi Gereği )

2004/m.67

ÖZET : Mahkemece, davacının, icra takibine itiraz üzerine İcra Tetkik Merciinde dava açıp bunu takipsiz bırakarak itirazın iptali davası açtığı, İcra Tetkik Merciinde derdest bir dava mevcut iken yeni bir dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı icra takibine itiraz olunması üzerine 1.6.1999 tarihinde İcra Tetkik Merciinde itirazın kaldırılması davası açmış ise de, bu davayı takip etmeyerek 7.7.1999 tarihinde müracaata bırakmış ve 3.8.1999 tarihinde itirazın iptali davasını açarak, İİK'nun 67.maddesindeki genel yetkili mahkeme yolunu tercih ettiğini ortaya koymuş ve takip edilmeyen İcra Tetkik Merciindeki davada 12.10.1999 tarihinde işlemden kaldırılmıştır.
Bu durumda mahkemece derdest bir dava bulunmadığı gözetilerek işin esasına girilip varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir.
DAVA : Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, dava dışı Şerafettin A.'ya kullandırılan krediye davalının kefil olduğunu, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı savunmasında, davacının İcra Tetkik Mercii'nde de itirazın kaldırılması davası açtığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının, icra takibine itiraz üzerine İcra Tetkik Merciinde dava açıp bunu takipsiz bırakarak itirazın iptali davası açtığı, İcra Tetkik Merciinde derdest bir dava mevcut iken yeni bir dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı icra takibine itiraz olunması üzerine 1.6.1999 tarihinde İcra Tetkik Merciinde itirazın kaldırılması davası açmış ise de, bu davayı takip etmeyerek 7.7.1999 tarihinde müracaata bırakmış ve 3.8.1999 tarihinde itirazın iptali davasını açarak, İİK'nun 67.maddesindeki genel yetkili mahkeme yolunu tercih ettiğini ortaya koymuş ve takip edilmeyen İcra Tetkik Merciindeki davada 12.10.1999 tarihinde işlemden kaldırılmıştır.
Bu durumda mahkemece derdest bir dava bulunmadığı gözetilerek işin esasına girilip varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.11.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.


=======
Kolay gelsin..
Old 28-09-2006, 21:52   #3
Av.Burhan FILIZÖZÜ

 
Varsayılan



Say1n Av.Ayse Eroral; Sorunu çözmede yararl1 olabileceigini umdugum iki adet Karar örnegi sunmak istedim. Sayg1lar1mla.Iyi çal1smalar dilerim.
T.C.
YARGITAY

İÇTİHADI BİRLEŞTİRME GENEL KURULU

E. 1957/11

K. 1957/26

T. 4.12.1957

• TAKİBİN DURMASI ( Kiracının Adi Senetteki İmzayı İnkarı )

• KİRACININ ADİ SENETTEKİ İMZAYI İNKARI

• TAHLİYE TAAHHÜDÜ ( Kiracının Adi Senetteki İmzayı İnkarı )

• NOTERDE TAHLİYE TAAHHÜDÜ

• İTİRAZIN KALDIRILMASI İSTEMİNİN REDDİ ( Kiracının Sözleşmedeki İmzayı İnkarı )

