Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

ÇocuĞun ÇocuĞa Nİtelİklİ Cİnsel İstİsmari

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 11-01-2011, 14:52   #1
Av.bozkara

 
Karar ÇocuĞun ÇocuĞa Nİtelİklİ Cİnsel İstİsmari

Müvekkilim 14 yaşında ve düzgün bir ailenin çocuğu... Kendisi ilkokuldan sonra okumak istememiş ve babasının yanında çalışmaya başlamış.(erkek çocuk) Bir hafta sonu 2 arkadaşıyla birlikte motorsikletine binerek köylerine yakın bir yerdeki dere kenarına gitmişler.3. arkadaş bunların yanından motorsikleti de alarak gezmek için ayrılmış. Bu arada muhabbet eden diğer çocuklardan mağdur olan küçük "gel seninle o işi yapalım, ben zaten kendi öz abimle de bunu yapıyorum" demiş. Bunun üzerine müvekkil de kendisine tecavüz etmiş. Tecavüze uğrayan çocuk ise 10 yaşında. Olayı bir şekilde aileler öğreniyor ve küçük çocuğun babası müvekkil hakkında şikayetçi oluyor. Ancak 10 yaşındaki küçük mağdur şikayetinde müvekkilin kendisini tehdit ederek rızası olmaksızın tecavüz ettiğini anlatıyor.

-Şu halde küçük çocuğun rızası geçerli olmamakla birlikte,mağdur küçük çocuğun olayı gerçek bir şekilde, tehdit olmaksızın yaptıklarını anlatması ve adli tıp muayenesi sonucunda olaydan psikolojik olarak etkilenmediği sonucuna uaşılması halinde tahliye gerçekleşebilir mi? Ceza miktarı ne olur?

-Ya da küçüğün daha önceden abisiyle de bu şekilde ilişkiye girmiş olduğunu söylemesi karşısında bunun tespiti için adli tıppa gönderilmesini talep etmemiz mümkün müdür? Bu husus ceza ve tahliye açısından bir işe yarar mı?

-Son olarak; müvekkilimi 9 kişilik koğuşta diğer mahkum ve tutuklu şahıslar darp etmişler. Vücudunda tırnak izleri ve morluklar olduğu söyleniyor. Bununla ilgili ceza evi yetkililerinden talep edebileceklerim neler olabilir?
Old 11-01-2011, 16:46   #2
üye34660

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.bozkara
Müvekkilim 14 yaşında ve düzgün bir ailenin çocuğu... Kendisi ilkokuldan sonra okumak istememiş ve babasının yanında çalışmaya başlamış.(erkek çocuk) Bir hafta sonu 2 arkadaşıyla birlikte motorsikletine binerek köylerine yakın bir yerdeki dere kenarına gitmişler.3. arkadaş bunların yanından motorsikleti de alarak gezmek için ayrılmış. Bu arada muhabbet eden diğer çocuklardan mağdur olan küçük "gel seninle o işi yapalım, ben zaten kendi öz abimle de bunu yapıyorum" demiş. Bunun üzerine müvekkil de kendisine tecavüz etmiş. Tecavüze uğrayan çocuk ise 10 yaşında. Olayı bir şekilde aileler öğreniyor ve küçük çocuğun babası müvekkil hakkında şikayetçi oluyor. Ancak 10 yaşındaki küçük mağdur şikayetinde müvekkilin kendisini tehdit ederek rızası olmaksızın tecavüz ettiğini anlatıyor.

-Şu halde küçük çocuğun rızası geçerli olmamakla birlikte,mağdur küçük çocuğun olayı gerçek bir şekilde, tehdit olmaksızın yaptıklarını anlatması ve adli tıp muayenesi sonucunda olaydan psikolojik olarak etkilenmediği sonucuna uaşılması halinde tahliye gerçekleşebilir mi? Ceza miktarı ne olur?

-Ya da küçüğün daha önceden abisiyle de bu şekilde ilişkiye girmiş olduğunu söylemesi karşısında bunun tespiti için adli tıppa gönderilmesini talep etmemiz mümkün müdür? Bu husus ceza ve tahliye açısından bir işe yarar mı?

