Emlak Komisyoncusu- Yazılı Sözleşme Bulunmaması- Yazılı Delil Başlangıcı ve Tanık İle İspat

Tüm meslektaşlarıma iyi çalışmalar dilerim.

Müvekkil emlak komisyonculuğu yapmakta. Yapmış olduğu bir taşınmaz tellallığında, komisyon sözleşmesini tarafların farklı şehirde olması nedeniyle yapamıyor. Alıcı da komisyon ücretini ödemiyor.

BK md. 520/3 "Taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz" gereğince yazılı sözleşmemiz yok.

Ancak müvekkil ile alıcı arasında yapılan yazışmalar ve sms kayıtları mevcut. Bunları yazılı delil başlangıcı olarak kullanarak ve tanık delili ile destekleyerek davamızı ispat etmek mümkün müdür?

T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/3379
K. 2003/9971
T. 27.10.2003

Dava, şirket hissesi devrinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili istemine ilişkindir. Davacı vekili, bakiye 1.865.000.000.-TL alacak için 21.11.2001 tarihli bono tanzim edildiğini ancak muhasebecinin sehven bononun alacaklı ve borçlusu olarak davalı Zafer Yeşiloğlu'nun ismini yazdığını, bu nedenle bonoya dayalı takibin iptal edildiğini belirterek, yazılı delil başlangıcı nedeniyle tanık dinletme talebinde bulunmuştur. Hisse devir senedi ile aynı tarihi taşıyan 21.12.2001 tarihli ( ve 26.02.2002 vadeli ) bonodaki imza davalı tarafça inkar edilmemiş, senedin davacıya niçin verildiği açıklanmamış sadece davacının iddialarını ibraname niteliğindeki resmi hisse devir sözleşmesi kuvvet ve niteliğindeki yazılı belge ile ispat etmesi gerektiği savunulmuştur. HUMK.nun 292 nci maddesine göre, bir belgenin yazılı delil başlangıcı olarak kabulü için üç şartın birlikte bulunması gereklidir. Bunların ilki, belgenin yazılı olması, İkincisi bu belgenin aleyhine ilişki ileri sürülen taraftan sâdır olması ve nihayet üçüncüsü bu belgenin ileri sürülen hukuki ilişkiyi tam olarak ispat edememekle beraber bunun vuku bulduğunu kanıtlar nitelikte olması gerekir. Dava konusu olayda, davalı vade tarihini kendi el yazısı ile yazdığını ve senedi imzaladığını açıkça inkar etmediğinden, yukarıda sayılan şartları taşıyan bu belgenin davacı lehine yazılı delil başlangıcı sayılması gerektiği ve o nedenle davacının iddiasını bu belgeyle birlikte tanık beyanlarıyla ispat edebileceği, senede karşı ileri sürülen iddianın ispatı için aynı çeşit ve kuvvette belge sunulmasına gerek olmadığı gözetilmeden, mahkemece yazılı gerekçelerle davacının tanık dinletme talebinin reddedilmesi doğru görülmemiştir.

Meslektaşım teşekkür ederim ancak ben konunun gayrimenkul tellalığı özelinde ve BK md. 520/3 "Taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz" hükmü çerçevesinde değerlendirilmesini rica ediyorum

Konu Günceldir

Sözleşmenin yazılı olması, geçerlilik şartıdır. Dolayısıyla delillerle sözleşmenin varlığını ispat etmek mümkün olmayacaktır.

Kaynaklar:
http://www.ankarabarosu.org.tr/sitel.../2016-1/13.pdf
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=23048

Yasal düzenleme gereğince tanık veya başka deliller ile ispatına olanak yoktur.