6570/m.7

2004/m.272,68,275

ÖZET : Kiracı, kira sözleşmesindeki imzasını inkar ederse, icra tetkik mercii; takibin durdurulmasına ve itirazın kaldırılması isteminin reddine karar vermelidir.
DAVA VE KARAR : 6570 sayılı Kanun`un 7`nci maddesinin A bendi hükmüne göre, kiracı tarafından gayri menkulün tahliye edileceği, yazı ile bildirilmiş olmasına rağmen, tahliye edilmezse icra dairesine müracaatla tahliye istenebileceği kabul edilmiş olup, bu maddeye müsteniden yapılan icra takibi üzerine, kiracı tarafından itiraz ile yazılı vesikadaki imza inkar edildiği ve icra hakimliğince İcra İflas Kanunu`nun 68`inci maddesine tevfikan tatbikat yapılarak imzanın müstecire aidiyeti anlaşıldığı takdirde, itiraz muvakkaten ref edilip, bu karar kesinleştikten sonra tahliye muamelesine tevessül edilmek lazım geleceği, evvelden beri İcra ve İflas Dairesi`nin takarrür etmiş içtihadı iken, bu kere mezkur içtihada muhalif olarak yeni bir içtihat tebellür eylemiş ve bu gibi tasdiksiz vesikalardaki imzaların inkarı halinde icranın durdurulması ve işin mahkemeye havalesi lazım geleceği mütalaasına varılmış olduğundan, her iki içtihat arasındaki açık mübayenet göz önünde tutularak, keyfiyet, Yüksek İçtihadı Birleştirme Kurulu`na arz edilmiş olmakla, bu hususta Yüksek Kurul tarafından yapılan müzakere sonunda aşağıdaki karar ittihaz olunmuştur.
İcra ve İflas Kanunu`nun 68`inci maddesinde, icra hakimliğine verilen imza tatbiki salahiyeti, münhasıran para borcuna taalluk edip, bunun haricinde kalan ve akti tazammun eden taahhütname ve mukavelename gibi vesikalardaki imzaların tatbikine mercii salahiyeti yoktur. Mezkur maddedeki salahiyet, mevziine münhasırdır. İcra hakiminin mahdut olan bu salahiyetini, diğer hususlara kıyas suretiyle teşmile, kanunun metin ve ruhu müsait değildir.
Gerek 6570 sayılı Kanun`un 7`nci maddesinin "A" bendine müsteniden verilmiş olan tahliye taahhüdünü mutazammın tasdiksiz vesikalar, gerekse noterden tasdik edilmemiş olan kira mukavelenamelerindeki imza, itiraz vukuunda inkar edildiği takdirde, İcra ve İflas Kanununu`nun 272 ve müteakip maddelerdeki ahkam dairesinde ihtilafın halli gerekmektedir. Zikri geçen maddeler bu gibi hallerde yapılacak muameleleri açık olarak göstermiştir. 275`inci maddede aynen şöyle denilmektedir : "Tahliye talebi, noterlikçe resen tanzim veya tarih ve imzası tasdik edilmiş yahut ikrar olunmuş bir mukaveleye müstenit olup da kiracı yenilendiğine veya uzatıldığına dair aynı kuvvet ve mahiyette bir vesika gösteremezse, itiraz ref olunur ( kaldırılır 1 ). Aksi takdirde, refi ( itirazın kaldırılması 2 ) talebi reddolunur". Maddenin son fıkrasında ise, kiralayanın, umumi hükümler dairesinde mahkemeye müracaat hakkının mahfuz olduğu zikredilmektedir. Bu maddede gerçi, kira mukavelenamesinden bahsedilmekte ise de, tahliye talebine karşı alacaklı itirazın ref`ini isteyebilmek için nasıl ki noterden resen tanzim veya tarih ve imzası tasdik edilmiş veyahut ikrar olunmuş bir mukavele ibrazına mecbur ise, 6570 sayılı Kanun`a tevfikan tahliye talebinde bulunabilmek için de ibraz edilecek vesikanın aynı kuvvette olması şarttır. Çünkü, her iki talep de neticede tahliyeye müncer olmaktadır.
Sözü geçen 6570 sayılı Kanun`un 7`nci maddesinin "A" bendi hükmünün kemaliyle tatbik edilebilmesi için, vazıı kanun tarafından hususi surette verilmiş olan bu yetkinin tetkik merciince, umumi hükümler daireside tatbiki lazım geleceği mütalaası ileri sürülmüş ise de, istihkak davalarının rüyetinde olduğu gibi, burada umumi hükümlerin tatbik olunacağına dair kanunda sarahat mevcut olmadığından, bu mütalaa kabule şayan görülmemiştir.
SONUÇ : Binaenaleyh, 6570 sayılı Kanun`un 7`nci maddesinin "A" bendine tevfikan verilmiş olup, noterlikçe resen tanzim veya tarih ve imzası tasdik edilmemiş olan veyahut ikrar edilmeyen tahliye taahhüdünü havi vesikalarla, yine aynı mahiyetteki kira mukavelenamelerindeki imzaların, itiraz üzerine inkarları halinde, takip durdurularak alacaklı mahkemeye müracaatta muhtar olmak üzere, ref`i talebinin reddine karar verilmek lazım geldiğine ve İcra ve İflas Dairesi`nin son içtihadının doğru olduğuna, üçte iki ekseriyetle 4.12.1957 tarihinde karar verildi.
T.C.