-Son olarak; müvekkilimi 9 kişilik koğuşta diğer mahkum ve tutuklu şahıslar darp etmişler. Vücudunda tırnak izleri ve morluklar olduğu söyleniyor. Bununla ilgili ceza evi yetkililerinden talep edebileceklerim neler olabilir?




1-Öncelikle S.S.Çocuk 15 yaşından küçük, bununla ilgili algılama raporu alınmış mı, alınmışsa raporda ne yazıyor? Bunun haricinde algılaması varsa tahliye kısa sürede olmaz diye düşünüyorum. Ceza, eğer mağdurun beden ve ruh sağlığı bozulmamışsa(ki genelde adli tıp kurumunda ruh sağlığı bozulmuştur diye geliyor raporlar) bu durumda en az 8 yıl ve TCK'nun 31/2 maddesi gereğince 1/2 oranında indirim 4 yıl ve 62, madde uygulanırsa 3 yıl 4 ay olur; ancak mağdurun ruh sağlığı bozulmuşsa bu kez ceza 15 yıldan başlar...

2- Küçüğün daha önceden abisiyle ilişkiye girmesi sonraki suçun unsurlarını etkilemez,sadece eylemin zor kullanmaksızın olduğu iddiası yönünden küçük bir delil olabilir, bu da ancak küçük bir olasılık bile olsa TCK'nun 103/4 maddesinin uygulanmaması olasılığını gündeme getirebilir, ancak bu zor bir olasılıktır, buna kesin yanıt vermek için dosyadaki delilleri iyi bilmem gerekir...

3- Son belirttiğiniz olayla ilgili olarak cezaevi savcılığına, cezaevi idaresine ve gerekirse adli soruşturma için soruşturma savcılığına delillerinizle başvurabilirsiniz...

Saygılarımla
Old 11-01-2011, 16:50   #3
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.bozkara
Müvekkilim 14 yaşında ve düzgün bir ailenin çocuğu... Kendisi ilkokuldan sonra okumak istememiş ve babasının yanında çalışmaya başlamış.(erkek çocuk) Bir hafta sonu 2 arkadaşıyla birlikte motorsikletine binerek köylerine yakın bir yerdeki dere kenarına gitmişler.3. arkadaş bunların yanından motorsikleti de alarak gezmek için ayrılmış. Bu arada muhabbet eden diğer çocuklardan mağdur olan küçük "gel seninle o işi yapalım, ben zaten kendi öz abimle de bunu yapıyorum" demiş. Bunun üzerine müvekkil de kendisine tecavüz etmiş. Tecavüze uğrayan çocuk ise 10 yaşında. Olayı bir şekilde aileler öğreniyor ve küçük çocuğun babası müvekkil hakkında şikayetçi oluyor. Ancak 10 yaşındaki küçük mağdur şikayetinde müvekkilin kendisini tehdit ederek rızası olmaksızın tecavüz ettiğini anlatıyor.

-Şu halde küçük çocuğun rızası geçerli olmamakla birlikte,mağdur küçük çocuğun olayı gerçek bir şekilde, tehdit olmaksızın yaptıklarını anlatması ve adli tıp muayenesi sonucunda olaydan psikolojik olarak etkilenmediği sonucuna uaşılması halinde tahliye gerçekleşebilir mi? Ceza miktarı ne olur?

-Ya da küçüğün daha önceden abisiyle de bu şekilde ilişkiye girmiş olduğunu söylemesi karşısında bunun tespiti için adli tıppa gönderilmesini talep etmemiz mümkün müdür? Bu husus ceza ve tahliye açısından bir işe yarar mı?

-Son olarak; müvekkilimi 9 kişilik koğuşta diğer mahkum ve tutuklu şahıslar darp etmişler. Vücudunda tırnak izleri ve morluklar olduğu söyleniyor. Bununla ilgili ceza evi yetkililerinden talep edebileceklerim neler olabilir?

Değerli meslektaşım,

1. Deliller toplanmadan ve infial etkisi nedeniyle yargılamanın ilk safhalarında tahliye olacağını "sanmıyorum". Ancak bu hususta Çocuk Koruma Kanunu m.20 ve CMK.m.109 hükümlerini inceleyerek, okul, cezaevi ortamı vs. özel şartları da açıklayarak talepte bulunmanızı öneririm.