YARGITAY

6. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/10377

K. 2005/1142

T. 17.2.2005

• TAHLİYE DAVASI ( Noterden Düzenlenmiş Tahliye Taahhütü Nedeniyle )

• TAAHHÜT NEDENİYLE KİRALANANIN TAHLİYESİ DAVASI ( Takip Dayanağı Taahhütnamenin Noterden Düzenlenmiş Olması Nedeniyle Tahliyeye Karar Verilmesinin Gerekmesi )

• KİRACILIK İLİŞKİSİNİN REDDEDİLMEMESİ ( Tahliye Taahhütnamesinin Noterden Düzenlenmiş Olması Nedeniyle Mahkemece Tahliyeye Karar Verilmesinin Gerekmesi )

6570/m.7

2004/m.272

ÖZET : Takip dayanağı taahhütname noterden düzenlenmiş bulunmasına göre mahkemece tahliyeye karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi hatalıdır.
DAVA : İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalı kiracı hakkında noterlikçe düzenlenmiş tahliye taahhüdüne dayanarak tahliye isteminde bulunmuş, tahliye emrinin davalıya tebliği üzerine itiraz edilmesi ile davacı İcra Mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece görevsizlik nedeniyle istemin reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı itirazında kira ilişkisine karşı çıkmamıştır. Üstelik kira ilişkisinin uzatıldığı savunmasında bulunmuştur. Ancak kira sözleşmesinin uzatıldığını yazılı belge ile kanıtlayamamıştır. Takip dayanağı taahhütname noterden düzenlenmiş bulunmasına göre mahkemece tahliyeye karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi hatalıdır.
Karar bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 17.2.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 28-09-2006, 21:58   #4
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Sn. İbreti,

Kararı bekliyoruz.Güzel bir emsal olur. Herhalde gerekçe, zincirleme kira kontratlarının varlığı idi.

Sn. Eroral,

Lütfen siz telaş etmeyiniz. Müvekkillerin bizlere bulaştırdığı panik duygusu aslında bize değil, onlara ait.

Açacağınız itirazın iptali davasında bilirkişi incelemesi yapılacak. İster imzaya, ister tarihte, ister her ikisine birlikte itiraz etmiş olsun.

İtirazın iptali davanız yürürken, aynı zamanda Sulh hukuk mahkemesinde "aynı sebebe" dayalı olarak ayrı bir dava açamazsınız. Ama başka/farklı bir tahliye nedeniniz daha var ise , o farklı sebebe dayanarak aynı anda sulh hukuk mahkemesinde de dava açabilirsiniz.

Saygılarımla...
Old 28-09-2006, 22:44   #5
ibreti

 
Varsayılan

Kararları bulup ekledim.. Tarayıcı çalışmadığı için elimdeki yerel mahkeme kararı ile Yargıtay'ın onama kararını iletemedim..

Kolay gelsin...
Old 29-09-2006, 22:10   #6
Av.Ayse E.

 
Varsayılan

Sayın meslektasım...hem itm de hem sulh de aynı sebebe dayalı dava acılabılıyor olması gerekiyor zannmımca.....yardımlarınız ıcın tesekkurler...
Alıntı:
Yazan Av.SEHPER
Sn. İbreti,

Kararı bekliyoruz.Güzel bir emsal olur. Herhalde gerekçe, zincirleme kira kontratlarının varlığı idi.

Sn. Eroral,

Lütfen siz telaş etmeyiniz. Müvekkillerin bizlere bulaştırdığı panik duygusu aslında bize değil, onlara ait.

Açacağınız itirazın iptali davasında bilirkişi incelemesi yapılacak. İster imzaya, ister tarihte, ister her ikisine birlikte itiraz etmiş olsun.

İtirazın iptali davanız yürürken, aynı zamanda Sulh hukuk mahkemesinde "aynı sebebe" dayalı olarak ayrı bir dava açamazsınız. Ama başka/farklı bir tahliye nedeniniz daha var ise , o farklı sebebe dayanarak aynı anda sulh hukuk mahkemesinde de dava açabilirsiniz.

Saygılarımla...
Old 29-09-2006, 22:13   #7
Av.Ayse E.

 
Varsayılan

Sayın meslektasım yardımlarınız icin tesekkurler...iyi calısmalar...saygılarımla
Alıntı:
Yazan Av.Burhan FILIZÖZÜ

Say1n Av.Ayse Eroral; Sorunu çözmede yararl1 olabileceigini umdugum iki adet Karar örnegi sunmak istedim. Sayg1lar1mla.Iyi çal1smalar dilerim.
T.C.
YARGITAY

İÇTİHADI BİRLEŞTİRME GENEL KURULU

E. 1957/11

K. 1957/26

T. 4.12.1957

• TAKİBİN DURMASI ( Kiracının Adi Senetteki İmzayı İnkarı )

• KİRACININ ADİ SENETTEKİ İMZAYI İNKARI

• TAHLİYE TAAHHÜDÜ ( Kiracının Adi Senetteki İmzayı İnkarı )

• NOTERDE TAHLİYE TAAHHÜDÜ

• İTİRAZIN KALDIRILMASI İSTEMİNİN REDDİ ( Kiracının Sözleşmedeki İmzayı İnkarı )

6570/m.7

2004/m.272,68,275

ÖZET : Kiracı, kira sözleşmesindeki imzasını inkar ederse, icra tetkik mercii; takibin durdurulmasına ve itirazın kaldırılması isteminin reddine karar vermelidir.
DAVA VE KARAR : 6570 sayılı Kanun`un 7`nci maddesinin A bendi hükmüne göre, kiracı tarafından gayri menkulün tahliye edileceği, yazı ile bildirilmiş olmasına rağmen, tahliye edilmezse icra dairesine müracaatla tahliye istenebileceği kabul edilmiş olup, bu maddeye müsteniden yapılan icra takibi üzerine, kiracı tarafından itiraz ile yazılı vesikadaki imza inkar edildiği ve icra hakimliğince İcra İflas Kanunu`nun 68`inci maddesine tevfikan tatbikat yapılarak imzanın müstecire aidiyeti anlaşıldığı takdirde, itiraz muvakkaten ref edilip, bu karar kesinleştikten sonra tahliye muamelesine tevessül edilmek lazım geleceği, evvelden beri İcra ve İflas Dairesi`nin takarrür etmiş içtihadı iken, bu kere mezkur içtihada muhalif olarak yeni bir içtihat tebellür eylemiş ve bu gibi tasdiksiz vesikalardaki imzaların inkarı halinde icranın durdurulması ve işin mahkemeye havalesi lazım geleceği mütalaasına varılmış olduğundan, her iki içtihat arasındaki açık mübayenet göz önünde tutularak, keyfiyet, Yüksek İçtihadı Birleştirme Kurulu`na arz edilmiş olmakla, bu hususta Yüksek Kurul tarafından yapılan müzakere sonunda aşağıdaki karar ittihaz olunmuştur.
İcra ve İflas Kanunu`nun 68`inci maddesinde, icra hakimliğine verilen imza tatbiki salahiyeti, münhasıran para borcuna taalluk edip, bunun haricinde kalan ve akti tazammun eden taahhütname ve mukavelename gibi vesikalardaki imzaların tatbikine mercii salahiyeti yoktur. Mezkur maddedeki salahiyet, mevziine münhasırdır. İcra hakiminin mahdut olan bu salahiyetini, diğer hususlara kıyas suretiyle teşmile, kanunun metin ve ruhu müsait değildir.
Gerek 6570 sayılı Kanun`un 7`nci maddesinin "A" bendine müsteniden verilmiş olan tahliye taahhüdünü mutazammın tasdiksiz vesikalar, gerekse noterden tasdik edilmemiş olan kira mukavelenamelerindeki imza, itiraz vukuunda inkar edildiği takdirde, İcra ve İflas Kanununu`nun 272 ve müteakip maddelerdeki ahkam dairesinde ihtilafın halli gerekmektedir. Zikri geçen maddeler bu gibi hallerde yapılacak muameleleri açık olarak göstermiştir. 275`inci maddede aynen şöyle denilmektedir : "Tahliye talebi, noterlikçe resen tanzim veya tarih ve imzası tasdik edilmiş yahut ikrar olunmuş bir mukaveleye müstenit olup da kiracı yenilendiğine veya uzatıldığına dair aynı kuvvet ve mahiyette bir vesika gösteremezse, itiraz ref olunur ( kaldırılır 1 ). Aksi takdirde, refi ( itirazın kaldırılması 2 ) talebi reddolunur". Maddenin son fıkrasında ise, kiralayanın, umumi hükümler dairesinde mahkemeye müracaat hakkının mahfuz olduğu zikredilmektedir. Bu maddede gerçi, kira mukavelenamesinden bahsedilmekte ise de, tahliye talebine karşı alacaklı itirazın ref`ini isteyebilmek için nasıl ki noterden resen tanzim veya tarih ve imzası tasdik edilmiş veyahut ikrar olunmuş bir mukavele ibrazına mecbur ise, 6570 sayılı Kanun`a tevfikan tahliye talebinde bulunabilmek için de ibraz edilecek vesikanın aynı kuvvette olması şarttır. Çünkü, her iki talep de neticede tahliyeye müncer olmaktadır.
Sözü geçen 6570 sayılı Kanun`un 7`nci maddesinin "A" bendi hükmünün kemaliyle tatbik edilebilmesi için, vazıı kanun tarafından hususi surette verilmiş olan bu yetkinin tetkik merciince, umumi hükümler daireside tatbiki lazım geleceği mütalaası ileri sürülmüş ise de, istihkak davalarının rüyetinde olduğu gibi, burada umumi hükümlerin tatbik olunacağına dair kanunda sarahat mevcut olmadığından, bu mütalaa kabule şayan görülmemiştir.
SONUÇ : Binaenaleyh, 6570 sayılı Kanun`un 7`nci maddesinin "A" bendine tevfikan verilmiş olup, noterlikçe resen tanzim veya tarih ve imzası tasdik edilmemiş olan veyahut ikrar edilmeyen tahliye taahhüdünü havi vesikalarla, yine aynı mahiyetteki kira mukavelenamelerindeki imzaların, itiraz üzerine inkarları halinde, takip durdurularak alacaklı mahkemeye müracaatta muhtar olmak üzere, ref`i talebinin reddine karar verilmek lazım geldiğine ve İcra ve İflas Dairesi`nin son içtihadının doğru olduğuna, üçte iki ekseriyetle 4.12.1957 tarihinde karar verildi.
T.C.