2. Bahsettiğiniz hususun suç yargılaması ile ilgili ve cezaya müessir bir etki taşımadığı "kanısındayım".

3. 5275 sayılı infaz kanunu m.6 ve 11 uyarınca durumu açıklayarak çocuk hakkında gereken yaşam ve zihin bütünlüğüne ilişkin önlemlerin alınmasını, tutuk/çocuk olan müvekkilinizin diğer tutuk/hükümlülerden ayrı tutulmasını talep ediniz.

Saygılarımla.
Old 13-01-2011, 13:21   #4
Av.bozkara

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşlarım, cevaplarınız için çok teşekkür ederim. şüpheli küçük hakkında savcılık aşamasında alınan ve çok da teknik inceleme olmaksızın alınan"farik-mümeyyiz" raporu var. Ancak yargılama safhasında müvekkilim olan küçüküğün yaptığı fiillerin hukuki sonuçlarını algılama yeteneğinin olup olmadığının tekrardan ve bu sefer adli tıptan incelenmesini talep etmem mümkün müdür?
Old 13-01-2011, 13:30   #5
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.bozkara
Sayın Meslektaşlarım, cevaplarınız için çok teşekkür ederim. şüpheli küçük hakkında savcılık aşamasında alınan ve çok da teknik inceleme olmaksızın alınan"farik-mümeyyiz" raporu var. Ancak yargılama safhasında müvekkilim olan küçüküğün yaptığı fiillerin hukuki sonuçlarını algılama yeteneğinin olup olmadığının tekrardan ve bu sefer adli tıptan incelenmesini talep etmem mümkün müdür?

Elbette mümkündür ve yargılama açısından da yasal zorunluluktur adli tıp ilgili ihtisas dairesinden rapor alınması. Esasen bu raporların verilmesi Adli Tıp kanununun kuruma yüklediği bir görev olarak da düzenlenmiş bulunmaktadır. Kolay gelsin, saygılar.
Old 13-01-2011, 16:15   #6
üye34660

 
Varsayılan

Değerli meslektaşım, yeniden rapor aldırılmasını talep edebilirsiniz, ancak mahkeme önceki raporu yeterli görürse talep reddedilebilir, bu hususta 24.12.2006 tarihli resmi gazetede yayımlanan ÇOCUK KORUMA KANUNUNUN UYGULANMASINA İLİŞKİN USÛL VE ESASLAR HAKKINDA YÖNETMELİĞİN ilgili hükümlerini okursanız daha ayrıntılı bilgi edinebilirsiniz.

Saygılarımla
Old 14-01-2011, 13:35   #7
av.yağmur deniz

 
Varsayılan

Değerli meslektaşım kendi rızasıyla ilişkiye girmesi önemli olmasa da cebir ve tehdit olmadığın bu şekildeispatlayabilirsiniz.Ve tck 103/4 ün uygulanmamasına çalışabilirsiniz.Ayrıca her aşamada yeniden bilirkişi raporu isteyebileceğiniz gibi adli tıp kurulu 6.ihtisas dairesinin rapor vermesi gerekir.Ayrıca bu tür daha önceden de istismar olması durumlarında hangi olayın ruh sağlığını bozduğu incelenebilir buna ilşkin yargıtay kararları bulabilr ve mahkemede ileri sürebilirsiniz.
Old 19-01-2011, 16:01   #8
Av.bozkara

 
Varsayılan

sevgili meslektaşlarım,
davayla ilgili bazı gelişmeler oldu. mağdur olan çocuğun para karşılığı bir kaç çocukla daha cinsel ilişkiye girdiğini görenler var. bu kişiler tanıklık yapmayı da kabul ediyorlar. bu husus ceza takdiri ve şu aşamada özellikle tahliye açısından etkili olabilir mi?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Tck 103/6 ÇocuĞun Cİnsel İstİsmari Av.Kübra YILDIZ Meslektaşların Soruları 6 16-04-2012 00:18
Kadinin ErkeĞe Cİnsel İstİsmari ATARAS Meslektaşların Soruları 2 13-02-2010 09:21
Cİnsel İstİsmarda MaĞdurun Rizasi? hukukcu34 Meslektaşların Soruları 6 24-07-2008 18:44
Çocuk İstİsmarI Ve İhlalİ terazi87 Çocuk Hakları Çalışma Grubu 0 09-10-2007 22:38


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03142691 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.