YARGITAY

6. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/10377

K. 2005/1142

T. 17.2.2005

• TAHLİYE DAVASI ( Noterden Düzenlenmiş Tahliye Taahhütü Nedeniyle )

• TAAHHÜT NEDENİYLE KİRALANANIN TAHLİYESİ DAVASI ( Takip Dayanağı Taahhütnamenin Noterden Düzenlenmiş Olması Nedeniyle Tahliyeye Karar Verilmesinin Gerekmesi )

• KİRACILIK İLİŞKİSİNİN REDDEDİLMEMESİ ( Tahliye Taahhütnamesinin Noterden Düzenlenmiş Olması Nedeniyle Mahkemece Tahliyeye Karar Verilmesinin Gerekmesi )

6570/m.7

2004/m.272

ÖZET : Takip dayanağı taahhütname noterden düzenlenmiş bulunmasına göre mahkemece tahliyeye karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi hatalıdır.
DAVA : İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalı kiracı hakkında noterlikçe düzenlenmiş tahliye taahhüdüne dayanarak tahliye isteminde bulunmuş, tahliye emrinin davalıya tebliği üzerine itiraz edilmesi ile davacı İcra Mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece görevsizlik nedeniyle istemin reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı itirazında kira ilişkisine karşı çıkmamıştır. Üstelik kira ilişkisinin uzatıldığı savunmasında bulunmuştur. Ancak kira sözleşmesinin uzatıldığını yazılı belge ile kanıtlayamamıştır. Takip dayanağı taahhütname noterden düzenlenmiş bulunmasına göre mahkemece tahliyeye karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi hatalıdır.
Karar bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 17.2.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 13-09-2010, 21:12   #8
avukatoguz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ayse E.
Adi belge niteligindeki tahliye taahhüdüne yapılan itiraz üzerine izlenecek hukuki prosedür nedir??
itirazın sadece tarihe yada sadece imzaya ilişkin olmasının ve her ikisine birden olmasının hukuki sonucları nelerdir??
haksız itiraz nedeni ile acılan itm deki dava devam ederken sulh mahkemesinde aynı sebepten dolayı dava acılabılınırmı??

Sayın meslektaşım, icra hakimliklerinde görülen hukuk davaları ile genel mahkemelerde görülen hukuk davaları birbirleri açısından derdest sayılmazlar.Çünkü yargılama usulleri farklıdır. Yani aynı anda aynı konuda hem icra mahkemesinde hem de sulh hukuk mahkemesinde dava açabilirsiniz ve ikisinden birinden olumlu karar aldığınız takdirde icra takibine devam edebilirsiniz. Benim tavsiyem itiraz içeriğinde imzaya itiraz yoksa icra hakimliğinde itirazın kaldırılması davası açmanızdır. Daha çabuk netice alırsınız. Eğer imzaya itiraz varsa sulh mahkemesine başvurmanız zorunludur. Zira icra hakimliği imza inkarında görevli değildir ve bu halde davanın reddine karar vermek zorundadır. Saygılarımla...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Taahhüdü İhlal avslh Meslektaşların Soruları 53 09-06-2017 14:58
tahliye Av.Ebru Caner Meslektaşların Soruları 6 07-08-2006 16:27
Tahliye emir demir Hukuk Soruları Arşivi 1 01-03-2002 23:13


THS Sunucusu bu sayfayı 0,09866905 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.